Bu sorulara kim cevap verecek?

09.08.2019 - 17:51, Güncelleme: 07.12.2020 - 14:04
 

Bu sorulara kim cevap verecek?

Bu mektuplar yüzünden ASAT uzmanı olduk. Ardı arkası kesilmiyor mektupların. Yayınlamaya başladığım ilk günden beri karakol kapılarından, adliye koridorlarından ayrılmaz oldum. Fakat hepsinden beraat ettim ve mektupların ana hatlarıyla doğruları içerdiği zaman içinde anlaşıldı. Tabii bu mektupları yayınlamadan önce teyit etme olanağı yok. Mektuplarda adı geçen kişilere sorsak anında reddedeceklerdir. Peki, gazeteci teyit etmediği şeyleri yayınlamalı mı? İlkesel açıdan bakarsak ilk cevabımız ‘yayınlamamalı’ olacaktır. Ama bu mektupların kimler tarafından gönderildiğini düşünürsek, bu cevabı sorgulamamız gerekiyor. Bu mektuplar genel müdür yardımcıları, daire başkanları, şube müdürleri tarafından değil ezilen, horlanan, baskı uygulanan, iyice daraltılan, konuşma ve kendini ifade etme olanağı bulamayan çalışanlar tarafından gönderiliyor. Seslerini duyurmanın tek yolu bu… Evet, bazı iddialar abartılı, dedikodudan ibaret olabilir veya gerçek bir durumu kendi algılama kapasiteleriyle yorumlayıp, kendi pencerelerinden göründüğü şekilde aktarıyor da olabilirler. Gazetecilik sonuçta bir kamu görevidir ve daha öte bir şey söylersek; emeğin, emekçinin, mağdurun, sessizin gözü, kulağı, sesi olmaktır. Ben de ASAT ya da başka yerlerden gelen mektuplara bu noktadan bakıyorum.   Yöneticilere takip sistemi yok   Şimdi gelelim ASAT’tan yollanan yeni bir mektuba. Daha doğrusu yeni sorulara: “1. Kurumda geçici işçi kadrosunda çalışan, Osman Yıldız’ın sağ kolu, Faruk Karaçay’ın arkadaşının kızı olan ve arıtma tesislerinde sorumlu müdürlük yaptırılan şaibeli kişi, kocasına proje üreterek ALDAŞ üzerinden ihale almış mıdır? Bu etik midir? 2. Ali Cumhur Doğan, Akaydın zamanında Elektrik Makine İkmal Daire Başkanlığı yaparken araçların nasıl kullanıldığına dair AKP’ye sürekli bilgi aktarmış, kim nereye gitti diye rapor hazırlamıştır. Akaydın döneminde sadece daire başkanları ve gece vardiyasında çalışan sayılı personelde araç vardı. Ve bu araçlar takip sistemiyle izleniyordu. Menderes geldiğinde, Ali Cumhur Doğan önce kendi aracı olmak üzere AKP’de militanlık yapan personelin araçlarından takip sistemini kaldırttı. Bunlardan biri de diğer Genel Müdür Yardımcısı İbrahim Tuncer’di. İbrahim Tuncer özel işleri için gittiği yerlerde iki aracı pert etmesine rağmen herhangi bir işlem yapılmış mıdır?”…   Makam araçlarıyla aile gezileri   Sıralı sorulara devam: “3. Arabaların nasıl gereksiz kullanıldığına da birkaç örnek verelim. İnsan Kaynakları Daire Başkanı Yaser Bayar’ın kızı Döşemealtı’nda bir özel okulda okuyor. Kızını her gün kendine tahsis edilen kurum aracı ile götürüp getirmiş midir? Mali Hizmetler Daire Başkanı Ömer Ayaz, Kanalizasyon Daire Başkanı Murat Tütüncübaşı, Abone İşleri Daire Başkanı Ahmet Yıldız, Bilgi İşlem Daire Başkanı Fatma Daban Aksoy da içlerinde olmak üzere birçok kişi kurum araçlarını mesai saatinden sonra ve hafta sonlarında özel işlerinde eşleri ile birlikte kullandılar mı? ASAT Müfettişi İlhan Ceylan yaz aylarında kurum aracı ile Korkuteli’ndeki yazlık villasına gidiyor mu?”…   CHP’ye hakaret edene özel şoför   Bunlar yönetici kadroyla ilgili iddialar. Bir de çalışanlar, bu şahıslar tarafından kollanan özel personel var. Mesela seçimlere 7 ay kala, bunlardan birine, CHP’ye ve Muhittin Böcek’e iyi hakaret ettiği için araba ve şoför tahsis edildiği anlatılıyor mektupta. Bu tahsis şu an bile devam ediyormuş. Bir başka çalışana da, ehliyeti yetmemesine rağmen birinin yakını olduğu için iş makinesi teslim edilmiş. Bu kişinin kendine teslim edilen makineye verdiği zararlar daha önceki mektuplardan birinde de anlatılıyordu. Adı geçen kişiye ayrıca bir de araç verilmiş. Takip sistemi olmayan bu araçla Sütçüler’deki evinden akşamları ailesiyle gezmeye, denize filan gidiyormuş. Dahası Korkuteli yollarında da görülmüş bu araç. Şikayetler artınca da altındaki araç alınmış. Mektupta kurum aracıyla her öğlen kahve içmeye gidenlerden, cuma namazına makam arabasıyla teşrif edenlere kadar bir dolu örnek olduğu da söyleniyor. Doğru mudur acaba?  

Bu mektuplar yüzünden ASAT uzmanı olduk. Ardı arkası kesilmiyor mektupların. Yayınlamaya başladığım ilk günden beri karakol kapılarından, adliye koridorlarından ayrılmaz oldum. Fakat hepsinden beraat ettim ve mektupların ana hatlarıyla doğruları içerdiği zaman içinde anlaşıldı. Tabii bu mektupları yayınlamadan önce teyit etme olanağı yok. Mektuplarda adı geçen kişilere sorsak anında reddedeceklerdir. Peki, gazeteci teyit etmediği şeyleri yayınlamalı mı? İlkesel açıdan bakarsak ilk cevabımız ‘yayınlamamalı’ olacaktır. Ama bu mektupların kimler tarafından gönderildiğini düşünürsek, bu cevabı sorgulamamız gerekiyor. Bu mektuplar genel müdür yardımcıları, daire başkanları, şube müdürleri tarafından değil ezilen, horlanan, baskı uygulanan, iyice daraltılan, konuşma ve kendini ifade etme olanağı bulamayan çalışanlar tarafından gönderiliyor. Seslerini duyurmanın tek yolu bu… Evet, bazı iddialar abartılı, dedikodudan ibaret olabilir veya gerçek bir durumu kendi algılama kapasiteleriyle yorumlayıp, kendi pencerelerinden göründüğü şekilde aktarıyor da olabilirler. Gazetecilik sonuçta bir kamu görevidir ve daha öte bir şey söylersek; emeğin, emekçinin, mağdurun, sessizin gözü, kulağı, sesi olmaktır. Ben de ASAT ya da başka yerlerden gelen mektuplara bu noktadan bakıyorum.

 

Yöneticilere takip sistemi yok

 

Şimdi gelelim ASAT’tan yollanan yeni bir mektuba. Daha doğrusu yeni sorulara: “1. Kurumda geçici işçi kadrosunda çalışan, Osman Yıldız’ın sağ kolu, Faruk Karaçay’ın arkadaşının kızı olan ve arıtma tesislerinde sorumlu müdürlük yaptırılan şaibeli kişi, kocasına proje üreterek ALDAŞ üzerinden ihale almış mıdır? Bu etik midir? 2. Ali Cumhur Doğan, Akaydın zamanında Elektrik Makine İkmal Daire Başkanlığı yaparken araçların nasıl kullanıldığına dair AKP’ye sürekli bilgi aktarmış, kim nereye gitti diye rapor hazırlamıştır. Akaydın döneminde sadece daire başkanları ve gece vardiyasında çalışan sayılı personelde araç vardı. Ve bu araçlar takip sistemiyle izleniyordu. Menderes geldiğinde, Ali Cumhur Doğan önce kendi aracı olmak üzere AKP’de militanlık yapan personelin araçlarından takip sistemini kaldırttı. Bunlardan biri de diğer Genel Müdür Yardımcısı İbrahim Tuncer’di. İbrahim Tuncer özel işleri için gittiği yerlerde iki aracı pert etmesine rağmen herhangi bir işlem yapılmış mıdır?”…

 

Makam araçlarıyla aile gezileri

 

Sıralı sorulara devam: “3. Arabaların nasıl gereksiz kullanıldığına da birkaç örnek verelim. İnsan Kaynakları Daire Başkanı Yaser Bayar’ın kızı Döşemealtı’nda bir özel okulda okuyor. Kızını her gün kendine tahsis edilen kurum aracı ile götürüp getirmiş midir? Mali Hizmetler Daire Başkanı Ömer Ayaz, Kanalizasyon Daire Başkanı Murat Tütüncübaşı, Abone İşleri Daire Başkanı Ahmet Yıldız, Bilgi İşlem Daire Başkanı Fatma Daban Aksoy da içlerinde olmak üzere birçok kişi kurum araçlarını mesai saatinden sonra ve hafta sonlarında özel işlerinde eşleri ile birlikte kullandılar mı? ASAT Müfettişi İlhan Ceylan yaz aylarında kurum aracı ile Korkuteli’ndeki yazlık villasına gidiyor mu?”…

 

CHP’ye hakaret edene özel şoför

 

Bunlar yönetici kadroyla ilgili iddialar. Bir de çalışanlar, bu şahıslar tarafından kollanan özel personel var. Mesela seçimlere 7 ay kala, bunlardan birine, CHP’ye ve Muhittin Böcek’e iyi hakaret ettiği için araba ve şoför tahsis edildiği anlatılıyor mektupta. Bu tahsis şu an bile devam ediyormuş. Bir başka çalışana da, ehliyeti yetmemesine rağmen birinin yakını olduğu için iş makinesi teslim edilmiş. Bu kişinin kendine teslim edilen makineye verdiği zararlar daha önceki mektuplardan birinde de anlatılıyordu. Adı geçen kişiye ayrıca bir de araç verilmiş. Takip sistemi olmayan bu araçla Sütçüler’deki evinden akşamları ailesiyle gezmeye, denize filan gidiyormuş. Dahası Korkuteli yollarında da görülmüş bu araç. Şikayetler artınca da altındaki araç alınmış. Mektupta kurum aracıyla her öğlen kahve içmeye gidenlerden, cuma namazına makam arabasıyla teşrif edenlere kadar bir dolu örnek olduğu da söyleniyor. Doğru mudur acaba?

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haberimizvar.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.