Güneşten daha fazla yararlanmalıyız

GÜNDEM 16.02.2022 - 15:47, Güncelleme: 16.02.2022 - 15:47
 

Güneşten daha fazla yararlanmalıyız

Makina Mühendisleri Odası (MMO) Antalya Şube Başkanı Prof. Dr. İbrahim Atmaca, “Yenilenebilir enerji ile ilgili yatırımları hızlandırmak gerekiyor. Güneşten daha fazla yararlanmalıyız. Yenilenebilir enerjinin payını yükseltmezsek karbonsuzlaşma sürecine katkı sağlayamayız" dedi.

haberimizvar.net- MMO Antalya Şubesi'nin 6 Şubat'ta yapılan genel kurulunda tekrar başkanlığa seçilen Prof. Dr. İbrahim Atmaca ve yeni yönetim kurulu üyeleri, gazetecilerle oda binasında bir araya geldi. Şube Başkanı İbrahim Atmaca geçen dönemki faaliyetleri, yeni dönemdeki projelerini ve gündemdeki konulara dair açıklamalarda bulundu.   Pandemi şartlarına rağmen odadaki istihdamı arttırdıklarını söyleyen İbrahim Atmaca, “Pandemiye rağmen üye sayımızı 3 bin 473'e ulaştırdık. Pandemi sürecinde hiçbir faaliyetimizi aksatmadık. Eğitimlerimize online devam ettik. Pandemi sürecinde sağlık çalışanları için 3D yazıcılarla 1000'e yakın siperlik ürettik. Asansör denetiminde Muratpaşa ve Manavgat bölgesinde sorumluyuz. Muratpaşa'da 11 bini aşkın, Manavgat'ta 4 bine yakın ruhsatlı asansörün denetimini sağladık. Muratpaşa'da yüzde 97.75 oranında güvenli asansör durumu artık mevcut" dedi.   Pandemi öncesinde de havalandırma konusunda hassas davrandıklarını ve uyarılarda bulunduklarını söyleyen Atmaca, “İklimlendirme, soğutma ve havalandırmada hem hijyen hem de enerji verimliliği adına önerilerde bulunduk. Tarımda yapılan bilinçsiz sondaj oldukça tehlikeli. Bu hem yer altı suları için oldukça tehlikeli hem de derin kuyu pompalarıyla çekilen bu suyun çekilirken yüksek enerji harcadığını görüyoruz. Bu enerji bir yerde yakıt tüketilerek üretiliyor ve karbondioksit üretiyor. Bu da yağışları tetikliyor ve bu durum kör bir döngü oluşturuyor" diye konuştu.   'ELEKTRİK KADEMELERİ YETERSİZ'   Yeni oluşturulan elektrik kademelerinin Antalya için yetersiz olduğunu vurgulayan Atmaca, “Burası soğutma öncelikli bir kent. En küçük klima bir odada günde 10 saat soğutma yaparsa ayda 300 KW enerji harcar. Bu sadece 1 odanın soğuması için kullanılan enerjidir. Tanımlanan 210 KW Antalya için yeterli değil. Doğalgazda kademe iklim şartlarına göre yapılacaksa, elektrikte de iklim şartlarına göre yapılmalı. Bu konuda gerekli önlemlerin alınması gerekmektedir" dedi.   Sanayi üretiminde yaşanan doğalgaz kaynaklı enerji sorununa da değinen Prof. Dr. Atmaca, “İklim krizi bir neden değildir ancak neden olacağı felaketler vardır. İklim krizinin sonuç olduğunu biliyoruz ve çözümünün karbon salınımlarını azaltma olduğunu düşünüyoruz. Bu dönem en temel amacımız binalarda bu önlemleri nasıl olacağının farkındalığını yaratma ve sıfır enerji durumunu yaratmaktır. Doğal gazda yüzde 99 dışa bağımlıyız. Alternatif, yenilenebilir enerji ve milli teknoloji hamlesini enerji boyutuna çekmemiz gerekiyor" diye konuştu.   Elektrik gibi stratejik noktaların kamusal alanda kalmasının önceliklileri olduğunu söyleyen Atmaca, “Türkiye'de sanayi üretiminde kullanılan enerji kadar enerji, maalesef binalarda kullanılıyor. Bir kişi aracıyla kilometrede 100 gram karbondioksit üretiyor. Bununla ilgili ortaya atılan elektrikli araçlar da iklim krizi gibi bir sonuç. Siz bu aracın şarjını eğer fosil yakıtla üretilen bir yakıtla dolduruyorsanız totalde karbondioksit salınımına hiçbir faydası olmayacaktır. Yenilenebilir enerji yatırımlarını artırıp, bu şekilde şarj edebiliyorsak iklim krizi sürecine katkı koyarız" dedi.   Yenilenebilir enerjiye dikkat çeken İbrahim Atmaca, “Yenilenebilir enerji ile ilgili yatırımları hızlandırmak gerekiyor. Güneşten daha fazla yararlanmamız gerekiyor. Yenilenebilir enerjinin payını yükseltmezsek karbonsuzlaşma sürecine katkı sağlayamayız. Sanayiciler güneş yatırımları yapmaya başladı. Önceden sadece çatı alanı kullanılabiliyordu. Yeni yönetmelikle güneş açısından verimli bir yatırımla elektriğini üretebiliyor. Kontrolü zor binalar kamu binalarıdır. Sıfır enerji bina yaklaşımı kamu binalarıyla başlanmalıdır" diye konuştu.   Tarımsal üretimde planlama olmadığını görmenin üzücü olduğunu belirten Atmaca, “Bir trend gibi gelişiyor her şey. Bir ara nardaydı bu durum şimdi de muzda. Muzun ne kadar su harcadığı, ne kadar enerji harcadığı bilinmiyor. Muz örtü altı tarımla üretiliyor ve ısıtma ihtiyacı söz konusu. Bitki konforu insan konforundan daha zor. İhracat potansiyelini gördüğümüz her ürüne mutlaka ticari olarak yüksek kazanç sağlayacak diye doğanın dengesini enerji ve suyla ilgili doğanın dengesini oynatarak girmemek, doğru planlama yapmak önemli" dedi.
Makina Mühendisleri Odası (MMO) Antalya Şube Başkanı Prof. Dr. İbrahim Atmaca, “Yenilenebilir enerji ile ilgili yatırımları hızlandırmak gerekiyor. Güneşten daha fazla yararlanmalıyız. Yenilenebilir enerjinin payını yükseltmezsek karbonsuzlaşma sürecine katkı sağlayamayız" dedi.

haberimizvar.net- MMO Antalya Şubesi'nin 6 Şubat'ta yapılan genel kurulunda tekrar başkanlığa seçilen Prof. Dr. İbrahim Atmaca ve yeni yönetim kurulu üyeleri, gazetecilerle oda binasında bir araya geldi. Şube Başkanı İbrahim Atmaca geçen dönemki faaliyetleri, yeni dönemdeki projelerini ve gündemdeki konulara dair açıklamalarda bulundu.

 

Pandemi şartlarına rağmen odadaki istihdamı arttırdıklarını söyleyen İbrahim Atmaca, “Pandemiye rağmen üye sayımızı 3 bin 473'e ulaştırdık. Pandemi sürecinde hiçbir faaliyetimizi aksatmadık. Eğitimlerimize online devam ettik. Pandemi sürecinde sağlık çalışanları için 3D yazıcılarla 1000'e yakın siperlik ürettik. Asansör denetiminde Muratpaşa ve Manavgat bölgesinde sorumluyuz. Muratpaşa'da 11 bini aşkın, Manavgat'ta 4 bine yakın ruhsatlı asansörün denetimini sağladık. Muratpaşa'da yüzde 97.75 oranında güvenli asansör durumu artık mevcut" dedi.

 

Pandemi öncesinde de havalandırma konusunda hassas davrandıklarını ve uyarılarda bulunduklarını söyleyen Atmaca, “İklimlendirme, soğutma ve havalandırmada hem hijyen hem de enerji verimliliği adına önerilerde bulunduk. Tarımda yapılan bilinçsiz sondaj oldukça tehlikeli. Bu hem yer altı suları için oldukça tehlikeli hem de derin kuyu pompalarıyla çekilen bu suyun çekilirken yüksek enerji harcadığını görüyoruz. Bu enerji bir yerde yakıt tüketilerek üretiliyor ve karbondioksit üretiyor. Bu da yağışları tetikliyor ve bu durum kör bir döngü oluşturuyor" diye konuştu.

 

'ELEKTRİK KADEMELERİ YETERSİZ'

 

Yeni oluşturulan elektrik kademelerinin Antalya için yetersiz olduğunu vurgulayan Atmaca, “Burası soğutma öncelikli bir kent. En küçük klima bir odada günde 10 saat soğutma yaparsa ayda 300 KW enerji harcar. Bu sadece 1 odanın soğuması için kullanılan enerjidir. Tanımlanan 210 KW Antalya için yeterli değil. Doğalgazda kademe iklim şartlarına göre yapılacaksa, elektrikte de iklim şartlarına göre yapılmalı. Bu konuda gerekli önlemlerin alınması gerekmektedir" dedi.

 

Sanayi üretiminde yaşanan doğalgaz kaynaklı enerji sorununa da değinen Prof. Dr. Atmaca, “İklim krizi bir neden değildir ancak neden olacağı felaketler vardır. İklim krizinin sonuç olduğunu biliyoruz ve çözümünün karbon salınımlarını azaltma olduğunu düşünüyoruz. Bu dönem en temel amacımız binalarda bu önlemleri nasıl olacağının farkındalığını yaratma ve sıfır enerji durumunu yaratmaktır. Doğal gazda yüzde 99 dışa bağımlıyız. Alternatif, yenilenebilir enerji ve milli teknoloji hamlesini enerji boyutuna çekmemiz gerekiyor" diye konuştu.

 

Elektrik gibi stratejik noktaların kamusal alanda kalmasının önceliklileri olduğunu söyleyen Atmaca, “Türkiye'de sanayi üretiminde kullanılan enerji kadar enerji, maalesef binalarda kullanılıyor. Bir kişi aracıyla kilometrede 100 gram karbondioksit üretiyor. Bununla ilgili ortaya atılan elektrikli araçlar da iklim krizi gibi bir sonuç. Siz bu aracın şarjını eğer fosil yakıtla üretilen bir yakıtla dolduruyorsanız totalde karbondioksit salınımına hiçbir faydası olmayacaktır. Yenilenebilir enerji yatırımlarını artırıp, bu şekilde şarj edebiliyorsak iklim krizi sürecine katkı koyarız" dedi.

 

Yenilenebilir enerjiye dikkat çeken İbrahim Atmaca, “Yenilenebilir enerji ile ilgili yatırımları hızlandırmak gerekiyor. Güneşten daha fazla yararlanmamız gerekiyor. Yenilenebilir enerjinin payını yükseltmezsek karbonsuzlaşma sürecine katkı sağlayamayız. Sanayiciler güneş yatırımları yapmaya başladı. Önceden sadece çatı alanı kullanılabiliyordu. Yeni yönetmelikle güneş açısından verimli bir yatırımla elektriğini üretebiliyor. Kontrolü zor binalar kamu binalarıdır. Sıfır enerji bina yaklaşımı kamu binalarıyla başlanmalıdır" diye konuştu.

 

Tarımsal üretimde planlama olmadığını görmenin üzücü olduğunu belirten Atmaca, “Bir trend gibi gelişiyor her şey. Bir ara nardaydı bu durum şimdi de muzda. Muzun ne kadar su harcadığı, ne kadar enerji harcadığı bilinmiyor. Muz örtü altı tarımla üretiliyor ve ısıtma ihtiyacı söz konusu. Bitki konforu insan konforundan daha zor. İhracat potansiyelini gördüğümüz her ürüne mutlaka ticari olarak yüksek kazanç sağlayacak diye doğanın dengesini enerji ve suyla ilgili doğanın dengesini oynatarak girmemek, doğru planlama yapmak önemli" dedi.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haberimizvar.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.