‘Allah korkusu varsa açıklayın’

GÜNDEM 16.06.2020 - 16:02, Güncelleme: 07.12.2020 - 14:05
 

‘Allah korkusu varsa açıklayın’

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TBMM'de Adalet Yürüyüşü’nün 3’ncü yıldönümünde düzenlenen grup toplantısında gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu.

haberimizvar.net-  Kılıçdaroğlu’nun ses getirecek açıklamalarından biri de son günlerde gündemin üst sıralarında yer alan Antalya Serik’te yaşanan 500 bin TL’lik rüşvet iddialarıydı. Bununla ilgili olarak sözlerine  “Daha önce AKP’lilere seslenmiştim bu kez sayın Bahçeli’ye sesleniyorum” diyerek başlayan CHP Lideri Kılıçdaroğlu, “Sayın Bahçeli’nin rüşvet konusunda hassas olduğunu biliyorum. Antalya’da bir toplantı yapılıyor, Valisi, Kaymakamı, A KP ve MHP milletvekilleri, belediye başkanları, ilçe başkanları, kurul müdürleri, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Kültür Turizm Bakanı Nuri Ersoy hep beraber bir toplantı yapıyorlar. Toplantının bir aşamasında 500 bin liradan sözediliyor. 500 bin lira ne oldu filan diye. Kültür Turizm Bakanı, Serik Belediyesi tarafından günübirlik alan işletmecisinden 500 bin TL para alındığını söylüyor. Bunun üzerine Serik’in mevcut belediye başkanı (ki, düzgün bir adam), “Bir dakika biz öyle 500 bin lira filan almadık” diyor. Bu sefer Dışişleri Bakanı diyor ki, ‘Sayın başkan senden önceki başkan aldı bu parayı’.. Şimdi eğer kul hakkını yemiyorsanız, eğer sizde vicdan, ahlak varsa, toplu iğne başı kadar Allah korkusu varsa söyleyin, kim aldı bu 500 bin lira parayı, rüşveti ?” dedi.   KİMSEDE TIK YOK ! Her şey açık ve net bir şekilde ortada olmasına rağmen kumsenin kılını kıpırdatmadığını belirten Kılıçdaroğlu şöyle devam ett: “Tık yok hiç kimsede. Bakan senden önceki olay deyince, belediye başkanı “Devletin bakanı olarak bunu biliyor da bu rüşvetin üzerine gitmiyorsanız yazıklar olsun” diyerek toplantıyı terkediyor. Kime yazıklar olsun diyeceğiz ? Saraya mı, iki bakana mı, oradaki milletvekillerine mi, sayın Bahçeliye mi yazıklar olsun diyeceğiz ? 500 bin liralık rüşvetin olduğunu herkes biliyor, belediye başkanı da oturmuş kendi sosyal sayfasında da yayınlamış. Nerede bu 500 bin lira. Savcı yok, kimse harekete geçmiyor. Bakanlardan ses yok. AKP ve MHP milletvekillerinden, il ve ilçe başkanlarından ses yok. Paranın AKP İl başkanlığı tarafından alındığı söyleniyor ondan da ses yok. Altındaki lüks arabanın ordan alındığı söyleniyor yine ses yok. Ya kul hakkı yemenin sevap olduğu ne zaman ortaya çıktı ? Kul hakkı yemenin günah olmadığı ne zaman ortaya çıktı ? Sizde vicdan yok mu, ahlak yok mu ya. En tepeden en aşağıya kadar hepsi dut yemiş bülbül gibi. Bunu her yerde anlatın. Bu rüşvet olayı bu kadar açık ve net. Belediye başkanı düzgün adammış demekki. ‘Bunu biliyor ve bir şey yapmıyorsanız yazıklar olsun’ diyor. Biz yazıklar olsun diyoruz ama bir şey olmuyor. Biliyorsunuz hırsızın yüzüne tükürürseniz yukardan yağmur yağıyor der. Türkiye bu konuda o noktaya doğru gidiyor. Bunun da takipçisi olacağız sonuna kadar.”   CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, grup toplantısında özetle şunları dile getirdi; “Üç yıl önce yürüdük. Neden yürüdük? Bu cennet vatanda kardeş olalım, kavga etmeyelim diye yürüdük. Bu cennet vatanda bir çocuk bile yatağa aç girmesin diye yürüdük. Bu ülkede haksız yere hapislerde çürüyen kardeşlerimiz için, kalemini satmayan gazeteciler için, hiçbir kişisel beklenti içinde olmaksızın 83 milyonun adalet talebi için yürüdük. Biz bu memlekette 83 milyon için yürüdük. Hâlâ aynı noktada mıyız? Hayır, o ilk adımımızdı. Bu mücadeleyi sonuna kadar sürdüreceğiz.  Evet yürüdüm. Kimseyi de davet etmedim. Ben ve eşim yalnız yürüyecektik. Ama adalet talebi o kadar yüksek ki, milyonlar yürüdü. Bizim böyle tarihsel bir sorumluluğumuz var. Geleceğe yürüdük, yürüyemeyenler bize destek oldu.”   HALK DUYMASIN DİYE İNSANLAR TUTUKLANIYOR “Anayasamız, ‘Devlet basın ve haber alma hürriyetlerini sağlayacak tedbirleri alır' diyor. 21. yüzyılın Türkiye’sinde durum tam tersi. Anayasaya taban tabana zıt uygulamalara imza atıyorlar! Müyesser Yıldız’ın tutuklanmasına sebep olan bütün bilgiler internette hâlâ var. Yalnızca Saray halk duymasın istiyor. O yüzden insanlar tutuklanıyor. Medyanın yüzde 90’ını havuz medyasına dönüştürdüler. Havuz medyasını vatandaş izlemedi. Vatandaşın izlediği, okuduğu medyayı ele geçirmeye çalıştılar. Havuz gazeteleri aynı manşeti atıyor. Ne yaparsanız yapın ne yazarsanız yazın, kumpasınıza katılmayacağız. Biz doğru haberin peşindeyiz. Sosyal medyada trollerle gündem oluşturmaya çalışıyorlar. Pek çok gazeteci hapiste. AİHM kararlarını bile uygulamıyorlar. Bu, firavunun adaletidir.”   YOKSULLUĞUN NEDENİ SARAY SOSYETESİ  “Boykot ettiğimiz kanalda yayın yapıyorlar, dört tane beslemenin karşısına bir CHP’li. Her birine 10’ar dakika veriyorlar. CHP’liye sıra geliyor, iki cümle kurunca süren doldu diyorlar. Çocuğuna ekmek bulmak için konteynerleri gezen kadını bu saraydakiler görüyor mu düşünüyor mu? Bütün kadınlara sesleniyorum, evinizde huzur yoksa sebebi Saray sosyetesidir.”   HIRSIZA DESTEK VEREN HIRSIZDIR “Devleti yönetenler, devleti arpalık olarak kullanamazlar! Çikolata kutusunda rüşvet alan adamı büyükelçi yaparsanız o ülke halkı şunu düşünür, bu rüşvetçiyi buraya gönderen de demek ki aynı meşreptendir. Hırsıza destek veren de hırsızdır. Çete nedir, yasa dışı bir işi yapmak için bir araya gelen insan topluluğu.”   FETÖ İŞBİRLİĞİNİ İTİRAF ETTİLER “Televizyona birisi çıktı. Biz FETÖ’yle işbirliği yaptık, Kemalistleri devirmek için dedi. Bu kardeşime öncelikle teşekkür ediyorum, bir gerçeği itiraf ettiği için. Bunu biz söylüyorduk ama halk bunlar muhalefet diyordu. Şimdi AKP’li biri itiraf etti.”   DEVLETİ SOYULACAK YER GÖRÜYORLAR “Geçenlerde banka yönetimine dünya şampiyonu bir güreşçi atadılar. Devleti devlet olarak değil, soyulacak yer olarak görüyorlar. Bu sporcu kardeşimizden tek ricam; elde ettiğin başarıları gölgeleme, teşekkür ederek bu görevi iade et kardeşim. Bankalara öyle kişiler atadılar ki adamlar ATM'den para çekmeyi bilmiyorlar ama bankanın yönetim kurulunda. 20 bin öğretmen atama bekliyor. Niye atama yapmıyorlar? Para gider diye. Müslüman harama el uzatmaz. Komşusu açken tok yatan bizden değildir. Çocuklar aç yatıyor birileri de üç, dört yerden maaş alıyorlar.  Üniversite mezunu nice insan evine ekmek götüremiyor, babalarının ellerine bakıyorlar. Kendilerine gelince Amerikalarda dünyalıklarını yaptılar, saraylarda oturuyorlar. Lafa gelince Müslümanız diyorlar.”   VERGİNİN HESABINI VEREMEYEN HIRSIZDIR “Saray’da yaşayan adam kirada yaşayan insandan neden para ister? Neden IBAN numarası verir? Sülük gibi, kene gibi emdiniz milletin kanını! Vatandaştan aldığın verginin hesabını vermiyorsan ‘sen hırsızsın' demektir! Siyasetin en temel kuralı hesap vermektir. Hesap vermiyor. Ama aldığı vergilerden ilk beş ayda tefecilere 65 milyar TL verdi!”   LİDER VESAYETİNİ KALDIRALIM CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu konuşmasının son bölümünde ise seçim yasasında değişiklik çalışmalarını değerlendirdi. Kılıçdaroğlu bununla ilgili de, “Gelin yüzde 10 seçim barajını kaldıralım. Yüzde 1 oy alan partinin genel başkanı meclise gelsin. Gelsin milletin meclisinde kürsüye çıkıp derdini anlatsın. Milletin vekilini millet seçsin liderler değil. Bunu heryerde söyleyin. Bu olursa lider vesayeti biter.  Herkes doğrudan doğruya seçmene gider. TBMM gerçek anlamda vesayetten kurtulur. AKP grubuna bakıyoruz hepsi Erdoğan’ın gözünün içine bakıyor. İsyan ettiklerini, rahatsızlıklarını biliyorum. Dolayısıyla parlamentoda milletin iradesi gerçek anlamda ortaya çıkmıyor. Milletin vekilini millet seçerse uzlaşı kültürü de ortaya çıkar. Ve güçler ayrılığı ilkesi gerçek anlamda hayata geçmiş olur. Parlemento yürütmeyi denetler. Yanlış varsa hesabını sorar” diye konuştu.  
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TBMM'de Adalet Yürüyüşü’nün 3’ncü yıldönümünde düzenlenen grup toplantısında gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu.

haberimizvar.net-  Kılıçdaroğlu’nun ses getirecek açıklamalarından biri de son günlerde gündemin üst sıralarında yer alan Antalya Serik’te yaşanan 500 bin TL’lik rüşvet iddialarıydı. Bununla ilgili olarak sözlerine  “Daha önce AKP’lilere seslenmiştim bu kez sayın Bahçeli’ye sesleniyorum” diyerek başlayan CHP Lideri Kılıçdaroğlu, “Sayın Bahçeli’nin rüşvet konusunda hassas olduğunu biliyorum. Antalya’da bir toplantı yapılıyor, Valisi, Kaymakamı, A KP ve MHP milletvekilleri, belediye başkanları, ilçe başkanları, kurul müdürleri, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Kültür Turizm Bakanı Nuri Ersoy hep beraber bir toplantı yapıyorlar. Toplantının bir aşamasında 500 bin liradan sözediliyor. 500 bin lira ne oldu filan diye. Kültür Turizm Bakanı, Serik Belediyesi tarafından günübirlik alan işletmecisinden 500 bin TL para alındığını söylüyor. Bunun üzerine Serik’in mevcut belediye başkanı (ki, düzgün bir adam), “Bir dakika biz öyle 500 bin lira filan almadık” diyor. Bu sefer Dışişleri Bakanı diyor ki, ‘Sayın başkan senden önceki başkan aldı bu parayı’.. Şimdi eğer kul hakkını yemiyorsanız, eğer sizde vicdan, ahlak varsa, toplu iğne başı kadar Allah korkusu varsa söyleyin, kim aldı bu 500 bin lira parayı, rüşveti ?” dedi.

 

KİMSEDE TIK YOK !

Her şey açık ve net bir şekilde ortada olmasına rağmen kumsenin kılını kıpırdatmadığını belirten Kılıçdaroğlu şöyle devam ett: “Tık yok hiç kimsede. Bakan senden önceki olay deyince, belediye başkanı “Devletin bakanı olarak bunu biliyor da bu rüşvetin üzerine gitmiyorsanız yazıklar olsun” diyerek toplantıyı terkediyor. Kime yazıklar olsun diyeceğiz ? Saraya mı, iki bakana mı, oradaki milletvekillerine mi, sayın Bahçeliye mi yazıklar olsun diyeceğiz ? 500 bin liralık rüşvetin olduğunu herkes biliyor, belediye başkanı da oturmuş kendi sosyal sayfasında da yayınlamış. Nerede bu 500 bin lira. Savcı yok, kimse harekete geçmiyor. Bakanlardan ses yok. AKP ve MHP milletvekillerinden, il ve ilçe başkanlarından ses yok. Paranın AKP İl başkanlığı tarafından alındığı söyleniyor ondan da ses yok. Altındaki lüks arabanın ordan alındığı söyleniyor yine ses yok. Ya kul hakkı yemenin sevap olduğu ne zaman ortaya çıktı ? Kul hakkı yemenin günah olmadığı ne zaman ortaya çıktı ? Sizde vicdan yok mu, ahlak yok mu ya. En tepeden en aşağıya kadar hepsi dut yemiş bülbül gibi. Bunu her yerde anlatın. Bu rüşvet olayı bu kadar açık ve net. Belediye başkanı düzgün adammış demekki. ‘Bunu biliyor ve bir şey yapmıyorsanız yazıklar olsun’ diyor. Biz yazıklar olsun diyoruz ama bir şey olmuyor. Biliyorsunuz hırsızın yüzüne tükürürseniz yukardan yağmur yağıyor der. Türkiye bu konuda o noktaya doğru gidiyor. Bunun da takipçisi olacağız sonuna kadar.”

 

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, grup toplantısında özetle şunları dile getirdi; “Üç yıl önce yürüdük. Neden yürüdük? Bu cennet vatanda kardeş olalım, kavga etmeyelim diye yürüdük. Bu cennet vatanda bir çocuk bile yatağa aç girmesin diye yürüdük. Bu ülkede haksız yere hapislerde çürüyen kardeşlerimiz için, kalemini satmayan gazeteciler için, hiçbir kişisel beklenti içinde olmaksızın 83 milyonun adalet talebi için yürüdük. Biz bu memlekette 83 milyon için yürüdük. Hâlâ aynı noktada mıyız? Hayır, o ilk adımımızdı. Bu mücadeleyi sonuna kadar sürdüreceğiz.  Evet yürüdüm. Kimseyi de davet etmedim. Ben ve eşim yalnız yürüyecektik. Ama adalet talebi o kadar yüksek ki, milyonlar yürüdü. Bizim böyle tarihsel bir sorumluluğumuz var. Geleceğe yürüdük, yürüyemeyenler bize destek oldu.”

 

HALK DUYMASIN DİYE İNSANLAR TUTUKLANIYOR

“Anayasamız, ‘Devlet basın ve haber alma hürriyetlerini sağlayacak tedbirleri alır' diyor. 21. yüzyılın Türkiye’sinde durum tam tersi. Anayasaya taban tabana zıt uygulamalara imza atıyorlar! Müyesser Yıldız’ın tutuklanmasına sebep olan bütün bilgiler internette hâlâ var. Yalnızca Saray halk duymasın istiyor. O yüzden insanlar tutuklanıyor. Medyanın yüzde 90’ını havuz medyasına dönüştürdüler. Havuz medyasını vatandaş izlemedi. Vatandaşın izlediği, okuduğu medyayı ele geçirmeye çalıştılar. Havuz gazeteleri aynı manşeti atıyor. Ne yaparsanız yapın ne yazarsanız yazın, kumpasınıza katılmayacağız. Biz doğru haberin peşindeyiz. Sosyal medyada trollerle gündem oluşturmaya çalışıyorlar. Pek çok gazeteci hapiste. AİHM kararlarını bile uygulamıyorlar. Bu, firavunun adaletidir.”

 

YOKSULLUĞUN NEDENİ SARAY SOSYETESİ

 “Boykot ettiğimiz kanalda yayın yapıyorlar, dört tane beslemenin karşısına bir CHP’li. Her birine 10’ar dakika veriyorlar. CHP’liye sıra geliyor, iki cümle kurunca süren doldu diyorlar.

Çocuğuna ekmek bulmak için konteynerleri gezen kadını bu saraydakiler görüyor mu düşünüyor mu? Bütün kadınlara sesleniyorum, evinizde huzur yoksa sebebi Saray sosyetesidir.”

 

HIRSIZA DESTEK VEREN HIRSIZDIR

“Devleti yönetenler, devleti arpalık olarak kullanamazlar! Çikolata kutusunda rüşvet alan adamı büyükelçi yaparsanız o ülke halkı şunu düşünür, bu rüşvetçiyi buraya gönderen de demek ki aynı meşreptendir. Hırsıza destek veren de hırsızdır. Çete nedir, yasa dışı bir işi yapmak için bir araya gelen insan topluluğu.”

 

FETÖ İŞBİRLİĞİNİ İTİRAF ETTİLER

“Televizyona birisi çıktı. Biz FETÖ’yle işbirliği yaptık, Kemalistleri devirmek için dedi. Bu kardeşime öncelikle teşekkür ediyorum, bir gerçeği itiraf ettiği için. Bunu biz söylüyorduk ama halk bunlar muhalefet diyordu. Şimdi AKP’li biri itiraf etti.”

 

DEVLETİ SOYULACAK YER GÖRÜYORLAR

“Geçenlerde banka yönetimine dünya şampiyonu bir güreşçi atadılar. Devleti devlet olarak değil, soyulacak yer olarak görüyorlar. Bu sporcu kardeşimizden tek ricam; elde ettiğin başarıları gölgeleme, teşekkür ederek bu görevi iade et kardeşim. Bankalara öyle kişiler atadılar ki adamlar ATM'den para çekmeyi bilmiyorlar ama bankanın yönetim kurulunda. 20 bin öğretmen atama bekliyor. Niye atama yapmıyorlar? Para gider diye. Müslüman harama el uzatmaz. Komşusu açken tok yatan bizden değildir. Çocuklar aç yatıyor birileri de üç, dört yerden maaş alıyorlar.  Üniversite mezunu nice insan evine ekmek götüremiyor, babalarının ellerine bakıyorlar. Kendilerine gelince Amerikalarda dünyalıklarını yaptılar, saraylarda oturuyorlar. Lafa gelince Müslümanız diyorlar.”

 

VERGİNİN HESABINI VEREMEYEN HIRSIZDIR

“Saray’da yaşayan adam kirada yaşayan insandan neden para ister? Neden IBAN numarası verir? Sülük gibi, kene gibi emdiniz milletin kanını! Vatandaştan aldığın verginin hesabını vermiyorsan ‘sen hırsızsın' demektir! Siyasetin en temel kuralı hesap vermektir. Hesap vermiyor. Ama aldığı vergilerden ilk beş ayda tefecilere 65 milyar TL verdi!”

 

LİDER VESAYETİNİ KALDIRALIM

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu konuşmasının son bölümünde ise seçim yasasında değişiklik çalışmalarını değerlendirdi. Kılıçdaroğlu bununla ilgili de, “Gelin yüzde 10 seçim barajını kaldıralım. Yüzde 1 oy alan partinin genel başkanı meclise gelsin. Gelsin milletin meclisinde kürsüye çıkıp derdini anlatsın. Milletin vekilini millet seçsin liderler değil. Bunu heryerde söyleyin. Bu olursa lider vesayeti biter.  Herkes doğrudan doğruya seçmene gider. TBMM gerçek anlamda vesayetten kurtulur. AKP grubuna bakıyoruz hepsi Erdoğan’ın gözünün içine bakıyor. İsyan ettiklerini, rahatsızlıklarını biliyorum. Dolayısıyla parlamentoda milletin iradesi gerçek anlamda ortaya çıkmıyor. Milletin vekilini millet seçerse uzlaşı kültürü de ortaya çıkar. Ve güçler ayrılığı ilkesi gerçek anlamda hayata geçmiş olur. Parlemento yürütmeyi denetler. Yanlış varsa hesabını sorar” diye konuştu.  

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haberimizvar.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.