Nerede o eski bayramlar?

GÜNDEM 25.05.2020 - 17:44, Güncelleme: 07.12.2020 - 14:05
 

Nerede o eski bayramlar?

Recep Mutaf- Salgın sebebi ile evlerimize kapanıp sevdiklerimizden ayrı geçirdiğimiz bu bayram, yine hep özlemini duyduğumuz eski bayramları hatırlattı bizlere. Eskiden hep büyüklerimiz söylenirdi; "nerede o eski bayramlar" diye! Biz çocuktuk ve anın getirdiği mutlulukla anlamazdık. Büyüklerimiz eskiye özlem duyarken biz günün keyfini çıkarırdık. Bayram günlerinde eskiden her evde bayram telaşı olurdu. Bayram'ın gelişi herkeste bir neşe ve mutluluk yaratırdı. Annelerimiz günler öncesinden bayram temizliği yapar, ikramlıklar hazırlanır, maaile bayram alışverişine çıkılırdı. Kolonyalar doldurulurdu mahallenin kolonyacısından… Herkesin kendi kristal kolonya şişesi olurdu en havalısından. En güzel çiçekler alınıp kaybettiklerimizin yanına gidilip kabir ziyaretleri yapılırdı bayram öncesinden. Arefe gecesi biz çocuklar için en uzun geceydi. Yanı başımızda duran bayramlıkları giymek için sabırsızlanır, heyecandan bir türlü uyuyamazdık. Sabah erkenden kalkıp televizyonda Barış abinin "Bugün Bayram" şarkısı ile uyanırdık, bayram sabahına. Hemen yepyeni bayramlıklarımızı giyerdik. Bayramlıklar giyildikten sonra tüm aile güzel bir kahvaltı yapardı. Akraba ziyaretleri öncesi yeni bayramlıklarımızla mahallede bir iki tur atar, havalı havalı dolaşırdık tabii. Evet, eskiden samimiyetsiz toplu bayram mesajlarından önce eş, dost, akraba ziyaretleri vardı. Hatta şehir dışında oturan yakınlarımız için günler öncesinden tebrik kartları atılır, postaneler dolup taşardı. İlk önce büyükler ziyaret edilir, eller öpülür, tatlılar yenir, sohbetler edilir ve bayramın çocuklar için en değerli yanı bayram harçlıkları alınırdı. Küslük olmaz, herkese gidilir, herkesle bayramlaşılırdı. Sonra evlerde iade-i ziyaretler beklenirdi. O günler herkesin herkese güvendiği, ailelerin çocuklarını korkmadan sokaklara emanet edebildiği temiz günlerdi! Bayram ziyaretleri bitince arkadaşlarla buluşulurdu. Tanıdık tanımadık kapı kapı gezilir, bayramlar kutlanır, şekerler, çikolatalar toplanırdı. Çocukken bir gün abartıp Güllük'ten Lara'ya kadar dolaştığımızı hatırlıyorum. O zaman hissiz AVM'ler yoktu! Toplanan Bayram harçlıkları mahalle bakkallarında harcanır, arkadaşlar arasında ne varsa paylaşılırdı. Sokakların en güzel süsü rengarenk Bayram çocuklarıydı. Bayramda ekmek çıkmazdı, fırınlar çalışmazdı çünkü. Bayram öncesi toplu ekmek alınırdı. Komşulukta vardı tabii, paylaşım vardı. Komşuda pişen bize de düşerdi. Komşudan gelen tabak da asla boş geri gönderilmezdi. İşte böyle neşeli, dolu dolu geçerdi bayramlar, büyük bir mutlulukla, heyecanla ve bol bol şekerle, şerbetle.. Yazarın dediği gibi, "Çocukluğumuz muydu bayramları güzelleştiren ya da bayramlar mı güzeldi eskiden, yeni bir şeyler almak mıydı bizi mutlu eden yoksa yeninin kıymetini mi bilirdik eskiden!" Bayramlar çocuklar içindi de biz mi büyüdük bilmiyorum ama artık anlıyorum büyüklerin "nerede o eski bayramlar" serzenişlerini.. Sanırım büyüdükçe kaybettiğimiz değerlerin arkasından üzülmeyi öğrendik.. Ne olursa olsun, Nefes almak bayramdır, Güne gülümseyerek başlamak bayramdır, Hatta bu ülkede yaşayabilmek bile bayramdır… Bu duygu ve düşüncelerimle tüm okuyucularımızın bayramlarını kutluyor, herkese sağlıklı, mutlu, huzurlu bir hayat diliyorum…

Recep Mutaf- Salgın sebebi ile evlerimize kapanıp sevdiklerimizden ayrı geçirdiğimiz bu bayram, yine hep özlemini duyduğumuz eski bayramları hatırlattı bizlere. Eskiden hep büyüklerimiz söylenirdi; "nerede o eski bayramlar" diye! Biz çocuktuk ve anın getirdiği mutlulukla anlamazdık. Büyüklerimiz eskiye özlem duyarken biz günün keyfini çıkarırdık.

Bayram günlerinde eskiden her evde bayram telaşı olurdu. Bayram'ın gelişi herkeste bir neşe ve mutluluk yaratırdı. Annelerimiz günler öncesinden bayram temizliği yapar, ikramlıklar hazırlanır, maaile bayram alışverişine çıkılırdı. Kolonyalar doldurulurdu mahallenin kolonyacısından… Herkesin kendi kristal kolonya şişesi olurdu en havalısından. En güzel çiçekler alınıp kaybettiklerimizin yanına gidilip kabir ziyaretleri yapılırdı bayram öncesinden.

Arefe gecesi biz çocuklar için en uzun geceydi. Yanı başımızda duran bayramlıkları giymek için sabırsızlanır, heyecandan bir türlü uyuyamazdık. Sabah erkenden kalkıp televizyonda Barış abinin "Bugün Bayram" şarkısı ile uyanırdık, bayram sabahına. Hemen yepyeni bayramlıklarımızı giyerdik. Bayramlıklar giyildikten sonra tüm aile güzel bir kahvaltı yapardı. Akraba ziyaretleri öncesi yeni bayramlıklarımızla mahallede bir iki tur atar, havalı havalı dolaşırdık tabii.

Evet, eskiden samimiyetsiz toplu bayram mesajlarından önce eş, dost, akraba ziyaretleri vardı. Hatta şehir dışında oturan yakınlarımız için günler öncesinden tebrik kartları atılır, postaneler dolup taşardı. İlk önce büyükler ziyaret edilir, eller öpülür, tatlılar yenir, sohbetler edilir ve bayramın çocuklar için en değerli yanı bayram harçlıkları alınırdı. Küslük olmaz, herkese gidilir, herkesle bayramlaşılırdı. Sonra evlerde iade-i ziyaretler beklenirdi.

O günler herkesin herkese güvendiği, ailelerin çocuklarını korkmadan sokaklara emanet edebildiği temiz günlerdi! Bayram ziyaretleri bitince arkadaşlarla buluşulurdu. Tanıdık tanımadık kapı kapı gezilir, bayramlar kutlanır, şekerler, çikolatalar toplanırdı. Çocukken bir gün abartıp Güllük'ten Lara'ya kadar dolaştığımızı hatırlıyorum.

O zaman hissiz AVM'ler yoktu! Toplanan Bayram harçlıkları mahalle bakkallarında harcanır, arkadaşlar arasında ne varsa paylaşılırdı. Sokakların en güzel süsü rengarenk Bayram çocuklarıydı.

Bayramda ekmek çıkmazdı, fırınlar çalışmazdı çünkü. Bayram öncesi toplu ekmek alınırdı. Komşulukta vardı tabii, paylaşım vardı. Komşuda pişen bize de düşerdi. Komşudan gelen tabak da asla boş geri gönderilmezdi.

İşte böyle neşeli, dolu dolu geçerdi bayramlar, büyük bir mutlulukla, heyecanla ve bol bol şekerle, şerbetle..

Yazarın dediği gibi, "Çocukluğumuz muydu bayramları güzelleştiren ya da bayramlar mı güzeldi eskiden, yeni bir şeyler almak mıydı bizi mutlu eden yoksa yeninin kıymetini mi bilirdik eskiden!"

Bayramlar çocuklar içindi de biz mi büyüdük bilmiyorum ama artık anlıyorum büyüklerin "nerede o eski bayramlar" serzenişlerini.. Sanırım büyüdükçe kaybettiğimiz değerlerin arkasından üzülmeyi öğrendik..

Ne olursa olsun,

Nefes almak bayramdır,

Güne gülümseyerek başlamak bayramdır,

Hatta bu ülkede yaşayabilmek bile bayramdır…

Bu duygu ve düşüncelerimle tüm okuyucularımızın bayramlarını kutluyor, herkese sağlıklı, mutlu, huzurlu bir hayat diliyorum…

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haberimizvar.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.