Ecevit, Baykal, Tayyip, Merkel

SİYASET 10.12.2022 - 17:46, Güncelleme: 10.12.2022 - 17:46
 

Ecevit, Baykal, Tayyip, Merkel

Eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın kızı Aslı Baykal CHP’den istifa ettiğini sosyal medyadan duyurunca ortalık karışıverdi.

Eleştiriler, hakaretler sosyal medyada dolaştı durdu. Bir kesim ise destek yazıları ile bu istifayı doğru buldu. Oysa istifa denilen müessese kadar doğal bir şey yoktur. İnsanlar değişebilir, görüşleri, hayata bakışları başka başka mecralara akabilir. Ama bizim ülkemizde bu tür hareketler direk ihanetle, vatan hainliği ile suçlanır. BEN HALKIMA HİZMET ETMEK İSTİYORUM İnsanoğlunun sınırlı bir ömrü vardır, dünyada ise yapılacak, görülecek, insanların severek yapacağı çok etkinlik vardır. Nedense hasbelkader bir koltuğa kavuşanlar yıllarca o koltuktan ayrılmak istemiyor, dünyanın diğer nimetlerinden faydalanmak istemiyor veya halkına başka türlü hizmet etmenin erdemini bilmiyor mu diyelim. Yoksa o koltuğun nimetlerinin halka hizmet etmekten çok kendine hizmet aracı olarak daha mı önemli olduğunu düşünüyor? Rahmetli Bülent Ecevit ama kendisi istedi ama etrafındakilerin çıkarları için yürüyemez halde Başbakanlık yapmaya çalıştı. Deniz bey, meclise bile gidemeyecek kadar ağır hasta olmasına rağmen, kendisine kibarlık olsun diye önerilen vekilliği kabul ediverdi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan belediye başkanlığından sonra 20 senedir bu ülkenin başında, yaşı ilerlemiş, tepkiler artmış, hala ben halkıma hizmet etmek istiyorum diye bir gerekçeyle koltuğu bırakmak istemiyor.  Anlaşılabilir bir durum değil. Ölüm var yahu, ölüm. İnsanın bu misafir olduğu dünyada yapacak başka bir işi, amacı olmaz mı? Sorun bu insanlarda değil bence, insanlar bencildir, çıkarcıdır, egoları vardır. Gelişmiş ülkelerde insanların bu bencilliğini, egolarını engelleyen yasalar vardır. ALMANYA BAŞBAKANI ANGELE MERKEL Başbakanlık yaptığı sürece ülkesini dünyanın önemli ülkelerinden birisi yaptı, çok başarılıydı, halkı Avrupa’nın en refah insanları haline geldi. Yaşı da daha Başbakanlık yapmaya müsaitti ama yasalar artık evine dedi. Çok sevilmesine ve tekrar seçime girse kazanacak olmasına rağmen o koltuğu bırakmak zorunda kaldı. Alman yasaları hiçbir insanın gözünün yaşına bakmıyor, sen git artık başka işlerle uğraş dedi Merkel’e. Bizde yasa yok mu var, Anayasamız oylanırken halkımız yasanın içeriğine bakmıyor, tuttuğu siyasi partinin konumuna göre karar veriyor. Lideri kutsuyor, bulunmaz Hint kumaşı sanıyor, o giderse dünyası çökecek, ülkesi perişan olacak sanıyor. Kısacası insanların egolarını, bencilliğini durduracak olan yasalardır, o ülkede yaşayan halkın tutumudur. Halk kendisini köle, liderini de efendi olarak gördüğü sürece bu bozuk düzen devam eder gider. Bu tür istifalar olduğunda da öfkelenir dururuz. Oysa beş kuruş vermeyip, hiç emeği olmadığı televizyon kanalını satıp parasını iç eden bir şahsın kısacası Aslı Baykal’ın siyaseten ederi nedir hiç düşündünüz mü? Konuşmaya onun süslü laflarına cevap vermeye kalkmak bile vakit kaybıdır. İşçi sınıfının onurlu mücadelesini korkusuzca sürdürmüş, Disk bayrağını dalgalandırmış, değerli dostum Cemal Aybar’ı kaybetmenin derin üzüntüsü içerisindeyim. Değer verecekseniz böyle insanlara verin. Şekilden şekile giren her devrin adamlarına değil.
Eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın kızı Aslı Baykal CHP’den istifa ettiğini sosyal medyadan duyurunca ortalık karışıverdi.

Eleştiriler, hakaretler sosyal medyada dolaştı durdu.

Bir kesim ise destek yazıları ile bu istifayı doğru buldu.

Oysa istifa denilen müessese kadar doğal bir şey yoktur.

İnsanlar değişebilir, görüşleri, hayata bakışları başka başka mecralara akabilir.

Ama bizim ülkemizde bu tür hareketler direk ihanetle, vatan hainliği ile suçlanır.

BEN HALKIMA HİZMET ETMEK İSTİYORUM

İnsanoğlunun sınırlı bir ömrü vardır, dünyada ise yapılacak, görülecek, insanların severek yapacağı çok etkinlik vardır.

Nedense hasbelkader bir koltuğa kavuşanlar yıllarca o koltuktan ayrılmak istemiyor, dünyanın diğer nimetlerinden faydalanmak istemiyor veya halkına başka türlü hizmet etmenin erdemini bilmiyor mu diyelim.

Yoksa o koltuğun nimetlerinin halka hizmet etmekten çok kendine hizmet aracı olarak daha mı önemli olduğunu düşünüyor?

Rahmetli Bülent Ecevit ama kendisi istedi ama etrafındakilerin çıkarları için yürüyemez halde Başbakanlık yapmaya çalıştı.

Deniz bey, meclise bile gidemeyecek kadar ağır hasta olmasına rağmen, kendisine kibarlık olsun diye önerilen vekilliği kabul ediverdi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan belediye başkanlığından sonra 20 senedir bu ülkenin başında, yaşı ilerlemiş, tepkiler artmış, hala ben halkıma hizmet etmek istiyorum diye bir gerekçeyle koltuğu bırakmak istemiyor.  Anlaşılabilir bir durum değil.

Ölüm var yahu, ölüm.

İnsanın bu misafir olduğu dünyada yapacak başka bir işi, amacı olmaz mı?

Sorun bu insanlarda değil bence, insanlar bencildir, çıkarcıdır, egoları vardır.

Gelişmiş ülkelerde insanların bu bencilliğini, egolarını engelleyen yasalar vardır.

ALMANYA BAŞBAKANI ANGELE MERKEL

Başbakanlık yaptığı sürece ülkesini dünyanın önemli ülkelerinden birisi yaptı, çok başarılıydı, halkı Avrupa’nın en refah insanları haline geldi.

Yaşı da daha Başbakanlık yapmaya müsaitti ama yasalar artık evine dedi.

Çok sevilmesine ve tekrar seçime girse kazanacak olmasına rağmen o koltuğu bırakmak zorunda kaldı.

Alman yasaları hiçbir insanın gözünün yaşına bakmıyor, sen git artık başka işlerle uğraş dedi Merkel’e.

Bizde yasa yok mu var, Anayasamız oylanırken halkımız yasanın içeriğine bakmıyor, tuttuğu siyasi partinin konumuna göre karar veriyor.

Lideri kutsuyor, bulunmaz Hint kumaşı sanıyor, o giderse dünyası çökecek, ülkesi perişan olacak sanıyor.

Kısacası insanların egolarını, bencilliğini durduracak olan yasalardır, o ülkede yaşayan halkın tutumudur.

Halk kendisini köle, liderini de efendi olarak gördüğü sürece bu bozuk düzen devam eder gider.

Bu tür istifalar olduğunda da öfkelenir dururuz.

Oysa beş kuruş vermeyip, hiç emeği olmadığı televizyon kanalını satıp parasını iç eden bir şahsın kısacası Aslı Baykal’ın siyaseten ederi nedir hiç düşündünüz mü?

Konuşmaya onun süslü laflarına cevap vermeye kalkmak bile vakit kaybıdır.

İşçi sınıfının onurlu mücadelesini korkusuzca sürdürmüş, Disk bayrağını dalgalandırmış, değerli dostum Cemal Aybar’ı kaybetmenin derin üzüntüsü içerisindeyim.

Değer verecekseniz böyle insanlara verin. Şekilden şekile giren her devrin adamlarına değil.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haberimizvar.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.