4 eski bakan Yüce Divan’a gitmeli

GÜNDEM 03.09.2021 - 11:54, Güncelleme: 03.09.2021 - 11:54
 

4 eski bakan Yüce Divan’a gitmeli

Eski bakan Erdoğan Bayraktar’ın 17-25 Aralık’la ilgili açıklamalarını değerlendiren İYİ Parti lideri Akşener, dört eski bakanın Yüce Divan’da yargılanması gerektiğini söyledi.

haberimizva.net- İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, 17-25 Aralık soruşturmalarında adı geçen dört eski bakanın Yüce Divan’a gönderilmemiş olmasının kamu vicdanını rahatsız ettiğini söyledi. Egemen Bağış, Muammer Güler, Erdoğan Bayraktar ve Zafer Çağlayan’ın Yüce Divan’da yargılanması ile bir toplumun travmadan kurtulacağını belirten Akşener, “O zaman yargıda FETÖ adamları var diye sorunları varsa bugün öyle bir sorunları yok. Bu 4 kişinin Yüce Divan’a gönderilmesinde fayda var” dedi.  ERDOĞAN’IN YAPTIRDIĞINI SÖYLEMİŞTİ  Fox TV’de İsmail Küçükkaya’nın sorularını yanıtlayan Akşener şunları söyledi: “Erdoğan Bayraktar ilk tapeler gündeme geldiğinde de NTV’ye bağlanıp açıklama yapmıştı. Eğer bir şey varsa Sayın Erdoğan’ın bilgisi dahilinde yaptığını ve istifa gerekiyorsa Erdoğan’ın istifa etmesi gerektiğini söylemişti. Bayraktar’ın bu açıklamaya kadar AKP’yi gagalayan sözleri vardı. Bir vicdan isyanı olabilir. Dönemin ‘hırsız’ dediği görevlileri ile adının bir anılmasını istemiyor ve görevi kötüye kullanmaktan değerlendirilmesi gerektiğini söylüyor. Cemil Çiçek’in de, Bayraktar’ın da sözleri önemli. Meclis’te bir soruşturma komisyonu kurup, hemen Yüce Divan’a gönderilmesini sağlayabilirsek eğer, Türkiye bir türlü unutamadığı bu travmadan kurtulur. Eğer bu arkadaşlar suçsuz ise aklanıp geri dönerler”.   4 ESKİ BAKAN YÜCE DİVAN’A GÖNDERİLSİN  “O zaman yargıda FETÖ adamları var diye sorunları varsa bugün öyle bir sorunları yok. Bu 4 kişinin Yüce Divan’a gönderilmesinde fayda var. O dönem ortaya çıkan paralar, tapeler, o günkü gündem için söylüyorum. Bunlar unutulmaz. Bunun üzerine 5-10 maaşlı danışmanlar ortaya çıktığında Sayın Erdoğan’a faydası olur. 3Y ile mücadele ile geldiler. Yoksulluk, yolsuzluk, yasaklar. Hey Allah’ım… En azından yolsuzluk için ortaya bir şeyler koysunlar ki vatandaşın yüreği soğusun. AKP iktidara geldiği zaman dedi ki hakkında iddia isnat olan herkesi yargılayacağım dedi. Bizim vekilimiz eski Bayındırlık Bakanı Koray Aydın dahi Yüce Divan’da yargılandı ve beraat ettiler. Başka bakanlar da yargılandı orada. Yolsuzluk iddiaları ki bunlar iftira da olabilir. Kimse o dönem bunlara itiraz etmedi. Kimse onlara itiraz etmedi”.  AKP GETİRSİN, BİZ MECLİSTE OY VERECEĞİZ  “Yüce Divan’a gönderilen bütün insanlar yargılandılar, beraat ettiler. O dönem bu 4 bakana ne dendi de istifa ettiler. Siyasi partilerde bu olur… O dönem meclis başkan vekiliydim, Davutoğlu’nun Yüce Divan’ı istediğini çok iyi biliyorum. Bütün bunların neticesinde bu 4 arkadaşın Yüce Divan’a gitmesinin önünün açılması gerektiğini düşünüyorum. Yolsuzluk olduğu iddialarıyla görevden alıyorlar, bu arkadaşları aklanmış oluyorlar. En son Ticaret Bakanı Pekcan. Görevden alındı, kenara kondu, iş bitti. Bunun bir de mahkeme tarafı var. Vatandaş bundan rahatsız oluyor. AKP getirsin biz onay vereceğiz mecliste. Bahçeli’nin yolsuzluk haftası teklifini de getirsinler biz desteklemeye hazırız. Yolsuzlukla mücadele olsun. Yasaklar dersek olanları görüyorsunuz. Sosyal medyaya kadar en son yasak geliyor. Yoksulluk desen; ben ilçe ilçe geziyorum vatandaşın halini görüyorum”.  KAZMAYI ALDIM, CAHİT ÖZKAN’I KAZIYACAĞIM  “AKP’li Cahit Özkan, kumpas iddialarının ilk gündeme geldiği dönemde bunu savunan avukatların başındaydı. O avukatlar STK’sı Fethullah Gülen’in sevenlerinin kurduğu bir STK’ydı. Dinime söven bari Müslüman olsa. AKP’nin yandaşları kendi pisliklerini örtmek üzere, genellikle başkalarına bu yansıtmak gibi bir yöntem izliyor. Bu ayna yöntemini yapmak için akıl gerekir. Bunlar da böyle işte ortaya çıkıyorlar. Bunu Erdoğan’ın dikkate almasını tavsiye ediyorum. Ben bu işi kazacağım altından kim çıkacak göreceğiz. Yarın bu arkadaşı da Bayraktar gibi itirafçı olarak görebilirsiniz. İYİ Parti’nin FETÖ ile iltisakı olsa bizim kalmamız mümkün mü? Benim hakkımda 5 yıldır bir dava var, bir şey olsa beni çağırmazlar mı? Ben şimdi bununla uğraşacağım. Kimin işine yaradı bu? Bu hakaretlerin ardı arkası kesilmiyor. Çağırıyorlar bizi. Olumlu cevap gelmeyince bir gün sonra yine aynı sert tutum. Sonra yine bir yerde yan yana geldiğimizde bir kibarlık. Şizofrenik bir tavır bu; şurada iyisin, burada kötüsün. Şimdi ben kazma küreği aldım elime bakalım, ne olacak. Aptalca bir şey”.  ERDOĞAN HAKİM VE SAVCILARA ÇAĞRI YAPSIN  “Ben bir köyde büyüdüm. Köpeksiz köy bulup değneksiz gezme denir buna. Ceza almayacağını, kraldan çok kralcı olanlar... Erdoğan’ın talimat verdiğine ilişkin bir şey söyleyemem ben. Benzeri saldırılarda, saldırganların serbest bırakıldığı, yargılanmanın, yargının ayaklar altına alındığı bir dönemde bunların yaşanması da normal. Benzeri saldırılara maruz kalan kim varsa geçmiş olsun diliyorum. Saldıranların alkış aldığı bir durum var. Bunları Erdoğan’ın bildiğini sanmıyorum. İşte bu tek adamın getirdiği sorun. Bütün bu olayların sorumluluğu Erdoğan’ın omuzuna yük oluyor. Erdoğan bir açıklama yapsa; hakim ve savcıları göreve çağırsa. Şu an kimsenin can güvenliği yok, şuradan çıktığımızda bile”.   İNSANLAR ELEKTRİK FATURASI GÖSTERİYOR  “Herkes elektrik faturalarından şikayetçi. Bakın faturada neler var: 8 ayrı kalem. Enerji maliyeti, perakende dağıtım, kayıp kaçak, TRT payı var, hava gazı vergisi var, KDV var… Bin liralık faturanın yarısı üretim maliyeti. Dolar farkı var. Fahiş fiyata elektrik alıyoruz hep birlikte. Dolar arttıkça fatura artıyor. ARTAGAN diye bir proje yapmıştık. Verginin dijitalleşmesi diye. 100 TL bir faturada 90 lira para ödüyorsa ARTAGAN’da birçok vergiyi kaldıracağız. Vergide kayıp kaçak azalacak böylece indirim de olacak. Dolarla alım garantisi verilen teşvik verilen her şey düzenlenecek. TRT payı kaldırılacak. Hava gazı elektrik vergisi ortadan kalkacak. Yaptığımız işlerle 400 TL fatura 200’e düşecek. ARTAGAN’la vatandaş 100 TL fatura ödeyecek”.   ÜNİVERSİTE BİNALARI HARİKA, AMA İÇİ BOŞ  “Önce tarımda üretimi, hayvancılığı bitirdik. 500 milyar dolarlık bir paranın bu şekilde gelip gittiğine dair bilgi var. Betonu da reddetmiyorum, tabii inşaat da olmalı. Ama tek tercihiniz beton. Sanayi yok. Birilerine kaynak aktarırsınız, ucuz diye alırsınız. Pandemi gelir. Ukrayna der ki size, buğdayı şu kadara satıyorum. O zaman ortada kalırsınız. 52 il gezdim, yüzün üzerinde ilçe gezdim. Esnaf, emekli, 5-6 çeşit emekli var. Bin 500 TL emekli maaşı var. Bununla insan nasıl geçinir? Gençlerin umutsuzluğunun arkasında bu var. Ara eleman sıkıntısı var. Sanayi yok. Beceri uyumsuzluğu var. Erdoğan yargıyla övünürken binadan bahsediyor. Üniversite binaları harika evet, ama içi boş. Eğitimi de göçerttik. Çok okul açtık harika binalar var söylüyorum. Akşam pişirilecek yemek, mülteciler meselesi… Ekonominin arkasında mülteciler soruluyor, onun arkasından da adalet soruluyor”.  VATANA KUPON ARAZİ MUAMELESİ YAPILIYOR  “Dünyada bu konuyla çalışan bir grubun verilerine göre 2016’da 12 milyonun üzerinde göçmen var. Bunun yarısı Türkiye’deydi. Pakistan’dan daha ileri seviyedeyiz. Milleti oluşturan nüfusudur. Kevgire dönen sınırlardan, Suriye ile uygulanan ilginç politikadan. Körfez Savaşı sonrası 500 bin göçmen sınırlarımıza dayanıştı. Türkiye onları içeri almadı. Kamplar kurdu, onlar bir süre sonra memleketlerine döndü. Demografiniz değişir, yarın başka türlü hak isteyen grup problemleriniz olur. Bir diğeri de topraktır. Siz vatanınıza kupon arazi muamelesi çekerseniz ormanlar da yanar şu da olur, bu da olur”.  DUYGUSAL BİR DIŞ POLİTİKA PROBLEMİ VAR  “Daire üzerine vatandaşlık verdiler, bu başka bir kriz. AB ülkeleriyle, Afgan, Suriyeli pazarlığı yapamazsınız. Bu sizin egemenliğinizi devretmeniz anlamına gelir. Bu ülkeye gelen bütün hükümetler, uyuşturucu ve göç meselesine hep dikkat etti. Bizimkiler hendek olma görevini muhtemelen para karşılığı üstlendiler. Suriye’nin içişleri ile ilgili olarak biz taraf olduk. Mursi’de olduğumuz gibi. Duygusal bir dış politika problemi. Arkadaş, öbürü gelmiş, Sisi gelmiş onunla bütün ilişkilerinizi kesemezsiniz. Suriye’de de bu oldu. İç savaş geldi, herkes Türkiye’ye kaçtı. İç savaş sorununun çözülmesinde yardımcı olacaksın. Çözemedin mi sınırında… Bir bölge oluşturursun, ülkenin içini dağıtacağın bir sistem kuramazsınız”.   VATANDAŞLIK MESELESİNDE ŞAİBE İDDİASI  “Kaldık mı şimdi baş başa. 100 bin Suriyelinin, tatil için gidip geldiği doğrulandı. Vatandaşlık meselesinde şaibeler var. Ne olup bittiğini vatandaşla muhalefetle paylaşacaksınız. Uluslararası bir destek gerekiyorsa biz de sizin yanınızda duralım. Bu insanları can güvenliği sağlanarak peyder pey gönderilecek. Sayın Erdoğan’a söyledim, sen gidemiyorsan devlet beni görevlendirsin. Gidip ikna edecektim. Al kardeşim vatandaşlarını. Cumhurbaşkanlığını aldığımızda bunu yapacağız. Bu işin müsebbiplerini kenara koyup burada olan göçmenlerin hedef gösterilmesi yanlıştır. Dayak atılıyor gazetecilere, siyasetçilere; böyle bir sistemde… Bunları tutup getiren, yol açan sorumlular bizi yönetenler; cezanın oraya kesilmesi lazım. Bugün iktidarda bulunan arkadaşları seçmenimizin cezalandırması lazım”.  BU UCUBE SİSTEMİN DEĞİŞTİRİLMESİ LAZIM  “Çok net bir şey söyleyeyim, ben 24 Haziran seçimlerini yaşayıp oradan ders çıkarıp, sonra 31 Mart projesi üzerinde seçim ittifakına yönelik, Kılıçdaroğlu ile birlikte irade göstermiş bir genel başkanım. Benim Erdoğan’la bir derdim yok. Düşmanım değil, Kılıçdaroğlu’nun da düşmanı değil. Ancak bu ucube sistemin değiştirilmesi lazım. Parlamenter sisteme geçebilmek için Cumhurbaşkanlığının kazanılması gerekiyor. Benim kendi adıma en ufak bir planım yok. Türkiye’nin önünü tıkayacak bir hareketim olmayacak. Kılıçdaroğlu, Temel Karamollaoğlu ve Demokrat Parti işin içinde olacak mı? Davutoğlu, Babacan dahil olacak mı? Bunlarla bir takvim çıkarmak gerekiyor. Kılıçdaroğlu acelesi yok diyor, ilkeleri açıklıyor. Neden bizim adayımız bu kadar merak ediliyor. Çünkü Millet İttifakı yeni Cumhurbaşkanını çıkaracak. Bu yüzden adayımızı öğrenmek isteyen aslında Cumhur İttifakı. Cumhur İttifakı bu seçimi kazanamayacak. 
Eski bakan Erdoğan Bayraktar’ın 17-25 Aralık’la ilgili açıklamalarını değerlendiren İYİ Parti lideri Akşener, dört eski bakanın Yüce Divan’da yargılanması gerektiğini söyledi.

haberimizva.net-  İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, 17-25 Aralık soruşturmalarında adı geçen dört eski bakanın Yüce Divan’a gönderilmemiş olmasının kamu vicdanını rahatsız ettiğini söyledi. Egemen Bağış, Muammer Güler, Erdoğan Bayraktar ve Zafer Çağlayan’ın Yüce Divan’da yargılanması ile bir toplumun travmadan kurtulacağını belirten Akşener, “O zaman yargıda FETÖ adamları var diye sorunları varsa bugün öyle bir sorunları yok. Bu 4 kişinin Yüce Divan’a gönderilmesinde fayda var” dedi.

 ERDOĞAN’IN YAPTIRDIĞINI SÖYLEMİŞTİ

 Fox TV’de İsmail Küçükkaya’nın sorularını yanıtlayan Akşener şunları söyledi: “Erdoğan Bayraktar ilk tapeler gündeme geldiğinde de NTV’ye bağlanıp açıklama yapmıştı. Eğer bir şey varsa Sayın Erdoğan’ın bilgisi dahilinde yaptığını ve istifa gerekiyorsa Erdoğan’ın istifa etmesi gerektiğini söylemişti. Bayraktar’ın bu açıklamaya kadar AKP’yi gagalayan sözleri vardı. Bir vicdan isyanı olabilir. Dönemin ‘hırsız’ dediği görevlileri ile adının bir anılmasını istemiyor ve görevi kötüye kullanmaktan değerlendirilmesi gerektiğini söylüyor. Cemil Çiçek’in de, Bayraktar’ın da sözleri önemli. Meclis’te bir soruşturma komisyonu kurup, hemen Yüce Divan’a gönderilmesini sağlayabilirsek eğer, Türkiye bir türlü unutamadığı bu travmadan kurtulur. Eğer bu arkadaşlar suçsuz ise aklanıp geri dönerler”. 

 4 ESKİ BAKAN YÜCE DİVAN’A GÖNDERİLSİN

 “O zaman yargıda FETÖ adamları var diye sorunları varsa bugün öyle bir sorunları yok. Bu 4 kişinin Yüce Divan’a gönderilmesinde fayda var. O dönem ortaya çıkan paralar, tapeler, o günkü gündem için söylüyorum. Bunlar unutulmaz. Bunun üzerine 5-10 maaşlı danışmanlar ortaya çıktığında Sayın Erdoğan’a faydası olur. 3Y ile mücadele ile geldiler. Yoksulluk, yolsuzluk, yasaklar. Hey Allah’ım… En azından yolsuzluk için ortaya bir şeyler koysunlar ki vatandaşın yüreği soğusun. AKP iktidara geldiği zaman dedi ki hakkında iddia isnat olan herkesi yargılayacağım dedi. Bizim vekilimiz eski Bayındırlık Bakanı Koray Aydın dahi Yüce Divan’da yargılandı ve beraat ettiler. Başka bakanlar da yargılandı orada. Yolsuzluk iddiaları ki bunlar iftira da olabilir. Kimse o dönem bunlara itiraz etmedi. Kimse onlara itiraz etmedi”.

 AKP GETİRSİN, BİZ MECLİSTE OY VERECEĞİZ

 “Yüce Divan’a gönderilen bütün insanlar yargılandılar, beraat ettiler. O dönem bu 4 bakana ne dendi de istifa ettiler. Siyasi partilerde bu olur… O dönem meclis başkan vekiliydim, Davutoğlu’nun Yüce Divan’ı istediğini çok iyi biliyorum. Bütün bunların neticesinde bu 4 arkadaşın Yüce Divan’a gitmesinin önünün açılması gerektiğini düşünüyorum. Yolsuzluk olduğu iddialarıyla görevden alıyorlar, bu arkadaşları aklanmış oluyorlar. En son Ticaret Bakanı Pekcan. Görevden alındı, kenara kondu, iş bitti. Bunun bir de mahkeme tarafı var. Vatandaş bundan rahatsız oluyor. AKP getirsin biz onay vereceğiz mecliste. Bahçeli’nin yolsuzluk haftası teklifini de getirsinler biz desteklemeye hazırız. Yolsuzlukla mücadele olsun. Yasaklar dersek olanları görüyorsunuz. Sosyal medyaya kadar en son yasak geliyor. Yoksulluk desen; ben ilçe ilçe geziyorum vatandaşın halini görüyorum”.

 KAZMAYI ALDIM, CAHİT ÖZKAN’I KAZIYACAĞIM

 “AKP’li Cahit Özkan, kumpas iddialarının ilk gündeme geldiği dönemde bunu savunan avukatların başındaydı. O avukatlar STK’sı Fethullah Gülen’in sevenlerinin kurduğu bir STK’ydı. Dinime söven bari Müslüman olsa. AKP’nin yandaşları kendi pisliklerini örtmek üzere, genellikle başkalarına bu yansıtmak gibi bir yöntem izliyor. Bu ayna yöntemini yapmak için akıl gerekir. Bunlar da böyle işte ortaya çıkıyorlar. Bunu Erdoğan’ın dikkate almasını tavsiye ediyorum. Ben bu işi kazacağım altından kim çıkacak göreceğiz. Yarın bu arkadaşı da Bayraktar gibi itirafçı olarak görebilirsiniz. İYİ Parti’nin FETÖ ile iltisakı olsa bizim kalmamız mümkün mü? Benim hakkımda 5 yıldır bir dava var, bir şey olsa beni çağırmazlar mı? Ben şimdi bununla uğraşacağım. Kimin işine yaradı bu? Bu hakaretlerin ardı arkası kesilmiyor. Çağırıyorlar bizi. Olumlu cevap gelmeyince bir gün sonra yine aynı sert tutum. Sonra yine bir yerde yan yana geldiğimizde bir kibarlık. Şizofrenik bir tavır bu; şurada iyisin, burada kötüsün. Şimdi ben kazma küreği aldım elime bakalım, ne olacak. Aptalca bir şey”.

 ERDOĞAN HAKİM VE SAVCILARA ÇAĞRI YAPSIN

 “Ben bir köyde büyüdüm. Köpeksiz köy bulup değneksiz gezme denir buna. Ceza almayacağını, kraldan çok kralcı olanlar... Erdoğan’ın talimat verdiğine ilişkin bir şey söyleyemem ben. Benzeri saldırılarda, saldırganların serbest bırakıldığı, yargılanmanın, yargının ayaklar altına alındığı bir dönemde bunların yaşanması da normal. Benzeri saldırılara maruz kalan kim varsa geçmiş olsun diliyorum. Saldıranların alkış aldığı bir durum var. Bunları Erdoğan’ın bildiğini sanmıyorum. İşte bu tek adamın getirdiği sorun. Bütün bu olayların sorumluluğu Erdoğan’ın omuzuna yük oluyor. Erdoğan bir açıklama yapsa; hakim ve savcıları göreve çağırsa. Şu an kimsenin can güvenliği yok, şuradan çıktığımızda bile”.

  İNSANLAR ELEKTRİK FATURASI GÖSTERİYOR

 “Herkes elektrik faturalarından şikayetçi. Bakın faturada neler var: 8 ayrı kalem. Enerji maliyeti, perakende dağıtım, kayıp kaçak, TRT payı var, hava gazı vergisi var, KDV var… Bin liralık faturanın yarısı üretim maliyeti. Dolar farkı var. Fahiş fiyata elektrik alıyoruz hep birlikte. Dolar arttıkça fatura artıyor. ARTAGAN diye bir proje yapmıştık. Verginin dijitalleşmesi diye. 100 TL bir faturada 90 lira para ödüyorsa ARTAGAN’da birçok vergiyi kaldıracağız. Vergide kayıp kaçak azalacak böylece indirim de olacak. Dolarla alım garantisi verilen teşvik verilen her şey düzenlenecek. TRT payı kaldırılacak. Hava gazı elektrik vergisi ortadan kalkacak. Yaptığımız işlerle 400 TL fatura 200’e düşecek. ARTAGAN’la vatandaş 100 TL fatura ödeyecek”. 

 ÜNİVERSİTE BİNALARI HARİKA, AMA İÇİ BOŞ

 “Önce tarımda üretimi, hayvancılığı bitirdik. 500 milyar dolarlık bir paranın bu şekilde gelip gittiğine dair bilgi var. Betonu da reddetmiyorum, tabii inşaat da olmalı. Ama tek tercihiniz beton. Sanayi yok. Birilerine kaynak aktarırsınız, ucuz diye alırsınız. Pandemi gelir. Ukrayna der ki size, buğdayı şu kadara satıyorum. O zaman ortada kalırsınız. 52 il gezdim, yüzün üzerinde ilçe gezdim. Esnaf, emekli, 5-6 çeşit emekli var. Bin 500 TL emekli maaşı var. Bununla insan nasıl geçinir? Gençlerin umutsuzluğunun arkasında bu var. Ara eleman sıkıntısı var. Sanayi yok. Beceri uyumsuzluğu var. Erdoğan yargıyla övünürken binadan bahsediyor. Üniversite binaları harika evet, ama içi boş. Eğitimi de göçerttik. Çok okul açtık harika binalar var söylüyorum. Akşam pişirilecek yemek, mülteciler meselesi… Ekonominin arkasında mülteciler soruluyor, onun arkasından da adalet soruluyor”.

 VATANA KUPON ARAZİ MUAMELESİ YAPILIYOR

 “Dünyada bu konuyla çalışan bir grubun verilerine göre 2016’da 12 milyonun üzerinde göçmen var. Bunun yarısı Türkiye’deydi. Pakistan’dan daha ileri seviyedeyiz. Milleti oluşturan nüfusudur. Kevgire dönen sınırlardan, Suriye ile uygulanan ilginç politikadan. Körfez Savaşı sonrası 500 bin göçmen sınırlarımıza dayanıştı. Türkiye onları içeri almadı. Kamplar kurdu, onlar bir süre sonra memleketlerine döndü. Demografiniz değişir, yarın başka türlü hak isteyen grup problemleriniz olur. Bir diğeri de topraktır. Siz vatanınıza kupon arazi muamelesi çekerseniz ormanlar da yanar şu da olur, bu da olur”.

 DUYGUSAL BİR DIŞ POLİTİKA PROBLEMİ VAR

 “Daire üzerine vatandaşlık verdiler, bu başka bir kriz. AB ülkeleriyle, Afgan, Suriyeli pazarlığı yapamazsınız. Bu sizin egemenliğinizi devretmeniz anlamına gelir. Bu ülkeye gelen bütün hükümetler, uyuşturucu ve göç meselesine hep dikkat etti. Bizimkiler hendek olma görevini muhtemelen para karşılığı üstlendiler. Suriye’nin içişleri ile ilgili olarak biz taraf olduk. Mursi’de olduğumuz gibi. Duygusal bir dış politika problemi. Arkadaş, öbürü gelmiş, Sisi gelmiş onunla bütün ilişkilerinizi kesemezsiniz. Suriye’de de bu oldu. İç savaş geldi, herkes Türkiye’ye kaçtı. İç savaş sorununun çözülmesinde yardımcı olacaksın. Çözemedin mi sınırında… Bir bölge oluşturursun, ülkenin içini dağıtacağın bir sistem kuramazsınız”. 

 VATANDAŞLIK MESELESİNDE ŞAİBE İDDİASI

 “Kaldık mı şimdi baş başa. 100 bin Suriyelinin, tatil için gidip geldiği doğrulandı. Vatandaşlık meselesinde şaibeler var. Ne olup bittiğini vatandaşla muhalefetle paylaşacaksınız. Uluslararası bir destek gerekiyorsa biz de sizin yanınızda duralım. Bu insanları can güvenliği sağlanarak peyder pey gönderilecek. Sayın Erdoğan’a söyledim, sen gidemiyorsan devlet beni görevlendirsin. Gidip ikna edecektim. Al kardeşim vatandaşlarını. Cumhurbaşkanlığını aldığımızda bunu yapacağız. Bu işin müsebbiplerini kenara koyup burada olan göçmenlerin hedef gösterilmesi yanlıştır. Dayak atılıyor gazetecilere, siyasetçilere; böyle bir sistemde… Bunları tutup getiren, yol açan sorumlular bizi yönetenler; cezanın oraya kesilmesi lazım. Bugün iktidarda bulunan arkadaşları seçmenimizin cezalandırması lazım”.

 BU UCUBE SİSTEMİN DEĞİŞTİRİLMESİ LAZIM

 “Çok net bir şey söyleyeyim, ben 24 Haziran seçimlerini yaşayıp oradan ders çıkarıp, sonra 31 Mart projesi üzerinde seçim ittifakına yönelik, Kılıçdaroğlu ile birlikte irade göstermiş bir genel başkanım. Benim Erdoğan’la bir derdim yok. Düşmanım değil, Kılıçdaroğlu’nun da düşmanı değil. Ancak bu ucube sistemin değiştirilmesi lazım. Parlamenter sisteme geçebilmek için Cumhurbaşkanlığının kazanılması gerekiyor. Benim kendi adıma en ufak bir planım yok. Türkiye’nin önünü tıkayacak bir hareketim olmayacak. Kılıçdaroğlu, Temel Karamollaoğlu ve Demokrat Parti işin içinde olacak mı? Davutoğlu, Babacan dahil olacak mı? Bunlarla bir takvim çıkarmak gerekiyor. Kılıçdaroğlu acelesi yok diyor, ilkeleri açıklıyor. Neden bizim adayımız bu kadar merak ediliyor. Çünkü Millet İttifakı yeni Cumhurbaşkanını çıkaracak. Bu yüzden adayımızı öğrenmek isteyen aslında Cumhur İttifakı. Cumhur İttifakı bu seçimi kazanamayacak. 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haberimizvar.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.