'Türkiye'yi kucaklıyoruz'

SİYASET 18.03.2024 - 16:49, Güncelleme: 18.03.2024 - 16:49
 

'Türkiye'yi kucaklıyoruz'

Antalya'nın Gazipaşa ilçesinde düzenlenen 'Halk Buluşması'nda konuşan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Biz kimseyi dışlamayan bir ittifakız. Bu ittifakta sosyal demokratlar var, milliyetçi demokratlar var. İyi insanlar var. Muhafazakar demokratlar var. Türk'ü, Kürt'ü, Laz'ı, Çerkes'i, Alevi'si, Sünni'si ile Türkiye'yi hep birlikte kucaklıyoruz. Biz ittifakımızın adına Türkiye ittifakı diyoruz" dedi.

haberimizvar.net- Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, Antalya’nın Gazipaşa ilçesinde halk buluşmasına katıldı. Özel, burada yaptığı konuşmada, “Bugün Gazipaşa’dayız. Benim için ayrı önemi olan çok özel bir ilçe. Gazipaşa adını Gazi Mustafa Kemal’den alan ve 21 Ekim 1922’de bu isme kavuşan, bu ismi alışının 100’üncü yılındaki törenlerde Gazipaşa ile buluştuğum, o günkü coşkuyu dün gibi hatırladığım, meslektaşım ilçe başkanınızla, Mehmet Ali Yılmaz Başkanımızla, bütün örgütünüzle aramızda ayrı bir bağ olan ve gittiğim her yerde tarımdaki gelişmeleri, insanın sıcaklığını, doğasının güzelliğini anlattığım, ifade bir kentteyim. Gazipaşa’dayım. Bugün burada olmaktan büyük bir mutluluk duyuyorum. Hepinize bir kez daha merhabalar” dedi. “CHP BABA EVİDİR” Özel, “Herkes baba evine doğuyor, büyüyor. Kimi sonra büyüğüne gitmek istiyor, kimi küçüğüne razı oluyor. Kimi uzakta yaşıyor, kimi yakına yerleşiyor. Ama herkes biliyor ki baba evinin her zaman çorbası kaynıyor. Bacası tütüyor. Başı sıkışan, derde düşen baba evine geliyor. Çünkü biliyor ki orada yeri hazır. İl başkanımızın, ilçe başkanlarımızın huzurunda burada açıkça ifade ediyorum. Geçmişte hangi partiye oy verilmiş olursa olsun, hangi partinin üyesi olursa olsun, esnafın, çiftçinin, memurun, emekçinin, emeklinin bu zor günlerinde CHP, dedelerinin partisidir, bizim baba evimizdir. Bu evde herkese yer vardır. Çünkü bu evin tapusu Özgür Özel’de değildir, Kemal Beyde de yoktu. Ne Bülent Ecevit’tedir, ne İsmet Paşa’dadır. Bu evin tapusu bir kişiye kayıtlıdır. O da Gazi Mustafa Kemal Atatürk’tür” ifadesini kullandı. Özel, şunları söyledi:  “ÇANAKKALE ZAFERİNİN YIL DÖNÜMÜ” “Bugün ülkemiz için çok anlamlı bir gün. Çanakkale Deniz Zaferi’nin 109’uncu yılındayız. Destan olarak andığımız, marşlarımıza yazdığımız ve bu ülkedeki herkesin dedelerinin koyun koyuna kefensiz yattığı, Antalya’nın ve bu yörenin 1040 kayıtlı şehidi ile şüphesiz daha binlerce isimsiz kahramanıyla kefensiz yattığı Çanakkale Zaferi’nin yıl dönümündeyiz. Bir kez daha Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını, o günden bugüne bayrağımızın, ülkemizin egemenliği için, bayrağımızın özgürlüğü için canlarını vermiş şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyorum.” “HEPSİNİ BİRDEN AÇIYORUZ” “Başkanımız 50’nin üzerindeki her bir mahallesine dokunan, her bir proje ile insana dokunan. Bir tarafı ile vizyon projeleri, bir tarafıyla buranın, Gazipaşa’nın yaşanılabilir kent olması için projelerinin, çevre projeleri yapan. Pazarcı Mahallesi 10 bin nüfuslu, burada cami yoktu. Şuraya imar çalışmasında bir cami planladık, inşaatına başladık dedi. Geçtiğimiz günlerde Yılmaz Büyükerşen ile 100’üncü Yıl Cami’ni açmıştık. CHP okulsa okul, parksa park, ibadethaneyse ibadethane, cemeviyse cemevi, camiyse cami, toplumun ne ihtiyacı varsa ona kulak kabartan, gereğini yapan yerel yöneticileri sahip. Ümit ediyorum başkanımızla birlikte bu caminin açılışını hep beraber yaparız, kendisine ve tüm inançlara saygılı, eşit mesafede duran tüm yöneticilerimize yürekten teşekkür ediyorum. Bunlardan bir tanesi de imar çalışmasının tamamlanmış, 18 uygulamasının bitmiş, depreme dirençli, otopark sorunu çözülmüş, geniş yolları ile trafik sorunun yaşanmayacağı bir kent çıkıyor ortaya. Gazipaşa’yı görün, yaşayın, Gazipaşa’da yaşanacak çok güzel günler var. Ama başkanımın beceremediği bir şey var. Yaptıklarını anlatmıyor. Açılış yapmamış. Dedim ki şunu ne zaman açtınız, açmadık. Bunu ne zaman açtınız, açmadık. Tropik meyve festivaline gelmiştim, harika. Parkını yaptık, açmadık. Dedim ki başkanım şunları açalım. Razı oldu bugün bir toplu açılışta 5 yıl boyunca ne yaptıysa, hepsini birden açıyoruz. Başkanı ve belediye meclisini, destek veren herkesi, belediyemizin emekçilerini yürekten alkışlıyoruz.” “ANTALYA BU İKTİDARIN ÜVEY EVLADI” “Buradan bir gerçeği görmemiz gerekiyor. Antalya bu iktidarın üvey evladı. AKP, 2023 yılında 73,6 milyar lira vergi tahsilatı yapılan, devletin sağ eli alan eli. 73,6 milyar almış buradan. Burası milli gelirin yüzde 3,3’ünü üretmiş. 55 milyar dolarlık turizmin 25 milyar doları yapılmış. 73,6 milyar vergi toplanmış, peki yatırım programında Antalya’ya ne verilmiş? 7,1 milyar. Yani yüzde 9,5’i. Yani 10 almışlar Antalya’ya bir vermişler. Kepçe ile almışlar, çay kaşığı ile vermişler. Antalya’nın hakkını yemişler. Antalya’ya haksızlık etmişler. Antalya’nın hakkını arayacağız, hakkını savunacağız. Antalya’nın üvey evlat olmasına izin vermeyeceğiz. Antalya’nın zorluğu 2,5 milyon nüfus var. Ama 16 milyon yabancı, 9 milyon yerli gelince 25 milyona hizmet etme ihtiyacı var. Bu kentin her yönüyle teşvik edilmesi, kollanması lazım. Bugün Antalya’ya gelen turist 99 dolar harcıyor, bir günde. Bu dünyanın en düşük rakamlarından birisi. İspanya’da 200 dolar harcıyor. Bizim turistimiz, Türk turist yurtdışına gittiğinde 639 dolar harcıyor. Turistin sokağa çıktığı, para harcadığı, hatta turistin paket programlarla gelip cebindeki son kuruşla gelip, son kuruşla giden değil, zengin ve kazandıracak turistin Türkiye’ye çekilmesi, Antalya’ya çekilmesi gerekiyor. Ümit ediyoruz bu sağlanacak.” “EMEKLİ MAAŞI 26 BİN LİRA EDECEKTİ” “TÜİK, enflasyonu açıkladı. Yüzde 4,53. Bir aylık enflasyonumuz 115 ülkenin bir yıllık enflasyonundan fazla. Konut fiyatlarında inanılmaz artış var. Burada en çok acıyı çeken Antalya. Özellikle Ukrayna-Rusya savaşından sonra konut fiyatları fırladı. Antalya’da konut fiyatlarının en düşüğü 15 bin liraya geldi. Antalya’nın memuru, esnafı, yerlisi büyük sıkıntılar çekiyor. Bir yandan konut kredileri el yakıyor. 3 milyonluk kredinin aylık ödemesi 100 bin lira olmuş. 10 yıl ödenecek. Yani el sürülemeyecek noktada. Yani dededen, babadan bir konutun yoksa, eğer senin elinde milli piyango biletin var da ki artık o da birilerinin elinde kimlere çıkıyor biliyorsunuz. Milli piyangoya bile güven bırakmadılar. Artık memur, işçinin konut sahibi olma imkanları kalmadı. Gazipaşa için bir rakama baktım. Tayyip Bey size hiç ilişmese, karışmasa bugün 1,5 asgari ücret 26 bin liraya geliyordu. Ama maalesef, her sene güya enflasyona ezdirmeyeceğiz diyerek, sizi enflasyon canavarına yem ettiler. Enflasyon yüzde 120. TÜİK’in ki ne demek TÜİK? Tayyip’i üzemeyen istatistik kurumu. Hesabı yüzde 68. Emekliye ne verdi? Yüzde 33. 7 bin 500 liralık emekli maaşını tuttu 10 bin lira yaptı.” “5,5 ÇEYREK ALTINI BİR SEÇİM SANDIĞINDA KAYBETTİNİZ” “Lütfen bu hesabı emeklilere anlatalım. Sonuçta AKP’lisi de MHP’lisi de vatandaşımız, sizin hemşeriniz. İlk AKP geldiğinde en düşük emekli maaşı 8 çeyrek altın alıyordu. Bugün gidin 10 bin lira 2,5 çeyrek altın alıyor. Ne kayıp var, 5,5 çeyrek altın. Peki bir emekli Gazipaşa’da sarraftan, kuyumcudan bir çeyrek altın alsa, cebine koysa, eve gitse yok, eyvah. Ne yapar, koşar nerede dolandıysa oralara bakar. Arar. Emekli büyüklerim, bir emekli değil her emekli, bir sefer değil her sefer, her ay. Her maaş çekişinde. Bir çeyrek altın değil 5,5 çeyrek altın kaybediyor. Bunu nerede kaybettiniz, nerede düşürdünüz? Emekliler ayda 5,5 çeyrek altını bir seçim sandığında kaybettiler. Bir şey kaybedildiği yerde bulunur. Nerede düşürdüysen, orada ara. 5,5 çeyrek altını 31 Mart’ta sandık başında bulacağız inşallah. Ramazan mübarek gün. Ramazanınızı kutluyorum, tuttuğunuz oruçları Allah kabul etsin. 30 Ramazan, Ramazanın sonuna doğru emekli ikramiyesi yatacak. Emekli ikramiyesini kimin sayesinde alıyoruz? Kemal Kılıçdaroğlu. 2018 seçimleri geldiğinde bin lira verdiler. Biz olmaz dedik, bir maaş ver dedik. Hiç olmadı bir asgari ücret ver dedik. O beğenmediğimiz bin lira o gün 24 kilo kıyma alıyordu. Bugün 5 demiştiler, 3’e düşürdüler, 3 bin lira verecek. 2 Nisan ile 4 Nisan arasında yatacak. O 3 bin lira 6 kilo dana kıyma alıyor. Yani 30 iftar, 30 sahur, ardından bayram sofranızdan, mutfağınızdan, evladınızın, torununuzun kursağından tam 18 kilo kıyma eksilmiş, sadece bayram ikramiyesi üzerinden. Bu kadar zulmü gören bir başka grup yok. Emekliden başkasına sözleri geçmiyor.” “EMEKLİYE PARA YOK DİYEN ERDOĞAN’A OY YOK” “Bakın emekliye para diyorum, kaynak yok diyor. Emeklinin ihtiyacı olduğu kadar parayı, emekliye benim dediğim ayda 7 bin lira fark vermek, en düşük emekli maaşına. Emekliye elektrik, su ve telefon indirimi için, emekli kart vermek. Bunun hesabını yapıyor, 1,4 trilyon. Biz hesaplattık. 690 milyar. Sırf bu sene İliç’teki 9 kişiyi öldüren altın madeni, benzeri madenler, şirketler. Otoyol müteahhitleri, beşli çetelerin ettikleri kardan, parayı kazanmış, karı etmiş, vergi hesaplanmış, tahakkuka bağlanmış, bu vergiden vazgeçiyorlar, Plan ve Bütçe Komisyonunda. Almayalım, teşvik olsun, destek olsun diyorlar. Emekliye bulamadığı parayı beşli çeteye buluyor. Dönüyor yok müteahhidine, yandaş müteahhide buluyor. Emekliye gelince yok diyor. Buradan soruyorum, emekliye yok diyen Tayyip Erdoğan’a 31 Mart’ta oy var mı? Yok işte yok. Budan sonra eğer emekli, ilk başladık. 45 gün önceydi. Emekliye zulmü bırakın, emeklinin hakkını verin dedim. Meydanda bu kadar emekli yoktu. Dedik ki emekliler gelin sesinizi yükseltin. Hep birlikte talep edin duyacaklar. Ufak ufak partiler yavaş yavaş katılmaya başladılar, en nihayetinde herkes söylemeye başladı. Hatta şunu söyleyeyim. Meral Hanım ile Ankara’da siyasi ittifak kuramadık ama emekli ittifakında buluştuk. Meral Hanım da söylüyor, bütün partiler söylüyor. En güçlü ittifak emeklilerin ittifakıdır. Sizin için çalışıyoruz. Sizin için uğraşıyoruz. Bundan sonra emeklinin hakkını alana kadar susmayacağız. Burası bir tarım kenti, yüzde 80 tarımla uğraşıyor. Elbette biliyoruz ki geçen sene mayısta 19 liraydı mazot, 20’ye dayandı diyorduk. 4 liradan 20 lira oldu, göreceksiniz düşüreceğim mazotu diyordu ama mazot 9 ayda 43 lira oldu. Mazota zam geldi mi çiftçinin keyfi kaçıyor. Ekerken, dikerken, sürerken, toplarken, götürürken, satarken hep maliyet. Çiftçinin yüzde 1 destekleme hakkı var, onun da beşte birini zor ödüyorlar. Ama bir yandan kur korumalı mevduata para buluyorlar. Geçiş garantilerine para buluyorlar ama özellikle buradaki tropik meyve üreticilerinin çok farklı sorunları, almaları gereken çok önemli destekler var. Bu ülkenin ithal etmek yerine ihracat yapan, milli açığı kapatan, öyle ya eskiden ithal muz yiyorduk, şimdi Gazipaşa sayesinde bütün dünya, başta Rusya, Ukrayna, İngiltere sizin muzunuzu, sizin ürettiğiniz ejder meyvesini, 50 çeşit tropik meyveyi yurtdışına satıyorsunuz.” “MAĞDURLAR KARDEŞİMİZDİR” “İhracata katkı yapan, ülkeye katkı yapanlara sahip çıkmak gerekirken, bütün savaşlardan olumsuz etkileniyorsunuz. Bu konuda devletin farklı pazar olanaklarını zorlaması lazım. Gazipaşa Belediye Başkanımızla birlikte buradaki üreticiler için bir büyükşehirle, tahminen İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile beraber fuarlar yapmaya, size yeni ihracat kapıları bulmaya, bu konuda danışmanlık hizmetleri yapmaya, Gazipaşa’nın çiftçisinin yüzünü güldürmeye kararlıyız. Tabi emeklinin sesini duyuruyoruz, yetmez. Staj ve çıraklık mağdurları var. Stajyerken, çırakken bunların ödenmiş sigortaları başlangıç günü kabul edilmiyor. Emekli olamıyorlar. Seslerini duyurmak için her mitinge gidiyorlar. Bizimkine geliyorlar. Baş göz üstünde tutuyoruz. AKP’nin mitingine gittiler, dün onları gözaltına almışlar, itip kakmışlar. Telefonlarını toplamışlar. Buradan sesleniyoruz. Ezdirmeyiz. Staj mağdurları kardeşimizdir. Çıraklık mağdurları kardeşimizdir. EYT mağdurları kardeşimizdir. Karıncanın kardeşi var. O CHP’dir. 9 bin günde emekli olan esnafa söz verdiler. 7 bin 200 güne, kadınlar için 5 bin güne indireceğiz diye. Hala sözlerini tutmadılar. Bir yandan takip ediyoruz. Bir yandan hatırlayın. Geçen seçim ne dedik? Mülakat dedik. Kul hakkı yemektir. Mülakat dedik, partizanlıktır, insan ayırmaktır. Gençlerin hayalleri ile oynamaktır. Ecevit KPSS’yi getirdi. Eşitliği getirdi. Neden particiliği soktunuz? Gençler itiraz ettiler, mülakatı kaldıracağız sözü verdiler. Şimdi kaldırmayacağız diyorlar. Gençler, bilhassa atanmaya öğretmenler seslerini yükseltiyorlar. Mülakatsız atama istiyoruz, onların da sesini duymuyorlar. İlk geldiğinde 80 bin olan işsiz öğretmene tepki gösterip, madem öyle niye okuttun diyen Tayyip Erdoğan, şu anda 1 milyon atanmayan öğretmen yarattı. Onlara bir de lakap taktı. Atanamayan öğretmen. Ne kusuru var öğretmenin, atanamıyormuş. Çalışmış, okumuş, başarmış, şimdi atanamayan öğretmen yok, senin atamadığın, hakkını yediğin öğretmenler var. Onların da hesabını soracağız.” “KURUŞ BORÇ KALMADI” “Bir yerel seçimdeyiz. Tayyip Bey, benimle kavga etmek istiyor. Sürekli zam, zam, zam yapıp dönüp öbür taraftan DEM, DEM, DEM deyip kavga etmek istiyor. Kimlik siyaseti yapmak istiyor, mezhep siyaseti yapmak istiyor, ayrıştırma ötekileştirme istiyor. Ben de diyorum ki seninle bu konularda kavga yapmam ama illa kavga yapmamı istiyorsan, tamam senle kavga yapacağım. Emeklinin, köylünün, işsizin, emekçinin, gençlerin hakkı için kavga yapacağım. Senin istediğin kavgayı değil halkın taleplerinin kavgasını yapacağım. Bunun için Gazipaşa ismi gereği zaten Gazi Mustafa Kemal’ın emaneti bir yer. Biz Atatürkçüler bütün milleti kucaklamak durumundayız. Çünkü temel değerlerimiz aynı. Dedelerimiz Çanakkale’de birlikte yatıyorlar. O yüzden AKP’lisi, MHP’lisi, hangi partiden olursa olsun herkese gönlünü ve kapısını açan Mehmet Ali Yılmaz Başkanımız var. Onunla birlikte 5 yıldır buraya yatığı yatırımlar, katkılarla, Antalya’ya hizmet eden Antalya’nın evladı, sizin evladınız Muhittin Böcek Başkanımız var. Gazipaşa’da inanılmaz bir borç vardı. Gidin Gazipaşa’nın esnafı belediyeye mal vermiyordu. Belediyeye çorba söylesen çorbayı yollamıyor. Diyor ki belediye borcunu ödemiyor diye. Şu anda bir kuruş borç kalmadı. Bakın 53, 54 tane her biri para demek olan yatırımlar yapıldı ve bitti. Bundan sonra Muhittin Böcek de Antalya Büyükşehrin bütün borçlarını temizledi, ayağa kaldırdı. Hep beraber el ele verecekler. Gazipaşa’ya bugüne kadar olduğu gibi çok daha fazla hizmeti el ele verecekler. Sizden isteğimiz sandığa tam kadro gidelim. Deyin ki geçmişte başka partilere oy verenlere de. Gelin diyelim. Kol kola girelim. Sandığa varalım. Bu çalışkan, dürüst, namuslu belediye başkanı Mehmet Ali Yılmaz’a bir oy atalım. Onunla birlikte uyumlu çalışan büyükşehir belediye başkanımız Muhittin Böcek’e oyumuzu atalım. Belediye meclisinde atalım ve bir rekor kıralım.” “BAŞKANIMIZA SAHİP ÇIKIN” “Ben bu seçimlerde Gazipaşa’dan 2 oydan birinden daha fazlasını, yüzde 60’a yakın oy bekliyorum, sizlerden rekor bekliyorum. Eğer Gazipaşa bu rekoru kırarsa elim, gözüm ve desteğim üzerinizde. Sonuna kadar arkanızda duracağız. Burası benim çok önem verdiğim bir yer. Hatta şöyle söyleyeyim. Bundan sonra daha sık geleceğim. Buralara pek liderler, siyasiler dışarıdan gelmiyor dediler. Ben grup başkanvekiliyken geldim, şimdi de geldim. İleri de sohbet etmeye, dinlenmeye de geleceğim. Uygun görürseniz bundan sonra size hemşerilerim diyeceğim. Gazipaşa daha çok hizmet, temiz yönetim, arsaları ve varlıkları başkalarına peşkeş çekilmemesi, kör kuruşun hesabını verebilen, hesabını sorabilen Mehmet Ali Yılmaz Başkanıma 31 Mart’ta sahip çıkmaya, rekor kırdırmaya hazır mıyız? Aynı şekilde Muhittin Böcek Başkanıma sahip çıkmaya, onu yeniden büyükşehir belediye başkanı yapmaya var mıyız?” “TÜRKİYE KAZANACAK” “İkisine birden 15 gün süreyle çok çalışıp sağdan, soldan, geçmişte oy vermemiş olanlardan, oyları toplamaya, onlara rekor kırdırmak için yardım etmeye söz mü? O zaman ben de size şunu söyleyeyim. Karşımızda bir Cumhur İttifakı var. Kötü söz söylüyorlar. Hakaret, iftira ediyorlar. Sertleşiyorlar. Biz onlara karşı umudun ve sevginin ittifakıyız. Biz kimseyi dışlamayan bir ittifakız. Milliyetçi muhafazakârlar, sosyal demokratlar hep beraberiz. Bakın Gazipaşa’yı geçen sefer kazanan ittifak Gazipaşa ittifakıdır. Bu ittifakta elbette sosyal demokratlar, biz varız. Milliyetçi demokratlar var. İyi insanlar var. Muhafazakâr demokratlar var. Haramdan ve yalandan korkan bu yaşanılanlardan uzak duranlar var. Türk’ü, Kürt’ü, Laz’ı, Çerkez’i, Alevi’si, Sünni’si ile Gazipaşa’yı da Antalya’yı da Türkiye’yi de hep birlikte kucaklıyoruz. Biz ittifakımızın adına Türkiye ittifakı diyoruz. Renklerini ay yıldızlı al bayraktan alıyor. Milli takım gol atınca kim ayağa kalkıyorsa Türkiye ittifakında onlar var. Filenin sultanları dünya şampiyonu olunca onlarla kim ağlıyorsa Türkiye ittifakında onlar var. Türkiye ittifakının gönlünde bayrağımızın renkleri var. Kırmızı, beyaz. En büyük Türkiye. Mehmet Ali Yılmaz kazanacak, Gazipaşa kazanacak. Muhittin Böcek kazanacak, Antalya ve Türkiye ittifakı kazanacak Türkiye kazanacak.”
Antalya'nın Gazipaşa ilçesinde düzenlenen 'Halk Buluşması'nda konuşan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Biz kimseyi dışlamayan bir ittifakız. Bu ittifakta sosyal demokratlar var, milliyetçi demokratlar var. İyi insanlar var. Muhafazakar demokratlar var. Türk'ü, Kürt'ü, Laz'ı, Çerkes'i, Alevi'si, Sünni'si ile Türkiye'yi hep birlikte kucaklıyoruz. Biz ittifakımızın adına Türkiye ittifakı diyoruz" dedi.

haberimizvar.net- Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, Antalya’nın Gazipaşa ilçesinde halk buluşmasına katıldı. Özel, burada yaptığı konuşmada, “Bugün Gazipaşa’dayız. Benim için ayrı önemi olan çok özel bir ilçe. Gazipaşa adını Gazi Mustafa Kemal’den alan ve 21 Ekim 1922’de bu isme kavuşan, bu ismi alışının 100’üncü yılındaki törenlerde Gazipaşa ile buluştuğum, o günkü coşkuyu dün gibi hatırladığım, meslektaşım ilçe başkanınızla, Mehmet Ali Yılmaz Başkanımızla, bütün örgütünüzle aramızda ayrı bir bağ olan ve gittiğim her yerde tarımdaki gelişmeleri, insanın sıcaklığını, doğasının güzelliğini anlattığım, ifade bir kentteyim. Gazipaşa’dayım. Bugün burada olmaktan büyük bir mutluluk duyuyorum. Hepinize bir kez daha merhabalar” dedi.

CHP BABA EVİDİR”

Özel, “Herkes baba evine doğuyor, büyüyor. Kimi sonra büyüğüne gitmek istiyor, kimi küçüğüne razı oluyor. Kimi uzakta yaşıyor, kimi yakına yerleşiyor. Ama herkes biliyor ki baba evinin her zaman çorbası kaynıyor. Bacası tütüyor. Başı sıkışan, derde düşen baba evine geliyor. Çünkü biliyor ki orada yeri hazır. İl başkanımızın, ilçe başkanlarımızın huzurunda burada açıkça ifade ediyorum. Geçmişte hangi partiye oy verilmiş olursa olsun, hangi partinin üyesi olursa olsun, esnafın, çiftçinin, memurun, emekçinin, emeklinin bu zor günlerinde CHP, dedelerinin partisidir, bizim baba evimizdir. Bu evde herkese yer vardır. Çünkü bu evin tapusu Özgür Özel’de değildir, Kemal Beyde de yoktu. Ne Bülent Ecevit’tedir, ne İsmet Paşa’dadır. Bu evin tapusu bir kişiye kayıtlıdır. O da Gazi Mustafa Kemal Atatürk’tür” ifadesini kullandı. Özel, şunları söyledi:

 “ÇANAKKALE ZAFERİNİN YIL DÖNÜMÜ”

“Bugün ülkemiz için çok anlamlı bir gün. Çanakkale Deniz Zaferi’nin 109’uncu yılındayız. Destan olarak andığımız, marşlarımıza yazdığımız ve bu ülkedeki herkesin dedelerinin koyun koyuna kefensiz yattığı, Antalya’nın ve bu yörenin 1040 kayıtlı şehidi ile şüphesiz daha binlerce isimsiz kahramanıyla kefensiz yattığı Çanakkale Zaferi’nin yıl dönümündeyiz. Bir kez daha Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını, o günden bugüne bayrağımızın, ülkemizin egemenliği için, bayrağımızın özgürlüğü için canlarını vermiş şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyorum.”

“HEPSİNİ BİRDEN AÇIYORUZ”

“Başkanımız 50’nin üzerindeki her bir mahallesine dokunan, her bir proje ile insana dokunan. Bir tarafı ile vizyon projeleri, bir tarafıyla buranın, Gazipaşa’nın yaşanılabilir kent olması için projelerinin, çevre projeleri yapan. Pazarcı Mahallesi 10 bin nüfuslu, burada cami yoktu. Şuraya imar çalışmasında bir cami planladık, inşaatına başladık dedi. Geçtiğimiz günlerde Yılmaz Büyükerşen ile 100’üncü Yıl Cami’ni açmıştık. CHP okulsa okul, parksa park, ibadethaneyse ibadethane, cemeviyse cemevi, camiyse cami, toplumun ne ihtiyacı varsa ona kulak kabartan, gereğini yapan yerel yöneticileri sahip. Ümit ediyorum başkanımızla birlikte bu caminin açılışını hep beraber yaparız, kendisine ve tüm inançlara saygılı, eşit mesafede duran tüm yöneticilerimize yürekten teşekkür ediyorum. Bunlardan bir tanesi de imar çalışmasının tamamlanmış, 18 uygulamasının bitmiş, depreme dirençli, otopark sorunu çözülmüş, geniş yolları ile trafik sorunun yaşanmayacağı bir kent çıkıyor ortaya. Gazipaşa’yı görün, yaşayın, Gazipaşa’da yaşanacak çok güzel günler var. Ama başkanımın beceremediği bir şey var. Yaptıklarını anlatmıyor. Açılış yapmamış. Dedim ki şunu ne zaman açtınız, açmadık. Bunu ne zaman açtınız, açmadık. Tropik meyve festivaline gelmiştim, harika. Parkını yaptık, açmadık. Dedim ki başkanım şunları açalım. Razı oldu bugün bir toplu açılışta 5 yıl boyunca ne yaptıysa, hepsini birden açıyoruz. Başkanı ve belediye meclisini, destek veren herkesi, belediyemizin emekçilerini yürekten alkışlıyoruz.”

“ANTALYA BU İKTİDARIN ÜVEY EVLADI”

“Buradan bir gerçeği görmemiz gerekiyor. Antalya bu iktidarın üvey evladı. AKP, 2023 yılında 73,6 milyar lira vergi tahsilatı yapılan, devletin sağ eli alan eli. 73,6 milyar almış buradan. Burası milli gelirin yüzde 3,3’ünü üretmiş. 55 milyar dolarlık turizmin 25 milyar doları yapılmış. 73,6 milyar vergi toplanmış, peki yatırım programında Antalya’ya ne verilmiş? 7,1 milyar. Yani yüzde 9,5’i. Yani 10 almışlar Antalya’ya bir vermişler. Kepçe ile almışlar, çay kaşığı ile vermişler. Antalya’nın hakkını yemişler. Antalya’ya haksızlık etmişler. Antalya’nın hakkını arayacağız, hakkını savunacağız. Antalya’nın üvey evlat olmasına izin vermeyeceğiz. Antalya’nın zorluğu 2,5 milyon nüfus var. Ama 16 milyon yabancı, 9 milyon yerli gelince 25 milyona hizmet etme ihtiyacı var. Bu kentin her yönüyle teşvik edilmesi, kollanması lazım. Bugün Antalya’ya gelen turist 99 dolar harcıyor, bir günde. Bu dünyanın en düşük rakamlarından birisi. İspanya’da 200 dolar harcıyor. Bizim turistimiz, Türk turist yurtdışına gittiğinde 639 dolar harcıyor. Turistin sokağa çıktığı, para harcadığı, hatta turistin paket programlarla gelip cebindeki son kuruşla gelip, son kuruşla giden değil, zengin ve kazandıracak turistin Türkiye’ye çekilmesi, Antalya’ya çekilmesi gerekiyor. Ümit ediyoruz bu sağlanacak.”

“EMEKLİ MAAŞI 26 BİN LİRA EDECEKTİ”

“TÜİK, enflasyonu açıkladı. Yüzde 4,53. Bir aylık enflasyonumuz 115 ülkenin bir yıllık enflasyonundan fazla. Konut fiyatlarında inanılmaz artış var. Burada en çok acıyı çeken Antalya. Özellikle Ukrayna-Rusya savaşından sonra konut fiyatları fırladı. Antalya’da konut fiyatlarının en düşüğü 15 bin liraya geldi. Antalya’nın memuru, esnafı, yerlisi büyük sıkıntılar çekiyor. Bir yandan konut kredileri el yakıyor. 3 milyonluk kredinin aylık ödemesi 100 bin lira olmuş. 10 yıl ödenecek. Yani el sürülemeyecek noktada. Yani dededen, babadan bir konutun yoksa, eğer senin elinde milli piyango biletin var da ki artık o da birilerinin elinde kimlere çıkıyor biliyorsunuz. Milli piyangoya bile güven bırakmadılar. Artık memur, işçinin konut sahibi olma imkanları kalmadı. Gazipaşa için bir rakama baktım. Tayyip Bey size hiç ilişmese, karışmasa bugün 1,5 asgari ücret 26 bin liraya geliyordu. Ama maalesef, her sene güya enflasyona ezdirmeyeceğiz diyerek, sizi enflasyon canavarına yem ettiler. Enflasyon yüzde 120. TÜİK’in ki ne demek TÜİK? Tayyip’i üzemeyen istatistik kurumu. Hesabı yüzde 68. Emekliye ne verdi? Yüzde 33. 7 bin 500 liralık emekli maaşını tuttu 10 bin lira yaptı.”

“5,5 ÇEYREK ALTINI BİR SEÇİM SANDIĞINDA KAYBETTİNİZ”

“Lütfen bu hesabı emeklilere anlatalım. Sonuçta AKP’lisi de MHP’lisi de vatandaşımız, sizin hemşeriniz. İlk AKP geldiğinde en düşük emekli maaşı 8 çeyrek altın alıyordu. Bugün gidin 10 bin lira 2,5 çeyrek altın alıyor. Ne kayıp var, 5,5 çeyrek altın. Peki bir emekli Gazipaşa’da sarraftan, kuyumcudan bir çeyrek altın alsa, cebine koysa, eve gitse yok, eyvah. Ne yapar, koşar nerede dolandıysa oralara bakar. Arar. Emekli büyüklerim, bir emekli değil her emekli, bir sefer değil her sefer, her ay. Her maaş çekişinde. Bir çeyrek altın değil 5,5 çeyrek altın kaybediyor. Bunu nerede kaybettiniz, nerede düşürdünüz? Emekliler ayda 5,5 çeyrek altını bir seçim sandığında kaybettiler. Bir şey kaybedildiği yerde bulunur. Nerede düşürdüysen, orada ara. 5,5 çeyrek altını 31 Mart’ta sandık başında bulacağız inşallah. Ramazan mübarek gün. Ramazanınızı kutluyorum, tuttuğunuz oruçları Allah kabul etsin. 30 Ramazan, Ramazanın sonuna doğru emekli ikramiyesi yatacak. Emekli ikramiyesini kimin sayesinde alıyoruz? Kemal Kılıçdaroğlu. 2018 seçimleri geldiğinde bin lira verdiler. Biz olmaz dedik, bir maaş ver dedik. Hiç olmadı bir asgari ücret ver dedik. O beğenmediğimiz bin lira o gün 24 kilo kıyma alıyordu. Bugün 5 demiştiler, 3’e düşürdüler, 3 bin lira verecek. 2 Nisan ile 4 Nisan arasında yatacak. O 3 bin lira 6 kilo dana kıyma alıyor. Yani 30 iftar, 30 sahur, ardından bayram sofranızdan, mutfağınızdan, evladınızın, torununuzun kursağından tam 18 kilo kıyma eksilmiş, sadece bayram ikramiyesi üzerinden. Bu kadar zulmü gören bir başka grup yok. Emekliden başkasına sözleri geçmiyor.”

“EMEKLİYE PARA YOK DİYEN ERDOĞAN’A OY YOK”

“Bakın emekliye para diyorum, kaynak yok diyor. Emeklinin ihtiyacı olduğu kadar parayı, emekliye benim dediğim ayda 7 bin lira fark vermek, en düşük emekli maaşına. Emekliye elektrik, su ve telefon indirimi için, emekli kart vermek. Bunun hesabını yapıyor, 1,4 trilyon. Biz hesaplattık. 690 milyar. Sırf bu sene İliç’teki 9 kişiyi öldüren altın madeni, benzeri madenler, şirketler. Otoyol müteahhitleri, beşli çetelerin ettikleri kardan, parayı kazanmış, karı etmiş, vergi hesaplanmış, tahakkuka bağlanmış, bu vergiden vazgeçiyorlar, Plan ve Bütçe Komisyonunda. Almayalım, teşvik olsun, destek olsun diyorlar. Emekliye bulamadığı parayı beşli çeteye buluyor. Dönüyor yok müteahhidine, yandaş müteahhide buluyor. Emekliye gelince yok diyor. Buradan soruyorum, emekliye yok diyen Tayyip Erdoğan’a 31 Mart’ta oy var mı? Yok işte yok. Budan sonra eğer emekli, ilk başladık. 45 gün önceydi. Emekliye zulmü bırakın, emeklinin hakkını verin dedim. Meydanda bu kadar emekli yoktu. Dedik ki emekliler gelin sesinizi yükseltin. Hep birlikte talep edin duyacaklar. Ufak ufak partiler yavaş yavaş katılmaya başladılar, en nihayetinde herkes söylemeye başladı. Hatta şunu söyleyeyim. Meral Hanım ile Ankara’da siyasi ittifak kuramadık ama emekli ittifakında buluştuk. Meral Hanım da söylüyor, bütün partiler söylüyor. En güçlü ittifak emeklilerin ittifakıdır. Sizin için çalışıyoruz. Sizin için uğraşıyoruz. Bundan sonra emeklinin hakkını alana kadar susmayacağız. Burası bir tarım kenti, yüzde 80 tarımla uğraşıyor. Elbette biliyoruz ki geçen sene mayısta 19 liraydı mazot, 20’ye dayandı diyorduk. 4 liradan 20 lira oldu, göreceksiniz düşüreceğim mazotu diyordu ama mazot 9 ayda 43 lira oldu. Mazota zam geldi mi çiftçinin keyfi kaçıyor. Ekerken, dikerken, sürerken, toplarken, götürürken, satarken hep maliyet. Çiftçinin yüzde 1 destekleme hakkı var, onun da beşte birini zor ödüyorlar. Ama bir yandan kur korumalı mevduata para buluyorlar. Geçiş garantilerine para buluyorlar ama özellikle buradaki tropik meyve üreticilerinin çok farklı sorunları, almaları gereken çok önemli destekler var. Bu ülkenin ithal etmek yerine ihracat yapan, milli açığı kapatan, öyle ya eskiden ithal muz yiyorduk, şimdi Gazipaşa sayesinde bütün dünya, başta Rusya, Ukrayna, İngiltere sizin muzunuzu, sizin ürettiğiniz ejder meyvesini, 50 çeşit tropik meyveyi yurtdışına satıyorsunuz.”

“MAĞDURLAR KARDEŞİMİZDİR”

“İhracata katkı yapan, ülkeye katkı yapanlara sahip çıkmak gerekirken, bütün savaşlardan olumsuz etkileniyorsunuz. Bu konuda devletin farklı pazar olanaklarını zorlaması lazım. Gazipaşa Belediye Başkanımızla birlikte buradaki üreticiler için bir büyükşehirle, tahminen İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile beraber fuarlar yapmaya, size yeni ihracat kapıları bulmaya, bu konuda danışmanlık hizmetleri yapmaya, Gazipaşa’nın çiftçisinin yüzünü güldürmeye kararlıyız. Tabi emeklinin sesini duyuruyoruz, yetmez. Staj ve çıraklık mağdurları var. Stajyerken, çırakken bunların ödenmiş sigortaları başlangıç günü kabul edilmiyor. Emekli olamıyorlar. Seslerini duyurmak için her mitinge gidiyorlar. Bizimkine geliyorlar. Baş göz üstünde tutuyoruz. AKP’nin mitingine gittiler, dün onları gözaltına almışlar, itip kakmışlar. Telefonlarını toplamışlar. Buradan sesleniyoruz. Ezdirmeyiz. Staj mağdurları kardeşimizdir. Çıraklık mağdurları kardeşimizdir. EYT mağdurları kardeşimizdir. Karıncanın kardeşi var. O CHP’dir. 9 bin günde emekli olan esnafa söz verdiler. 7 bin 200 güne, kadınlar için 5 bin güne indireceğiz diye. Hala sözlerini tutmadılar. Bir yandan takip ediyoruz. Bir yandan hatırlayın. Geçen seçim ne dedik? Mülakat dedik. Kul hakkı yemektir. Mülakat dedik, partizanlıktır, insan ayırmaktır. Gençlerin hayalleri ile oynamaktır. Ecevit KPSS’yi getirdi. Eşitliği getirdi. Neden particiliği soktunuz? Gençler itiraz ettiler, mülakatı kaldıracağız sözü verdiler. Şimdi kaldırmayacağız diyorlar. Gençler, bilhassa atanmaya öğretmenler seslerini yükseltiyorlar. Mülakatsız atama istiyoruz, onların da sesini duymuyorlar. İlk geldiğinde 80 bin olan işsiz öğretmene tepki gösterip, madem öyle niye okuttun diyen Tayyip Erdoğan, şu anda 1 milyon atanmayan öğretmen yarattı. Onlara bir de lakap taktı. Atanamayan öğretmen. Ne kusuru var öğretmenin, atanamıyormuş. Çalışmış, okumuş, başarmış, şimdi atanamayan öğretmen yok, senin atamadığın, hakkını yediğin öğretmenler var. Onların da hesabını soracağız.”

“KURUŞ BORÇ KALMADI”

“Bir yerel seçimdeyiz. Tayyip Bey, benimle kavga etmek istiyor. Sürekli zam, zam, zam yapıp dönüp öbür taraftan DEM, DEM, DEM deyip kavga etmek istiyor. Kimlik siyaseti yapmak istiyor, mezhep siyaseti yapmak istiyor, ayrıştırma ötekileştirme istiyor. Ben de diyorum ki seninle bu konularda kavga yapmam ama illa kavga yapmamı istiyorsan, tamam senle kavga yapacağım. Emeklinin, köylünün, işsizin, emekçinin, gençlerin hakkı için kavga yapacağım. Senin istediğin kavgayı değil halkın taleplerinin kavgasını yapacağım. Bunun için Gazipaşa ismi gereği zaten Gazi Mustafa Kemal’ın emaneti bir yer. Biz Atatürkçüler bütün milleti kucaklamak durumundayız. Çünkü temel değerlerimiz aynı. Dedelerimiz Çanakkale’de birlikte yatıyorlar. O yüzden AKP’lisi, MHP’lisi, hangi partiden olursa olsun herkese gönlünü ve kapısını açan Mehmet Ali Yılmaz Başkanımız var. Onunla birlikte 5 yıldır buraya yatığı yatırımlar, katkılarla, Antalya’ya hizmet eden Antalya’nın evladı, sizin evladınız Muhittin Böcek Başkanımız var. Gazipaşa’da inanılmaz bir borç vardı. Gidin Gazipaşa’nın esnafı belediyeye mal vermiyordu. Belediyeye çorba söylesen çorbayı yollamıyor. Diyor ki belediye borcunu ödemiyor diye. Şu anda bir kuruş borç kalmadı. Bakın 53, 54 tane her biri para demek olan yatırımlar yapıldı ve bitti. Bundan sonra Muhittin Böcek de Antalya Büyükşehrin bütün borçlarını temizledi, ayağa kaldırdı. Hep beraber el ele verecekler. Gazipaşa’ya bugüne kadar olduğu gibi çok daha fazla hizmeti el ele verecekler. Sizden isteğimiz sandığa tam kadro gidelim. Deyin ki geçmişte başka partilere oy verenlere de. Gelin diyelim. Kol kola girelim. Sandığa varalım. Bu çalışkan, dürüst, namuslu belediye başkanı Mehmet Ali Yılmaz’a bir oy atalım. Onunla birlikte uyumlu çalışan büyükşehir belediye başkanımız Muhittin Böcek’e oyumuzu atalım. Belediye meclisinde atalım ve bir rekor kıralım.”

“BAŞKANIMIZA SAHİP ÇIKIN”

“Ben bu seçimlerde Gazipaşa’dan 2 oydan birinden daha fazlasını, yüzde 60’a yakın oy bekliyorum, sizlerden rekor bekliyorum. Eğer Gazipaşa bu rekoru kırarsa elim, gözüm ve desteğim üzerinizde. Sonuna kadar arkanızda duracağız. Burası benim çok önem verdiğim bir yer. Hatta şöyle söyleyeyim. Bundan sonra daha sık geleceğim. Buralara pek liderler, siyasiler dışarıdan gelmiyor dediler. Ben grup başkanvekiliyken geldim, şimdi de geldim. İleri de sohbet etmeye, dinlenmeye de geleceğim. Uygun görürseniz bundan sonra size hemşerilerim diyeceğim. Gazipaşa daha çok hizmet, temiz yönetim, arsaları ve varlıkları başkalarına peşkeş çekilmemesi, kör kuruşun hesabını verebilen, hesabını sorabilen Mehmet Ali Yılmaz Başkanıma 31 Mart’ta sahip çıkmaya, rekor kırdırmaya hazır mıyız? Aynı şekilde Muhittin Böcek Başkanıma sahip çıkmaya, onu yeniden büyükşehir belediye başkanı yapmaya var mıyız?”

“TÜRKİYE KAZANACAK”

“İkisine birden 15 gün süreyle çok çalışıp sağdan, soldan, geçmişte oy vermemiş olanlardan, oyları toplamaya, onlara rekor kırdırmak için yardım etmeye söz mü? O zaman ben de size şunu söyleyeyim. Karşımızda bir Cumhur İttifakı var. Kötü söz söylüyorlar. Hakaret, iftira ediyorlar. Sertleşiyorlar. Biz onlara karşı umudun ve sevginin ittifakıyız. Biz kimseyi dışlamayan bir ittifakız. Milliyetçi muhafazakârlar, sosyal demokratlar hep beraberiz. Bakın Gazipaşa’yı geçen sefer kazanan ittifak Gazipaşa ittifakıdır. Bu ittifakta elbette sosyal demokratlar, biz varız. Milliyetçi demokratlar var. İyi insanlar var. Muhafazakâr demokratlar var. Haramdan ve yalandan korkan bu yaşanılanlardan uzak duranlar var. Türk’ü, Kürt’ü, Laz’ı, Çerkez’i, Alevi’si, Sünni’si ile Gazipaşa’yı da Antalya’yı da Türkiye’yi de hep birlikte kucaklıyoruz. Biz ittifakımızın adına Türkiye ittifakı diyoruz. Renklerini ay yıldızlı al bayraktan alıyor. Milli takım gol atınca kim ayağa kalkıyorsa Türkiye ittifakında onlar var. Filenin sultanları dünya şampiyonu olunca onlarla kim ağlıyorsa Türkiye ittifakında onlar var. Türkiye ittifakının gönlünde bayrağımızın renkleri var. Kırmızı, beyaz. En büyük Türkiye. Mehmet Ali Yılmaz kazanacak, Gazipaşa kazanacak. Muhittin Böcek kazanacak, Antalya ve Türkiye ittifakı kazanacak Türkiye kazanacak.”

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haberimizvar.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.