Beklentiden çok uzak

EĞİTİM 14.12.2020 - 14:28, Güncelleme: 14.12.2020 - 14:28
 

Beklentiden çok uzak

Bütçe görüşmeleri hakkında açıklama yapan Eğitim-Sen Antalya Şube Başkanı Nurettin Sönmez, “Düşünülen bütçe beklentilerin çok altında” dedi

haberimizvar.net- Eğitim Sen Antalya Şube Başkanı Nurettin Sönmez, TBMM’de devam eden Milli Eğitim Bakanlığı bütçe görüşmeleri hakkında açıklama yaptı. Bütçenin yine yetersiz olduğunu söyleyen Sönmez, “2021 yılı Merkezi Bütçe Kanun Tasarısı görüşmeleri TBMM’de görüşülmeye devam etmektedir. 2021 Merkezi Yönetim Bütçesi’nde harcamalar yönünden bütçenin en büyük payı güvenlik harcamalarına gitmektedir. Öte yandan 2021 yılındaki yatırım bütçesindeki en büyük payın ulaştırma yatırımlarına ayrılmış olduğunu görmemiz gerekiyor. Yani bütçe verileri, iktidara yakın inşaat gruplarının bu bütçeden en büyük payı almayı sürdüreceğini ortaya koyuyor. Milli Eğitim Bakanlığı bütçe teklifi ise önceki dönem yapılan tekliflerden çok farklı değil. Okullar ve üniversitelerimizde eğitim bileşenlerinin, sendikaların, demokratik kitle örgütlerinin ve veli örgütlerinin bütçe sürecine katılmadığı, yani bütçe hakkının, yıllarca olageldiği gibi, hayata geçirilmediği bir bütçe süreci ile karşı karşıyayız” dedi. BÜTÇE GERİLEDİ Sönmez açıklamasına şöyle devam etti: “13 Aralık Pazar günü TBMM Genel Kurulu’nda görüşülmeye başlanan Milli Eğitim Bakanlığı bütçesi, eğitim sisteminin, öğrencilerin ve eğitim emekçilerinin ciddi sorunlar yaşadığı pandemi koşullarında bile en temel ve zorunlu ihtiyaçlarını görmezden gelmiş, sadece zorunlu harcamalar dikkate alınarak hazırlanmıştır. Bütçe gerekçesinde, pandemi koşullarında eğitimin nicel ve nitel durumuna ilişkin hiçbir değerlendirmeye rastlanılmamıştır. Yıllardır eğitime ayrılan kaynaklar sadece rakamsal olarak artmakta, doğrudan eğitim hizmetlerine yönelik yatırımlar açısından bütçelerde gerçek anlamda bir artışın yapılmadığı görülmektedir. 2020 yılında 125 milyar 397 milyon TL olan MEB bütçesi, 2021 yılında 146 milyar 920 milyon TL olarak belirlenmiştir. MEB bütçesinin her yıl olduğu gibi rakamsal olarak arttığı görülse de, merkezi yönetim bütçesine oranı 2020 yılında yüzde 11,45 iken, 2021’de bu oran yüzde 10,69’a gerilemiştir. MEB’e ayrılan bütçe rakamlarına bakıldığında, bir önceki yıla kıyasla oransal olarak artış olmadığı, tersine azalma olduğu dikkati çekmektedir. Her fırsatta eğitime en çok payı kendilerinin ayırdığını iddia eden AKP hükümetleri döneminde, eğitim bütçesinin milli gelire oranı OECD ortalamasının çok altındadır” Sönmez, bütçe görüşmelerinde taleplerini şöyle sıraladı: MEB bütçesinin milli gelire oranı en az iki kat arttırılmalı, başlangıç olarak OECD ortalamasına (%6) çıkarılmalıdır. Kamu kaynaklarının özel okullara aktarılması uygulamasına derhal son verilmeli, eğitime yeterli bütçe, okullara ihtiyacı kadar ödenek ayrılmalıdır. Eğitim kurumlarının bütün ihtiyaçları salgın koşullarına göre yeniden güncellenmeli, bu ihtiyaçlar için ek bütçe oluşturulmalı, bütün okullara ihtiyacı kadar ödenek ayrılmalıdır. Öğretmen ve öğrencilere eğitim için gerekli teknik destek (bilgisayar, tablet, internet vb.) ücretsiz olarak temin edilmelidir. MEB bütçesinden eğitim yatırımlarına ayrılan pay mutlak anlamda arttırılmalı, eğitimi ticarileştirmeyi hedefleyen özel sektör, dini vakıf ve cemaatlerle yapılan ya da yapılacak olan her türlü ortak proje ve protokol iptal edilmelidir. Tüm eğitim ve bilim emekçilerine insan onuruna yakışır bir ücret ve sağlıklı çalışma koşulları sağlanmalıdır. Eğitim ve bilim emekçilerinin satın alma gücünde ve ücretlerinde yaşanan kaybın giderilmesi için ek zam yapılmalıdır. Tüm eğitim ve bilim emekçilerinin ek göstergeleri 3600’e çıkarılmalıdır. Vergi diliminden kaynaklı kayıplarımıza son verilerek, ücretli çalışanlar için gelir vergisi oranı sabitlenmelidir. Ek ödemelerin tamamı temel ücrete ve emekliliğe yansıtılmalı, ek ders saat ücreti hesaplanırken bir öğretmenin aylık maaş tutarı esas alınmalı ve gelir vergisinden muaf tutulmalıdır. Eğitim-öğretime hazırlık ödeneğinin, ayrımsız bütün eğitim ve bilim emekçilerine bir maaş tutarında ve yılda iki kez ödenmesi sağlanmalıdır. Sözleşmeli/ücretli öğretmenlik gibi her türlü güvencesiz istihdam uygulamalarına esnek, kuralsız ve angarya çalışmaya son verilmeli, sözleşmeli öğretmenlerin tamamı kadroya geçirilmelidir. 2021 yılında aile ve çocuk yardımı başta olmak üzere, sosyal yardımlar sembolik olarak belirlenmekten çıkarılmalı, ihtiyaç kadar artış yapılmalıdır. Öğretmen, akademik personel, memur ve yardımcı hizmetli açıkları kapatılmalıdır.                                                                                 
Bütçe görüşmeleri hakkında açıklama yapan Eğitim-Sen Antalya Şube Başkanı Nurettin Sönmez, “Düşünülen bütçe beklentilerin çok altında” dedi

haberimizvar.net-  Eğitim Sen Antalya Şube Başkanı Nurettin Sönmez, TBMM’de devam eden Milli Eğitim Bakanlığı bütçe görüşmeleri hakkında açıklama yaptı. Bütçenin yine yetersiz olduğunu söyleyen Sönmez, 2021 yılı Merkezi Bütçe Kanun Tasarısı görüşmeleri TBMM’de görüşülmeye devam etmektedir. 2021 Merkezi Yönetim Bütçesi’nde harcamalar yönünden bütçenin en büyük payı güvenlik harcamalarına gitmektedir. Öte yandan 2021 yılındaki yatırım bütçesindeki en büyük payın ulaştırma yatırımlarına ayrılmış olduğunu görmemiz gerekiyor. Yani bütçe verileri, iktidara yakın inşaat gruplarının bu bütçeden en büyük payı almayı sürdüreceğini ortaya koyuyor. Milli Eğitim Bakanlığı bütçe teklifi ise önceki dönem yapılan tekliflerden çok farklı değil. Okullar ve üniversitelerimizde eğitim bileşenlerinin, sendikaların, demokratik kitle örgütlerinin ve veli örgütlerinin bütçe sürecine katılmadığı, yani bütçe hakkının, yıllarca olageldiği gibi, hayata geçirilmediği bir bütçe süreci ile karşı karşıyayız” dedi.

BÜTÇE GERİLEDİ

Sönmez açıklamasına şöyle devam etti: “13 Aralık Pazar günü TBMM Genel Kurulu’nda görüşülmeye başlanan Milli Eğitim Bakanlığı bütçesi, eğitim sisteminin, öğrencilerin ve eğitim emekçilerinin ciddi sorunlar yaşadığı pandemi koşullarında bile en temel ve zorunlu ihtiyaçlarını görmezden gelmiş, sadece zorunlu harcamalar dikkate alınarak hazırlanmıştır. Bütçe gerekçesinde, pandemi koşullarında eğitimin nicel ve nitel durumuna ilişkin hiçbir değerlendirmeye rastlanılmamıştır. Yıllardır eğitime ayrılan kaynaklar sadece rakamsal olarak artmakta, doğrudan eğitim hizmetlerine yönelik yatırımlar açısından bütçelerde gerçek anlamda bir artışın yapılmadığı görülmektedir. 2020 yılında 125 milyar 397 milyon TL olan MEB bütçesi, 2021 yılında 146 milyar 920 milyon TL olarak belirlenmiştir. MEB bütçesinin her yıl olduğu gibi rakamsal olarak arttığı görülse de, merkezi yönetim bütçesine oranı 2020 yılında yüzde 11,45 iken, 2021’de bu oran yüzde 10,69’a gerilemiştir. MEB’e ayrılan bütçe rakamlarına bakıldığında, bir önceki yıla kıyasla oransal olarak artış olmadığı, tersine azalma olduğu dikkati çekmektedir. Her fırsatta eğitime en çok payı kendilerinin ayırdığını iddia eden AKP hükümetleri döneminde, eğitim bütçesinin milli gelire oranı OECD ortalamasının çok altındadır” Sönmez, bütçe görüşmelerinde taleplerini şöyle sıraladı:

  • MEB bütçesinin milli gelire oranı en az iki kat arttırılmalı, başlangıç olarak OECD ortalamasına (%6) çıkarılmalıdır.
  • Kamu kaynaklarının özel okullara aktarılması uygulamasına derhal son verilmeli, eğitime yeterli bütçe, okullara ihtiyacı kadar ödenek ayrılmalıdır.
  • Eğitim kurumlarının bütün ihtiyaçları salgın koşullarına göre yeniden güncellenmeli, bu ihtiyaçlar için ek bütçe oluşturulmalı, bütün okullara ihtiyacı kadar ödenek ayrılmalıdır.
  • Öğretmen ve öğrencilere eğitim için gerekli teknik destek (bilgisayar, tablet, internet vb.) ücretsiz olarak temin edilmelidir.
  • MEB bütçesinden eğitim yatırımlarına ayrılan pay mutlak anlamda arttırılmalı, eğitimi ticarileştirmeyi hedefleyen özel sektör, dini vakıf ve cemaatlerle yapılan ya da yapılacak olan her türlü ortak proje ve protokol iptal edilmelidir.
  • Tüm eğitim ve bilim emekçilerine insan onuruna yakışır bir ücret ve sağlıklı çalışma koşulları sağlanmalıdır.
  • Eğitim ve bilim emekçilerinin satın alma gücünde ve ücretlerinde yaşanan kaybın giderilmesi için ek zam yapılmalıdır.
  • Tüm eğitim ve bilim emekçilerinin ek göstergeleri 3600’e çıkarılmalıdır.
  • Vergi diliminden kaynaklı kayıplarımıza son verilerek, ücretli çalışanlar için gelir vergisi oranı sabitlenmelidir.
  • Ek ödemelerin tamamı temel ücrete ve emekliliğe yansıtılmalı, ek ders saat ücreti hesaplanırken bir öğretmenin aylık maaş tutarı esas alınmalı ve gelir vergisinden muaf tutulmalıdır.
  • Eğitim-öğretime hazırlık ödeneğinin, ayrımsız bütün eğitim ve bilim emekçilerine bir maaş tutarında ve yılda iki kez ödenmesi sağlanmalıdır.
  • Sözleşmeli/ücretli öğretmenlik gibi her türlü güvencesiz istihdam uygulamalarına esnek, kuralsız ve angarya çalışmaya son verilmeli, sözleşmeli öğretmenlerin tamamı kadroya geçirilmelidir.
  • 2021 yılında aile ve çocuk yardımı başta olmak üzere, sosyal yardımlar sembolik olarak belirlenmekten çıkarılmalı, ihtiyaç kadar artış yapılmalıdır.
  • Öğretmen, akademik personel, memur ve yardımcı hizmetli açıkları kapatılmalıdır.

 

                                                                              

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haberimizvar.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.