Ekonomide radikal dönüşüm şart

EKONOMİ 29.03.2022 - 17:36, Güncelleme: 29.03.2022 - 17:36
 

Ekonomide radikal dönüşüm şart

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Başkanı Davut Çetin, kent ekonomisinde yeni bir çıkış yolu bulunması gerektiğini belirterek, “Her 3 yılda bir turizm ve tarımda kriz konuşuyor olduk. Birkaç yılda bir kriz yaşıyorsak demek ki Antalya ekonomisi sürdürülebilir bir zemine halen kavuşmamıştır. Ekonomik yapımızı değiştirecek yönde radikal bir dönüşüm zamanı çoktan gelmiştir" dedi.

haberimizvar.net- ATSO'nun mart ayı meclis toplantısı, meclis başkanı Süleyman Özer başkanlığında, ATSO Yönetim Kurulu Başkanı Davut Çetin, yönetim kurulu ve meclis üyelerinin katılımıyla yapıldı. ATSO meclisinin gündemini ekonomi ve Ukrayna-Rusya savaşının Antalya'ya etkileri oluşturdu. ATSO Başkanı Davut Çetin, bir yandan piyasadaki günlük sıkıntılarla uğraşırken, diğer yandan Ukrayna endişesi taşıdıklarını belirterek, “Ukrayna ve Rusya'daki durum bütün komitelerimizin ortak gündemi ve kaygısı olmuştur" dedi.  RUSYA VE UKRAYNA'NIN ANTALYA İÇİN ÖNEMİ  Savaşa ilişkin en kısa zamanda anlaşma sağlanması ve acıların son bulmasını dileyen Çetin, Rusya ve Ukrayna halkının Antalya için özel bir yeri olduğuna dikkat çekerek, “Antalya'da Rus vatandaşı nüfusu 50 bine doğru gidiyor, Ukrayna vatandaşı nüfusu 10 bine yaklaşıyor. Biz Rusya ve Ukrayna'dan vazgeçemeyiz. Ukrayna halkı da Rusya halkı da bizim komşumuzdur, kardeş milletlerdir. Onların acısı bizim de acımızdır. Türkiye tarafsızlık politikasıyla doğru bir politika uygulamaktadır. İnşallah bu çabalar olumlu sonuç verir ve ülke olarak dünya barışına büyük bir katkı yaparız" diye konuştu.  SAVAŞIN EKONOMİK BOYUTU  Savaşın ekonomik boyutunun önemine vurgu yapan Davut Çetin, "Ukrayna ve Rusya hammadde ihraç eden ülkeler. Ukrayna ekonomisi çökertildi. Rusya'ya ciddi ambargo ve yaptırımlar başladı. Bunun üzerine nikel, kömür, buğday, mısır, doğal gaz fiyatları fırladı. Bu gelişmelerden biz de fazlasıyla etkileniyoruz. Doğal gazın üçte biri Rusya'dan geliyor. Petrol ithalatımızın yüzde 20'den fazlası Rusya'dan, buğday ithalatında Rusya ana kaynağımız. Ukrayna'dan buğday, yağ gibi ürünler alıyoruz. Geçen aydan itibaren Rusya, Ukrayna ve civar ülkelere ihracatımız olumsuz etkilenmiştir. Tarım ihracatımız halen sert bir düşüş göstermektedir. Rusya sebze ve meyvede engelleri kaldırdı, ama sevkiyat ve ödeme sorunları olduğu için ihracatta tıkanma devam ediyor" dedi.   RUBLE İLE TİCARET  Yaptırımlar nedeniyle Rusya'dan ödeme sisteminin aksadığını belirten Çetin, “Bizim ruble ödeme almamız, yani ruble ile ticaret yapmamız gerekiyor. Odalar ve Borsalar Birliğimiz bu konuda Merkez Bankası ve bakanlıklar ile çalışmalar yürütmektedir. Ayrıca tarım sektöründeki sorunları içeren bir dosyayı Antalya Tarım Konseyi ve borsamızla birlikte hükümete sunduk" diye konuştu.  RUSYA BİRİNCİ, UKRAYNA İKİNCİ SIRADAYDI  Turizmde iki ülkenin önemini de anlatan Çetin, “Geçen yıl Türkiye'ye gelen beş turistin biri Rusya'dan geldi, Ukrayna Rusya'dan sonra ikinci ülke oldu. Rusya Antalya turizminde 2019 yılında 5 milyon 600 bin turistle yüzde 43 pay alıyordu. Ukrayna ise 800 bin turistle yüzde 15 pay alıyordu. İki ülke Antalya turizminin yüzde 60'ı anlamına geliyor. Konaklama sayısını dikkate alırsak Rusya, Antalya turizminin yarısını temsil eden ülkedir" dedi.  TURİZMDE UKRAYNA FELÇ, RUSYA SIKINTILI  Şu anda Ukrayna'nın felç durumda olduğunu, Rusya'dan uçak seferlerinin de yaptırımlar nedeniyle sıkıntılı olduğunu anlatan Çetin, “Çünkü uçak ve uçuş sigortaları yapılamamaktadır. Yine de soğukkanlı olmalıyız. Eğer pandemi öncesi olsaydı, turizmde çok büyük bir kayıp yaşayacağımız kesindi. Fakat bu yıl Avrupa pazarlarının hepsinde pandemi etkisiyle yükseliş görüyoruz. Mart ayı ve 3 aylık turist girişleri pandemi öncesine dönmüştür ve bu artışın çoğu Avrupa kaynaklıdır. Rusya pazarı için de henüz kesin bir şey söylenemez. Rusya 2019 yılında 45 milyon turisti olan bir pazardı. Savaş olmasaydı Rusya'nın ziyaretçi sayısı yüzde 100'den fazla artardı, 2019 rekorunu kırardık. Eğer Ukrayna'da bir anlaşma sağlanırsa halen şansımız var. Her durumda Antalya, Rusya'nın ilk tercihidir" dedi.   ANTALYA'YA YENİ BİR GÖÇ DALGASI  Son dönemde Antalya'ya yeni bir göç dalgası olduğunun görüldüğünü de belirten Davut Çetin, ocak ve şubat ayında 9 bin konut satışının 2 bininin yabancılara yapıldığını söyledi. Her şeye rağmen Antalya olarak fırsatları ve avantajları en iyi şekilde değerlendirmeye bakacaklarını kaydeden Çetin, Avrupa, Orta Doğu, İsrail gibi alternatif bütün pazarlara daha fazla yoğunlaşarak, turizmde en iyisini yapmak için çalışacaklarını açıkladı. Çetin, meslek komitelerinin gündeminde Ukrayna savaşı dışında, ekonomide de devam eden sorunlar, belirsizlik ve risklerin çok fazla olduğunu ifade etti. Çetin, sorunların artarak devam etme ihtimaline de işaret etti.  'YENİ BİR ÇIKIŞ YOLU BULMALIYIZ'  Antalya ekonomisinde de yeni bir çıkış yolu bulunması gerektiğini belirten Çetin, şunları söyledi:  “2016 yılında Rusya ile kriz yaşadık, turizmde darbe yedik. 2019'da ancak toparlandık, ama pandemi geldi. Bu yıl toparlanırız derken Ukrayna'yı konuşuyoruz. Her 3 yılda bir turizm ve tarımda kriz konuşuyor olduk. Birkaç yılda bir kriz yaşıyorsak demek ki Antalya ekonomisi sürdürülebilir bir zemine halen kavuşmamıştır. Ekonomik yapımızı değiştirecek yönde radikal bir dönüşüm zamanı çoktan gelmiştir. Antalya ekonomisi dijital ve çevreci dönüşümle yeni yatırım ve istihdam alanlarına kaymalıdır. Turizmde ürün çeşitlendirmesini, turizmi 12 aya yaymayı sözden fiile geçirmeliyiz. Sağlık turizmi, gastronomi, kültür, spor alanında daha sistemli ve hızlı bir gelişim olmalıdır. Tarımı, akıllı ve çevreci tarıma geçirmeliyiz. Antalya'da bilişim ve biyoteknoloji gibi alanlarda gelişmeyi hızlandıracak yeni oluşumları düşünmeliyiz. Önümüzdeki dönemde çevreci dönüşüm, iş güvenliği gibi yeni bir istihdam alanı olacaktır. Buna hep birlikte hazırlanmalıyız."  RODİN'İN HEYKEL SERGİSİ GELİYOR  Bu yıl ATSO'nun kuruluşunun 140'ıncı yıldönümü olduğunu da anlatan Çetin, hem kuruluş yıldönümü hem de turizmin bu yıl taşıdığı önem nedeniyle çok önemli bir heykel sergisi açmayı planladıklarını belirterek, “Kıbrıs Türkü koleksiyoner bir iş insanı arkadaşımız, aynı zamanda Serbest Bölgede yatırımcı ve üyemiz sayın Erbil Arkın'ın desteğiyle dünyanın gelmiş geçmiş en büyük 5 heykeltıraşından biri sayılan Rodin'in heykel sergisini açmaya çalışıyoruz. Rodin sergisi, Avrupa'da tanıtım için kullanılabilecek bir değerdir. Başardığımız takdirde hepimiz için ayrı bir gurur kaynağı olacaktır" dedi.
Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Başkanı Davut Çetin, kent ekonomisinde yeni bir çıkış yolu bulunması gerektiğini belirterek, “Her 3 yılda bir turizm ve tarımda kriz konuşuyor olduk. Birkaç yılda bir kriz yaşıyorsak demek ki Antalya ekonomisi sürdürülebilir bir zemine halen kavuşmamıştır. Ekonomik yapımızı değiştirecek yönde radikal bir dönüşüm zamanı çoktan gelmiştir" dedi.

haberimizvar.net- ATSO'nun mart ayı meclis toplantısı, meclis başkanı Süleyman Özer başkanlığında, ATSO Yönetim Kurulu Başkanı Davut Çetin, yönetim kurulu ve meclis üyelerinin katılımıyla yapıldı. ATSO meclisinin gündemini ekonomi ve Ukrayna-Rusya savaşının Antalya'ya etkileri oluşturdu. ATSO Başkanı Davut Çetin, bir yandan piyasadaki günlük sıkıntılarla uğraşırken, diğer yandan Ukrayna endişesi taşıdıklarını belirterek, “Ukrayna ve Rusya'daki durum bütün komitelerimizin ortak gündemi ve kaygısı olmuştur" dedi.

 RUSYA VE UKRAYNA'NIN ANTALYA İÇİN ÖNEMİ

 Savaşa ilişkin en kısa zamanda anlaşma sağlanması ve acıların son bulmasını dileyen Çetin, Rusya ve Ukrayna halkının Antalya için özel bir yeri olduğuna dikkat çekerek, “Antalya'da Rus vatandaşı nüfusu 50 bine doğru gidiyor, Ukrayna vatandaşı nüfusu 10 bine yaklaşıyor. Biz Rusya ve Ukrayna'dan vazgeçemeyiz. Ukrayna halkı da Rusya halkı da bizim komşumuzdur, kardeş milletlerdir. Onların acısı bizim de acımızdır. Türkiye tarafsızlık politikasıyla doğru bir politika uygulamaktadır. İnşallah bu çabalar olumlu sonuç verir ve ülke olarak dünya barışına büyük bir katkı yaparız" diye konuştu.

 SAVAŞIN EKONOMİK BOYUTU

 Savaşın ekonomik boyutunun önemine vurgu yapan Davut Çetin, "Ukrayna ve Rusya hammadde ihraç eden ülkeler. Ukrayna ekonomisi çökertildi. Rusya'ya ciddi ambargo ve yaptırımlar başladı. Bunun üzerine nikel, kömür, buğday, mısır, doğal gaz fiyatları fırladı. Bu gelişmelerden biz de fazlasıyla etkileniyoruz. Doğal gazın üçte biri Rusya'dan geliyor. Petrol ithalatımızın yüzde 20'den fazlası Rusya'dan, buğday ithalatında Rusya ana kaynağımız. Ukrayna'dan buğday, yağ gibi ürünler alıyoruz. Geçen aydan itibaren Rusya, Ukrayna ve civar ülkelere ihracatımız olumsuz etkilenmiştir. Tarım ihracatımız halen sert bir düşüş göstermektedir. Rusya sebze ve meyvede engelleri kaldırdı, ama sevkiyat ve ödeme sorunları olduğu için ihracatta tıkanma devam ediyor" dedi.

  RUBLE İLE TİCARET

 Yaptırımlar nedeniyle Rusya'dan ödeme sisteminin aksadığını belirten Çetin, “Bizim ruble ödeme almamız, yani ruble ile ticaret yapmamız gerekiyor. Odalar ve Borsalar Birliğimiz bu konuda Merkez Bankası ve bakanlıklar ile çalışmalar yürütmektedir. Ayrıca tarım sektöründeki sorunları içeren bir dosyayı Antalya Tarım Konseyi ve borsamızla birlikte hükümete sunduk" diye konuştu.

 RUSYA BİRİNCİ, UKRAYNA İKİNCİ SIRADAYDI

 Turizmde iki ülkenin önemini de anlatan Çetin, “Geçen yıl Türkiye'ye gelen beş turistin biri Rusya'dan geldi, Ukrayna Rusya'dan sonra ikinci ülke oldu. Rusya Antalya turizminde 2019 yılında 5 milyon 600 bin turistle yüzde 43 pay alıyordu. Ukrayna ise 800 bin turistle yüzde 15 pay alıyordu. İki ülke Antalya turizminin yüzde 60'ı anlamına geliyor. Konaklama sayısını dikkate alırsak Rusya, Antalya turizminin yarısını temsil eden ülkedir" dedi.

 TURİZMDE UKRAYNA FELÇ, RUSYA SIKINTILI

 Şu anda Ukrayna'nın felç durumda olduğunu, Rusya'dan uçak seferlerinin de yaptırımlar nedeniyle sıkıntılı olduğunu anlatan Çetin, “Çünkü uçak ve uçuş sigortaları yapılamamaktadır. Yine de soğukkanlı olmalıyız. Eğer pandemi öncesi olsaydı, turizmde çok büyük bir kayıp yaşayacağımız kesindi. Fakat bu yıl Avrupa pazarlarının hepsinde pandemi etkisiyle yükseliş görüyoruz. Mart ayı ve 3 aylık turist girişleri pandemi öncesine dönmüştür ve bu artışın çoğu Avrupa kaynaklıdır. Rusya pazarı için de henüz kesin bir şey söylenemez. Rusya 2019 yılında 45 milyon turisti olan bir pazardı. Savaş olmasaydı Rusya'nın ziyaretçi sayısı yüzde 100'den fazla artardı, 2019 rekorunu kırardık. Eğer Ukrayna'da bir anlaşma sağlanırsa halen şansımız var. Her durumda Antalya, Rusya'nın ilk tercihidir" dedi.

  ANTALYA'YA YENİ BİR GÖÇ DALGASI

 Son dönemde Antalya'ya yeni bir göç dalgası olduğunun görüldüğünü de belirten Davut Çetin, ocak ve şubat ayında 9 bin konut satışının 2 bininin yabancılara yapıldığını söyledi. Her şeye rağmen Antalya olarak fırsatları ve avantajları en iyi şekilde değerlendirmeye bakacaklarını kaydeden Çetin, Avrupa, Orta Doğu, İsrail gibi alternatif bütün pazarlara daha fazla yoğunlaşarak, turizmde en iyisini yapmak için çalışacaklarını açıkladı. Çetin, meslek komitelerinin gündeminde Ukrayna savaşı dışında, ekonomide de devam eden sorunlar, belirsizlik ve risklerin çok fazla olduğunu ifade etti. Çetin, sorunların artarak devam etme ihtimaline de işaret etti.

 'YENİ BİR ÇIKIŞ YOLU BULMALIYIZ'

 Antalya ekonomisinde de yeni bir çıkış yolu bulunması gerektiğini belirten Çetin, şunları söyledi:

 “2016 yılında Rusya ile kriz yaşadık, turizmde darbe yedik. 2019'da ancak toparlandık, ama pandemi geldi. Bu yıl toparlanırız derken Ukrayna'yı konuşuyoruz. Her 3 yılda bir turizm ve tarımda kriz konuşuyor olduk. Birkaç yılda bir kriz yaşıyorsak demek ki Antalya ekonomisi sürdürülebilir bir zemine halen kavuşmamıştır. Ekonomik yapımızı değiştirecek yönde radikal bir dönüşüm zamanı çoktan gelmiştir. Antalya ekonomisi dijital ve çevreci dönüşümle yeni yatırım ve istihdam alanlarına kaymalıdır. Turizmde ürün çeşitlendirmesini, turizmi 12 aya yaymayı sözden fiile geçirmeliyiz. Sağlık turizmi, gastronomi, kültür, spor alanında daha sistemli ve hızlı bir gelişim olmalıdır. Tarımı, akıllı ve çevreci tarıma geçirmeliyiz. Antalya'da bilişim ve biyoteknoloji gibi alanlarda gelişmeyi hızlandıracak yeni oluşumları düşünmeliyiz. Önümüzdeki dönemde çevreci dönüşüm, iş güvenliği gibi yeni bir istihdam alanı olacaktır. Buna hep birlikte hazırlanmalıyız."

 RODİN'İN HEYKEL SERGİSİ GELİYOR

 Bu yıl ATSO'nun kuruluşunun 140'ıncı yıldönümü olduğunu da anlatan Çetin, hem kuruluş yıldönümü hem de turizmin bu yıl taşıdığı önem nedeniyle çok önemli bir heykel sergisi açmayı planladıklarını belirterek, “Kıbrıs Türkü koleksiyoner bir iş insanı arkadaşımız, aynı zamanda Serbest Bölgede yatırımcı ve üyemiz sayın Erbil Arkın'ın desteğiyle dünyanın gelmiş geçmiş en büyük 5 heykeltıraşından biri sayılan Rodin'in heykel sergisini açmaya çalışıyoruz. Rodin sergisi, Avrupa'da tanıtım için kullanılabilecek bir değerdir. Başardığımız takdirde hepimiz için ayrı bir gurur kaynağı olacaktır" dedi.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haberimizvar.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.