Sokaklar..

GÜNDEM 05.02.2023 - 13:31, Güncelleme: 05.02.2023 - 13:31
 

Sokaklar..

Nefes alan, nabzı atan sokaklar.

Aslında yaşadığımız her şeyi bizim göremediğimiz gözleri ile gören ve duyan sokaklar.. Biliyor musunuz? Sokakların gözleri ve kulakları var. Kimi zaman gözlerini kapıyorlar veya başka yerlere bakıyorlar. Kimi zaman da kulaklarını tıkıyorlar. Belki de 80’lerden ya da 90’lardan kalma bir walkman kulaklarda( burada, bir müzik çalarda dahi eril dil var, eril hakimiyet Wakman?), sağır edici bir pop ya da alaturka. Hiç bir şeyi duymamayı tercih ediyorlar. Sokaklar canlı, sokaklar bitkisel hayatta. Sokakların nabzı var. Eski bir meslek alışkanlığı belki. Elim bu nabzın üstünde sayıyorum habire. 1-2-.5-.10.....30-.....50.... Umut var mı yaşamaya dair?  Evet, nabız atıyor hâlâ, hâlâ umut var.. Sokakların hücreleri/ kanı insanlar. Alyuvarlar, akyuvarlar gibi oradan oraya koşturuyorlar. Hayat bir mücadele, o mücadelede kesintisiz, aldıkları oksijeni sokaklara taşıyorlar. Kiminde karbondioksit yoğunlaşmış sokağın nefesini kesiyor, kimi ise hayatı sokaklara taşıyor. Sokaklar hayat verenlerle yaşıyorlar. Bakıyorum sokaklara seçim öncesinde. Hayatı, umudu taşıması gereken insan yüzlerine. Kiminin omuzları çökük pejmürde, kiminin başı havada sanırsın her şey şahane. Kimisi ise duyarsızlık kasmış kendisine ve insanlar sokakta yürüyorlar. Şahane olan kısım az tabii, bunlar ya çoluk çocuk, ya da duyarsız birer fani. Zaten zengin insanların, o bir avuç ayrıcalıklı insanın sokaklarda işi ne? Bu sokaklar sıradan insanların ve çıkmaz yolları  onların sırça köşklerine. Soruyorum; “hani yani durum bu durum”. “Sokağımızı güzelleştirelim, yaşatalım ve birlikte insanca  yaşayalım.” Bakıyor kimisi anlamsız yüzüme.. “Siyasetle illgilenmem diyor”, belki gitmem bile seçime. Peki ama;” siyaset ilgileniyor seninle”? Ataerkil düzenin eli sopalı kocası/sevgilisi var karşında belki de? Cinsiyetin fark etmez böylesine. Boyun mu eğeceksin öğrenilmiş/ öğretilmiş çaresizliğine? Dinlemiyor, uzaklaşıyor hızla hücre. Belli ki kabullenmiş kaderini, başkalarının akışına bırakmış kendini yüzüyor nehirde. Bazıları hiç bakmıyorlar bile, dönüp gidiyorlar. Belki bir korku, belki bir ötekileştirme. Sessizce kayıyorlar sokaktan, insanların belki  yüzüne bile bakmadan. Fark etmiyorlar, sokak meraklı, sokak bakıyor aslında onların yüzüne. Ve umut arıyor, hayat arıyor gözlerinde. Uyuşturucu her yerde  büyük bela.. Mecazen de olsa zerk edilmiş uyuşturucu sokakların ana damarlarına. Düşünceler de uyuşmuş böylece, insanlar uyuşmuş. Kimisi bunun etkisinde, yaşıyor ”muş” gibi yapıyor, “benim yolum belli” diyor” bak işine”. Ve aynı sokaklarda yaşıyoruz her biriyle. Aynı alışverişleri yapıyoruz travma merkezlerinde. Aynı balyozu hissediyoruz tepemizde. Sanırsın morfin verilmiş 3-5 doz, sarılmış uyuşturucuya, başka görüyor dünyayı, bakıyor kendi işine. Bir de akyuvarlar var ki her yerde. Mücadele ediyor sokakların her köşesinde. Çoğalıyorlar, birleşiyorlar birlikte. “Herkes için insan gibi yaşamak” diyor, “eşitlik, kardeşlik, özgürlük, demokrasi, hak, hukuk, adalet, liyakat” diyor bağırıyorlar ha bire. Mücadele büyük mücadele. Ortak aday önemli, seçimi kazanması önemli, esas ilaç bu işte. Seçim masası ameliyat masası olacak sanki. Ya birleşecek insanlar ortak adayda ve iyileşecek/ ayağa kalkacak sokaklar iyileşecek bünye. Ya da hâlâ kalacak bitkisel hayatta, orasında burasında kablolar, ağrı için verilmeye devam eden uyuşturucularla..Önce en zayıf kesimler ( yoksullar, kadınlar,  lgbt ler, ötekileştirilmiş herkes) vurulacak, iyice zayıflayacak bu gidişle. Bu sebeple ortak aday önemli, bu sebeple uzlaşı önemli. Bu sebeple kahretmeden, kişisel menfaatlere girmeden, düşünerek adayın belirlenmesi ve insanlara umut olması önemli.  Bu sebepledir ki düzgün bir adayda birleşilmesi önemli. Ötekileştirmeden, berikileştirmeden, tek bir sesin değil, çoklu seslerin de sesinin duyulacağı bir meclisin olması önemli. Seçim sandıklarına gidilmesi  ve sandıklara sahip çıkılması önemli. Açmalı sokaklar, açmalı hücreler kulaklarını ve gözlerini. En çok da kadınlar, kadınlarımız kendi kendilerine düşünmeli. Sorgulamalı hayatlarını, yaşadıklarını, yaşananları ve kendilerini. Uzak bir zamanda değildi unutulmasın; ”kadınlar da insandır” söylemi. Haklarınıza sahip çıkın, verilmeyeni alın. Aldığınızı kaybetmeyin, bu önemli. Kula kulluk etmek değildir bunun çaresi. Boşuna heveslenmeyin, söylemlerde görülen o ki; tasarladıkları cennette nuri yok. Huriler var orada da, ballandıra ballandıra anlatılan. Paşalar tatilde güzel huriler hizmetkar, siz nesiniz ki?  Peki inandığınız Yaradan, yarattıkları arasında ayrım gözetir mi? Kutsal ana, eş gibi süslü söylemlerle baskıya/ sömürüye boyun eğmek çare mi? Hani bizlere verilen aklın hikmeti? Akıllarımızı başımıza devşirmeli. Bana kalırsa akyuvarlar kazanacak bu  mücadeleyi. Öğrenilmiş çaresizliğe, “kader bu” deyişine teslim olmasınlar hiçbiri. Hepimiz akılla ve akıllı davranalım yeter ki.              
Nefes alan, nabzı atan sokaklar.

Aslında yaşadığımız her şeyi bizim göremediğimiz gözleri ile gören ve duyan sokaklar..
Biliyor musunuz? Sokakların gözleri ve kulakları var.
Kimi zaman gözlerini kapıyorlar veya başka yerlere bakıyorlar.
Kimi zaman da kulaklarını tıkıyorlar.
Belki de 80’lerden ya da 90’lardan kalma bir walkman kulaklarda( burada, bir müzik çalarda dahi eril dil var, eril hakimiyet Wakman?), sağır edici bir pop ya da alaturka. Hiç bir şeyi duymamayı tercih ediyorlar.
Sokaklar canlı, sokaklar bitkisel hayatta. Sokakların nabzı var.
Eski bir meslek alışkanlığı belki.
Elim bu nabzın üstünde sayıyorum habire.
1-2-.5-.10.....30-.....50....
Umut var mı yaşamaya dair? 
Evet, nabız atıyor hâlâ, hâlâ umut var..
Sokakların hücreleri/ kanı insanlar. Alyuvarlar, akyuvarlar gibi oradan oraya koşturuyorlar.
Hayat bir mücadele, o mücadelede kesintisiz, aldıkları oksijeni sokaklara taşıyorlar. Kiminde karbondioksit yoğunlaşmış sokağın nefesini kesiyor, kimi ise hayatı sokaklara taşıyor.
Sokaklar hayat verenlerle yaşıyorlar.
Bakıyorum sokaklara seçim öncesinde. Hayatı, umudu taşıması gereken insan yüzlerine. Kiminin omuzları çökük pejmürde, kiminin başı havada sanırsın her şey şahane. Kimisi ise duyarsızlık kasmış kendisine ve insanlar sokakta yürüyorlar.
Şahane olan kısım az tabii, bunlar ya çoluk çocuk, ya da duyarsız birer fani.
Zaten zengin insanların, o bir avuç ayrıcalıklı insanın sokaklarda işi ne?
Bu sokaklar sıradan insanların ve çıkmaz yolları  onların sırça köşklerine.
Soruyorum; “hani yani durum bu durum”. “Sokağımızı güzelleştirelim, yaşatalım ve birlikte insanca  yaşayalım.”
Bakıyor kimisi anlamsız yüzüme..
“Siyasetle illgilenmem diyor”, belki gitmem bile seçime. Peki ama;” siyaset ilgileniyor seninle”? Ataerkil düzenin eli sopalı kocası/sevgilisi var karşında belki de? Cinsiyetin fark etmez böylesine. Boyun mu eğeceksin öğrenilmiş/ öğretilmiş çaresizliğine? Dinlemiyor, uzaklaşıyor hızla hücre. Belli ki kabullenmiş kaderini, başkalarının akışına bırakmış kendini yüzüyor nehirde.
Bazıları hiç bakmıyorlar bile, dönüp gidiyorlar. Belki bir korku, belki bir ötekileştirme. Sessizce kayıyorlar sokaktan, insanların belki  yüzüne bile bakmadan. Fark etmiyorlar, sokak meraklı, sokak bakıyor aslında onların yüzüne. Ve umut arıyor, hayat arıyor gözlerinde.
Uyuşturucu her yerde  büyük bela..
Mecazen de olsa zerk edilmiş uyuşturucu sokakların ana damarlarına.
Düşünceler de uyuşmuş böylece, insanlar uyuşmuş.
Kimisi bunun etkisinde, yaşıyor ”muş” gibi yapıyor, “benim yolum belli” diyor” bak işine”. Ve aynı sokaklarda yaşıyoruz her biriyle.
Aynı alışverişleri yapıyoruz travma merkezlerinde. Aynı balyozu hissediyoruz tepemizde. Sanırsın morfin verilmiş 3-5 doz, sarılmış uyuşturucuya, başka görüyor dünyayı, bakıyor kendi işine.
Bir de akyuvarlar var ki her yerde.
Mücadele ediyor sokakların her köşesinde. Çoğalıyorlar, birleşiyorlar birlikte.
“Herkes için insan gibi yaşamak” diyor, “eşitlik, kardeşlik, özgürlük, demokrasi, hak, hukuk, adalet, liyakat” diyor bağırıyorlar ha bire. Mücadele büyük mücadele.
Ortak aday önemli, seçimi kazanması önemli, esas ilaç bu işte.
Seçim masası ameliyat masası olacak sanki. Ya birleşecek insanlar ortak adayda ve iyileşecek/ ayağa kalkacak sokaklar iyileşecek bünye.
Ya da hâlâ kalacak bitkisel hayatta, orasında burasında kablolar, ağrı için verilmeye devam eden uyuşturucularla..Önce en zayıf kesimler ( yoksullar, kadınlar,  lgbt ler, ötekileştirilmiş herkes) vurulacak, iyice zayıflayacak bu gidişle.
Bu sebeple ortak aday önemli, bu sebeple uzlaşı önemli.
Bu sebeple kahretmeden, kişisel menfaatlere girmeden, düşünerek adayın belirlenmesi ve insanlara umut olması önemli. 
Bu sebepledir ki düzgün bir adayda birleşilmesi önemli. Ötekileştirmeden, berikileştirmeden, tek bir sesin değil, çoklu seslerin de sesinin duyulacağı bir meclisin olması önemli. Seçim sandıklarına gidilmesi  ve sandıklara sahip çıkılması önemli.
Açmalı sokaklar, açmalı hücreler kulaklarını ve gözlerini.
En çok da kadınlar, kadınlarımız kendi kendilerine düşünmeli. Sorgulamalı hayatlarını, yaşadıklarını, yaşananları ve kendilerini. Uzak bir zamanda değildi unutulmasın; ”kadınlar da insandır” söylemi. Haklarınıza sahip çıkın, verilmeyeni alın. Aldığınızı kaybetmeyin, bu önemli. Kula kulluk etmek değildir bunun çaresi. Boşuna heveslenmeyin, söylemlerde görülen o ki; tasarladıkları cennette nuri yok. Huriler var orada da, ballandıra ballandıra anlatılan. Paşalar tatilde güzel huriler hizmetkar, siz nesiniz ki?  Peki inandığınız Yaradan, yarattıkları arasında ayrım gözetir mi? Kutsal ana, eş gibi süslü söylemlerle baskıya/ sömürüye boyun eğmek çare mi? Hani bizlere verilen aklın hikmeti? Akıllarımızı başımıza devşirmeli.
Bana kalırsa akyuvarlar kazanacak bu  mücadeleyi. Öğrenilmiş çaresizliğe, “kader bu” deyişine teslim olmasınlar hiçbiri. Hepimiz akılla ve akıllı davranalım yeter ki.

 

 

 

 

 

 

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haberimizvar.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.