‘Antalya iklim kriziyle KARŞI KARŞIYA!’

YEREL 25.01.2020 - 15:33, Güncelleme: 07.12.2020 - 14:04
 

‘Antalya iklim kriziyle KARŞI KARŞIYA!’

CHP Antalya Milletvekili Avukat Cavit Arı, hem Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’a, hem de Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez’e verdiği yazılı soru önergeleri ile iklim değişikliğinin en çok hissedildiği Akdeniz Havzası’nda yer alan ülkemizde ve Antalya’mızda yaşanan iklim krizine karşı bugüne kadar alınan tedbirler ile projelendirilen eylem planlarını sordu.

haberimizvar.net-CHP Antalya Milletvekili Avukat Cavit Arı, önemli bir konuyu TBMM gündemine taşıdı. Soru öngeresini iki bakana da soran Milletvekili Arı, konuya ilişkin soru önergelerinde iklim krizine dikkat çekti. TEKNOLOJİK GELİŞMELER Dünyamızın sonunun bir göktaşı çarpmasıyla gelecek olması ihtimali, insanoğlunun kendi yarattığı risklere kıyasla uzak bir ihtimal görünüyor. Nükleer savaşlar, salgınlar, artan nüfusla birlikte azalan kaynaklar ve neticesinde yaşanan yoksulluk ve açlık insanoğlunun sonunu hazırlayan çok ciddi tehlikelerdir. Ancak bir başka tehlike var ki o da yaşanan iklim değişikliğinin sonucu önü alınmakta zorlanılan küresel ısınma ve neticesinde görünme sıklığı ve şiddeti artan doğal afetler diye belirten Arı “Son iki yüz yıldır yaşanan teknolojik gelişmelere bağlı olarak hızla artan sanayileşme, şehirleşme şehre göçü artırmış, buna bağlı olarak şehirlerde çarpık kentleşme, yetersiz altyapı ve çevre kirliliği sorunları da artmıştır, ciddi anlamda iklim değişikliğine sebep olmuştur.” dedi. ÜNLÜ PLAJLARIMIZIN DURUMU Milletvekili Arı “Resmi verilere göre Dünyanın ortalama sıcaklığı, eğer tedbir alınmazsa, bu yüzyılın sonunda yaklaşık 3 derece artacak. Deniz suyu seviyesi şu an için 19 santimetre yükseldi ve dünyada yaşayan insan nüfusunun üçte 1’i iklim değişikliğinden doğrudan etkilenecektir. Buzullar eriyor, yağış iklimleri değişiyor. Bir yerlerde ciddi anlamda kuraklık varken, bir yerleri seller götürüyor. Ülkemiz, iklim değişikliğinin en çok hissedildiği Akdeniz Havzası’nda yer aldığından çok büyük tehdit altındadır. Şiddetli ve sık yağışlar meydana gelmekte, Akdeniz bölgemiz çölleşmektedir. Tarım alanları azalmakta ve endemik bitki örtüsü yok olmaktadır. Deniz canlılarımız balon balığı, aslan balığı gibi istilacı tür balıkların saldırısı altındadır. Turizmin başkenti olan Antalya’mızın sahip olduğu dünyaca ünlü plajları da maalesef bu büyük tehditten alınan yanlış kararlar ve uygulanan yanlış projeler nedeniyle nasibini almaktadır. Örneğin mermer, taş ve çakıl ocakları; sebep olduğu tahribat inanılmaz boyutlarda. Yeraltı su rezervini yok ediyor, yeraltı su rezervi olmayan kuru bir toprakta bitki olmayacağı için, ilk şiddetli yağmurda o toprağı önüne katıyor. PROJELERDEN KURTULDU 2014-2019 dönemi Antalya Büyükşehir Belediye Başkanının Antalya'nın ve Türkiye'nin en önemli plajlarından olan Lara'ya yapılacak olan kruvaziyer limanla ilgili bir projesi Lara sahil bandını, Konyaaltı'na yapılacak olan yat limanı Boğaçayı'yla beraber bütün Lara plajını, 1.500 metrelik kısmını yani Antalya'da halkın girip denizine en kolay şekilde ulaşabildiği tek sahili mahvedecekken, yeni yönetim ve Belediye Başkanının çevreci tavrı ve kararı ile yürütülen yargısal mücadele sayesinde kurtulmuştur. TEHLİKE YARATIYOR Akdeniz Üniversitesinde uydu görüntüleri karşılaştırılarak hazırlanan rapora göre Konyaaltı sahilinde erozyon 10 ayda 1 hektarlık alanı yok etti. Kıyı çizgisinde gerileme 19 metreye ulaştı. İklim değişikliğinin yarattığı tahribatın son örneğini de Akdeniz’de görülen balon balıkları. Kızıldeniz, Hint ve Pasifik okyanuslarında yaşamalarına rağmen iklim değişikliğinin etkisiyle Süveyş Kanalı üzerinden kıyılarımıza gelen göçmen türler, denizlerimizde büyük tehlike yaratıyor.” dedi. BİLİM ADAMININ AÇIKLAMASI Ayrıca, Aydın Adnan Menderes Üniversitesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Bilecenoğlu konuşması olan ‘Benekli balon balığı istilasına karşı etkin önlemler alınmaması durumunda yaşanılan sosyoekonomik ve ekolojik kayıpların artarak devam edeceğine kesin gözüyle bakabiliriz. İnsan sağlığına olumsuz etkileri hakkında mutlaka daha fazla sayıda halkı bilinçlendirme faaliyeti düzenlenmesi gerekiyor’ dediğini hatırlatan Arı, “Tüm bu yaşananlar bize çevremize daha duyarlı olmamız gerektiğini göstermektedir.” diye konuştu. KADERİNE Mİ TERK EDİLDİ? Arı, konuyla ilgili sözlerini şöyle tamamladı: “Dünyamız, ülkemiz ve Antalya’mız ciddi bir iklim kriziyle karşı karşıyadır. Gerekli tedbirler vakit kaybetmeden bir an önce alınmalıdır. Bakanlığınızca iklim krizine karşı bugüne kadar alınan tedbirler ile projelendirilen ve yürütülen eylem planları nelerdir? Bu tablo karşısında ÇED raporu verilirken, Taş Ocağı, Mermer Ocağı, HES izinleri verilirken nasıl tedbirler alınacaktır, yoksa çevre kaderine mi terk edilecektir?”    
CHP Antalya Milletvekili Avukat Cavit Arı, hem Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’a, hem de Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez’e verdiği yazılı soru önergeleri ile iklim değişikliğinin en çok hissedildiği Akdeniz Havzası’nda yer alan ülkemizde ve Antalya’mızda yaşanan iklim krizine karşı bugüne kadar alınan tedbirler ile projelendirilen eylem planlarını sordu.

haberimizvar.net-CHP Antalya Milletvekili Avukat Cavit Arı, önemli bir konuyu TBMM gündemine taşıdı. Soru öngeresini iki bakana da soran Milletvekili Arı, konuya ilişkin soru önergelerinde iklim krizine dikkat çekti.

TEKNOLOJİK GELİŞMELER

Dünyamızın sonunun bir göktaşı çarpmasıyla gelecek olması ihtimali, insanoğlunun kendi yarattığı risklere kıyasla uzak bir ihtimal görünüyor. Nükleer savaşlar, salgınlar, artan nüfusla birlikte azalan kaynaklar ve neticesinde yaşanan yoksulluk ve açlık insanoğlunun sonunu hazırlayan çok ciddi tehlikelerdir. Ancak bir başka tehlike var ki o da yaşanan iklim değişikliğinin sonucu önü alınmakta zorlanılan küresel ısınma ve neticesinde görünme sıklığı ve şiddeti artan doğal afetler diye belirten Arı “Son iki yüz yıldır yaşanan teknolojik gelişmelere bağlı olarak hızla artan sanayileşme, şehirleşme şehre göçü artırmış, buna bağlı olarak şehirlerde çarpık kentleşme, yetersiz altyapı ve çevre kirliliği sorunları da artmıştır, ciddi anlamda iklim değişikliğine sebep olmuştur.” dedi.

ÜNLÜ PLAJLARIMIZIN DURUMU

Milletvekili Arı “Resmi verilere göre Dünyanın ortalama sıcaklığı, eğer tedbir alınmazsa, bu yüzyılın sonunda yaklaşık 3 derece artacak. Deniz suyu seviyesi şu an için 19 santimetre yükseldi ve dünyada yaşayan insan nüfusunun üçte 1’i iklim değişikliğinden doğrudan etkilenecektir. Buzullar eriyor, yağış iklimleri değişiyor. Bir yerlerde ciddi anlamda kuraklık varken, bir yerleri seller götürüyor. Ülkemiz, iklim değişikliğinin en çok hissedildiği Akdeniz Havzası’nda yer aldığından çok büyük tehdit altındadır. Şiddetli ve sık yağışlar meydana gelmekte, Akdeniz bölgemiz çölleşmektedir. Tarım alanları azalmakta ve endemik bitki örtüsü yok olmaktadır. Deniz canlılarımız balon balığı, aslan balığı gibi istilacı tür balıkların saldırısı altındadır. Turizmin başkenti olan Antalya’mızın sahip olduğu dünyaca ünlü plajları da maalesef bu büyük tehditten alınan yanlış kararlar ve uygulanan yanlış projeler nedeniyle nasibini almaktadır. Örneğin mermer, taş ve çakıl ocakları; sebep olduğu tahribat inanılmaz boyutlarda. Yeraltı su rezervini yok ediyor, yeraltı su rezervi olmayan kuru bir toprakta bitki olmayacağı için, ilk şiddetli yağmurda o toprağı önüne katıyor.

PROJELERDEN KURTULDU

2014-2019 dönemi Antalya Büyükşehir Belediye Başkanının Antalya'nın ve Türkiye'nin en önemli plajlarından olan Lara'ya yapılacak olan kruvaziyer limanla ilgili bir projesi Lara sahil bandını, Konyaaltı'na yapılacak olan yat limanı Boğaçayı'yla beraber bütün Lara plajını, 1.500 metrelik kısmını yani Antalya'da halkın girip denizine en kolay şekilde ulaşabildiği tek sahili mahvedecekken, yeni yönetim ve Belediye Başkanının çevreci tavrı ve kararı ile yürütülen yargısal mücadele sayesinde kurtulmuştur.

TEHLİKE YARATIYOR

Akdeniz Üniversitesinde uydu görüntüleri karşılaştırılarak hazırlanan rapora göre Konyaaltı sahilinde erozyon 10 ayda 1 hektarlık alanı yok etti. Kıyı çizgisinde gerileme 19 metreye ulaştı. İklim değişikliğinin yarattığı tahribatın son örneğini de Akdeniz’de görülen balon balıkları. Kızıldeniz, Hint ve Pasifik okyanuslarında yaşamalarına rağmen iklim değişikliğinin etkisiyle Süveyş Kanalı üzerinden kıyılarımıza gelen göçmen türler, denizlerimizde büyük tehlike yaratıyor.” dedi.

BİLİM ADAMININ AÇIKLAMASI

Ayrıca, Aydın Adnan Menderes Üniversitesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Bilecenoğlu konuşması olan ‘Benekli balon balığı istilasına karşı etkin önlemler alınmaması durumunda yaşanılan sosyoekonomik ve ekolojik kayıpların artarak devam edeceğine kesin gözüyle bakabiliriz. İnsan sağlığına olumsuz etkileri hakkında mutlaka daha fazla sayıda halkı bilinçlendirme faaliyeti düzenlenmesi gerekiyor’ dediğini hatırlatan Arı, “Tüm bu yaşananlar bize çevremize daha duyarlı olmamız gerektiğini göstermektedir.” diye konuştu.

KADERİNE Mİ TERK EDİLDİ?

Arı, konuyla ilgili sözlerini şöyle tamamladı: “Dünyamız, ülkemiz ve Antalya’mız ciddi bir iklim kriziyle karşı karşıyadır. Gerekli tedbirler vakit kaybetmeden bir an önce alınmalıdır. Bakanlığınızca iklim krizine karşı bugüne kadar alınan tedbirler ile projelendirilen ve yürütülen eylem planları nelerdir? Bu tablo karşısında ÇED raporu verilirken, Taş Ocağı, Mermer Ocağı, HES izinleri verilirken nasıl tedbirler alınacaktır, yoksa çevre kaderine mi terk edilecektir?”  

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haberimizvar.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.