Tren rayları

GÜNDEM 11.03.2023 - 12:18, Güncelleme: 11.03.2023 - 12:18
 

Tren rayları

Ne güzel görünür tren rayları uzaktan bakınca, ne şahane...

Ne güzel görünür tren rayları uzaktan bakınca, ne şahane... Kimi zaman vuslatı çağrıştırır birilerine, Kimi zaman ayrılığı… Kimi için uygarlık / modernliktir. Kimi için vagonlardaki kıymetli yük ve para. Kiminin aklına romanlar gelir, Kiminin aklına vagonlardaki antlaşmalar. Seyahatler gelir akla sonra, keyifle süslenen masalar… Öylece hep uzar gider uzaklara raylar… Bir yılan gibi kıvrılarak dağların, tepelerin, vadilerin, nehirlerin ardından, usul usul akar trenler rayların üstünde. Kimi bakınca huzur bulur, kimi hüzün... Kimi hasretle ağlar, kimi umutla bakar. Kiminin ekmeği, kiminin derdi. Uzar gider ötelere sorgusuz sualsiz tren rayları... Yıllar boyu ürkmüş, bakamamışımdır ben o raylara. Çook eskilerden kalan bir hatıra huzursuz eder beni, hüzünlendirir umarsızca. İstanbul’da bir hastane odası, belki 10-12 belki 13-14 yaşlarında bir genç gelir aklıma. Geçmiş zaman. Yüzü güneş gibi aydınlık, bakışları ceylan gibi, konuşması, ifadesi tam bir büyük, çocuk değil sanki tam bir beyefendi. Bense o zamanlar 16-17 yaşlarında stajdaki bir liseli. Stajımın son günü ve son saatleri. İstanbul’daki tren istasyonlarından biriymiş çocukların oyun yeri. Maalesef bu çocuğumuzun da. Oyun bitimi hastaneydi. Moral vermek gerekliydi, psikolojisi önemli. Aklı başındaydı, yeni kendine gelmiş, “ayaklarım uyuşmuş” diyordu, “çok bir şey yok değil mi? “ .Hastane odası birden buz kesmişti, anne baba sakin olmaya, güler yüzle, şefkatle çocuğu rahatlatmaya çalışıyordu. Canı kurtulmuştu, hayattaydı, bu en büyük mucizeydi. Nasıl söylenirdi ki? Zamanı vardı henüz ve moral gerekliydi. O zaman sanırım öğrendim, hüzün ve acı dolu olsan da, için kan ağlasa da kimi zaman metanet, sabır ve tebessüm gerekliydi. Hayat bir öğretmen hem de en acımasızından… Yüreğimde derin bir hüzün, tutmaya çalıştığım gözyaşlarımla, güzel dileklerle tebessümle ayrıldım yanlarından.  O zamandan beridir tren rayları bana, bir gencin hayallerini yitirdiği yer olarak göründü. Uzun süre trenle yolculuk yapmadım/yapamadım, uzak kaldım.  Tabi tam 35 yıl sonra dostlarımla hiç gidemediğim, göremediğim ülkemizin doğusunu, iklimini, yaşamını keşfetmek/ tanımak üzere doğu seyahatine çıkıncaya dek.  İçimde yine eskilerden kalma bir hüzün,  Merakla ve istekle yol aldım bu defa o raylarda. Bu tren ve raylarsa beni başka güzel illerimize ve başka diyarlara götürdü. Benim gidemeyeceğim, ulaşamayacağım noktalara. Eskiden kalma hüzün mü? İçerde bir yerlerde yaşıyor hâlâ. Kazalar maalesef daima bir risk, her an, her yerde, hepimizin yanı başında. Umarım hayatına güzelliklerle, iyiliklere devam etmiştir o genç arkadaşımız. Umarım hayalleri gerçekleşmiş, uzun, sağlıklı ve mutlu bir ömür sürmektedir. Ve umarım bir daha hiç kimsenin hayallerini çalmamıştır ve çalmaz o tren rayları. Dilerim ki sadece güzel hatıralar bıraksın insanlara. Hep iyiye, iyiliğe, mutluluğa ve huzura ulaşsın sonu rayların. Hüzün, acı ve keder bırakmasın geride.. Demem o ki kiminin hayalleridir raylar, Kiminin hayallerinin bitimi. Her şeyin anlamı, çağrıştırdığı şey farklıdır insanlarda. Her yaşam/yaşanan farklıdır, her insan hayatı ayrı bir roman. Zaten her şey de değişir/ farklılaşır zamanla. Farklılıkların sebebini aramak boşuna. Önemli olan saygıyla, bu farklılıkları anlamaktır aslında. Fotoğraf Turistik Doğu Ekspresi Turu’ndan vagondan çekilmiş bir görüntü. Vakit ve nakit imkânı bulduğunuzda doğuya gitmemişseniz bence gidin derim. Özellikle kendine has binaları, planlı bir şehir olması, Sarıkamış’ı Ani’si,  Çıldır Gölü ile Kars ve çevresi, mümkünse uzman bir rehber eşliğinde mutlaka görülmesi gereken yerlerden. Bizim uzman rehberimiz bölgeden Nurhan Bayraktar Alp’ti. Sağ olsun engin bölge ve tarih bilgisi ile bizim bilgi açlığımızı giderdi. Güzel, kazasız, huzurlu, aydınlık ve mutlu günlerde kalın. Raylar size sadece macerayı, seyahati ve keyifli geçen veya geçecek olan güzel günleri hatırlatsın. ​      
Ne güzel görünür tren rayları uzaktan bakınca, ne şahane...

Ne güzel görünür tren rayları uzaktan bakınca, ne şahane...
Kimi zaman vuslatı çağrıştırır birilerine,
Kimi zaman ayrılığı…
Kimi için uygarlık / modernliktir.
Kimi için vagonlardaki kıymetli yük ve para.
Kiminin aklına romanlar gelir,
Kiminin aklına vagonlardaki antlaşmalar.
Seyahatler gelir akla sonra, keyifle süslenen masalar…
Öylece hep uzar gider uzaklara raylar…
Bir yılan gibi kıvrılarak dağların, tepelerin, vadilerin, nehirlerin ardından, usul usul akar trenler rayların üstünde.
Kimi bakınca huzur bulur, kimi hüzün...
Kimi hasretle ağlar, kimi umutla bakar.
Kiminin ekmeği, kiminin derdi.
Uzar gider ötelere sorgusuz sualsiz tren rayları...
Yıllar boyu ürkmüş, bakamamışımdır ben o raylara.
Çook eskilerden kalan bir hatıra huzursuz eder beni, hüzünlendirir umarsızca.
İstanbul’da bir hastane odası, belki 10-12 belki 13-14 yaşlarında bir genç gelir aklıma. Geçmiş zaman.
Yüzü güneş gibi aydınlık, bakışları ceylan gibi, konuşması, ifadesi tam bir büyük, çocuk değil sanki tam bir beyefendi. Bense o zamanlar 16-17 yaşlarında stajdaki bir liseli. Stajımın son günü ve son saatleri. İstanbul’daki tren istasyonlarından biriymiş çocukların oyun yeri. Maalesef bu çocuğumuzun da. Oyun bitimi hastaneydi.
Moral vermek gerekliydi, psikolojisi önemli. Aklı başındaydı, yeni kendine gelmiş, “ayaklarım uyuşmuş” diyordu, “çok bir şey yok değil mi? “ .Hastane odası birden buz kesmişti, anne baba sakin olmaya, güler yüzle, şefkatle çocuğu rahatlatmaya çalışıyordu. Canı kurtulmuştu, hayattaydı, bu en büyük mucizeydi. Nasıl söylenirdi ki? Zamanı vardı henüz ve moral gerekliydi.
O zaman sanırım öğrendim, hüzün ve acı dolu olsan da, için kan ağlasa da kimi zaman metanet, sabır ve tebessüm gerekliydi. Hayat bir öğretmen hem de en acımasızından…
Yüreğimde derin bir hüzün, tutmaya çalıştığım gözyaşlarımla, güzel dileklerle tebessümle ayrıldım yanlarından. 
O zamandan beridir tren rayları bana, bir gencin hayallerini yitirdiği yer olarak göründü. Uzun süre trenle yolculuk yapmadım/yapamadım, uzak kaldım. 
Tabi tam 35 yıl sonra dostlarımla hiç gidemediğim, göremediğim ülkemizin doğusunu, iklimini, yaşamını keşfetmek/ tanımak üzere doğu seyahatine çıkıncaya dek. 
İçimde yine eskilerden kalma bir hüzün, 
Merakla ve istekle yol aldım bu defa o raylarda.
Bu tren ve raylarsa beni başka güzel illerimize ve başka diyarlara götürdü.
Benim gidemeyeceğim, ulaşamayacağım noktalara.
Eskiden kalma hüzün mü? İçerde bir yerlerde yaşıyor hâlâ.
Kazalar maalesef daima bir risk, her an, her yerde, hepimizin yanı başında.
Umarım hayatına güzelliklerle, iyiliklere devam etmiştir o genç arkadaşımız.
Umarım hayalleri gerçekleşmiş, uzun, sağlıklı ve mutlu bir ömür sürmektedir.
Ve umarım bir daha hiç kimsenin hayallerini çalmamıştır ve çalmaz o tren rayları.
Dilerim ki sadece güzel hatıralar bıraksın insanlara.
Hep iyiye, iyiliğe, mutluluğa ve huzura ulaşsın sonu rayların. Hüzün, acı ve keder bırakmasın geride..
Demem o ki kiminin hayalleridir raylar,
Kiminin hayallerinin bitimi.
Her şeyin anlamı, çağrıştırdığı şey farklıdır insanlarda. Her yaşam/yaşanan farklıdır, her insan hayatı ayrı bir roman. Zaten her şey de değişir/ farklılaşır zamanla. Farklılıkların sebebini aramak boşuna. Önemli olan saygıyla, bu farklılıkları anlamaktır aslında.
Fotoğraf Turistik Doğu Ekspresi Turu’ndan vagondan çekilmiş bir görüntü.
Vakit ve nakit imkânı bulduğunuzda doğuya gitmemişseniz bence gidin derim. Özellikle kendine has binaları, planlı bir şehir olması, Sarıkamış’ı Ani’si,  Çıldır Gölü ile Kars ve çevresi, mümkünse uzman bir rehber eşliğinde mutlaka görülmesi gereken yerlerden. Bizim uzman rehberimiz bölgeden Nurhan Bayraktar Alp’ti. Sağ olsun engin bölge ve tarih bilgisi ile bizim bilgi açlığımızı giderdi.
Güzel, kazasız, huzurlu, aydınlık ve mutlu günlerde kalın.
Raylar size sadece macerayı, seyahati ve keyifli geçen veya geçecek olan güzel günleri hatırlatsın.



 

 

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haberimizvar.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.