ATSO, Antalya’nın kredi ödeme performansını açıkladı

haberimizvar.net- Antalya’nın mevduat hacminde yıllık yüzde 84, Ocak-Haziran döneminde yüzde 35 oranıyla Türkiye ortalamasının oldukça üzerinde bir artış gerçekleştirdiğini ve mevduat hacminin en fazla arttığı iller arasında yer aldığını belirten Başkan Davut Çetin, “Mevduat artışında döviz mevduatları öne çıkmış,  Antalya Hakkari’den sonra döviz mevduatını en çok artıran ikinci il olmuştur” dedi.

NAKDİ KREDİ ARTIŞI TÜRKİYE ORTALAMASININ ÜZERİNDE

Antalya’da nakdi kredi artışının yıllık yüzde 53 oranıyla yüzde 47 düzeyindeki Türkiye ortalamasının üzerinde gerçekleştiğini belirten Davut Çetin, “Ocak-Haziran döneminde bu artış yüzde 20 oranıyla yüzde 26 düzeyindeki iller ortalamasının gerisinde kalmıştır. Bu durum yılın ilk yarısında turizm ve tarım kredilerindeki artışın sınırlı kalmasından kaynaklanmıştır. Ocak-Haziran döneminde kredi artış oranı, taşıt kredisinde yüzde 79, kredi kartlarında yüzde 36 olurken, konut kredisinde yüzde 15, inşaat sektöründe yüzde 20, metal ve maden sektöründe yüzde 39, toptan ticarette %31, turizm sektöründe yüzde 11, tarımda yüzde 16 oranında gerçekleşmiştir. Turizm kredilerinde artışın düşük kalmasının bir nedeni döviz kredisi hacmidir” dedi.

ANTALYA’DA TURİZMDE TAKİPTEKİ KREDİ ORANI YÜZDE 1

BDDK verilerine göre Antalya’nın takipteki kredi hacminin Türkiye ortalamasının üzerinde arttığını belirten Davut Çetin şunları kaydetti;

“Ancak takipteki kredi oranı yüzde 2 ile yüzde 2,5 düzeyindeki ülke ortalamasının halen altındadır. Olumlu kredi performansı bireysel kredilerde görüldüğü gibi, turizm ve tarım gibi sektörlerimizin de yüksek kredi performansı dikkat çekmektedir. Turizmde takipteki kredi oranı Türkiye ortalaması yüzde 6,3 iken Antalya’da yüzde 1’dir. Tarımda takipteki kredi oranı Türkiye ortalaması yüzde 1,8 iken ilimizde yüzde 0,8’dir.

DAHA ADİL BİR DAĞILIM YÖNÜNDE ADIMLAR ATILMALI

BDDK verileri Türkiye genelinde kredi arzında genişlemenin 2021 yılı sonlarındaki kur ve girdi maliyetleri sıçraması döneminde gerçekleştiğini, ancak yılın ilk yarısındaki genişlemenin enflasyona göre son derece düşük kaldığını göstermektedir. Ayrıca, bankacılık sektörünün vergi sonrası kar hacminin yıllık yüzde 400, 6 aylık dönemde ise yüzde 82 oranında arttığı görülmektedir. Bu veriler ışığında kredi ve karlılık alanlarında daha adil bir dağılım yönünde adımlar atılmasını temenni ediyorum.”