Selin bilançosu çiftçinin sırtında

YEREL 22.12.2020 - 10:17, Güncelleme: 22.12.2020 - 10:17
 

Selin bilançosu çiftçinin sırtında

Antalya’daki selin bilançosu ağırlaşıyor. Tam hasat zamanı meydana gelen felakette bir çiftçinin zararı 150 bin lirayı bulmuş durumda. Mart ayına kadar tarladan ürün alamayacak olan çiftçi destek bekliyor.

haberimizvar.net- Antalya’da meydana gelen sel felaketi tarım alanlarını telef etti. 787 çiftçinin yaklaşık 15 bin dönüm tarım arazisi zarar gördü, ekinler sular altında kaldı. Sel felaketinin en yoğun yaşandığı ilçelerden Serik’te çilek üretimi yapan çiftçiler bugünlerde kara kara düşünüyor. Borç harçla eylül ayında ekinlerini eken çiftçinin tam hasada başlayacağı dönemde yaşanan sel nedeniyle tüm ürünler çöp oldu.  9 DÖNÜMÜN 7’Sİ SULAR ALTINDA Kadriye Mahallesi’nde çilek üretimi yapan Zeynel Burun, zararının 150 bin lirayı bulduğunu söylüyor. 9 dönüm tarım arazisi olan Burun, “7 dönüm arazim sular altında kaldı. 1 yıllık sezon telef oldu. Ürünü hiçbir şekilde satamıyoruz. İlçe tarımdan gelip not alıp gittiler sadece. Ne olacak şimdi bilmiyorum” dedi. Destek beklediklerini belirten Burun, “Komisyoncudan fide için para aldık, 70 bin lira fideye verdik, gübre, ilaç bunlar hep ürün çıkınca ödediğimiz paralar. Yardım şart” ifadelerini kullandı. Pandemi döneminde düşük fiyata ürün sattıklarını belirten Burun şöyle konuştu: “Bir önceki yılın ürününü mayısın sonuna kadar sattık düşük fiyata da olsa. Salgın başlayınca fiyatlar 9 liradan 3 liraya düşmüştü. Bir şekilde borçlarımızı ödedik. Dokuzuncu ayda yeniden fidan aldık diktik, tarlanın sürülmesidir, ilacıdır. 40 bin lira sadece gübreye verdim, 20 bin lira üstten attığımız ilaç, fideye 70 bin lira verdim. Emeğimizi, işçiliğimizi saymıyorum bile. Antalya sıcağında o naylonların altında çalıştık.” Durumun vahim olduğunu, sigortasının olmadığını söyleyen Burun, “Tam hasada başlayacağımız dönemdi, maalesef başlayamadık. Devletten beklentimiz var” dedi. Çilek ekmenin meşakkatli bir iş olduğunu anlatan Burun, “Ektikten 3 ay sonra hasat etmeye başlardık. Marta kadar buradan ürün alamayacağız şimdi. Martın sonlarına doğru belki hasat edebiliriz ama neye yarar neyi kullanır bilmiyorum” ifadelerini kullandı. PİYASAYA BORCUM 125 BİN LİRA Çakallık Köyü’nde çiftçilik yapan Kamil Eliş, “35 dönüm seramız vardı selden sonra hepsi gitti. Ben tarlayı kiralıyorum. Dönümü 2 bin 500 TL. Bu süreçte fidan sahiplerine, tarla sahibine, ziraatçilere hepsine borçlandım. Toplamda 125 bin TL ödemem var” dedi. “Perişan olduk” diyen Eliş, “10 kişilik bir aileyiz. Çoluk çocuk hepimiz bu tarlada çalışıyor, geçimimizi buradan sağlıyoruz. Selden sonra her şey gitti. Borçları ödememiz mümkün değil. Muşamba, demirlerin, damla sulamanın borçları duruyor. Devletten destek bekliyoruz” ifadelerini kullandı. BAĞKUR ÖDEME GÜCÜMÜZ YOK Serasının sigortasının olmadığını ifade eden Eliş, “Sigorta yok olsaydı çok iyi olurdu ama BAĞKUR ödeyecek gücümüz yok ki, onu nasıl ödeyelim” şeklinde konuştu. *** Çiftçi hem bankaya hem piyasaya borçlu Artan döviz kuru nedeniyle ilaç ve gübre fiyatlarının yükselmesi çiftçinin belini daha da büktü. Salgın nedeniyle geliri azalan, bankalara ve piyasaya borçlu olan çok sayıda çiftçi kredilere sarıldı. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre, ülkede ilk koronavirüs vakasının görüldüğü mart ayında 113,4 milyar lira olan tarım kesiminin kredi borcu ekime kadar 11,2 milyar artarak 124,7 milyar liraya ulaştı. Takipteki tarım kredisi miktarı ise 4,9 milyar lira. Kaynak: BirGün/ Havva Gümüşkaya
Antalya’daki selin bilançosu ağırlaşıyor. Tam hasat zamanı meydana gelen felakette bir çiftçinin zararı 150 bin lirayı bulmuş durumda. Mart ayına kadar tarladan ürün alamayacak olan çiftçi destek bekliyor.

haberimizvar.net- Antalya’da meydana gelen sel felaketi tarım alanlarını telef etti. 787 çiftçinin yaklaşık 15 bin dönüm tarım arazisi zarar gördü, ekinler sular altında kaldı. Sel felaketinin en yoğun yaşandığı ilçelerden Serik’te çilek üretimi yapan çiftçiler bugünlerde kara kara düşünüyor.

Borç harçla eylül ayında ekinlerini eken çiftçinin tam hasada başlayacağı dönemde yaşanan sel nedeniyle tüm ürünler çöp oldu.

 9 DÖNÜMÜN 7’Sİ SULAR ALTINDA


selin-bilancosu-ciftcinin-sirtinda-819670-1.Kadriye Mahallesi’nde çilek üretimi yapan Zeynel Burun, zararının 150 bin lirayı bulduğunu söylüyor. 9 dönüm tarım arazisi olan Burun, “7 dönüm arazim sular altında kaldı. 1 yıllık sezon telef oldu. Ürünü hiçbir şekilde satamıyoruz. İlçe tarımdan gelip not alıp gittiler sadece. Ne olacak şimdi bilmiyorum” dedi. Destek beklediklerini belirten Burun, “Komisyoncudan fide için para aldık, 70 bin lira fideye verdik, gübre, ilaç bunlar hep ürün çıkınca ödediğimiz paralar. Yardım şart” ifadelerini kullandı.

Pandemi döneminde düşük fiyata ürün sattıklarını belirten Burun şöyle konuştu: “Bir önceki yılın ürününü mayısın sonuna kadar sattık düşük fiyata da olsa. Salgın başlayınca fiyatlar 9 liradan 3 liraya düşmüştü. Bir şekilde borçlarımızı ödedik. Dokuzuncu ayda yeniden fidan aldık diktik, tarlanın sürülmesidir, ilacıdır. 40 bin lira sadece gübreye verdim, 20 bin lira üstten attığımız ilaç, fideye 70 bin lira verdim. Emeğimizi, işçiliğimizi saymıyorum bile. Antalya sıcağında o naylonların altında çalıştık.”

Durumun vahim olduğunu, sigortasının olmadığını söyleyen Burun, “Tam hasada başlayacağımız dönemdi, maalesef başlayamadık. Devletten beklentimiz var” dedi. Çilek ekmenin meşakkatli bir iş olduğunu anlatan Burun, “Ektikten 3 ay sonra hasat etmeye başlardık. Marta kadar buradan ürün alamayacağız şimdi. Martın sonlarına doğru belki hasat edebiliriz ama neye yarar neyi kullanır bilmiyorum” ifadelerini kullandı.

selin-bilancosu-ciftcinin-sirtinda-819671-1.PİYASAYA BORCUM 125 BİN LİRA

Çakallık Köyü’nde çiftçilik yapan Kamil Eliş, “35 dönüm seramız vardı selden sonra hepsi gitti. Ben tarlayı kiralıyorum. Dönümü 2 bin 500 TL. Bu süreçte fidan sahiplerine, tarla sahibine, ziraatçilere hepsine borçlandım. Toplamda 125 bin TL ödemem var” dedi.

“Perişan olduk” diyen Eliş, “10 kişilik bir aileyiz. Çoluk çocuk hepimiz bu tarlada çalışıyor, geçimimizi buradan sağlıyoruz. Selden sonra her şey gitti. Borçları ödememiz mümkün değil. Muşamba, demirlerin, damla sulamanın borçları duruyor. Devletten destek bekliyoruz” ifadelerini kullandı.

BAĞKUR ÖDEME GÜCÜMÜZ YOK

Serasının sigortasının olmadığını ifade eden Eliş, “Sigorta yok olsaydı çok iyi olurdu ama BAĞKUR ödeyecek gücümüz yok ki, onu nasıl ödeyelim” şeklinde konuştu.

***

Çiftçi hem bankaya hem piyasaya borçlu

Artan döviz kuru nedeniyle ilaç ve gübre fiyatlarının yükselmesi çiftçinin belini daha da büktü. Salgın nedeniyle geliri azalan, bankalara ve piyasaya borçlu olan çok sayıda çiftçi kredilere sarıldı. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre, ülkede ilk koronavirüs vakasının görüldüğü mart ayında 113,4 milyar lira olan tarım kesiminin kredi borcu ekime kadar 11,2 milyar artarak 124,7 milyar liraya ulaştı. Takipteki tarım kredisi miktarı ise 4,9 milyar lira.
Kaynak: BirGün/ Havva Gümüşkaya

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haberimizvar.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.