'Sürgün'deki öğretmenden 24 Kasım mesajı

haberimizvar.net- Daha önceden CHP Antalya il örgütünde aktif olarak görev yapan ve Muratpaşa Belediyesi’nin eğitmen kadrosunda yer alan Perçem Gök, partinin kongre sürecinde Uysal’ın istediği isimleri değil, farklı adayları desteklediği için adeta sürgüne yollandı. 

CENGİZ KAYBEDİNCE SÜRÜLDÜ
Partinin 8 Ekim’de gerçekleştiği il kongresinde mevcut başkan Nuri Cengiz’e karşı Nail Kamacı’yı desteklediği iddia edilen Uysal, kongrenin Kamacı lehine sonuçlanmasının ardından kolları sıvadı. Cengiz’in İl Yönetim Kurulu Listesi’nde yer alan Perçem Gök, Muratpaşa Belediyesi’nde Memurevleri Destek Eğitim Müdürü’yken, eğitimcilik ile alakası olmayan Ruhsat ve Denetim Şube Müdürlüğü’ne atandı. 

O dönemde Perçem Gök ile birlikte Kalan Karakuş, Ahmet Kozbek, Uğur Kökver, Hanzade Betül Doğan, Mine Algan Ceylani ve adının açıklanmasını istemeyen 3 kişi daha aynı gerekçeyle Uysal tarafından ‘cezalandırılmıştı’.

SÜRGÜNDEKİ ÖĞRETMENDEN 24 KASIM KUTLAMASI
Yaşadığı olaylara ilişkin “Bu ‘sürgün’ elbet sebepsiz değildi.” Diyen Gök, paylaştığı 24 Kasım mesajının başında; “Bugün 24 Kasım Öğretmenler Günü ve ben severek öğretmenlik yaptığım kurumdan ayrılmak zorunda bırakılalı bir hafta oluyor. Muratpaşa Belediyesi’ne bağlı bir kurumda öğretmen ve yönetici olarak çalışmaktayken hiçbir gerekçe gösterilmeksizin, hukuka aykırı ve inciltici biçimde mesleğimle alakasız bir birime görevlendirildiğim belirtildi.” dedi. 

Gök, yazının devamında şu ifadeleri kullandı: 

“Cumhuriyet Halk Partisi 38. Olağan İl Kongresinde il yönetim kurulu üyeliğine aday olmam üzerine yine Cumhuriyet Halk Partisi mensubu kimselerin rahatsızlık duyduğuna ilişkin söylentiler, hatta ikazlar, kulağıma geliyordu. Ancak Anayasa ve parti tüzüğünün verdiği hak ve yetki ile aday olmaktan tereddüt etmedim. Ne var ki demokratik siyasete katılmanın; seçilme hakkını kullanmanın cezalandırılacak bir cürüm olduğunu tahmin etmezdim. Nitekim 8 Ekim 2023 tarihinde yapılan CHP Olağan İl Kongresi’nde aday olmam neticesinde, ceza niteliğinde bir muamele ile karşılaştım. Ben ve bazı belediye çalışanları yer aldığımız liste veya desteklediğimiz aday nedeniyle sürüldük. 

“BENİ ONURUMLA SINAMAYA KALKIŞTI”
Parti ahlakını ve kültürünü; isimler, listeler ve hesaplar arasında yitirmiş bir zihniyet beni onurumla sınamaya kalkıştı. Görevlendirme diye tabir ettikleri bu sürgünün asıl anlamının bir söz geçirme mücadelesi olduğunu gayet iyi biliyorum. Söz dinleyen, itaatkar ‘yoldaş’ arayışında olanların muhatabı olmayacağım, olmadım da. Hukuka aykırı olan bu görevlendirmeyi kabul etmediğimi bildirdim ve eski görevimi sürdürmek için işyerime gitmeye devam ettim. Ancak Muratpaşa Belediyesi kararında ısrar etti. İşe gitmediğim gerekçesiyle hakkımda tutanaklar hazırlandı; talep ve itirazlarım yanıtlanmadı. Bunun üzerine yasaların öngördüğü usulle sözleşmemi sonlandırdım ve severek çalıştığım işimden ayrıldım.