Recai Kutan'ın korumalığından asfaltçı E.T.'nin ifadesine

Antalya, son 65 gündür soruşturmayla yatıp, kalkmaya başladı... Kentte diken üstünde oturup, gecelerini uykusuz geçirenlerin sayısı her operasyon sonrası artmaya başladı. Ancak, soruşturmanın 'siyasi' olduğunu iddia edenler dün Antalya İl Emniyet Müdürü İlker Arslan ve ailesine yönelik alınan gözaltı kararıyla öngörüsünü değiştirmeye başladı. Çünkü Antalya'daki soruşturmanın kamuda önemli görevlere sahip kişilere doğru ilerlediğinin farkındalığıyla bugünden sonra soruşturmayı takip edeceğimizin gerçeğiyle yüzleşmeye başladık. Ülkemizde beka sorunu haline gelen siyasetin finansör kaynakları tek tek ortaya çıkarken aslında Antalya'da yerel seçimlerin ardından şehir efsanesine dönen 32 milyon dolarlık 'siyasi rüşvet iddiası' Gazeteci Tamar Tanrıyar tarafından kamuoyuna duyuruldu. Muhittin Böcek'in yeniden aday olmak için yerel seçim öncesi Manisa'da bir benzin istasyonunda CHP Lideri Özgür Özel'e 20 milyon Dolar ardından da Ekrem İmamoğlu'na İstanbul Taksim Rixos Hotel'de 12 milyon Dolar verdiği hala sosyal medyanın gündeminden düşmüyor. Tamar Tanrıyar iddialarıyla ilgili yanıt beklerken, Antalya bu paranın kim ve kimler tarafından toplandığını, nasıl teslim edildiğini açıklanan konkordato ilanlarından takip ediyor.  Bomba iddiaların ardından Antalya İl Emniyet Müdürü İlker Arslan görevden alındı. Yetmedi! Şimdilerde gözaltında eşiyle birlikte ifade veriyor.  Herkes Muhittin Böcek serbest bırakılacak algısıyla uğraşırken, bu işin daha fragman olduğunu dile getiren gazeteci olarak size önce İlker Arslan'dan söz edeceğim. Sivas'ın evladı İlker Arslan, Saadet Partisi Kurucu Genel Başkanı Recai Kutan'ın koruma amirliğiyle başladığı mesleğini Antalya İl Emniyet Müdürlüğü makamına ulaşarak taçlandırdı ama dün alınan karara kadar... (BAKINIZ FOTO) TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'dan Recai Kutan'ın emaneti olarak her daim destek alan Arslan, 3 yıl boyunca Kuzey Makedonya Üsküp Büyükelçiliği İçişleri Müşavirliği görevini yürütürken, ısrarla emniyet müdürü olma talebini iletmesine karşın bir türlü sonuç alamadı. Ta ki İçişleri Bakanlığı'na Ali Yerlikaya'nın getirilmesine kadar... Küçük bir kentte emniyet müdürü olarak görevlendirmeyi bekleyen Arslan, 5 büyükşehirden biri olan Antalya'ya atanması ona bile sürpriz oldu desem yalan olmaz... Küçük kentlerde deneyim kazanması gereken İlker Arslan, Antalya'ya ilk geldiğinde karşısındakine emniyet müdürü sorumluluğundan çok sıradan bir bürokrat izlenimi vermesi başta Antalya İl Emniyet Müdürlüğü teşkilat mensuplarını ardından da kamu kurum ve kurumlarda çalışanları şaşırtıyordu. Siyasilerin arka odalarında tavla oynayarak, parti yöneticileriyle okeyde yarışarak günlerine geçiren İlker Arslan'ın Antalya Büyükşehir Belediyesi soruşturmasından çıkması bendenizi çok şaşırtmadı. Çünkü, Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturmaya start verdiğinde Antalya İl Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı KOM ekibini direk kendine bağladı. Yani, İlker Arslan'ın gündemimizden düşmeyen Antalya Büyükşehir Belediyesi soruşturmasının hiç bir detayından haberi yoktu. 'Olacak iş değil' diyenlerinizi duyar gibiyim.. Olacak iş, çünkü soruşturmanın adaletli şekilde devam etmesi gerektiğini bugün alınan kararlarla daha iyi görüyoruz. Gelelim, İlker Arslan'ı soruşturmaya dahil eden konuya... Eşiyle birlikte lüks yaşamı seven İlker Arslan'ı yakan ASAT'tan ihale alan firma sahiplerinin ifadeleri...   Muhittin Böcek ve oğlu Gökhan Böcek'in finansal hareketlerini inceleyen Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı, İlker Arslan'a denk gelince soruşturmanın gidişatını Antalya İl Emniyet Müdürlüğü'ne doğru çeviriyor. Hani şu atık ihalelerini alan, hani Gökhan Böcek'e önce 80 milyon TL ardından da 55 milyon TL olmak üzere toplam 135 milyon TL rüşvet verdiğini itiraf eden iş insanı Bülent Çeken, ifadesinde Tarmac şirket yöneticisi, iş insanı Fazlı Ateş ile İlker Arslan'ın adını rüşvet çarkının içinde geçiriyor.  Çeken'in ifadesinin ardından ASAT'tan ihale alan ve şirketinin verdiği rüşvetler nedeniyle battığını iddia eden Antalya'da asfaltçı Evren Topal, Fazlı Ateş ve İlker Arslan'ın adını geçirerek, rüşvet alarak, görevini kötüye kullanarak, maddi menfaat temin ettiğini iddia etti.  Asfaltçı Evren Topal rüşvet verdiğini itiraf ederken 'doyuramadım' kelimesini kullanması da en dikkat çekici kelime olarak hafızalarımızda yer edeceğini düşünüyorum. AK Parti'de siyaset yapan herkesle fotoğrafı bulunan, Niğde Güllüce Köyü'nde doğan, Ankara'da Tarmac şirketinin yöneticiliğini yapan Fazlı Ateş'in zaman zaman Antalya büyükşehir Belediyesi koridorlarında dolaştığı, Muhittin Böcek'i görmeden, İlker Arslan'la Akdeniz gecelerinde yemek yemeden Ankara'ya dönmediğini sağır sultan biliyor, bilmesine de hala 'sana ne, kime ne' diye soranlara körü körüne birilerine söyleyeceğim tek bir cümle var... Recai Kutan'ın korumalığından rüşvet çarkının içine girenler, bugün cezaevinden seslenenler, kimin parasını yiyor? Bir bak bakalım cebine... Kalın sağlıcakla...