TANRI'NIZ SİZE ÇOK KIZGIN

 Tanrı'nız size çok kızgın olmalı.

Onun derelerini, vadilerini betonla doldurup suların akışını kestiniz.

Ve Tanrı'nın derin vadilerden, yemyeşil ormanlar arasından masmavi suların akışını seyretme keyfini bozdunuz.

 

Tanrı'nız size çok kızgın olmalı.

Onun ovalarını, altın kumlu kıyılarını, Alakarlı yaylalarını doymaz iştahlarınıza kurban edip kirlettiniz, çirkin binalarla doldurunuz. Ve Tanrı'nın meleklerine "Bakın bu güzellikleri ben yarattım" derken aldığı keyfi elinden aldınız.

 

Tanrı'nız size çok kızgın olmalı.

Onun denizlerinde balık, dağlarında geyik, göklerinde kuş bırakmadınız. Ve Tanrı'nın yalnız insanların değil cümle mahlukatın da Tanrısı olmaktan aldığı keyfi eksilttiniz. Onun yarattıklarını yok edip onu yalnızlaştırdınız.

 

Tanrı'nız size çok kızgın olmalı.

O, insanı değerli kılmıştı ama siz onun verdiği değerden daha çok önemsediniz kendinizi. Kibir imparatorlukları kurup Tanrı'nın imparatorluğuyla yarıştırmaya kalktınız. Ve paradan Tanrılar icat edip Tanrı'nın teklik iddiasını yaraladınız.

 

Tanrı'nız size çok kızgın olmalı.

Yaktınız, yıktınız, yağmaladınız koca dünyayı. Dengesini bozmaya tevessül ettiniz onun kurduğu nizamın. İnsanlar öldü, canlılar yok oldu, dünya bir cehenneme döndü bu yüzden.

 Tanrı'nız size çok ama çok kızgın olmalı. Her şeyi şeyi yapıp suçu hep ona attınız. Ve her seferinde " Takdiri İlahi" dediniz.