Özlem Özcan
Köşe Yazarı
Özlem Özcan
 

Sesin sandıkta, karar senin elinde

Mührünü vur, geleceğe yön ver cesurca. Seçimlere 2 gün kala, kendi 18 yaş dönemim ve ilk oy kullanacağım zamanı hatırladım. Ve anneme şöyle sorduğumu hatırlıyorum: Kime oy vereceğiz? Annem logo ve parti ismini tarif etti. Hiç zorlanmadan perdenin arkasına girdim ve tıpkı tarif edildiği gibi mührü bastım. Kendimi önemli, büyümüş ve bir seçimin kahramanı gibi hissettim. Sonra kimin seçimi kazanacağını düşünmeden bekledim sonuçları. Önemli olan, sandıktan benim mührü bastığım adayın çıkmasıydı. Doğru bir tarafta olduğumu ve hatta doğru bir karar verdiğimi hissetmek önemliydi. Seçimlerin anlamı ve manası o dönemlerde benim için bundan ibaretti... Ve geldik bugüne, Korkuyorum, İdeolojik savaşlardan, din rantçılarından, Atatürk’ü kendi tekelinde kullananlardan, müebbet yemiş yobazlıktan. Kızımın hayatını zorlaştıracak sisteme ve bu sistemin mimarlarına oy vermekten korkuyorum. İnançlı diye AKP'li, Atatürkçü diye CHP'li, ülkemi seviyorum diye MHP'li değilim, olmak da  istemiyorum. Bu bölünmeler, kitlesel ayrıştırmadan başka hiçbir işe yaramadı. Bugünün şartları ve dünyasında, nasıl yaşadığım, haklarım, huzurum ve güvenliğim üzerine düşünüyorum. Bana bunları sunabilen veya sunabilecek, çocuğumun geleceği için kaygılanmamamı sağlayacak kimse ben o partiliyim. Ha, diyeceksiniz ki buldun mu partini? Ümitliyim: Ve ben şimdi kızıma, kime oy vereceğiz diye sorduğunda şunu söylemek istiyorum: Benim gençliğimi yaşadığım dönemlerde, bizler ekonomi ve siyaset konuşmazdık. Maalesef, şimdi bu konuları konuşma yaşı 16, keşke bu kadar erken geleceğinizin kaygısını yaşamasaydınız. Önce çocuk sonra genç olabilseydiniz. Eğitim sorunlarınız olmasaydı, daha iyi eğitim için özel okulların kapısını çalmasaydınız ki onlar bile vahim durumda. Mezun olduktan sonra iş bulabilecek miyim diye düşünmeden tercihlerinizi yapabilseydiniz. Onca yıl çalışıp emekli olduktan sonra bir ev alabilecek miyim kaygısı olmasaydı keşke, ama asgari ücret hesabı yaparak öyle bir ihtimalin olmadığını maalesef anlayabilecek seviyedesiniz. Kendi çocuklarınızın bu kaygıları yaşamayacağı bir sisteme sizi taşıyacağını düşündüğün kimseye oy ver. İzle, gör, oku ve düşün, ama en önemlisi düşün. Başkalarının aklıyla değil, kendi aklınla düşün. Seni kandırmalarına, umut tacirliği yapmalarına izin vermeden düşün. Unutma ki herkes hak ettiği gibi yönetilir. Kendi değerini, kendi dünyanı, kendin belirle…
Ekleme Tarihi: 29 Mart 2024 - Cuma

Sesin sandıkta, karar senin elinde

Mührünü vur, geleceğe yön ver cesurca.

Seçimlere 2 gün kala, kendi 18 yaş dönemim ve ilk oy kullanacağım zamanı hatırladım. Ve anneme şöyle sorduğumu hatırlıyorum:

Kime oy vereceğiz?

Annem logo ve parti ismini tarif etti. Hiç zorlanmadan perdenin arkasına girdim ve tıpkı tarif edildiği gibi mührü bastım. Kendimi önemli, büyümüş ve bir seçimin kahramanı gibi hissettim. Sonra kimin seçimi kazanacağını düşünmeden bekledim sonuçları. Önemli olan, sandıktan benim mührü bastığım adayın çıkmasıydı. Doğru bir tarafta olduğumu ve hatta doğru bir karar verdiğimi hissetmek önemliydi. Seçimlerin anlamı ve manası o dönemlerde benim için bundan ibaretti...

Ve geldik bugüne,

Korkuyorum,

İdeolojik savaşlardan, din rantçılarından, Atatürk’ü kendi tekelinde kullananlardan, müebbet yemiş yobazlıktan. Kızımın hayatını zorlaştıracak sisteme ve bu sistemin mimarlarına oy vermekten korkuyorum. İnançlı diye AKP'li, Atatürkçü diye CHP'li, ülkemi seviyorum diye MHP'li değilim, olmak da  istemiyorum. Bu bölünmeler, kitlesel ayrıştırmadan başka hiçbir işe yaramadı. Bugünün şartları ve dünyasında, nasıl yaşadığım, haklarım, huzurum ve güvenliğim üzerine düşünüyorum. Bana bunları sunabilen veya sunabilecek, çocuğumun geleceği için kaygılanmamamı sağlayacak kimse ben o partiliyim.

Ha, diyeceksiniz ki buldun mu partini?

Ümitliyim: Ve ben şimdi kızıma, kime oy vereceğiz diye sorduğunda şunu söylemek istiyorum: Benim gençliğimi yaşadığım dönemlerde, bizler ekonomi ve siyaset konuşmazdık. Maalesef, şimdi bu konuları konuşma yaşı 16, keşke bu kadar erken geleceğinizin kaygısını yaşamasaydınız. Önce çocuk sonra genç olabilseydiniz. Eğitim sorunlarınız olmasaydı, daha iyi eğitim için özel okulların kapısını çalmasaydınız ki onlar bile vahim durumda. Mezun olduktan sonra iş bulabilecek miyim diye düşünmeden tercihlerinizi yapabilseydiniz. Onca yıl çalışıp emekli olduktan sonra bir ev alabilecek miyim kaygısı olmasaydı keşke, ama asgari ücret hesabı yaparak öyle bir ihtimalin olmadığını maalesef anlayabilecek seviyedesiniz.

Kendi çocuklarınızın bu kaygıları yaşamayacağı bir sisteme sizi taşıyacağını düşündüğün kimseye oy ver. İzle, gör, oku ve düşün, ama en önemlisi düşün. Başkalarının aklıyla değil, kendi aklınla düşün. Seni kandırmalarına, umut tacirliği yapmalarına izin vermeden düşün.

Unutma ki herkes hak ettiği gibi yönetilir. Kendi değerini, kendi dünyanı, kendin belirle…

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haberimizvar.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.