Salda için ortak açıklama

haberimizvar.net-  Ankara 16’ncı İdare Mahkemesi, Salda Gölü’nde yapılması planlanan Millet Bahçesi ile ilgili gerçekleştirilen ihalenin iptali ve yürütmenin durdurulması talebiyle açılan davayı reddetmesi üzerine davanın avukatları Mustafa Şahin, Tuncay Koç ve Münip Ermiş ortak açıklama yaptı. Yeşilova sakinlerinden Osman Altınışık, Meral Türkoğlu, Özdemir Korkmaz, Aysel Alp ve Gazi Osman Şakar’ın vekilleri olarak dava açtıklarını belirten avukatlar, “Isparta İdare Mahkemesinin yetkisizlik kararı vermesinden sonra, dosya Ankara 16. İdare Mahkemesi’ne gelmiş, 16. İdare Mahkemesi davayı reddetmiş, Salda’nın yıkımına onay vermiştir” dedi. ‘BU BİR HUKUK AYIBIDIR’ Kararda özetle, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının bu tür işleri TOKİ’ye yaptırabileceğinin, yapılan işlemlerde usulsüzlük görülmediğinin, TOKİ’nin sahip olduğu muafiyet hükümleri gereği, plan kesinleşmeden, ÇED raporu alınmadan da ihale yapılabileceğinin hüküm altına alındığı belirtilen açıklamada, “İhalenin kendisinde kaldığını 15 gün öncesinden Yeşilova Belediye Başkanına bildiren ve Kasım ayı sonunda işe başlayacağını açıklayan şirketi destekleyen ve zamanlama olarak da bu şirketi mahcup etmeyen mahkeme kararı, hiç kuşku duyulmamalıdır ki kabul edilemez bir hukuk ayıbı olmuştur” değerlendirmesi yapıldı.   1. DERECE DOĞAL SİT ALANI Salda gölü ve çevresinin 1. derecede doğal sit alanı olduğu ve SİT alanında TOKİ’nin hangi mevzuata göre nasıl görevlendirildiğinin mahkeme kararında yer almadığı vurgulanan açıklamada, “Salda Gölü,  peyzaj özellikleri yanında sulak alan olması nedeniyle biyolojik çeşitliliğinin yüksek seviyede olduğu, Jeolojik ve kimyasal özellikleri yanında barındırdığı endemik ve nesli tehlike altındaki türlerin barınma, beslenme ve üreme alanı olarak önemli Doğa Alanı ve Önemli Kuş Alanı kriterlerini sağladığı, Uluslararası Doğayı Koruma Birliği (IUCN) tarafından koruma altına alınan kritik türlere ev sahipliği yapan, Mars gezegeninin yüzey özelliklerini taşıyan dünyadaki iki bölgeden birinin Salda Gölü olduğu gerçekliklerinin hiç birini göz önüne almayan İdare Mahkemesi, bu alanda gerçekleştirmek istenen herhangi bir uygulama için sulak alanlar havza planlaması ve bu doğrultuda ekolojik değerlendirme yapılması zorunluluğunu da yok saymıştır” ifadeleri yer aldı.    ‘ISRARLI TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ’ Açıklamada şunlar vurgulandı: “Son derece yüzeysel ve adeta Cumhurbaşkanının bu alanı millet bahçesi ilan etmiş olmasını referans alan, Bakanlığın da bunun gereğini yerine getiren bir emir komuta sürecinin son halkası olarak kendini ifade eden bu karar hukuki bir değerinin olmadığı son derece açıktır. Cumhurbaşkanlığı makamının ilan ettiği icraat programını, hukuki bir belge statüsü vererek savunmasında kullanan idareye gerçek anlamda bürokrasi, bunu mahkeme kararına geçiren bir mahkemeye ‘bağımsız’ diyemeyiz. Zira Cumhurbaşkanınca duyurulan millet bahçesinin, kavram olarak kanuni bir dayanağı ve tanımı bulunmamaktadır. Hele hele öncelikli üstün kamu çıkarı gereği mutlak korunması gereken ve SİT alanı olan Salda Gölü gibi alanları millet bahçesi adı altında adeta panayır haline getirilmesinin önünü açacak olan bu yargı kararı, ekolojik bir katliama neden olacak kadar vahim ve insafsız gelişmelere neden olacak niteliktedir. O nedenle süresi içinde Danıştay’da itiraz haklarımızı kullanacak ve yürütmenin durdurulması talebimizin ve ihalenin fesih edilmesi davamızın ısrarlı takipçisi olacağız”.