Büyükşehir’de bozulan hesaplar

05.09.2020 - 18:39, Güncelleme: 07.12.2020 - 14:06
 

Büyükşehir’de bozulan hesaplar

Muhittin Böcek hızla sağlığına kavuşuyor. Yoğun bakımdan çıktı, normal servise alındı. Birkaç gün sonra da taburcu edileceği söyleniyor. Bir süre evinde dinlenecek, tedavisi o şekilde sürecek. Başkan Böcek’in korona belasını atlatması kapalı kapılar ardında yapılan, karanlık köşelerde fısıltıyla konuşulan, kuytu mekanlarda yürütülen birçok hesabı da bozdu. Detaylara geçmeden önce temel bir bilgiyi hatırlatalım: Yeni belediye başkanı, meclis üyeleri arasından gizli oyla seçilir. İlçe belediye başkanları da ‘Büyükşehir belediye meclis üyesi’ sıfatı taşır. Yani Muhittin Böcek o yataktan kalkamasaydı mevcut meclis üyelerinden biri başkan seçilecekti. Mecliste de neredeyse kafa kafaya bir aritmetik var. İşte bu aritmetik birilerinin iştahını kabarttı. Oy pazarı kuruldu. Paraya ya da güce tamah edebilecek bazı meclis üyeleri ablukaya alındı. Hatta Büyükşehir bürokratlarının, daire başkanlarının bir kısmı da, ‘tarafını seç’ diye sıkıştırıldı.   Akaydın bahane, oyun şahane   Bunları anlatmaya başlamışken bir konuya da açıklık getirelim: Birileri bu hesapları eski başkan Mustafa Akaydın’ın üzerine yıkmaya çalışıyor. ‘Cambaza bak’ deyip gerçek failleri gizleme çabasından öte bir şey değil bu. Akaydın’ın böyle bir hesap yapması mümkün değil. Çünkü söylediğim gibi, yeni başkan mevcut belediye meclis üyeleri arasından seçilir. Akaydın meclis üyesi filan değil. Hatta şu an herhangi bir görevi bile bulunmuyor. Yani başkanlık koltuğuna oturma ihtimali için ‘yüzde sıfır’ dahi denilemez. En başından beri tanığıyım ki, Akaydın, Muhittin Böcek’in sağlık durumunu bir tıp profesörü olarak yakından takip etti. Böcek’in doktorlarının bir kısmı Akaydın’ın öğrencisi. Bu sayede de en sağlıklı, en net ve anlık bilgilere ulaşabildik. Ortalıkta dolaşan bir dolu spekülasyon da böylece yalanlanabildi. Bütün bu söylediklerimi teyit edecek, konuya açıklık getirecek bir numaralı isim de orada duruyor zaten: Yani Muhittin Böcek’in bizzat kendisi...   AKP’nin Büyükşehir hesapları   Konuya geri dönelim: CHP’li bir ilçe başkanı eğer mecliste oylama yapılırsa Büyükşehir’in büyük bir ihtimalle AKP’ye geçebileceğini söyledi. Dediğim gibi, mecliste kafa kafaya bir denge var. Oylama da gizli yapılacak. Böyle bir durumda keseler sonuna kadar açılacak, ikbal sözleri verilecek, birilerine rant dağıtılacak, bir dolu kirli vaat masaya sürülecekti. Sürüldü de zaten. Hasta yatağında, yoğun bakımda birinin üzerinden bu pazarlıkların, bu hesapların yapılması hiçbir insani kritere sığmaz. Muhittin Böcek’i çokça eleştirmiş birisi olarak söylüyorum; böyle bir durumda insani olan tek davranış, iyileşmesini istemek, beklemek, bunu umut etmektir. Birinin ölümünü arzulamak, istemek, beklemek son derece vicdansız, ahlaksız bir durum… Bir an önce iyileşsin, makamına otursun, ondan sonra yine sözümüzü söyleriz.   Birileri şimdi avcunu yalıyor   CHP cephesine gelirsek; daha önce yaşanmış bir durumu hatırlatarak konuşalım öncelikle. CHP’li İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Priştina 2004’te kalp krizinden ölünce doğrudan genel merkezin müdahalesiyle bir süreç yaşanmıştı. Yani genel merkez bütün ipleri doğrudan eline almış, o dönem Bornova Belediye Başkanı olan Aziz Kocaoğlu’nu yeni başkan olarak belirlemişti. Meclis de kararını bu yönde verdi. Demem o ki; Türkiye’nin beşinci büyük kenti Antalya’nın kaderi bazı CHP’lilerin restoran köşelerinde kurdukları masalara terk edilmezdi zaten. Yedirip içirdikleri isimlere Muhittin Böcek’in yoğun bakımdaki fotoğrafını göstererek taraftar oluşturmaya, oy ve itaat devşirmeye çalışanların hesabı Çubuk Beli’nden öteye geçmez, geçemez. Kriz durumunda çözüm aramak ayrı, krizi beklemek, ondan medet ummak ayrıdır. Şimdi bütün hesaplar çöp tenekesinde… Ayrıca Büyükşehir Belediyesi’nin çarkı da dönmeye başladı. Sadece Muhittin Böcek’in değil, birçok belediye bürokratının, genel sekreterin, genel sekreter yardımcılarının, daire başkanlarının da virüs şüphesiyle izole edilmesi nedeniyle başsız kalan belediye gövdesi yeniden ayağa kalktı. Kriz aşıldı, kaos bitiyor. Ellerini ovuşturanlar avcunu yalamaya başlamıştır herhalde.

Muhittin Böcek hızla sağlığına kavuşuyor. Yoğun bakımdan çıktı, normal servise alındı. Birkaç gün sonra da taburcu edileceği söyleniyor. Bir süre evinde dinlenecek, tedavisi o şekilde sürecek. Başkan Böcek’in korona belasını atlatması kapalı kapılar ardında yapılan, karanlık köşelerde fısıltıyla konuşulan, kuytu mekanlarda yürütülen birçok hesabı da bozdu. Detaylara geçmeden önce temel bir bilgiyi hatırlatalım: Yeni belediye başkanı, meclis üyeleri arasından gizli oyla seçilir. İlçe belediye başkanları da ‘Büyükşehir belediye meclis üyesi’ sıfatı taşır. Yani Muhittin Böcek o yataktan kalkamasaydı mevcut meclis üyelerinden biri başkan seçilecekti. Mecliste de neredeyse kafa kafaya bir aritmetik var. İşte bu aritmetik birilerinin iştahını kabarttı. Oy pazarı kuruldu. Paraya ya da güce tamah edebilecek bazı meclis üyeleri ablukaya alındı. Hatta Büyükşehir bürokratlarının, daire başkanlarının bir kısmı da, ‘tarafını seç’ diye sıkıştırıldı.
 
Akaydın bahane, oyun şahane
 
Bunları anlatmaya başlamışken bir konuya da açıklık getirelim: Birileri bu hesapları eski başkan Mustafa Akaydın’ın üzerine yıkmaya çalışıyor. ‘Cambaza bak’ deyip gerçek failleri gizleme çabasından öte bir şey değil bu. Akaydın’ın böyle bir hesap yapması mümkün değil. Çünkü söylediğim gibi, yeni başkan mevcut belediye meclis üyeleri arasından seçilir. Akaydın meclis üyesi filan değil. Hatta şu an herhangi bir görevi bile bulunmuyor. Yani başkanlık koltuğuna oturma ihtimali için ‘yüzde sıfır’ dahi denilemez. En başından beri tanığıyım ki, Akaydın, Muhittin Böcek’in sağlık durumunu bir tıp profesörü olarak yakından takip etti. Böcek’in doktorlarının bir kısmı Akaydın’ın öğrencisi. Bu sayede de en sağlıklı, en net ve anlık bilgilere ulaşabildik. Ortalıkta dolaşan bir dolu spekülasyon da böylece yalanlanabildi. Bütün bu söylediklerimi teyit edecek, konuya açıklık getirecek bir numaralı isim de orada duruyor zaten: Yani Muhittin Böcek’in bizzat kendisi...
 
AKP’nin Büyükşehir hesapları
 
Konuya geri dönelim: CHP’li bir ilçe başkanı eğer mecliste oylama yapılırsa Büyükşehir’in büyük bir ihtimalle AKP’ye geçebileceğini söyledi. Dediğim gibi, mecliste kafa kafaya bir denge var. Oylama da gizli yapılacak. Böyle bir durumda keseler sonuna kadar açılacak, ikbal sözleri verilecek, birilerine rant dağıtılacak, bir dolu kirli vaat masaya sürülecekti. Sürüldü de zaten. Hasta yatağında, yoğun bakımda birinin üzerinden bu pazarlıkların, bu hesapların yapılması hiçbir insani kritere sığmaz. Muhittin Böcek’i çokça eleştirmiş birisi olarak söylüyorum; böyle bir durumda insani olan tek davranış, iyileşmesini istemek, beklemek, bunu umut etmektir. Birinin ölümünü arzulamak, istemek, beklemek son derece vicdansız, ahlaksız bir durum… Bir an önce iyileşsin, makamına otursun, ondan sonra yine sözümüzü söyleriz.
 
Birileri şimdi avcunu yalıyor
 
CHP cephesine gelirsek; daha önce yaşanmış bir durumu hatırlatarak konuşalım öncelikle. CHP’li İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Priştina 2004’te kalp krizinden ölünce doğrudan genel merkezin müdahalesiyle bir süreç yaşanmıştı. Yani genel merkez bütün ipleri doğrudan eline almış, o dönem Bornova Belediye Başkanı olan Aziz Kocaoğlu’nu yeni başkan olarak belirlemişti. Meclis de kararını bu yönde verdi. Demem o ki; Türkiye’nin beşinci büyük kenti Antalya’nın kaderi bazı CHP’lilerin restoran köşelerinde kurdukları masalara terk edilmezdi zaten. Yedirip içirdikleri isimlere Muhittin Böcek’in yoğun bakımdaki fotoğrafını göstererek taraftar oluşturmaya, oy ve itaat devşirmeye çalışanların hesabı Çubuk Beli’nden öteye geçmez, geçemez. Kriz durumunda çözüm aramak ayrı, krizi beklemek, ondan medet ummak ayrıdır. Şimdi bütün hesaplar çöp tenekesinde… Ayrıca Büyükşehir Belediyesi’nin çarkı da dönmeye başladı. Sadece Muhittin Böcek’in değil, birçok belediye bürokratının, genel sekreterin, genel sekreter yardımcılarının, daire başkanlarının da virüs şüphesiyle izole edilmesi nedeniyle başsız kalan belediye gövdesi yeniden ayağa kalktı. Kriz aşıldı, kaos bitiyor. Ellerini ovuşturanlar avcunu yalamaya başlamıştır herhalde.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haberimizvar.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.