Yok öyle kandırmaca

16.09.2019 - 14:36, Güncelleme: 07.12.2020 - 14:04
 

Yok öyle kandırmaca

Maça geçmeden önce Bülent Korkmaz’ın maç sonu basın toplantısını değerlendirmek istiyorum. Tavır olarak takındığı sakinliği yapay buldum. Maçın son anları ve bitiş düdüğü sonrası saha içindeki hırçın tavırların ardından her şey normalmiş, oynanan oyundan çok memnunmuş gibisinden sözleri… Bütün bunlar teatral işler gibi göründü bana. Söylediklerine ise katılmak mümkün değil. Oyuna hakim tarafın Antalyaspor olduğunu nereden çıkardı çok merak ediyorum. Topa sahip olma yüzdesi 51 çünkü. Antalyaspor’un 5 isabetli şutuna karşı Kayserispor ise 3 isabetli şut kullanmış. Bir takım kendi sahasında en fazla bu kadar pozisyona girebilir sözü de gerçeği yansıtmıyor bu durumda. Rakip ise henüz hiç hazır olmayan, kadro kalitesi vasat, buna ek olarak 6 eksik ile gelmiş bir Kayserispor. Basın toplantısı videosunu açın izleyin lütfen. Bülent Korkmaz eleştirileri gayet iyi takip ediyor bu belli çünkü söyledikleri tamamen yapılan eleştirilere önceden çalışılmış cevaplar. Bir de oraya galip takımın hocası olarak otursa farklı olurmuş diyor. Tutan yok hocam galip ol o zaman. Maça Antalyaspor oldukça istekli başladı. Takım bu anlamda zaten iyi durumda ligin başından beri, fizik ve moral olarak sorun görünmüyor zaten. Un tamam yani. Serdar Özkan’ın daha 2. dakikada Kayserispor’un yarısının arasından yaptığı ortayı Kayserispor’un diğer yarısının içindeki Gustavo Blanco gole çevirince yağın da varlığını anladık. Rakibin durumundan bahsediyorum. Bir tek biraz şeker koyacaksın helva için. Kaldı ki rakip iyi olsa ne olur… Teknik direktörün işi zaten rakibin yağını çıkarmak değil mi? Hayır, maça bir de 1-0 önde başlıyorsun, fındık fıstık da hazır. Az önce hocanın videosunu izlediyseniz üşenmeyin bir daha izleyin şimdi bu yazdıklarımın üzerine. Ya da izlemeyin, haftanız zehir olmasın. Bu kadar olan bitenden bihaber hoca olur mu? Olmaz. Onun için teatral diyorum zaten. Kadroyu inceleyelim biraz da. Geçen sene bu takım pas oyunu oynar, oynayabilir, en azından bunu maçın belli bölümlerinde deneyebilir diye yazıp çizerken Bülent Korkmaz’ın ekindeki kadroya göre oyun tercihi yaptığı, orta sahayı hızlı geçmekten başka yolu yok, çünkü kadro kısıtlı gibi yorumlar görüyorduk. Bugün anlıyoruz ki hocanın öyle bir niyeti yok, hiç de olmayacak. Basın toplantısında kafa karıştırmaya çalışıyor o ayrı tabi. Bugüne kadar sadece adam kovalamak ve takımın orta sahayı hızlı geçmesinde rol verile Doğukan kadroda yok, yine topla çıkışları ya da uzun topları ile bu işe yarayan Hakan Özmert kulübede, yani hoca kendi sistemine de ihanet ediyor. Orta sahada bileği ve pas kalitesi ile bu takımın bana göre olmazsa olmazı Fredy’dir, ama zaten hocanın o taraklarda bezi yok. 3. ve 74. dakikalar arası bomboş bir maç izledik kısacası. Bireysel çabalar hep vardı belki ama ön tarafa atılan topların çoğu alması zor, iyi bir ayaktan çıkmamış serseri toplardı. Aatıf, Serdar gibi oyunculara düzgün toplar ulaştırman lazım ki kullanabilsinler, ikisinin de atletik yetenekleri sınırlı artık yaşları gereği. Charles’in ayağından çıkan rastgele toplarla bir şey yapmaları çok zor. Yazıyı Bülent Korkmaz’a açık bir mesaj ile noktalayalım bu hafta. Hocam gayet fitsin, sağlığın sıhhatin iyi maşallah, hep de öyle olsun. Şeker diyetine ihtiyacın yok bence. Bir de madem senin oyun tarzın savunduğumuzdan çok farklı, onun arkasında dur bari. Girme öyle oyundu, pastı falan inanmadığın işlere. Bizi de yeme.

Maça geçmeden önce Bülent Korkmaz’ın maç sonu basın toplantısını değerlendirmek istiyorum. Tavır olarak takındığı sakinliği yapay buldum. Maçın son anları ve bitiş düdüğü sonrası saha içindeki hırçın tavırların ardından her şey normalmiş, oynanan oyundan çok memnunmuş gibisinden sözleri… Bütün bunlar teatral işler gibi göründü bana.

Söylediklerine ise katılmak mümkün değil. Oyuna hakim tarafın Antalyaspor olduğunu nereden çıkardı çok merak ediyorum. Topa sahip olma yüzdesi 51 çünkü. Antalyaspor’un 5 isabetli şutuna karşı Kayserispor ise 3 isabetli şut kullanmış. Bir takım kendi sahasında en fazla bu kadar pozisyona girebilir sözü de gerçeği yansıtmıyor bu durumda. Rakip ise henüz hiç hazır olmayan, kadro kalitesi vasat, buna ek olarak 6 eksik ile gelmiş bir Kayserispor. Basın toplantısı videosunu açın izleyin lütfen. Bülent Korkmaz eleştirileri gayet iyi takip ediyor bu belli çünkü söyledikleri tamamen yapılan eleştirilere önceden çalışılmış cevaplar. Bir de oraya galip takımın hocası olarak otursa farklı olurmuş diyor. Tutan yok hocam galip ol o zaman.

Maça Antalyaspor oldukça istekli başladı. Takım bu anlamda zaten iyi durumda ligin başından beri, fizik ve moral olarak sorun görünmüyor zaten. Un tamam yani. Serdar Özkan’ın daha 2. dakikada Kayserispor’un yarısının arasından yaptığı ortayı Kayserispor’un diğer yarısının içindeki Gustavo Blanco gole çevirince yağın da varlığını anladık. Rakibin durumundan bahsediyorum. Bir tek biraz şeker koyacaksın helva için. Kaldı ki rakip iyi olsa ne olur…

Teknik direktörün işi zaten rakibin yağını çıkarmak değil mi? Hayır, maça bir de 1-0 önde başlıyorsun, fındık fıstık da hazır. Az önce hocanın videosunu izlediyseniz üşenmeyin bir daha izleyin şimdi bu yazdıklarımın üzerine. Ya da izlemeyin, haftanız zehir olmasın. Bu kadar olan bitenden bihaber hoca olur mu? Olmaz. Onun için teatral diyorum zaten.

Kadroyu inceleyelim biraz da. Geçen sene bu takım pas oyunu oynar, oynayabilir, en azından bunu maçın belli bölümlerinde deneyebilir diye yazıp çizerken Bülent Korkmaz’ın ekindeki kadroya göre oyun tercihi yaptığı, orta sahayı hızlı geçmekten başka yolu yok, çünkü kadro kısıtlı gibi yorumlar görüyorduk. Bugün anlıyoruz ki hocanın öyle bir niyeti yok, hiç de olmayacak. Basın toplantısında kafa karıştırmaya çalışıyor o ayrı tabi. Bugüne kadar sadece adam kovalamak ve takımın orta sahayı hızlı geçmesinde rol verile Doğukan kadroda yok, yine topla çıkışları ya da uzun topları ile bu işe yarayan Hakan Özmert kulübede, yani hoca kendi sistemine de ihanet ediyor. Orta sahada bileği ve pas kalitesi ile bu takımın bana göre olmazsa olmazı Fredy’dir, ama zaten hocanın o taraklarda bezi yok. 3. ve 74. dakikalar arası bomboş bir maç izledik kısacası. Bireysel çabalar hep vardı belki ama ön tarafa atılan topların çoğu alması zor, iyi bir ayaktan çıkmamış serseri toplardı. Aatıf, Serdar gibi oyunculara düzgün toplar ulaştırman lazım ki kullanabilsinler, ikisinin de atletik yetenekleri sınırlı artık yaşları gereği. Charles’in ayağından çıkan rastgele toplarla bir şey yapmaları çok zor.

Yazıyı Bülent Korkmaz’a açık bir mesaj ile noktalayalım bu hafta. Hocam gayet fitsin, sağlığın sıhhatin iyi maşallah, hep de öyle olsun. Şeker diyetine ihtiyacın yok bence. Bir de madem senin oyun tarzın savunduğumuzdan çok farklı, onun arkasında dur bari. Girme öyle oyundu, pastı falan inanmadığın işlere. Bizi de yeme.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haberimizvar.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.