Pandemide ev işçileri işsiz kaldı

GÜNDEM 26.05.2021 - 12:57, Güncelleme: 26.05.2021 - 12:57
 

Pandemide ev işçileri işsiz kaldı

Herhangi bir yasaya tabi olmayan yaklaşık 1milyon ev işçisi pandemi dönemini ekonomik sorunlarla geçirdi. Temizliğe gidenler ise pandemi gerekçesiyle düşük ücrete çalıştırıldı.

haberimizvar.net- Türkiye’de resmi olmayan rakamlara göre evlere temizliğe giden 1 milyon ev işçisi var. Resmi olmayan diyoruz çünkü ev işçilerinin hala bir yasası yok. 20 yıl önce emekçi kadınların başlattığı hak arama mücadelesi, sendikalaşmakla birlikte güçlenmeye devam ediyor. İMECE Ev İşçileri Sendikası Antalya Şube Başkanı olan Minire İnal, yıllar önce üç ev işçisinin trafik kazası sonucu hayatını kaybetmesinin sendikanın kuruluşunun fitilini ateşlediğini söyledi. İnal, “Belki hatırlarsınız üç tane ev işçisi kadın durakta işlerine gidecekken bir araba çarpıyor ve üçü de orada hayatını kaybediyor. Ertesi gün gazeteler haberi 'Gariban temizlikçiler öldü' başlığıyla servis ederken, çarpan kişiden neredeyse hiç bahsedilmedi. Bu olayın ardından,‘Biz gariban değiliz işçiyiz’ diyerek sendikamızı kurmaya karar verdik" dedi. İMECE Ev İşçileri Sendikası Antalya Şube Başkanı Minire İnal İMECE’yi ve ev işçilerinin yaşadıklarını anlattı.  'BAKANLIK YAKICI SORUNLARI GÖRMENDEN GELMİŞTİR' En büyük sıkıntının ev işçilerinin işçi olarak kabul edilmemesi olduğunu söyleyen İnal, "Neden ev işçileri işçi olarak görülmüyor. Birçok haktan yararlanamıyoruz. Biz de işçiyiz ve diğer işçiler gibi iş yasasına tabii olup haklarımızdan yararlanmak istiyoruz.  1 milyona yakın ev işçisi var. Ev işçilerine müjde diye servis edilen torba yasa 10 günden az çalışan ev işçilerini işçi saymamaktadır. Bakanlık ev işçilerinin taleplerini dikkate almamış, yakıcı sorunları görmezden gelmiştir. Bu durum ayrımcılık olmakla birlikte bizle diğer işçileri karşı karşıya getiriyor. Elbette ki herkesin sigortalanması gerekiyor ki bizde işçiyiz ve sigorta hakkımızı talep ediyoruz" dedi. TOPLUMDA BİR SIFATIMIZ YOK  Ev işçilerinin toplum tarafından değersizleştirdiğini vurgulayan İnal, "Ne toplumda ne de yasalarda işçi değiliz. Yasada yer almadığımız için toplumda değersiz görülen bir iş olarak yer alıyoruz. 'Bizim eve gelen kadın sizin eve gelen kadın' söylemi bizi toplumda değersiz kılıyor ama biz ev işçisiyiz. Eve gelen tesisatçı veya teknik servis çalışanlarına nasıl adam geldi denilmiyorsa bizde kadın geldi lafını kabul etmiyoruz.  Çünkü yasalarda işçi olmadığımız için toplumda da bir sıfatımız yok" ifadelerine yer verdi.   'BİZE KORONAVİRÜS GETİRECEKSİNİZ'  Pandemide en derinden etkilenen sektörün  ev işleri olduğunu dile getiren İnal sözlerine şöyle devam etti: "Yasalarda resmi olarak yer almadığımız için hiç bir ödenekten yararlanamadık. Zaten biz yardım istemiyoruz. En son ki kapanmada ekmek alamayan ev işçileri vardı. Sokağa çıkmak için izin istediler. Ama yetkili mercilerin hiç birinden izin alamadılar. Bazı belediyelerden gelen kuru gıda kolileri var tabi ama pişirecek tüp yok. Çalışanlar ya koronadan ya da açlıktan öleceğini bile bile işe gitti. Ama gittikleri evlerde de iş yükleri arttı. Çünkü ev halkı olduğu gibi evdeydi bu süreçte. İş yükü artmasına rağmen ücretlerde paralel artış yaşanmadı. Aksine düşüş bile oldu. Sigortalı maaşlı çalışan bazı ev işçileri 'Bize koronavirüs getireceksiniz' diye de işten çıkarıldı. Çalışanlarda ağır koşullarda çalıştı. Türkiye'de ki 1 milyondan fazla ev işçisinin yüzde80 i çalışamadı. Bu ev işçilerinin dört kişilik bir aile olduğunu düşünürseniz 4 milyon kişi aç ve işsiz kaldı pandemide." Son olarak bütün ev işçilerini İMECE çatısı altında örgütlenmeye çağıran İnal,  "Hak verilmiyor alınıyor. Alırız, alacağımıza da inanıyoruz" diyerek sözlerini tamamladı.   
Herhangi bir yasaya tabi olmayan yaklaşık 1milyon ev işçisi pandemi dönemini ekonomik sorunlarla geçirdi. Temizliğe gidenler ise pandemi gerekçesiyle düşük ücrete çalıştırıldı.

haberimizvar.net- Türkiye’de resmi olmayan rakamlara göre evlere temizliğe giden 1 milyon ev işçisi var. Resmi olmayan diyoruz çünkü ev işçilerinin hala bir yasası yok. 20 yıl önce emekçi kadınların başlattığı hak arama mücadelesi, sendikalaşmakla birlikte güçlenmeye devam ediyor. İMECE Ev İşçileri Sendikası Antalya Şube Başkanı olan Minire İnal, yıllar önce üç ev işçisinin trafik kazası sonucu hayatını kaybetmesinin sendikanın kuruluşunun fitilini ateşlediğini söyledi. İnal, “Belki hatırlarsınız üç tane ev işçisi kadın durakta işlerine gidecekken bir araba çarpıyor ve üçü de orada hayatını kaybediyor. Ertesi gün gazeteler haberi 'Gariban temizlikçiler öldü' başlığıyla servis ederken, çarpan kişiden neredeyse hiç bahsedilmedi. Bu olayın ardından,‘Biz gariban değiliz işçiyiz’ diyerek sendikamızı kurmaya karar verdik" dedi. İMECE Ev İşçileri Sendikası Antalya Şube Başkanı Minire İnal İMECE’yi ve ev işçilerinin yaşadıklarını anlattı. 

'BAKANLIK YAKICI SORUNLARI GÖRMENDEN GELMİŞTİR'
En büyük sıkıntının ev işçilerinin işçi olarak kabul edilmemesi olduğunu söyleyen İnal, "Neden ev işçileri işçi olarak görülmüyor. Birçok haktan yararlanamıyoruz. Biz de işçiyiz ve diğer işçiler gibi iş yasasına tabii olup haklarımızdan yararlanmak istiyoruz.  1 milyona yakın ev işçisi var. Ev işçilerine müjde diye servis edilen torba yasa 10 günden az çalışan ev işçilerini işçi saymamaktadır. Bakanlık ev işçilerinin taleplerini dikkate almamış, yakıcı sorunları görmezden gelmiştir. Bu durum ayrımcılık olmakla birlikte bizle diğer işçileri karşı karşıya getiriyor. Elbette ki herkesin sigortalanması gerekiyor ki bizde işçiyiz ve sigorta hakkımızı talep ediyoruz" dedi.

TOPLUMDA BİR SIFATIMIZ YOK
 Ev işçilerinin toplum tarafından değersizleştirdiğini vurgulayan İnal, "Ne toplumda ne de yasalarda işçi değiliz. Yasada yer almadığımız için toplumda değersiz görülen bir iş olarak yer alıyoruz. 'Bizim eve gelen kadın sizin eve gelen kadın' söylemi bizi toplumda değersiz kılıyor ama biz ev işçisiyiz. Eve gelen tesisatçı veya teknik servis çalışanlarına nasıl adam geldi denilmiyorsa bizde kadın geldi lafını kabul etmiyoruz.  Çünkü yasalarda işçi olmadığımız için toplumda da bir sıfatımız yok" ifadelerine yer verdi. 
 'BİZE KORONAVİRÜS GETİRECEKSİNİZ' 
Pandemide en derinden etkilenen sektörün  ev işleri olduğunu dile getiren İnal sözlerine şöyle devam etti: "Yasalarda resmi olarak yer almadığımız için hiç bir ödenekten yararlanamadık. Zaten biz yardım istemiyoruz. En son ki kapanmada ekmek alamayan ev işçileri vardı. Sokağa çıkmak için izin istediler. Ama yetkili mercilerin hiç birinden izin alamadılar. Bazı belediyelerden gelen kuru gıda kolileri var tabi ama pişirecek tüp yok. Çalışanlar ya koronadan ya da açlıktan öleceğini bile bile işe gitti. Ama gittikleri evlerde de iş yükleri arttı. Çünkü ev halkı olduğu gibi evdeydi bu süreçte. İş yükü artmasına rağmen ücretlerde paralel artış yaşanmadı. Aksine düşüş bile oldu. Sigortalı maaşlı çalışan bazı ev işçileri 'Bize koronavirüs getireceksiniz' diye de işten çıkarıldı. Çalışanlarda ağır koşullarda çalıştı. Türkiye'de ki 1 milyondan fazla ev işçisinin yüzde80 i çalışamadı. Bu ev işçilerinin dört kişilik bir aile olduğunu düşünürseniz 4 milyon kişi aç ve işsiz kaldı pandemide." Son olarak bütün ev işçilerini İMECE çatısı altında örgütlenmeye çağıran İnal,  "Hak verilmiyor alınıyor. Alırız, alacağımıza da inanıyoruz" diyerek sözlerini tamamladı. 

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haberimizvar.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.