Allah ile Aldatmak

YAŞAM 08.07.2022 - 14:08, Güncelleme: 08.07.2022 - 14:14
 

Allah ile Aldatmak

Uzaklarda bir yurtsuz bulut: Yorulmuştu biraz, düşlerini her fırtınada bulup bulup yitirmekten. Başıboş bir rüzgar tepede unutup gitti onu. Aykırı dal bütün çiçeklerini onun yalnızlığına açtı; ve var oldular birlikte, yeryüzünden çekip giderken erdemli bir sığınak bırakmak için arkalarında. Şerif Erğinbay.

Yaşamak gerçekten zor onurlu olanlar için. Dünyanın hangi coğrafyasında yaşarsan yaşa, acı, keder, hüzün bırakmıyor insanların yakasını. Her coğrafyanın, ırkın, ülkenin dedeleri, bilenleri, büyükleri yaşamın süzgecinden geçip gelmiş o kadar çok özlü sözler bırakmışlar ki insanlık mirasına. Hepsi de yaşanılan hayattan alınmış gerçekler. “Bir lokma bir hırka” demiş dünya nimetlerine tamah etmeyin diye uyarmışlar insanoğlunu. Bunu günümüze taşıyanlar, bunun propagandasını yapanlar bozmuş bu kuralı en çok. Bakın şöyle bir etrafınıza neler göreceksiniz neler. Bazen “at izi it izine karıştı” denir. Bazeni mi kalmış ne itin it, ne de atın at olduğu bir dünyada yaşıyoruz artık. İnançlar, kavramlar hep birbirine girmiş karışmış, anlamını yitirmiş. “Şeref, haysiyet, onur” dedin mi malak malak yüzüne bakıyorlar anlamsızca ne diyor bu adam diye. Çıkar, rant, iyi yaşama isteği, zengin olma hayali bütün değer yargılarını yok etmiş. Sığınacakları tek liman kalmış büyük çoğunluğun: Allah inancı. Sen istediğin kadar sığındığını san, özgür olduğunu hisset. Artık orası da tefecilerin elinde kalmış. Şimdi en büyük sömürü bu alanda yapılıyor. Koskoca ilahiyatçılar kitaplar yazıyorlar: “Allah ile Aldatmak“ diye. Oysa inancı olan herkes bilir ki Allah aldanmaz. Sen aldattığını sanırsın, avunursun bunu da az çok yine Allah’ın kullarına bahşettiği düşünme, sorgulama yetisini kullanan herkesler bilir. Ama yaşadıklarımız öyle söylemiyor, hayatın gerçeği insanların en kutsalıyla her gün kandırıldığını gösteriyor bize. Dünün adamlarına bakın hele bir, bugün ciplerde geziyorlar, trilyoner oldu birçoğu. Müslüman coğrafyası da boş durmadı bu arada. Birbirlerine kalleş tuzaklar kurarak  birbirlerini boğazlamaya devam ettiler Allah adına. Oysa ne demişlerdi “bir lokma, bir hırka”. Bu dünyada üretilen, yetiştirilen her şey tüm insanlara yeter de artar bile. Hiç düşünüyor musun Suriye’de, Irak’ta, Afganistan’da, Afrika’da insanlar neden aç diye. Şair ne demiş şiirinde: “Uzaklarda bir yurtsuz bulut: Yorulmuştu biraz, düşlerini her fırtınada bulup bulup yitirmekten. Başıboş bir rüzgar tepede unutup gitti onu. Aykırı dal bütün çiçeklerini onun yalnızlığına açtı; ve var oldular birlikte, yeryüzünden çekip giderken erdemli bir sığınak bırakmak için arkalarında.” Sizi Allah, kitap diyerek aldatıyorlar diyen bir güzel adam sonsuzluğa gitti. Yaşar Nuri Öztürk’tü adı. Dini silah gibi kullananlar hariç, bu millet ardından hayır duaları ediyor. İşte kavga bu arkadaşlar yarınlara erdemli, onurlu bir gelecek bırakmak isteyenlerle, geleceği yok etmek isteyenlerin hiç bitmeyecek kavgası. Sadece tarafını seçeceksin
Uzaklarda bir yurtsuz bulut: Yorulmuştu biraz, düşlerini her fırtınada bulup bulup yitirmekten. Başıboş bir rüzgar tepede unutup gitti onu. Aykırı dal bütün çiçeklerini onun yalnızlığına açtı; ve var oldular birlikte, yeryüzünden çekip giderken erdemli bir sığınak bırakmak için arkalarında. Şerif Erğinbay.

Yaşamak gerçekten zor onurlu olanlar için.

Dünyanın hangi coğrafyasında yaşarsan yaşa, acı, keder, hüzün bırakmıyor insanların yakasını.
Her coğrafyanın, ırkın, ülkenin dedeleri, bilenleri, büyükleri yaşamın süzgecinden geçip gelmiş o kadar çok özlü sözler bırakmışlar ki insanlık mirasına.
Hepsi de yaşanılan hayattan alınmış gerçekler.

“Bir lokma bir hırka” demiş dünya nimetlerine tamah etmeyin diye uyarmışlar insanoğlunu.
Bunu günümüze taşıyanlar, bunun propagandasını yapanlar bozmuş bu kuralı en çok.
Bakın şöyle bir etrafınıza neler göreceksiniz neler.

Bazen “at izi it izine karıştı” denir.
Bazeni mi kalmış ne itin it, ne de atın at olduğu bir dünyada yaşıyoruz artık.
İnançlar, kavramlar hep birbirine girmiş karışmış, anlamını yitirmiş.
“Şeref, haysiyet, onur” dedin mi malak malak yüzüne bakıyorlar anlamsızca ne diyor bu adam diye.

Çıkar, rant, iyi yaşama isteği, zengin olma hayali bütün değer yargılarını yok etmiş.
Sığınacakları tek liman kalmış büyük çoğunluğun: Allah inancı.
Sen istediğin kadar sığındığını san, özgür olduğunu hisset.
Artık orası da tefecilerin elinde kalmış.
Şimdi en büyük sömürü bu alanda yapılıyor.
Koskoca ilahiyatçılar kitaplar yazıyorlar: “Allah ile Aldatmak“ diye.
Oysa inancı olan herkes bilir ki Allah aldanmaz.
Sen aldattığını sanırsın, avunursun bunu da az çok yine Allah’ın kullarına bahşettiği düşünme, sorgulama yetisini kullanan herkesler bilir.

Ama yaşadıklarımız öyle söylemiyor, hayatın gerçeği insanların en kutsalıyla her gün kandırıldığını gösteriyor bize.
Dünün adamlarına bakın hele bir, bugün ciplerde geziyorlar, trilyoner oldu birçoğu.
Müslüman coğrafyası da boş durmadı bu arada.
Birbirlerine kalleş tuzaklar kurarak  birbirlerini boğazlamaya devam ettiler Allah adına.
Oysa ne demişlerdi “bir lokma, bir hırka”.
Bu dünyada üretilen, yetiştirilen her şey tüm insanlara yeter de artar bile.
Hiç düşünüyor musun Suriye’de, Irak’ta, Afganistan’da, Afrika’da insanlar neden aç diye.
Şair ne demiş şiirinde: “Uzaklarda bir yurtsuz bulut: Yorulmuştu biraz, düşlerini her fırtınada bulup bulup yitirmekten. Başıboş bir rüzgar tepede unutup gitti onu. Aykırı dal bütün çiçeklerini onun yalnızlığına açtı; ve var oldular birlikte, yeryüzünden çekip giderken erdemli bir sığınak bırakmak için arkalarında.”
Sizi Allah, kitap diyerek aldatıyorlar diyen bir güzel adam sonsuzluğa gitti.
Yaşar Nuri Öztürk’tü adı.
Dini silah gibi kullananlar hariç, bu millet ardından hayır duaları ediyor.
İşte kavga bu arkadaşlar yarınlara erdemli, onurlu bir gelecek bırakmak isteyenlerle, geleceği yok etmek isteyenlerin hiç bitmeyecek kavgası.
Sadece tarafını seçeceksin

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haberimizvar.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.