Hastalıklı hayvanlar çiftçilere verilmiş

haberimizvar.net Dünya Gazetesi’nin haberine göre raporda, Bakanlık genç çiftçilere damızlık vasfı olmayan, ithalatına izin verilmeyen hayvan ırklarını ve hastalıklı hayvanları ithal ederek genç çiftçilere verdi. Genç çiftçilerden bazıları ise yasak olmasına rağmen hayvanları ellerinden çıkardıkları ve yerine aldıkları hayvanları ise yakın akrabalarından satın almış gibi gösterdiği ortaya çıktı. Bazıları ise kendi kendisine satış yapmış gibi gösterdi.

ŞARTLARAUYGUN OLMAYAN HAYVANLAR

Sayıştay Raporu’nda “Genç Çiftçi Projesi İçin TİGEM Tarafından Satın Alınan Bazı Hayvanların İşe Ait Teknik Şartnamelerde Belirtilen Özellikleri Taşımaması” başlığı ile yer verilen bulgulara göre yaşananlar özetle şöyle ifade ediliyor;”Genç Çiftçi Projesi kapsamında genç çiftçilere dağıtılmak üzere TİGEM (Tarımsal İşletmeler Genel Müdürlüğü) tarafından satın alınan hayvanlardan bir kısmının damızlık özelliği olmayan hayvanlar olduğu, bir kısmının şartnamede sayılan hayvan ırklarından olmadığı, bir kısmının ise sağlık yönünden aranılan şartları taşımadığı görülmüştür. ”

DENETİMLERDE TESPİT EDİLDİ

Örnek olarak seçilen illerde gerçekleştirilen denetimlerde teslim edilen hayvanların bazılarının damızlık özelliği taşımadığı halde TİGEM tarafından kabul işlemlerinin yapılarak genç çiftçilere teslim edildiği vurgulanan Raporda: “Örneğin Antalya ili Elmalı ilçesinde 2016 yılında 28 adet genç çiftçiye teslim edilen hayvanların damızlık özelliği taşımadığı için il müdürlüğünün görüş yazısı doğrultusunda satıldığı görülmüştür. Bakanlığa ait “Büyükbaş ve Küçükbaş Takip Sistemi” üzerinden yapılan sorgulamada da Şartnamede sayılan ırklar arasında yer almayan Sarole, Brangus, Aubrac ırkı 117 adet hayvanın da 2018 yılında genç çiftçilere dağıtıldığı anlaşılmıştır” bilgisine yer verildi.

ÇİFTÇİLERE HASTALIKLI HAYVAN SATILDI

Diğer yandan Gıda Kontrol Genel Müdürlüğü/Hayvan Sağlığı ve Karantina Şube Müdürlüğü’nden alınan verilere göre genç çiftçilere teslim edilen hayvanlarda bazı hastalıklar tespit edildiği belirtilen raporda il bazında görülen hastalıklar şöyle sıralanıyor:

Sığır Tüberkülozu: Adıyaman, Afyonkarahisar, Kastamonu, Kırşehir, Aydın, Bartın, Çankırı, Hatay Ordu ve Yozgat.

Sığır Brusellozu: Ağrı, Erzurum, Kars, Kırıkkale, Samsun, Tokat ve Tunceli.

Koyun Keçi Brusellozu : Aksaray ve Kars

Koyun Keçi Vebası: Amasya, Kastamonu, Antalya, Bilecik, Bursa, Denizli, İzmir, Ordu, Sinop, Uşak, Yozgat, Zonguldak, Elazığ ve Tokat

Şap hastalığı: Eskişehir, Kütahya, Antalya, Malatya, Manisa, Sinop, Balıkesir, Trabzon, Tunceli, Giresun

Koyun Keçi Çiçeği: Ordu ve Isparta

BAKANLIK TİGEM’İ SUÇLADI

Tarım ve Orman Bakanlığı bu konuya ilişkin olarak Sayıştay’a verdiği cevapta; Bakanlığın bağlı kuruluşu olan TİGEM’i suçladı. Bakanlık cevabında; TİGEM tarafından temin edilen hayvanların bir kısmının damızlık özelliği olmadığı, bir kısmının şartnamede belirtilen ırklar olmadığı, bir kısmının ise sağlık şartlarını taşımadığını kabul ediyor. Gelen şikayetlerin TİGEM’e bildirildiği, hak sahibi genç çiftçilere ise hayvan değişimi için izin verildiği vurgulanıyor. Ayrıca, sahadan bakanlığa bildirilen bazı hayvanların teknik ve sağlık şartları taşımadığı duyumları neticesinde projenin uygulanmış olduğu 81 İl Müdürlüğüne defalarca mevzuat hükümlerince işlem yapılması konusunda uyarılar yapıldığı, gerekli titizliğin sağlanması hususunun talimat verildiği ifade edildi.

İLÇE MÜDÜRLÜKLERİ İÇİN VERMİŞ

Sayıştay’ın raporuna göre, büyükbaş ve küçükbaş hayvan projesi kapsamında desteklemeden yararlandırılan genç çiftçilerin kendilerine teslim edilen hayvanları uygulama ve takip yılları içinde çeşitli nedenlerle elden çıkardıkları, mevzuat gereği yerlerine almaları gereken hayvanları ise yakın dereceli akrabalarından satın almış gibi gösterdikleri, tebliğe ve taahhütnameye aykırı bu duruma ise il ve ilçe müdürlükleri tarafından müsaade edildiğine dikkat çekiliyor.

TAAHHÜTNAMELERDE BELİRTİLİYOR

Raporda, bu konuda şu tespit yapılıyor: “2016, 2017 ve 2018 yıllarına ait Resmi Gazetede yayımlanan Kırsal Kalkınma Destekleri Kapsamında Genç Çiftçi Projelerinin Desteklenmesi Hakkında Tebliğ ekinde yer alan ve genç çiftçiler tarafından imzalanan taahhütnamelerde “Proje kapsamında; eşimden, annemden, babamdan, kardeşimden, çocuğumdan ve bunların sahip/ortağı olduğu işletmelerden destek kapsamında makine, mal, hizmet, tohum, fidan, canlı hayvan vb. satın almayacağımı” ifadesi mevcuttur. Ancak örnek olarak seçilen il müdürlükleri ( Antalya, Ağrı, Afyonkarahisar, Şanlıurfa, Sivas) ve bunlara bağlı ilçe müdürlüklerinde gerçekleştirilen denetimlerde genç çiftçiler tarafından çeşitli nedenlerle elden çıkarılan hayvanların yakın dereceli akrabalardan satın alınmış gibi, hatta kendi kendine dahi satış yapmış gibi gösterilmek suretiyle bildirimde bulunulduğu, il ve ilçe müdürlükleri tarafından da bu duruma müsaade edildiği görülmüştür. ”

PROJE İTHALAT VE RANT PROJESİNE DÖNÜŞTÜRÜLDÜ

Genç Çiftçi Projesi, 2016-2017 ve 2018 yılında uygulandı. Proje kapsamında başvurusu kabul edilen genç çiftçilere 30 bin liraya kadar hibe desteği sağlandı. Hibe, büyükbaş, küçükbaş hayvancılık, arıcılık, kanatlı ve ipek böcekçiliği, meyvecilik, seracılık, mantar yetiştiriciliği ile tıbbi ve aromatik bitki yetiştiriciliği konularında uygulandı. Ancak başvuranların yüzde 90’nından fazlası hayvancılık projesi ile başvurduğu için kaynağın büyük bölümü hayvancılığa verildi. Çiftçilere doğrudan nakit ödeme yerine hayvan verilmesine karar verildi. Hayvanları Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü ithal etti. İthal edilen hayvanlar sağlıksız ve kalitesiz olduğu defalarca dile getirildi. Özetle, “gençleri tarıma kazandırıyoruz” denilerek uygulanan Genç Çiftçi Projesi ile Türkiye’nin milyonlarca dolar kaynağı hayvan ithalatına gitti. Proje ile hayvan ithal edilen ülkelerin çiftçileri desteklendi. İthalat nedeniyle birileri yine para kazanırken, ülke yine kaybetti.