"Yurtdışından jeoloji mühendisi getirtmek zorunda kalabiliriz!"

haberimizvar.net- Jeoloji Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı Bayram Ali Çeltik, olası bir deprem durumunda büyük bir yıkım ile karşılaşabileceğimize dikkat çekti.   Deprem denince ilk akla gelen Japonya'da 8 büyüklüğündeki sarsıntıda bile zarar oluşmadığını belirten Çeltik, "Çünkü hem Japonya'da hem de dünyanın gelişmiş ülkelerinde jeoloji mühendisleri hak ettikleri değeri görüyor." dedi.  JEOLOGLARA DEĞER VERİLMİYOR Türkiye'de ise jeologlara ve jeologların görüşlerine önem verilmediğini dile getiren Çeltik, "Deprem kuşağındayız. Net söylüyorum: İstanbul'da yaşanacak büyük depremde yüz binlerce insan ölecek. Bakın ‘ölebilir’ demiyorum, ‘ölecek’ diyorum. Çünkü çarpık kentleşme aldı başını gidiyor. Jeolojinin alanı olan yeraltı hareketleri konusunda yeteri kadar çalışılmıyor. Artık çok geç. Finike'de geçmişte yaşanan deprem var. Antalya da her an büyük bir depremle karşı karşıya kalabilir" dedi. ÖĞRENCİLER TERCİH ETMİYOR Japonya ile Türkiye’deki durumu karşılaştıran Çeltik, "Japonya ve Avrupa ülkeleri jeoloji mühendislerine büyük önem veriyor. Türkiye'de ise istihdam başta olmak üzere farklı sorunlardan dolayı öğrenciler artık jeoloji mühendisliğini tercih etmiyor. Örnek vermek gerekirse Akdeniz Üniversitesi'nde 20 kontenjanı olan jeoloji mühendisliği bölümünü 3 öğrenci tercih etti. Çukurova, Dokuz Eylül ve diğer üniversitelerde de durum aynı. Öğrenciler jeoloji mühendisliğini tercih etmiyor. Bu vahim bir durum. Deprem diyoruz, mühendislik diyoruz ama mezun olan öğrencilerimize iş bulamıyoruz." diye konuştu. YABANCILAR BAŞVURU YAPIYOR İş sorununa başka bir örnek veren Çeltik, geçtiğimiz hafta işyerimize 5 kişi iş başvurusu için geldi. Sohbet ederken nereli olduklarını sordum. İkisi Suriyeli, biri Afgan, biri Azeri, diğeri İranlıydı. Düşünebiliyor musunuz iş başvurusuna gelenler arasında Türk yok. Yakında jeoloji mühendisi ihraç etmeye başlayacağız" şeklinde konuştu. TURİZMDE ATIK SORUNU Antalya'nın gelen yoğun turist sayısına göre alt yapının da yenilenmesi gerektiğine dikkat çeken Çeltik açıklamasını şöyle sürdürdü: "10 milyon turist demek 10 milyon kilogram çöp demek. Bu çöpler gerektiği gibi ayrıştırılıyor mu? Geri dönüşümde hangi noktadayız? Antalya henüz su sorunu yaşamıyor belki ama kuraklık çok da uzakta değil. Son 30 yılda kentin su kaynaklarının yüzde 60'ını tükettik. Bu rakamlar beni tedirgin ediyor. Kenti yönetenleri de tedirgin etmeli. Bakın topraksız tarım yapabilirsiniz ama susuz tarım yapamazsınız. Suyun kıymetini bilmeliyiz. Su kullanımı konusunda bugüne kadar doğru dürüst adım atılmadı. ‘Kentin su haritası çıkarılsın’ dedik duymazdan gelindi. Tarıma, hayvancılığa, turizme aktarılan su miktarları belirlenmeli. 10 yılık değil 50 yıllık planlama yapılmalı. Tatlı su kaynaklarımız sonsuz değil." diye konuştu.