İdrar kaçırmaya cerrahi tedavi

SAĞLIK 18.12.2019 - 16:29, Güncelleme: 07.12.2020 - 14:04
 

İdrar kaçırmaya cerrahi tedavi

haberimizvar.net DR. Ertuğrul Akdaş, kadınların yaklaşık yüzde 20'sinde idrar kaçırma şikayeti olduğunu, menopoz sonrası bu oranın yüzde 70'e çıktığını belirterek, kişinin sosyal hayatını etkileyen rahatsızlığın 15 dakikalık cerrahi operasyonla tedavi edildiğini söyledi. İdrar kaçırma bireyin yaşam kalitesini sosyal anlamda olumsuz etkiliyor. Sürekli ıslaklığa ve ped taşımaya bağlı olarak enfeksiyonlara da neden oluyor. Birçok hasta grubu ise bu sorunu dile getirmekten çekiniyor. Kadınların sosyal ve psikolojik sorunlar yaşamasına sebep olan idrar kaçırma problemi cerrahi yöntemle sona eriyor. Memorial Sağlık Grubu Medstar Topçular Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü'nden Op. Dr. Ertuğrul Akdaş, idrar kaçırma tedavileri hakkında bilgi verdi. Dr. Akdaş, idrar kaçırmanın; çok doğum yapma, zor doğum yapma, sürekli öksürükle ya da kabızlıkla seyreden kronik hastalıklar gibi karın içi basıncını artıran durumlar, yaşlanma, menopoz sonrası pelvik organlardaki zayıflama gibi sebeplerle zaman içinde doğal olarak gelişen bir sorun olduğunu söyledi. Dr. Akdaş, bunlar dışında pelvik bölgeye yapılan cerrahi operasyon sonrası oluşan komplikasyonların, omurilik hasarı, idrar torbasının sinir yapısını etkileyen diyabet ve multipl skleroz (MS) gibi hastalık, idrar yollarındaki tümörlerin de idrar kaçırma ya yol açtığını kaydetti. ÖKSÜRME YA DA GÜLME İLE İDRAR KAÇIRMA GELİŞEBİLİYOR İdrar kaçırmanın en sık görülen iki tipinin öksürme, gülme, ağır bir şeyler kaldırma gibi karın içi basıncı artıran durumlarda oluşan 'stres inkontinans' ve idrar hissi geldiğinde tuvalete gidinceye kadar tutamayıp altını ıslatma olarak gelişen 'aciliyet inkontinansı' olduğuna değinen Dr. Ertuğrul Akdaş, "Bu iki tip idrar kaçırma aynı kişide olabilir, buna karma tip inkontinans denir. Bunların yanında taşma inkontinansı, nöröjenik inkontinas, sifinkter yetmezliği gibi tipleri de bulunmaktadır" dedi. MENOPOZDAN SONRA GÖRÜLME SIKLIĞI ARTIYOR Dr. Akdaş, idrar kaçırmanın toplumda sık görüldüğünü belirtti. Kadınların yaklaşık yüzde 20'sinde idrar kaçırma şikayeti ortaya çıktığına değinen Dr. Akdaş, "Menopoz sonrası bu oran yüzde 70'lere ulaşmaktadır. İdrar kaçırma, sağlık sorunu olduğu kadar kişi için aynı zamanda sosyal ve toplumsal bir soyutlanmaya da neden olur. Kadınlar arasında özellikle belli bir yaşın üzerinde idrar kaçırmanın normal olduğuna dair yaygın bir inanış vardır. Bu nedenle de sadece idrar kaçırdığı için doktora başvuran kadın sayısı oldukça azdır. Oysa ki farklı bir şikayetleri olan hastalar sorgulandığında, idrar kaçırma şikayeti de ortaya çıkabilmektedir" diye konuştu. Tedavi, hastaya özel planlanıyor İdrar kaçırmanın tanısında, hastanın şikayeti ve şikayetin derecesinin önemli olduğunu vurgulayan Dr. Akdaş, "Sebep ve tipine göre tedavilerde değişiklik gösterir. Stres inkontinansta esas tedavi cerrahi iken, aciliyet inkontinansında ilaç tedavisine başvurulur. Aciliyet inkontinansında uygulanan ilaç tedavisinde amaç idrar kesesinin düzensiz ve uyumsuz kasılmalarını önlemektir. Tedavi; hastanın yaşı ve beraberinde olabilecek hastalıklar da göz önünde bulundurularak kişiye özel ayarlanır. Aşırı aktif mesane ya da sfinkter yetmezliği gibi durumlarda idrar torbasına botoks enjeksiyonundan sfinkter etrafına enjeksiyon yapmak gibi farklı tedavi seçenekleri de bulunmaktadır" dedi. KEGEL EGZERSİZİ İDRAR KAÇIRMA İÇİN FAYDALI OLABİLİYOR Dr. Ertuğrul Akdaş, stres inkontinansında, hastanın ilave sorunu yok ise ve şikayeti ileri düzeyde değilse hastaların kegel egzersizi, vajinal ağırlık egzersizleri gibi pelvik tabanı güçlendirici egzersizlerden fayda görebildiğini, cerrahiye gerek kalmadığını söyledi. İleri dereceye geldiğinde cerrahiye başvurulduğuna işaret eden Dr. Akdaş, şunları kaydetti: "Temel prensip, idrar torbası ile idrarı dışarı akıtan uretranın birleşim yerini, sarktığı yerden daha yukarıda ve basınçların eşitlendiği bir seviyeye kaldırmaktır. Böylelikle uretra boynundaki direnç artırılır. Ayrıca askı operasyonları da hastanın karnına girmeden, 15-30 dakika arasında yapılabilen, başarı oranları oldukça yüksek seçeneklerdir. Hasta operasyondan saatler sonra evine gidebilir ve bir hafta içinde isterse işine dönebilir. Operasyonla eş zamanlı olarak vajen daraltma ve dış genital organların estetik sorunları da aynı seansta düzeltilebilir. " Dr. Akdaş, idrar kaçırmayı önlemek için ise şunlara dikkat edilmesi gerektiğini söyledi: "Aşırı sıvı alımı azaltılarak sıvı alım dengesi oluşturulmalıdır. Günde en az 1,5-2 litre sıvı tüketilmelidir. Gece uyumadan dört saat önce sıvı alımından kaçınılmalı, yatmadan önce mesane boşaltılmalıdır. Akşam saatlerinde sulu meyve ve sebze tüketiminden uzak durulmalıdır. Aşırı kafeinli, asitli, baharatlı yiyecek ve içecekler ile aşırı alkol tüketiminden kaçınılmalıdır. Fiziksel aktivite artırılmalı, kilo vermeyi destekleyecek şeklide dengeli ve düzenli beslenilmelidir. Sigara alışkanlığından vazgeçilmelidir. Kronik kabızlık ve tuvalete çıkarken zorlanmanın önlenmesi için diyete lifli gıdalar eklenmelidir. Rutin bir tuvalete çıkma programı oluşturulmalı ve şiddetli durumlarda rahatlatıcı tedaviler uygulanmalıdır."  

haberimizvar.net DR. Ertuğrul Akdaş, kadınların yaklaşık yüzde 20'sinde idrar kaçırma şikayeti olduğunu, menopoz sonrası bu oranın yüzde 70'e çıktığını belirterek, kişinin sosyal hayatını etkileyen rahatsızlığın 15 dakikalık cerrahi operasyonla tedavi edildiğini söyledi.

İdrar kaçırma bireyin yaşam kalitesini sosyal anlamda olumsuz etkiliyor. Sürekli ıslaklığa ve ped taşımaya bağlı olarak enfeksiyonlara da neden oluyor. Birçok hasta grubu ise bu sorunu dile getirmekten çekiniyor. Kadınların sosyal ve psikolojik sorunlar yaşamasına sebep olan idrar kaçırma problemi cerrahi yöntemle sona eriyor.

Memorial Sağlık Grubu Medstar Topçular Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü'nden Op. Dr. Ertuğrul Akdaş, idrar kaçırma tedavileri hakkında bilgi verdi. Dr. Akdaş, idrar kaçırmanın; çok doğum yapma, zor doğum yapma, sürekli öksürükle ya da kabızlıkla seyreden kronik hastalıklar gibi karın içi basıncını artıran durumlar, yaşlanma, menopoz sonrası pelvik organlardaki zayıflama gibi sebeplerle zaman içinde doğal olarak gelişen bir sorun olduğunu söyledi.

Dr. Akdaş, bunlar dışında pelvik bölgeye yapılan cerrahi operasyon sonrası oluşan komplikasyonların, omurilik hasarı, idrar torbasının sinir yapısını etkileyen diyabet ve multipl skleroz (MS) gibi hastalık, idrar yollarındaki tümörlerin de idrar kaçırma ya yol açtığını kaydetti.

ÖKSÜRME YA DA GÜLME İLE İDRAR KAÇIRMA GELİŞEBİLİYOR

İdrar kaçırmanın en sık görülen iki tipinin öksürme, gülme, ağır bir şeyler kaldırma gibi karın içi basıncı artıran durumlarda oluşan 'stres inkontinans' ve idrar hissi geldiğinde tuvalete gidinceye kadar tutamayıp altını ıslatma olarak gelişen 'aciliyet inkontinansı' olduğuna değinen Dr. Ertuğrul Akdaş, "Bu iki tip idrar kaçırma aynı kişide olabilir, buna karma tip inkontinans denir. Bunların yanında taşma inkontinansı, nöröjenik inkontinas, sifinkter yetmezliği gibi tipleri de bulunmaktadır" dedi.

MENOPOZDAN SONRA GÖRÜLME SIKLIĞI ARTIYOR

Dr. Akdaş, idrar kaçırmanın toplumda sık görüldüğünü belirtti. Kadınların yaklaşık yüzde 20'sinde idrar kaçırma şikayeti ortaya çıktığına değinen Dr. Akdaş, "Menopoz sonrası bu oran yüzde 70'lere ulaşmaktadır. İdrar kaçırma, sağlık sorunu olduğu kadar kişi için aynı zamanda sosyal ve toplumsal bir soyutlanmaya da neden olur. Kadınlar arasında özellikle belli bir yaşın üzerinde idrar kaçırmanın normal olduğuna dair yaygın bir inanış vardır. Bu nedenle de sadece idrar kaçırdığı için doktora başvuran kadın sayısı oldukça azdır. Oysa ki farklı bir şikayetleri olan hastalar sorgulandığında, idrar kaçırma şikayeti de ortaya çıkabilmektedir" diye konuştu.

Tedavi, hastaya özel planlanıyor

İdrar kaçırmanın tanısında, hastanın şikayeti ve şikayetin derecesinin önemli olduğunu vurgulayan Dr. Akdaş, "Sebep ve tipine göre tedavilerde değişiklik gösterir. Stres inkontinansta esas tedavi cerrahi iken, aciliyet inkontinansında ilaç tedavisine başvurulur. Aciliyet inkontinansında uygulanan ilaç tedavisinde amaç idrar kesesinin düzensiz ve uyumsuz kasılmalarını önlemektir. Tedavi; hastanın yaşı ve beraberinde olabilecek hastalıklar da göz önünde bulundurularak kişiye özel ayarlanır. Aşırı aktif mesane ya da sfinkter yetmezliği gibi durumlarda idrar torbasına botoks enjeksiyonundan sfinkter etrafına enjeksiyon yapmak gibi farklı tedavi seçenekleri de bulunmaktadır" dedi.

KEGEL EGZERSİZİ İDRAR KAÇIRMA İÇİN FAYDALI OLABİLİYOR

Dr. Ertuğrul Akdaş, stres inkontinansında, hastanın ilave sorunu yok ise ve şikayeti ileri düzeyde değilse hastaların kegel egzersizi, vajinal ağırlık egzersizleri gibi pelvik tabanı güçlendirici egzersizlerden fayda görebildiğini, cerrahiye gerek kalmadığını söyledi. İleri dereceye geldiğinde cerrahiye başvurulduğuna işaret eden Dr. Akdaş, şunları kaydetti:

"Temel prensip, idrar torbası ile idrarı dışarı akıtan uretranın birleşim yerini, sarktığı yerden daha yukarıda ve basınçların eşitlendiği bir seviyeye kaldırmaktır. Böylelikle uretra boynundaki direnç artırılır. Ayrıca askı operasyonları da hastanın karnına girmeden, 15-30 dakika arasında yapılabilen, başarı oranları oldukça yüksek seçeneklerdir. Hasta operasyondan saatler sonra evine gidebilir ve bir hafta içinde isterse işine dönebilir. Operasyonla eş zamanlı olarak vajen daraltma ve dış genital organların estetik sorunları da aynı seansta düzeltilebilir. "

Dr. Akdaş, idrar kaçırmayı önlemek için ise şunlara dikkat edilmesi gerektiğini söyledi:

"Aşırı sıvı alımı azaltılarak sıvı alım dengesi oluşturulmalıdır. Günde en az 1,5-2 litre sıvı tüketilmelidir. Gece uyumadan dört saat önce sıvı alımından kaçınılmalı, yatmadan önce mesane boşaltılmalıdır. Akşam saatlerinde sulu meyve ve sebze tüketiminden uzak durulmalıdır. Aşırı kafeinli, asitli, baharatlı yiyecek ve içecekler ile aşırı alkol tüketiminden kaçınılmalıdır. Fiziksel aktivite artırılmalı, kilo vermeyi destekleyecek şeklide dengeli ve düzenli beslenilmelidir. Sigara alışkanlığından vazgeçilmelidir. Kronik kabızlık ve tuvalete çıkarken zorlanmanın önlenmesi için diyete lifli gıdalar eklenmelidir. Rutin bir tuvalete çıkma programı oluşturulmalı ve şiddetli durumlarda rahatlatıcı tedaviler uygulanmalıdır."

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haberimizvar.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.