YOK FARKINIZ

SPOR 07.03.2021 - 18:00, Güncelleme: 07.03.2021 - 22:33
 

YOK FARKINIZ

İki gün önce oynanan Fenerbahçe – Antalyaspor maçı ile ilgili yazma niyetim yoktu açıkçası. Şu maçları hakkında yazı yazacak gözle izleme sorunum zaman zaman nüksediyor. Maçı izlerken bu yüzden kendimi ara ara dürterim dikkatimi toplamak için. Fenerbahçe maçında da kendimi Antalyaspor’un ortaya koyduğu doğru stratejinin keyfine kaptırdığım anlar çok oldu ve son dakikalarda heyecanın yükseldiği pozisyonlara kadar maçı biraz dalgınca izledim. Aşağıda yazacağım şeyler ise sonradan bu yazıyı yazmama neden oldu.

Aran Mehmet Yanar-Fenerbahçe adına şunu söyleyebilirim. Valencia’nın bireysel becerisiyle attığı gol dışında kayda değer iki pozisyonu var: Birisi Samatta’nın ile diğeri Thiam’ın iki kafa vuruşu. Samatta’nın poziyonunu özetlere dahi almamış yayıncı kuruluş. Osayi’nin top getirdiği sağ kanat dışında da herhangi bir numarası yoktu maçta. Sol tarafı tamamen felç. Bitik durumdaki Mesut Özil’i transfer edip bir de mecburen oynatarak zaten bacağına sıkan, bunu yaparken de Pelkas gibi en iyi oyuncusunu etkisizleştiren Fenerbahçe cephesinin maçtan sonra staddaki agresifliklerini ve dün yapıtıkları seviyesi yerlerde olan ve içeriğindeki sürrealist ögeler ile dikkat çeken açıklamasını şimdi daha iyi anlayabiliriz.  Bu kadar rezil ve gerçeklikten uzak sözler, ancak böyle beceriksiz icraatların sonuçlarını perdelemek ve paranla rezil olmanın yol açtığı ruhsal bozukluğun sonucu olarak edilir. Tabi benim açımdan durum teşekkürü hak ediyor zira yazma motivasyonumu bunlar sağladı. Hele Metin Sipahioğlu adında bir yöneticileri var, TRT’nin canlı yayınına bağlanıp önce programcılara postayı koydu sonra da çıldırırcasına uzun uzun saçmaladı. Biografisinde Boğaziçi Üniversitesi falan var adamın ve Fenerbahçe’nin kurumsal iletişiminden sorumluymuş. Bünyesinde nasıl bir zehir barındırıyor bu İstanbul anlamak gerçekten güç. En okumuşundan en cahiline kadar kudurmuşçasına hep mağdur bunlar. Muhtemelen resmi açıklama da bu yöneticinin kaleminden çıkma çünkü içerik aynı.  Gelelim İstanbul takımının açıklamalarına: Bundan sonrasını Fenerbahçe diye okumayın çünkü yok birbirlerinden farkları. https://www.haberimizvar.net/bir-istanbul-takimi-maci-klasigi-20809-haberi yazımda da bir diğer İstanbul takımı maçından sonra yaşananları yazmıştım, ne demek istediğimi anlamak için bir göz atabilirsiniz. ‘’Oyuncumuz Pelkas’ın topu rakipten kurtardıktan sonra topa dokunamayan rakip futbolcunun ilk hamlede dizi ile oyuncumuzun dizine yaptığı temas görüntülerce sabittir.’’ demiş hayal aleminden bir ses. Öncelikle Pelkas topu rakibinden yani Veysel Sarı’dan kurtaramamıştır, Veysel topu diziyle çelmiş, seken topu Pelkas kontrol edememiştir. Sesin bahsettiği temasta ise topu çelen Veysel’in sağ bacağından rakibe doğru bir hamle yoktur. Şimdi eğlenceli kısma geçelim: yanlış bir kararla çalınan penaltı düdüğü neymiş efendim sadece 9 saniyede incelenerek penaltı iptal edilmiş.  Ağır çekimi bile 2 saniye sürmeyen, anlaşılması için hiçbir zeka seviyesi gerektirmeyen pozisyonda, her kamera açısından aynı netlikte görülen bir top çelmeyi görmek için 9 saniyeyi çok kısa, kamera açısını ise yetersiz bulmuş Boğaziçi’li zeka fışkırtısı. Sokakta denk gelir adres falan sorarsınız, aman ha! Beşiktaş iskelesi diye Üsküdar’a gider iken bulursunuz kendinizi.  Antalyaspor’un golünden önce ise topun dışarıdan çevrildiğini söylüyor İstanbul takımının resmi hayal aleminin sesi. Görüntülerce sabitmiş, şu meşhur Kabataş görüntülerinden hemen sonra yayına girecekmiş diye bir duyum aldım aslı varsa. Bahsi geçen pozisyonda topun dışarı çıkmadığını ise 3 boyutlu görme yetisi olan herhangi birisi halka açık paylaşımda olan yayıncı kuruluş videosundan beklemeden görebilir.  Mesut’un sakatlandığı pozisyon ise bana göre gri bir pozisyon. Rakipten önce topa uzanarak kendi ayağını rakibin ayağına kalkan etmek bir çeşit futbolcu refleksi, bir benzerini de Amilton’un penaltı beklenen pozisyonunda da görmek mümkün. İki pozisyonda da karar iki yöne açık görünüyor, en azından ben net olamadım. Sözün özü, hakem kararlarında hata paylarının az da olsa bulunmasının yanında ortada veryansın edecek, itirazda ve algı yaratmada kantarın topuzunu kaçıracak bir durum yok ama huylu huyundan vazgeçmiyor. Resmi yayın organlarında bile açık açık gerçeğe takla attırabiliyor ve durum artık öyle bir yöne girdi ki, ahlaki olarak kalıcı hasarlar oluşmaya başladı memlekette. Bu İstanbul takımlarının mağduriyet tellallığı, gerçekleri pişkinlik üstü bir davranışla çarpıtmaları ve hamasi cümlelerle varlıklarını ve hakimiyetlerini sürdürme huyları bana uzak bir ülkenin politik durumunu anımsattı. Maçı oldukça iyi götüren Antalyaspor ise galibiyeti kaçıran taraftı maçta. İkinci yarıda 3 adet net, cepheden ve yakın mesafeden gol pozisyonunu sırasıyla Gökdeniz, Doğukan ve Podolski ile harcadı. Kanat hücumcularını beklerine yaklaştırıp rakibin ceza sahasına top indirmesinin musluğunu keserek ortaya koyduğu savunma sanatını maç kazandırabilecek sayıda pozisyonla birleştirdi. Son iki pozisyonda önce Podolski Doğukan’a, sonra Doğukan Podolski’ye mükemmel servisler yaptılar ve önümüzdeki haftalar için Ersun Hoca buradan bir skor planı üretebilir.     
İki gün önce oynanan Fenerbahçe – Antalyaspor maçı ile ilgili yazma niyetim yoktu açıkçası. Şu maçları hakkında yazı yazacak gözle izleme sorunum zaman zaman nüksediyor. Maçı izlerken bu yüzden kendimi ara ara dürterim dikkatimi toplamak için. Fenerbahçe maçında da kendimi Antalyaspor’un ortaya koyduğu doğru stratejinin keyfine kaptırdığım anlar çok oldu ve son dakikalarda heyecanın yükseldiği pozisyonlara kadar maçı biraz dalgınca izledim. Aşağıda yazacağım şeyler ise sonradan bu yazıyı yazmama neden oldu.

Aran Mehmet Yanar- Fenerbahçe adına şunu söyleyebilirim. Valencia’nın bireysel becerisiyle attığı gol dışında kayda değer iki pozisyonu var: Birisi Samatta’nın ile diğeri Thiam’ın iki kafa vuruşu. Samatta’nın poziyonunu özetlere dahi almamış yayıncı kuruluş. Osayi’nin top getirdiği sağ kanat dışında da herhangi bir numarası yoktu maçta. Sol tarafı tamamen felç. Bitik durumdaki Mesut Özil’i transfer edip bir de mecburen oynatarak zaten bacağına sıkan, bunu yaparken de Pelkas gibi en iyi oyuncusunu etkisizleştiren Fenerbahçe cephesinin maçtan sonra staddaki agresifliklerini ve dün yapıtıkları seviyesi yerlerde olan ve içeriğindeki sürrealist ögeler ile dikkat çeken açıklamasını şimdi daha iyi anlayabiliriz. 

Bu kadar rezil ve gerçeklikten uzak sözler, ancak böyle beceriksiz icraatların sonuçlarını perdelemek ve paranla rezil olmanın yol açtığı ruhsal bozukluğun sonucu olarak edilir. Tabi benim açımdan durum teşekkürü hak ediyor zira yazma motivasyonumu bunlar sağladı. Hele Metin Sipahioğlu adında bir yöneticileri var, TRT’nin canlı yayınına bağlanıp önce programcılara postayı koydu sonra da çıldırırcasına uzun uzun saçmaladı. Biografisinde Boğaziçi Üniversitesi falan var adamın ve Fenerbahçe’nin kurumsal iletişiminden sorumluymuş. Bünyesinde nasıl bir zehir barındırıyor bu İstanbul anlamak gerçekten güç. En okumuşundan en cahiline kadar kudurmuşçasına hep mağdur bunlar. Muhtemelen resmi açıklama da bu yöneticinin kaleminden çıkma çünkü içerik aynı. 

Gelelim İstanbul takımının açıklamalarına: Bundan sonrasını Fenerbahçe diye okumayın çünkü yok birbirlerinden farkları. https://www.haberimizvar.net/bir-istanbul-takimi-maci-klasigi-20809-haberi yazımda da bir diğer İstanbul takımı maçından sonra yaşananları yazmıştım, ne demek istediğimi anlamak için bir göz atabilirsiniz. ‘’Oyuncumuz Pelkas’ın topu rakipten kurtardıktan sonra topa dokunamayan rakip futbolcunun ilk hamlede dizi ile oyuncumuzun dizine yaptığı temas görüntülerce sabittir.’’ demiş hayal aleminden bir ses. Öncelikle Pelkas topu rakibinden yani Veysel Sarı’dan kurtaramamıştır, Veysel topu diziyle çelmiş, seken topu Pelkas kontrol edememiştir. Sesin bahsettiği temasta ise topu çelen Veysel’in sağ bacağından rakibe doğru bir hamle yoktur. Şimdi eğlenceli kısma geçelim: yanlış bir kararla çalınan penaltı düdüğü neymiş efendim sadece 9 saniyede incelenerek penaltı iptal edilmiş.  Ağır çekimi bile 2 saniye sürmeyen, anlaşılması için hiçbir zeka seviyesi gerektirmeyen pozisyonda, her kamera açısından aynı netlikte görülen bir top çelmeyi görmek için 9 saniyeyi çok kısa, kamera açısını ise yetersiz bulmuş Boğaziçi’li zeka fışkırtısı. Sokakta denk gelir adres falan sorarsınız, aman ha! Beşiktaş iskelesi diye Üsküdar’a gider iken bulursunuz kendinizi. 

Antalyaspor’un golünden önce ise topun dışarıdan çevrildiğini söylüyor İstanbul takımının resmi hayal aleminin sesi. Görüntülerce sabitmiş, şu meşhur Kabataş görüntülerinden hemen sonra yayına girecekmiş diye bir duyum aldım aslı varsa. Bahsi geçen pozisyonda topun dışarı çıkmadığını ise 3 boyutlu görme yetisi olan herhangi birisi halka açık paylaşımda olan yayıncı kuruluş videosundan beklemeden görebilir. 

Mesut’un sakatlandığı pozisyon ise bana göre gri bir pozisyon. Rakipten önce topa uzanarak kendi ayağını rakibin ayağına kalkan etmek bir çeşit futbolcu refleksi, bir benzerini de Amilton’un penaltı beklenen pozisyonunda da görmek mümkün. İki pozisyonda da karar iki yöne açık görünüyor, en azından ben net olamadım. Sözün özü, hakem kararlarında hata paylarının az da olsa bulunmasının yanında ortada veryansın edecek, itirazda ve algı yaratmada kantarın topuzunu kaçıracak bir durum yok ama huylu huyundan vazgeçmiyor. Resmi yayın organlarında bile açık açık gerçeğe takla attırabiliyor ve durum artık öyle bir yöne girdi ki, ahlaki olarak kalıcı hasarlar oluşmaya başladı memlekette. Bu İstanbul takımlarının mağduriyet tellallığı, gerçekleri pişkinlik üstü bir davranışla çarpıtmaları ve hamasi cümlelerle varlıklarını ve hakimiyetlerini sürdürme huyları bana uzak bir ülkenin politik durumunu anımsattı.

Maçı oldukça iyi götüren Antalyaspor ise galibiyeti kaçıran taraftı maçta. İkinci yarıda 3 adet net, cepheden ve yakın mesafeden gol pozisyonunu sırasıyla Gökdeniz, Doğukan ve Podolski ile harcadı. Kanat hücumcularını beklerine yaklaştırıp rakibin ceza sahasına top indirmesinin musluğunu keserek ortaya koyduğu savunma sanatını maç kazandırabilecek sayıda pozisyonla birleştirdi. Son iki pozisyonda önce Podolski Doğukan’a, sonra Doğukan Podolski’ye mükemmel servisler yaptılar ve önümüzdeki haftalar için Ersun Hoca buradan bir skor planı üretebilir. 

 

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haberimizvar.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.