Biraz ciddiyet lütfen!

Ama arkasında ne var? Gerçek sorunlar, ciddi endişeler, birçok vatandaşın sırtında büyük bir yük olarak duran ekonomik sıkıntılar… Evet, ekonomiyle ilgili sorunlarımız var. Geçim derdi çeken birçok insanımız var. Ama işte bu noktada adaylarımızın vaatleri bize biraz masalsı gelmiyor mu?

Trafik ışıklarını renklendirme vaadiyle mi trafik sorunlarını çözeceğiz yoksa havada asılı kalan masallarla mı ekonomik sıkıntılarımızı gidereceğiz?

Ne dersiniz?

"Trafiği Bitiriyoruz!" diye vaat eden aday, trafik ışıklarını rengarenk yaparak şehri bir nevi gökkuşağına mı çevirecek? Belki de trafik ışıkları değil, ekonomi derslerinin müfredatını renklendirmemiz gerekiyor.

"Parklarımızı Süsleyeceğiz!" diye haykıran aday, her ağaçta bir Picasso, her bankta bir Da Vinci mi yerleştirecek? Sanırım, sokak hayvanlarının beslenme düzeni, bu masalsı parklardan daha çok gerçekçi bir çözüm bekliyor.

"Şehri Gökyüzüne Taşıyacağız!" diyen aday, kişisel drone servisleriyle herkesin kendi bulutuna mı uçacağını düşlüyor? Belki de şehrin alt yapısını güçlendirmek, daha erişilebilir ulaşım ağları kurmak, gerçekçi ve işlevsel bir adım olur.

"Sosyal Etkinliklerle Şehri Canlandırıyoruz!" diyen aday, her ay bir tango gecesi düzenleyerek mi şehri canlandıracak? Eğitim, sanat, kültür etkinlikleri elbette önemli ancak ekonomik adaletsizlikleri azaltmadan önce, halkın temel ihtiyaçlarını karşılayacak somut adımlar atmamız gerekiyor.

Seçim vaatlerini dinlerken biraz gülümseyebiliriz, ancak gerçekçi olmalıyız. Yerel yönetimlerin sorumluluğu altında, gerçek sorunları ele almak, eleştirileri dikkate almak ve somut çözümler üretmek önemlidir.

Hayat, masallarla değil, gerçeklerle doludur.

Unutmayalım, seçimler gelir geçer, ancak gerçek sorunlar ve çözüm önerileri kalıcıdır. Ekonomik sıkıntılarımızı gidermek için masallara değil, gerçekçi adımlara ihtiyacımız var.