Yavuz Özcan Parkı bizi bekliyor

22.10.2019 - 14:37, Güncelleme: 07.12.2020 - 14:04
 

Yavuz Özcan Parkı bizi bekliyor

Söze, Menderes Türel döneminde güya yenilenen Yavuz Özcan Parkı’nın mevcut durumuyla başlayalım. Park tinerci, şarapçı, esrarkeş yatağı haline geldi. Vatandaş giremiyor, dolaşamıyor. Özellikle akşam belli bir saatten sonra, hava kararmaya başlayınca tam bir suç bölgesi… Parka sahip çıkacak kimse olmadığı için her tür gayrimeşru cirit atıyor ortalıkta. Konu geçenlerde Muratpaşa muhtarlarıyla görüşen Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’e de aktarıldı. Deniz Mahallesi Muhtarı Mustafa Öztürk, “Buraya bir çay bahçesi yapmak mümkün değil mi?” diye sordu. Çünkü parkın bu halinden en çok Deniz Mahallesi sakinleri etkileniyor. Hemen önlerindeki yeşil alanı gönüllerince kullanamıyorlar. Böcek de, “Bakalım” yanıtı verdi. Aydınlığı ele geçiren karanlık Bu gelişmeyi aktardıktan sonra, Yavuz Özcan Parkı’nın geçmişini birlikte hatırlayalım. CHP’li Bekir Kumbul döneminde düzenlenen, halkın kullanımına açılan parktaki işletmeler de Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’ne (ÇYDD) verilmişti. Çağdaş Yaşam Lokali isimli mekanı da hepimizin yakından tanıdığı, Antalyalıların Hüsnü Baba’sı olan Hüsnü Şahin işletiyordu. Menderes Türel’in tabiriyle ‘müstecir’, yani kiracıydı. Yolu o lokale düşmeyen, o parktan geçmeyen, bir bardak çay içmeyen kimse yoktur herhalde. Menderes Türel’in kafayı taktığı iki mekandan birisi olma nedeni de bu zaten. İnsanların, özellikle kendisine muhalif diye gördüğü çevrelerin biraz soluklanıp iki lafın belini kırdığı bir yerdi orası. ANSAN çay bahçesini polis zoruyla boşalttırdıysa Çağdaş Yaşam’ı da buldozerlerle yıkıp geçti. ‘Yeniden düzenleme’ kılıfıyla bomboş, ruhsuz, sahipsiz, beton yığını bir park yaptı orayı. Kent merkezinde, ama kimsenin oturamadığı, karanlık tiplerin ele geçirdiği çürük bir diş haline getirdi. Hüsnü Şahin ceketini alıp çıktı Türel’in bu saldırganlığına karşı ÇYDD dava açtı ve tazminat hakkı kazandı. Bildiğim kadarıyla dernek Büyükşehir Belediyesi’nden, bu vandallığa karşılık yüklü  bir miktarda tazminat alacak. Yani Çağdaş Yaşam’ın mağduriyeti giderilmiş olacak. Peki, Hüsnü Şahin’in mağduriyeti? Parkta Türel’in yıktırdığı mekanların bütün yatırımını, tefrişatını, mutfağını, çay ocağını Hüsnü Şahin yapmıştı. Ceketini alıp çıktı oradan. Türel’in kini, öfkesi bize ait olan her şeyin, bütün anılarımızın, sohbetlerimizin, dostluklarımızın üzerinden silindir gibi geçti. Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal el uzattı o günlerde hem ANSAN’a, hem de Çağdaş Yaşam’a, daha doğrusu Hüsnü Şahin’e… Adı ‘Çukur’a çıkan şu anki yerinde, eski günleri yad ederek hayata tutunmaya çalışıyor Hüsnü Şahin… Tabii hala Antalya’da, özellikle sol siyasetin, muhalif kültürün en canlı, en hararetli şekilde yaşandığı, diri tutulduğu, ayakta kaldığı belki de tek mekan… Bunu kabul etmeyecek kimse yoktur herhalde. Yavuz Özcan Parkı onur meselesi Bütün bunları özetledikten sonra, bugüne gelelim. Yani Yavuz Özcan gündemine… Eğer parkı derleyip toparlamak, güvenli ve halkın kullanabileceği bir hale getirmek için alana çay bahçesi ya da benzeri bir mekan yapılacaksa, bu öncelikle Hüsnü Şahin’in hakkıdır. Menderes Türel başta olmak üzere on yılların her tür zulmüne karşı direnen Hüsnü Şahin’in itibarını iade etmek gerekiyor. Bu, yolu oradan geçen, bizim toprağımıza ayak basan, birlikte yürünülen herkes için bir onur meselesidir. Basit bir çay bahçesi ya da mekan değil, Antalya’nın gündemini konuşan, tartışan, belirleyen, belirlemeye çalışan, hararetli, canlı, diri düşüncelerin soluk aldığı, varlığını sürdürdüğü bir yerdir orası… Aynı zamanda artık hayatta olmayan, çerçeveli fotoğraflardan bizi izleyen dostlarımızın, arkadaşlarımızın, ağabeylerimizin mirasıdır, emanetidir. Yavuz Özcan Parkı’nın işte bu ruhuna, bu tarihine geri dönmesi lazım… Bekliyoruz!  

Söze, Menderes Türel döneminde güya yenilenen Yavuz Özcan Parkı’nın mevcut durumuyla başlayalım. Park tinerci, şarapçı, esrarkeş yatağı haline geldi. Vatandaş giremiyor, dolaşamıyor. Özellikle akşam belli bir saatten sonra, hava kararmaya başlayınca tam bir suç bölgesi… Parka sahip çıkacak kimse olmadığı için her tür gayrimeşru cirit atıyor ortalıkta. Konu geçenlerde Muratpaşa muhtarlarıyla görüşen Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’e de aktarıldı. Deniz Mahallesi Muhtarı Mustafa Öztürk, “Buraya bir çay bahçesi yapmak mümkün değil mi?” diye sordu. Çünkü parkın bu halinden en çok Deniz Mahallesi sakinleri etkileniyor. Hemen önlerindeki yeşil alanı gönüllerince kullanamıyorlar. Böcek de, “Bakalım” yanıtı verdi.

Aydınlığı ele geçiren karanlık

Bu gelişmeyi aktardıktan sonra, Yavuz Özcan Parkı’nın geçmişini birlikte hatırlayalım. CHP’li Bekir Kumbul döneminde düzenlenen, halkın kullanımına açılan parktaki işletmeler de Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’ne (ÇYDD) verilmişti. Çağdaş Yaşam Lokali isimli mekanı da hepimizin yakından tanıdığı, Antalyalıların Hüsnü Baba’sı olan Hüsnü Şahin işletiyordu. Menderes Türel’in tabiriyle ‘müstecir’, yani kiracıydı. Yolu o lokale düşmeyen, o parktan geçmeyen, bir bardak çay içmeyen kimse yoktur herhalde. Menderes Türel’in kafayı taktığı iki mekandan birisi olma nedeni de bu zaten. İnsanların, özellikle kendisine muhalif diye gördüğü çevrelerin biraz soluklanıp iki lafın belini kırdığı bir yerdi orası. ANSAN çay bahçesini polis zoruyla boşalttırdıysa Çağdaş Yaşam’ı da buldozerlerle yıkıp geçti. ‘Yeniden düzenleme’ kılıfıyla bomboş, ruhsuz, sahipsiz, beton yığını bir park yaptı orayı. Kent merkezinde, ama kimsenin oturamadığı, karanlık tiplerin ele geçirdiği çürük bir diş haline getirdi.

Hüsnü Şahin ceketini alıp çıktı

Türel’in bu saldırganlığına karşı ÇYDD dava açtı ve tazminat hakkı kazandı. Bildiğim kadarıyla dernek Büyükşehir Belediyesi’nden, bu vandallığa karşılık yüklü  bir miktarda tazminat alacak. Yani Çağdaş Yaşam’ın mağduriyeti giderilmiş olacak. Peki, Hüsnü Şahin’in mağduriyeti? Parkta Türel’in yıktırdığı mekanların bütün yatırımını, tefrişatını, mutfağını, çay ocağını Hüsnü Şahin yapmıştı. Ceketini alıp çıktı oradan. Türel’in kini, öfkesi bize ait olan her şeyin, bütün anılarımızın, sohbetlerimizin, dostluklarımızın üzerinden silindir gibi geçti. Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal el uzattı o günlerde hem ANSAN’a, hem de Çağdaş Yaşam’a, daha doğrusu Hüsnü Şahin’e… Adı ‘Çukur’a çıkan şu anki yerinde, eski günleri yad ederek hayata tutunmaya çalışıyor Hüsnü Şahin… Tabii hala Antalya’da, özellikle sol siyasetin, muhalif kültürün en canlı, en hararetli şekilde yaşandığı, diri tutulduğu, ayakta kaldığı belki de tek mekan… Bunu kabul etmeyecek kimse yoktur herhalde.

Yavuz Özcan Parkı onur meselesi

Bütün bunları özetledikten sonra, bugüne gelelim. Yani Yavuz Özcan gündemine… Eğer parkı derleyip toparlamak, güvenli ve halkın kullanabileceği bir hale getirmek için alana çay bahçesi ya da benzeri bir mekan yapılacaksa, bu öncelikle Hüsnü Şahin’in hakkıdır. Menderes Türel başta olmak üzere on yılların her tür zulmüne karşı direnen Hüsnü Şahin’in itibarını iade etmek gerekiyor. Bu, yolu oradan geçen, bizim toprağımıza ayak basan, birlikte yürünülen herkes için bir onur meselesidir. Basit bir çay bahçesi ya da mekan değil, Antalya’nın gündemini konuşan, tartışan, belirleyen, belirlemeye çalışan, hararetli, canlı, diri düşüncelerin soluk aldığı, varlığını sürdürdüğü bir yerdir orası… Aynı zamanda artık hayatta olmayan, çerçeveli fotoğraflardan bizi izleyen dostlarımızın, arkadaşlarımızın, ağabeylerimizin mirasıdır, emanetidir. Yavuz Özcan Parkı’nın işte bu ruhuna, bu tarihine geri dönmesi lazım… Bekliyoruz!

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haberimizvar.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.