Antalya Eczacılar Odası'na yeni yönetim
haberimizvar.net- Antalya Eczacı Odası'nda değişim yaşandı. İsmail Erçin başkanlık görevini Mustafa Çelebi'ye devretti. Görevi devralan Çelebi, basın mensupları ile bir araya geldi. Türkiye’de Eczacılık Fakültelerinin sayısının özellikle vakıf üniversitelerinde arttığına dikkat çeken Çelebi, çok sayıda mezunun şu an işsiz olduğunu ifade etti. Antalya’nın 19 ilçesinde bin 404 eczacının faaliyetlerine devam ettiğini anlatan Çelebi, meslek odasına kayıtlı eczacı sayısının ise 2 bin 104 olduğuna dikkat çekti.
ECZACILIK FAKÜLTELERİNDE KONTENJAN FAZLALIĞI!Antalya Eczacı Odası Başkanlığına Mustafa Çelebi, özellikle vakıf üniversitelerinde eczacılık fakültelerinin arttığına dikkat çekti. Eczacılık fakültelerinde her yıl artarak devam eden kontenjan fazlalığına vurgu yapan Çelebi, "Bildiğiniz üzere yine üniversite tercihlerinin yapıldığı bir dönem içerisindeyiz. 2025 yılı itibariyle ülkemizde 60’tan fazla eczacılık fakültesi bulunmaktadır. Bunların birçoğu altyapıdan, akademik kadrodan ve yeterli laboratuvar olanaklarından yoksundur ve bu fakültelerden her yıl binlerce mezun verilmektedir. Bu durum, nitelikten yoksun bir nicelik artışı yaratmakta ve hem mesleğimizin itibarını hem de genç meslektaş adaylarımızın geleceğini tehdit etmektedir" dedi.
"TALEPLERİMİZ İÇİN ADIM ATILMADI"Eczacılık alanındaki işsizlik sorununun ciddi boyutlara ulaşarak, 5 yıl içerisinde daha da büyümesinin kaçınılmaz olduğunu öngören Çelebi, "Ankara' da Yüksek Öğretim Kurumu (YÖK) önünde TEB ve 56 Eczacı Odası Başkanı ile 10 Temmuz 2024 tarihinde bir basın açıklaması gerçekleştirdik. Bunun sonrasında 2024 yılında Yüksek Öğretim Kurumu açıklamasıyla Eczacılık Fakültesi kontenjanlarının belli bir oranda düşürülmesini sağladık. Ancak ne bu düşüş yeterlidir ne de diğer taleplerimiz konusunda yetkililer tarafından bir adım atılmıştır. Üstelik kontenjan düşüşü maalesef ki en fazla en köklü, akademik kadrosu en iyi durumda olan devlet üniversitesi statüsündeki Eczacılık Fakültelerine uygulanmıştır. Bunun yanında vakıf üniversitelerine yenileri eklenmiş, toplam kontenjan sayısı aksine artırılmıştır" diye konuştu.
"NİTELİKLİ EĞİTİM DESTEKLENMİYOR"Niteliksiz eğitim koşullarını da eleştiri yağmuruna tutan Çelebi, "Türkiye ilaç pazarı giderek daha fazla dışa bağımlı hale gelirken, bazı uluslararası firmalar artık ülkemizi tercih etmemektedir. Bu durum; savaş, ambargo veya kriz anlarında özellikle hayati öneme sahip ilaçlara erişimi riske atmaktadır. Ancak bu tabloya rağmen, yerli üretim, bilimsel Ar-Ge yatırımları ve nitelikli bir eczacılık eğitimi halen yeterince desteklenmemektedir.
İlaç endüstrisi, hastaneler ve üniversiteler uzmanlaşmış eczacılara ihtiyaç duyarken, popülist vaatler ve paralı eğitim sisteminden kaynaklı olarak sayısı 63'e çıkan eczacılık fakültelerinden mezun olan birçok genç eczacı, niteliksiz eğitim koşulları ve işsizliğe mahkûm eden bir düzenin kurbanı olmaktadır. Eczacılık mesleği, plansız büyüyen bir sektörün yükünü taşımaya zorlanmakta; bu da yalnızca mesleğimizi değil, halk sağlığını da olumsuz etkilemektedir. Planlı kontenjan, nitelikli eğitim, güçlü mesleki haklar ve ilaçta bağımsızlık, geleceğimizin temelini oluşturmalıdır" şeklinde konuştu.
"ECZACILIK FAKÜLTELERİ TİCARİLEŞTİRİLİYOR"Genel hatları ile "Eczacılık" alanında çözüm bekleyen başlıkları yorumlayan Çelebi, şöyle devam etti: "Eczacılık eğitiminin kontrolsüzce ticarileştirildiği açıktır. Köklü ve yeterli akademisyen sayısına sahip devlet üniversitelerindeki kontenjanların azaltıldığı ancak ücretli vakıf üniversitelerinin bu durumu ticari fırsata çevirdiğini net bir şekilde görülmektedir. Bunun yanında vakıf üniversitelerinin eğitim turizmi adi altında rekor düzeyde yabancı öğrenci alımı yapması, ihtiyaç olmadığı halde fakülte açılmasına dolayısıyla yurt içinde de mezun fazlasına neden olmaktadır.
Uluslararasılaşma ve eğitim turizmi adı altında yabancı öğrencilere ücretli eğitim vermek önceliğinde olan birçok vakıf üniversitesinde, ülkemize ve halkımıza gelecekte sağlık hizmeti sunacak TC vatandaş meslektaş adaylarının bilimsel ve nitelikli eğitim hakkı tehlikededir. Akademisyen ve laboratuvar gibi donanım olanakları, kontrolsüz yurtiçi ve yabancı kontenjanları nedeniyle yetersiz kalmaktadır. Bugün yaşanan eczacı enflasyonu ve istihdam sorunun temel sebebi, vakıf üniversitelerinin eğitim turizmiyle kasalarını doldurmak için fakülte açmalarına izin verilmesidir. Bu duruma acilen düzenleme getirilmesi şarttır. Mesleğimizin ve gençlerimizin geleceği hiçbir siyasi hesap ve ranta kurban edilemez."
KANSER İLAÇLARINA ERİŞİM ZORLAŞIYORSGK’nın son aldığı kararla birlikte kanserle mücadelede kullanılan bazı ilaçlara erişimin zorlaştığını aktaran Çelebi; “İkinci ve son derece vahim bir diğer konu ise, SGK tarafından yapılan SUT(Sağlık Uygulama Tebliği) değişikliğiyle bazı immünoterapi ilaçlarının sadece hastanelerden temin edilmesine yönelik yeni uygulamadır. Bu değişiklik, özellikle kanser hastaları başta olmak üzere birçok kronik hastalığın tedavisinde kullanılan hayati öneme sahip immünoterapi ilaçlarına erişimi ciddi şekilde kısıtlamaktadır. SGK’nın bu kararının gerekçesi ne olursa olsun, uygulamanın halk sağlığı üzerindeki olumsuz etkileri göz ardı edilemez. Hastanelerin ilaçları temin problemleri yaşaması hastalar için yaşamsal riskler yaratmaktadır.
Ayrıca, söz konusu ilaçların eczaneler aracılığıyla temini mümkünken, yalnızca hastanelerden verilmesi, hastaların tedavi süreçlerini uzatmakta ve sağlık sistemine ek bir yük oluşturmaktadır. Unutulmamalıdır ki; eczacı halkın en yakın sağlık danışmanıdır. Eczaneler, sadece ilaç temin edilen yerler değil; aynı zamanda koruyucu sağlık hizmeti sunulan, hastaya danışmanlık verilen birer birinci basamak sağlık kuruluşudur" ifadelerini kullandı.
Diğer yandan Antalya Eczacılar Odası’nın yeni dönem Yönetim Kurulu’nda Ayşe Gül Bulut, Şefika Erbağcı, Osman Selim Yılmaz, İlker Bostan, Tuba Hacıbeyoğlu ile Burak Hasanoğlu görev yapacak.
(Antalya Körfez)