Çocuklar kreşe, kadınlar işe

GÜNDEM 11.11.2022 - 13:00, Güncelleme: 11.11.2022 - 15:30
 

Çocuklar kreşe, kadınlar işe

Bir ses var her yerde. Güçlü bir ses, duyuyor musunuz?

Öyle cılız değil, öyle ürkek, fısıltılı değil. Ne istediğini bilen, neden istediğini bilen, olup gidene, dayatılan düzene, haksızlığa eşitsizliğe, baskıya, sömürüye  karşı çıkan, birleşerek güçlenen mücadeleci kararlı bir ses.. Kadınlar sessizliğini bozdu, birleşerek çoğalıyorlar. Herkes için ; “Eşitlik, özgürlük, hak, hukuk, adalet, daha iyi bir gelecek” diyorlar. Seslerini yükseltiyor,  ayağa kalkıyorlar. Kadın emeğinin  sömürüsüne, toplumsal cinsiyet eşitsizliğine dair kurgulanmış düzeni reddediyorlar. Biz varız diyorlar, insanız, kadınız, haklıyız ve hakkımızı alacağız.. Ataerkiye boyun eğmiyorlar. “Kutsal aile” kavramı ifadesi ile “kutsallık” atfedilerek toplumun tabuları içine sıkıştırılan/sıkıştırılmaya çalışılan,  süregelen ataerkil aile düzenini, kadının emeğinin sömürüsü ve erkeğin egemenliği üzerine kurgulanan sistemi reddediyorlar. İnsanız diyorlar. Öncelikle insan. Eşit, hür ve hakları olan. İçinde bulunduğumuz sistemde kadınlar, görünmez/ ücretsiz/güvencesiz ev işlerine hapsedilmeye çalışılıyor. Çalışan kadınlar/ ebeveynler, çalışma saatlerinde çocuklarını bırakacakları kreş/eğitim kurumu bulamıyorlar. Ve bir ses yükseliyor tüm ülkede. TİP’li kadınlar sesleniyor, biz kadınlar/ ebeveynler ve çocuklar için her yerde; “Çocuklar Kreşe, Kadınlar İşe..” “Ücretsiz çağdaş, nitelikli, laik kreş her çocuğun ve ebeveynin hakkı” diyorlar. İmza kampanyası yapıyorlar ülkenin dört bir yanında ve sanalda. Türkiye İşçi Partisi milletvekili Sera Kadıgil aracılığıyla yasa tasarısı veriyorlar meclise. Sesimiz oluyorlar, ses oluyorlar Ücretli kreşler ateş pahası, güç yetmiyor. Henüz soyut somut kavramı bile oluşmamış sabileri sisteme biat edecek dindar nesiller yetiştirme amacı  ile kurgulanmış okul öncesi eğitim kurumları; orada burada her yerde çocuklarımızın, dolayısıyla geleceğimizin peşinde. Laik, nitelikli, çağdaş ücretsiz kreşler aranıyor, ama aradığınız kreşlere ulaşılamıyor. Hatlar kesik sanırım, görüldüğü kadarıyla, hükümetin desteği ya da çabası bu yüzden sadece diyanetin açtığı kreşlere gidiyor. Ebeveynlerin bir kısmı çaresiz, bir kısmı bilinçsiz yöneliyorlar bunlara. Bir kısım ebeveyn için ise çocuk zaten birey değil, hakkı yok hiç bir şeye. “Bu hamur benim. İstediğim gibi oynar şekillendiririm, benden olacak ve ben olacak, dindar olacak, ötesi boş” derdinde. Çocuğun psikolojisiymiş, geleceği, mutluluğuymuş hiç umurlarında değil. Onlara soran sorgulayan, bakış açısı geniş olan, ilim irfan öğrenen, çağdaş bir nesil lazım değil ve hatta tehlikeli. Açmayacaksın gözünü. Küçükken kapatacaksın ki gözünü, kulağını, ağzını, beynini; sisteme ve her şeye  sorgusuz, biat eden, otoriteye boyun eğen nesiller olsun önümüzde ve kullanalım sistemin  keyfince. Paranız yok, ücretsiz kreş yok, bu dini ve manevi kreşlere de teslim etmek istemiyor musunuz çocuklarınızı? Kadınsın! Otur evinde! Söylem farklı olsa da, süslü püslü kelimelerle bezense de, alttan alta kadınların çalışma hayatından çıkması/çıkarılması/çalışmaktan vazgeçmesi/ istifası sağlanmaya çalışılıyor. Sana diyor ki sisteme dair söylem; Ey kadın! Birinci vazifen kocana itaat etmektir. Çocuk doğurmak, hane içindeki bireylere, kocana, çoluğuna/ çocuğuna, anana babana, kardeşine velhasıl öncelikli erkekler olmak üzere tüm efrada  hizmet etmektir. Hayattaki yegane  varoluş sebebin, yaşama sebebin  budur ve buna riayet etmek senin zaruretin, görevindir Peki biz kadınlar ne yapıyoruz? Pes etmiyoruz, kabul etmiyoruz, teslim olmuyoruz.... Haklarımızı istiyor ve bundan vazgeçmiyoruz, kurgunuz olan bu  sistemi reddediyoruz, direniyor, mücadele ediyor ve  hep birlikte güçleniyoruz.. Eşitsizliklere karşı, tüm yaşadığımız olumsuzluklara karşı birleşelim hep birlikte. Kadınların/ cinsiyet fark etmeksizin tüm ebeveynlerin, sesi çıkmayanların, senin benim, onun, bizim hepimizin sesi olarak ve güçlenerek hep birlikte diyelim ki herkese ; “Çocuklar Kreşe, Kadınlar İşe.”          
Bir ses var her yerde. Güçlü bir ses, duyuyor musunuz?

Öyle cılız değil, öyle ürkek, fısıltılı değil.

Ne istediğini bilen, neden istediğini bilen, olup gidene, dayatılan düzene, haksızlığa eşitsizliğe, baskıya, sömürüye  karşı çıkan, birleşerek güçlenen mücadeleci kararlı bir ses..

Kadınlar sessizliğini bozdu, birleşerek çoğalıyorlar. Herkes için ; “Eşitlik, özgürlük, hak, hukuk, adalet, daha iyi bir gelecek” diyorlar. Seslerini yükseltiyor,  ayağa kalkıyorlar.

Kadın emeğinin  sömürüsüne, toplumsal cinsiyet eşitsizliğine dair kurgulanmış düzeni reddediyorlar.

Biz varız diyorlar, insanız, kadınız, haklıyız ve hakkımızı alacağız..

Ataerkiye boyun eğmiyorlar.

“Kutsal aile” kavramı ifadesi ile “kutsallık” atfedilerek toplumun tabuları içine sıkıştırılan/sıkıştırılmaya çalışılan,  süregelen ataerkil aile düzenini, kadının emeğinin sömürüsü ve erkeğin egemenliği üzerine kurgulanan sistemi reddediyorlar. İnsanız diyorlar. Öncelikle insan. Eşit, hür ve hakları olan.

İçinde bulunduğumuz sistemde kadınlar, görünmez/ ücretsiz/güvencesiz ev işlerine hapsedilmeye çalışılıyor.

Çalışan kadınlar/ ebeveynler, çalışma saatlerinde çocuklarını bırakacakları kreş/eğitim kurumu bulamıyorlar.

Ve bir ses yükseliyor tüm ülkede.

TİP’li kadınlar sesleniyor, biz kadınlar/ ebeveynler ve çocuklar için her yerde;

“Çocuklar Kreşe, Kadınlar İşe..”

“Ücretsiz çağdaş, nitelikli, laik kreş her çocuğun ve ebeveynin hakkı” diyorlar.

İmza kampanyası yapıyorlar ülkenin dört bir yanında ve sanalda. Türkiye İşçi Partisi milletvekili Sera Kadıgil aracılığıyla yasa tasarısı veriyorlar meclise.

Sesimiz oluyorlar, ses oluyorlar

Ücretli kreşler ateş pahası, güç yetmiyor.

Henüz soyut somut kavramı bile oluşmamış sabileri sisteme biat edecek dindar nesiller yetiştirme amacı  ile kurgulanmış okul öncesi eğitim kurumları; orada burada her yerde çocuklarımızın, dolayısıyla geleceğimizin peşinde.

Laik, nitelikli, çağdaş ücretsiz kreşler aranıyor, ama aradığınız kreşlere ulaşılamıyor. Hatlar kesik sanırım, görüldüğü kadarıyla, hükümetin desteği ya da çabası bu yüzden sadece diyanetin açtığı kreşlere gidiyor. Ebeveynlerin bir kısmı çaresiz, bir kısmı bilinçsiz yöneliyorlar bunlara.

Bir kısım ebeveyn için ise çocuk zaten birey değil, hakkı yok hiç bir şeye. “Bu hamur benim. İstediğim gibi oynar şekillendiririm, benden olacak ve ben olacak, dindar olacak, ötesi boş” derdinde. Çocuğun psikolojisiymiş, geleceği, mutluluğuymuş hiç umurlarında değil. Onlara soran sorgulayan, bakış açısı geniş olan, ilim irfan öğrenen, çağdaş bir nesil lazım değil ve hatta tehlikeli. Açmayacaksın gözünü. Küçükken kapatacaksın ki gözünü, kulağını, ağzını, beynini; sisteme ve her şeye  sorgusuz, biat eden, otoriteye boyun eğen nesiller olsun önümüzde ve kullanalım sistemin  keyfince.

Paranız yok, ücretsiz kreş yok, bu dini ve manevi kreşlere de teslim etmek istemiyor musunuz çocuklarınızı?

Kadınsın! Otur evinde!

Söylem farklı olsa da, süslü püslü kelimelerle bezense de, alttan alta kadınların çalışma hayatından çıkması/çıkarılması/çalışmaktan vazgeçmesi/ istifası sağlanmaya çalışılıyor.

Sana diyor ki sisteme dair söylem; Ey kadın! Birinci vazifen kocana itaat etmektir. Çocuk doğurmak, hane içindeki bireylere, kocana, çoluğuna/ çocuğuna, anana babana, kardeşine velhasıl öncelikli erkekler olmak üzere tüm efrada  hizmet etmektir. Hayattaki yegane  varoluş sebebin, yaşama sebebin  budur ve buna riayet etmek senin zaruretin, görevindir

Peki biz kadınlar ne yapıyoruz? Pes etmiyoruz, kabul etmiyoruz, teslim olmuyoruz....

Haklarımızı istiyor ve bundan vazgeçmiyoruz, kurgunuz olan bu  sistemi reddediyoruz, direniyor, mücadele ediyor ve  hep birlikte güçleniyoruz..

Eşitsizliklere karşı, tüm yaşadığımız olumsuzluklara karşı birleşelim hep birlikte.

Kadınların/ cinsiyet fark etmeksizin tüm ebeveynlerin, sesi çıkmayanların, senin benim, onun, bizim hepimizin sesi olarak ve güçlenerek hep birlikte diyelim ki herkese ;

“Çocuklar Kreşe, Kadınlar İşe.”

 

 

 

 

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haberimizvar.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.