Siyasiler İDARE etmek için değil İRADE koymak için seçiliyor!

24.02.2020 - 17:07, Güncelleme: 07.12.2020 - 14:05
 

Siyasiler İDARE etmek için değil İRADE koymak için seçiliyor!

Önümüzde bir seçim olmasa bile siyaset oldukça hareketli geçiyor. Partilerin kongre süreçleri, yerel yönetimlerin durumu, genel politika ile birlikte dış politikanın birlikte hızlı hareket kabiliyeti, ne oldu, bitti demeden adeta zamanla yarışıyor. CHP ve HDP il kongrelerini tamamladı, İYİ Parti ve AKP Antalya İl Kongrelerine start verdi. Ardından büyük kurultaylar yapılacak. Yine parti içinde ya da kent dizaynında değişimler olacak. Bir yıllarını doldurmak üzere olan yerel yönetimler ise, uyum sorunu yaşamaya devam ediyor. Hal böyle olunca öncelikli olarak Antalya adına durum değerlendirmesi yapmak şart oldu. CHP Uzun yıllar sonra alınan ilçe belediyeleri dahil olmak üzere yerel yönetimlerle taban arasında kamuoyunda görülen akort bozukluğunun bir an önce giderilmesi adına yeni seçilen İl Başkanı Nusret Bayar ve yönetimine önemli işler düşüyor. Uyum ve denge siyaseti yapılırken, CHP’nin genel siyasetiyle uyuşmaması hatta zıt gitmesi durumunda Antalya’da birlik ve beraberlik içinde tek ses olmanın mümkün olmayacağı gerçeği bireysel siyaset yapanlar tarafından kaşınarak, çatlak ses olarak ortaya çıkacaktır. 2023 yılının temel taşını oluşturacak CHP Büyük Kurultay’ın da oluşacak tablo Antalya’da idare edilmesi bir durumun mu, yoksa irade koyulması gereken bir durum mu olduğunu ortaya koyacaktır. AKP AKP Antalya İl Teşkilatı ilk kongresini dün Korkuteli’nde yaptı. Ancak AKP’de ilk kez her yönden farklı sesler çıkıyor. Sadece sesler parti çatısı içinde duyulurken, kamuoyuna yansımıyor. Konyaaltı Sahil, Boğaçayı, Sarısu, Serik’deki halk plajları derken AKP içindeki farklı grupların bir arada hareket edip, kendi politikasını savunacak durumu olmaması sadece il yönetiminin ya da İl Başkanı İbrahim Ethem Taş’ın başarısızlığı olarak değerlendirilmemelidir. Kaybedilen Büyükşehir Belediyesi, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun dış politikayla ilgileniyorum derken sadece çevresindekilerden Antalya Teşkilatı’nı dinlemesi, Menderes Türel’in tekrar parti içinde rol kapma adına her yerde görünmeye başlaması parti içindeki kopuklukları gözler önüne seriyor. En basit olarak iktidar partisinin ilk kongresinin Elmalı’da yapacağı kongresini ‘teşkilatların yoğunluğu’ açıklamasını yaparak, iptal etmesi iradenin değil, idarenin AKP Antalya İl Teşkilatı’nda hakim olduğu göstergesidir. İYİ PARTİ İYİ Parti içinde dışa vurulmak istenmese de (ki Tuba Vural Çokal’ın istifasıyla ortaya çıktı) eskiler, yeniler, ülkücüler, merkez sağcılar diye giden parti içi savaşa bir de her daim krizlerde ortaya çıkan ve parti içi işlere karışan Akdeniz Üniversitesi Öğretim Görevlisi Fatih Doğrucan’ın devreye girmesiyle adeta söndürülmeye çalışılan ateş körükleniyor. Parti kendi içinde daha yeni iken ve kurumsallaşamamış olmasına karşın Genel Başkan Yardımcılık koltuğunu bırakarak il başkanlığı koltuğuna oturan Yavuz Temizer her daim Antalya tabanını tanımıyor diyerek, eleştiriyle karşı karşıya kaldı. Temizer, iradesini ortaya koyarak parti içi gerginliklere neden olanlarla ilgili kararını verdi. Ancak, bugüne kadar yapılan Demre, Akseki, Korkuteli kongrelerine gitmeyerek, kendisine yapılan ‘tabanı tanımıyor’ eleştirilerini idare ettiğini açıkça ortaya koydu. İYİ Parti ile hiçbir zaman bağlarını koparmayacak olan eski İl Başkanı Ahmet Aydın’ın hala kararlı olduğunu da düşünürsek Temizer’in bir idare, bir irade diyerek farklı tavırlar içinde olması partine Antalya’da puan kaybettirir. MHP İl Başkanı Mustafa Aksoy’un görevden alınıp yerine Hilmi Durgun getirilmesine karşın MHP Antalya’da beklenen ağırlık olmadı. MHP Genel Merkezi ile diyalogları iyi olan Durgun’dan partiye zarar veren yöneticilere müdahale etmesi beklenirken, durumu idareye bağlaması beklentiyi azalttı. İsim yapmış meclis üyeleri de tıpkı İl Teşkilatı gibi sessiz politikalarını sürdürmeye devam ediyor. HDP Antalya İl Kongresi’nde Muhsin Taşarve Remziya  Zengin eş başkan  seçildi. HDP Genel Merkezi’nin Antalya’ya ağırlık verdiği kongreye gelen parti yöneticileriyle ortaya koydu. Ancak hafta sonu yapan büyük kongrede Parti Meclisi’ne (PM) Antalya’dan Ahmet Kaya’nın girmesi hayal kırıklığı yarattı. HDP Parti Meclisi’nde Antalya’dan bir kişinin değil, çok sayıda ismin girmesi bekleniyordu. HDP’nin kendi kabuğundan çıkıp, Antalya’da özellikle kentin sorunları açısından kamuoyu ile paylaşımlarını arttırmalıdır. Antalya Milletvekili Kemal Bülbül’ün tek başına bu süreci götürmesi mümkün değildir. Bu nedenle HDP Antalya’nın siyasetine dahil olup, yerel politikada ortak sorunların çözümünde birlik olması kaçınılmazdır. İdare etmek yerine irade koymak ancak böyle mümkün olacaktır. Çünkü siyasette seçilenlerden beklenen idare etmek değil, irade koyması içindir…          

Önümüzde bir seçim olmasa bile siyaset oldukça hareketli geçiyor. Partilerin kongre süreçleri, yerel yönetimlerin durumu, genel politika ile birlikte dış politikanın birlikte hızlı hareket kabiliyeti, ne oldu, bitti demeden adeta zamanla yarışıyor.

CHP ve HDP il kongrelerini tamamladı, İYİ Parti ve AKP Antalya İl Kongrelerine start verdi. Ardından büyük kurultaylar yapılacak. Yine parti içinde ya da kent dizaynında değişimler olacak. Bir yıllarını doldurmak üzere olan yerel yönetimler ise, uyum sorunu yaşamaya devam ediyor. Hal böyle olunca öncelikli olarak Antalya adına durum değerlendirmesi yapmak şart oldu.

CHP

Uzun yıllar sonra alınan ilçe belediyeleri dahil olmak üzere yerel yönetimlerle taban arasında kamuoyunda görülen akort bozukluğunun bir an önce giderilmesi adına yeni seçilen İl Başkanı Nusret Bayar ve yönetimine önemli işler düşüyor. Uyum ve denge siyaseti yapılırken, CHP’nin genel siyasetiyle uyuşmaması hatta zıt gitmesi durumunda Antalya’da birlik ve beraberlik içinde tek ses olmanın mümkün olmayacağı gerçeği bireysel siyaset yapanlar tarafından kaşınarak, çatlak ses olarak ortaya çıkacaktır. 2023 yılının temel taşını oluşturacak CHP Büyük Kurultay’ın da oluşacak tablo Antalya’da idare edilmesi bir durumun mu, yoksa irade koyulması gereken bir durum mu olduğunu ortaya koyacaktır.

AKP

AKP Antalya İl Teşkilatı ilk kongresini dün Korkuteli’nde yaptı. Ancak AKP’de ilk kez her yönden farklı sesler çıkıyor. Sadece sesler parti çatısı içinde duyulurken, kamuoyuna yansımıyor. Konyaaltı Sahil, Boğaçayı, Sarısu, Serik’deki halk plajları derken AKP içindeki farklı grupların bir arada hareket edip, kendi politikasını savunacak durumu olmaması sadece il yönetiminin ya da İl Başkanı İbrahim Ethem Taş’ın başarısızlığı olarak değerlendirilmemelidir. Kaybedilen Büyükşehir Belediyesi, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun dış politikayla ilgileniyorum derken sadece çevresindekilerden Antalya Teşkilatı’nı dinlemesi, Menderes Türel’in tekrar parti içinde rol kapma adına her yerde görünmeye başlaması parti içindeki kopuklukları gözler önüne seriyor. En basit olarak iktidar partisinin ilk kongresinin Elmalı’da yapacağı kongresini ‘teşkilatların yoğunluğu’ açıklamasını yaparak, iptal etmesi iradenin değil, idarenin AKP Antalya İl Teşkilatı’nda hakim olduğu göstergesidir.

İYİ PARTİ
İYİ Parti içinde dışa vurulmak istenmese de (ki Tuba Vural Çokal’ın istifasıyla ortaya çıktı) eskiler, yeniler, ülkücüler, merkez sağcılar diye giden parti içi savaşa bir de her daim krizlerde ortaya çıkan ve parti içi işlere karışan Akdeniz Üniversitesi Öğretim Görevlisi Fatih Doğrucan’ın devreye girmesiyle adeta söndürülmeye çalışılan ateş körükleniyor. Parti kendi içinde daha yeni iken ve kurumsallaşamamış olmasına karşın Genel Başkan Yardımcılık koltuğunu bırakarak il başkanlığı koltuğuna oturan Yavuz Temizer her daim Antalya tabanını tanımıyor diyerek, eleştiriyle karşı karşıya kaldı. Temizer, iradesini ortaya koyarak parti içi gerginliklere neden olanlarla ilgili kararını verdi. Ancak, bugüne kadar yapılan Demre, Akseki, Korkuteli kongrelerine gitmeyerek, kendisine yapılan ‘tabanı tanımıyor’ eleştirilerini idare ettiğini açıkça ortaya koydu. İYİ Parti ile hiçbir zaman bağlarını koparmayacak olan eski İl Başkanı Ahmet Aydın’ın hala kararlı olduğunu da düşünürsek Temizer’in bir idare, bir irade diyerek farklı tavırlar içinde olması partine Antalya’da puan kaybettirir.

MHP

İl Başkanı Mustafa Aksoy’un görevden alınıp yerine Hilmi Durgun getirilmesine karşın MHP Antalya’da beklenen ağırlık olmadı. MHP Genel Merkezi ile diyalogları iyi olan Durgun’dan partiye zarar veren yöneticilere müdahale etmesi beklenirken, durumu idareye bağlaması beklentiyi azalttı. İsim yapmış meclis üyeleri de tıpkı İl Teşkilatı gibi sessiz politikalarını sürdürmeye devam ediyor.

HDP

Antalya İl Kongresi’nde Muhsin Taşarve Remziya  Zengin eş başkan  seçildi. HDP Genel Merkezi’nin Antalya’ya ağırlık verdiği kongreye gelen parti yöneticileriyle ortaya koydu. Ancak hafta sonu yapan büyük kongrede Parti Meclisi’ne (PM) Antalya’dan Ahmet Kaya’nın girmesi hayal kırıklığı yarattı. HDP Parti Meclisi’nde Antalya’dan bir kişinin değil, çok sayıda ismin girmesi bekleniyordu. HDP’nin kendi kabuğundan çıkıp, Antalya’da özellikle kentin sorunları açısından kamuoyu ile paylaşımlarını arttırmalıdır. Antalya Milletvekili Kemal Bülbül’ün tek başına bu süreci götürmesi mümkün değildir. Bu nedenle HDP Antalya’nın siyasetine dahil olup, yerel politikada ortak sorunların çözümünde birlik olması kaçınılmazdır. İdare etmek yerine irade koymak ancak böyle mümkün olacaktır.

Çünkü siyasette seçilenlerden beklenen idare etmek değil, irade koyması içindir…

 

 

 

 

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haberimizvar.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.