Antalya Lisesi’nin tahsis kararı çıktı

GÜNDEM 21.07.2022 - 11:27, Güncelleme: 21.07.2022 - 11:27
 

Antalya Lisesi’nin tahsis kararı çıktı

Antalya’nın ilk lisesi olan tarihi binanın olgunlaşma enstitüsüne tahsis kararı çıktı. Kararın ardından tepkiler arttı.

haberimizvar.net- Turizm kenti Antalya'nın ilk lisesi olma özelliğini taşıyan aynı zamanda iş, sanat ve siyaset dünyasından birçok ünlü ismin eğitim gördüğü 124 yıllık tarihi Antalya Lisesi binasının olgunlaşma enstitüsüne tahsis edilme kararı yapılan eylemlere, imza kampanyalarına rağmen gerçekleşti. ZEYBEK’TEN TEPKİ Kararın ardından CHP Antalya Milletvekili Rafet Zeybek, ‘’ Antalya Lisesinin tarihi binasının Olgunlaşma Enstitüsüne devredileceği iddialarını 20 Haziran'da Bakanlığa sorduk ancak bakanlık cevap vermedi ve bina tahsisini yaptı. Antalya'nın eğitim tarihi, şehri bilmeyenlerin kararları ile yok ediliyor. Bu tahsis işlemi iptal edilmelidir.’’ diye konuştu.   TEPKİLER SÜRÜYOR Kararın ardından Antalyalılar bugün de Antalya Lisesi önünde eylemlerini sürdürecek. Toplanan imzaların ve açıklamaların bakanlığa ulaşmasına rağmen alınan karara tepki gösterecek. GÜLER’DEN BAKANLIĞA DİLEKÇE Öte yandan, İmza kampanyalarının sonuç vermemesi üzerine tahsis kararı alındığını öğrenen CHP Muratpaşa Belediyesi Meclis üyesi aynı zamanda Antalya Lisesi öğrenci velisi Gürsel Güler, Milli Eğitim Bakanlığı’na dilekçe gönderdi. Güler, dilekçesinde şu ifadelere yer verdi: “T.C. Milli Eğitim Bakanlığı’na, Aylardan beri Antalya kamuoyunda Antalya Lisesi’nin tarihi binasının Antalya Olgunlaşma Enstitüsü’ne tahsisi konuşulmakta ve Antalya halkının büyük bir kısmının tepkisiyle karşılanan bu konuda Milli Eğitim Bakanlığınızca bir adım atılmamaktadır. Bu nedenle; hem T.C. Antalya Muratpaşa Belediyesi Meclis Üyesi olarak hem Antalya Lisesi öğrenci velisi olarak hem de Antalya Muratpaşa ilçesinde yaşayan bir vatandaş olarak sorumluları ve bakanlığımızı, tarafıma ulaşan talepler ve halkımızın istekleri doğrultusunda göreve çağırırken bazı bilgi, düşünce ve sorularımı sizin ile paylaşma gereği duyuyorum:   Şöyle ki; Antalya Lisesi, Pandeloğlu Dimitri Ağa ve Bakkal İstavri kardeşler tarafından 1800'lü yılların başında inşa edilen daha sonra Sultan II. Abdülhamit döneminde, bu ailelerden alınarak okula çevrilen evler, 1898 yılında Antalya'da "Beş sınıflı Liva İdâdîsi" adı altında şimdiki idare binası olarak kullanılan binada eğitim ve öğretime açılmış, Antalya'nın bilinen ilk eğitim ve öğretim kurumu olup Türkiye'nin de ilk 100 lisesinden biri olarak kabul edilmektedir. Antalya Lisesi'nin tarihi binasında, daha önceki yıllarda, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın izniyle Antalya Rölöve Anıtlar Müdürlüğü'nce restorasyon çalışmalarıda yapılmıştı. CHP eski Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Sn. Deniz Baykal'ın da aralarında bulunduğu Türkiye'nin ve Antalyalıların çok yakından tanıdığı isimlerle beraber yaklaşık 40.000 kişinin mezun olduğu, Mustafa Kemal Atatürk'ün 1930 yılında tarih dersi dinlediği okulda, restorasyon çalışmaları sırasında, beton duvarların arkasında kalmış 6 şömine ve bodrum katında, tuğlalarla kapatılmış gizli bir bölümde bulunmuştu. Tarihi binanın bodrum katında tuğlalarla örülü duvarın arkasında, Antalya'da az rastlanan, el işçiliğiyle yapılmış fırınlarda ısıtılarak, oluşturulan ve hiçbir şekilde bozulmamış karo seramikler bulunduğu basına yansımıştı. Bütün bunları neden anlatıyorum? Milli Eğitim Bakanlığımız, yine kendi bünyesinde bulunan Antalya Lisesi gibi korunması gereken, Antalya’nın sembol kurumlarından biri olan bu asırlık tarihe sahip eğitim kurumunu tarihsel ve kültürel geçmişini göz ardı ederek, yine bakanlığa bağlı 1987-1988 eğitim öğretim döneminde çalışmalara başlayan, Milli Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü bünyesinde faaliyet gösteren ve 2010 tarihinden itibaren Antalya Kaleiçi Mevkiinde bulunan binasında çalışmalarına devam etmekte olan Antalya Olgunlaşma Enstitüsü’ne tahsis edilmek istenmektedir. Neden? Antalya ve Antalyalının tarihiyle, geçmişiyle, hatırasıyla, değerleriyle, kültürüyle, hafızasıyla  kentin önemli sembol ve nirengi noktalarından biri olan bu yapının bütünselliğinin ve mevcut durumunun bozulmasının doğru bir yaklaşım olmadığı düşüncesini paylaşmak istiyorum.Ayrıca; aynı bakanlığımıza bağlı bir eğitim kurumu olan Antalya Olgunlaşma Enstitüsü web sitesinde kurumsal vizyon ve misyon tanıtımını yaparken; (https://antalyaolgunlasma.meb.k12.tr/07/19/972206/okulumuz_hakkinda.html) Vizyon olarak ’’Kültürel değerlerini yaşatan kurum olarak marka, ürettikleriyle kalite, eğitimde tercih edilen kurum olarak varız’’ Misyon olarak ‘’Geleneksel kültürümüzü araştırırken yaşatan, tasarlayıp üreterek geliştiren, ürettiğini pazarlayan aynı zamanda eğitim veren öncü kurum olmak için çalışıyoruz’’ denmektedir. Kurumsal olarak; vizyonu ve misyonu Kültürel değerleri yaşatan, geleneksel kültürümüzü araştırırken yaşatan bir kurum olarak tanıtılan bir kurumumuz vasıtasıyla yukarıda bahsi geçen değerlerin deformasyona uğratılması da oldukça düşündürücüdür. Bu nedenlerle sormak istiyorum: Antalya Lisesi’nin tarihi, Antalyalıların anıları, hafızası ve şehrimizin sembollerini kimler neden hedef alıyor? Antalya Lisesi’nin, ihtiyaç olmadığı halde imam hatipleştirilen diğer eğitim kurumları gibi zamanla formasyonu mu değiştirilmek isteniyor? Tarihi bir okulun adının yanına bir ad daha eklendiğinde daha sonra tarihi ve doğal yapısının bozulacağı düşünülmemekte midir? Zorunlu bir durum söz konusu olmamasına rağmen eğitimde yapısal bütünlüğün bozulması önemli değil midir? Antalya’da başka yer kalmadı mı da bir eğitim kurumunun içerisine diğer bir eğitim kurumu yerleştirilmek istenmektedir? Farklı eğitim kurumları aynı ortamda faaliyet gösterince orada öğrenim gören yüzlerce gencimizin eğitim ortamının ve eğitim bütünlüğünün bozulması önemli değil midir? Antalya Lisesindeki bu tarihi yapıda öğretmenler odasının, çok amaçlı sanatsal, sosyal kültürel faaliyetlerin yapıldığı, içerisinde Cumhuriyet Müzesi, resim ve müzik atölyesi bulunan bu tarihi binayı mevcut doğal haliyle korumaya çalışmak gerekmez mi? Acaba burada Cumhuriyet Müzesi’nin bulunmasından rahatsız olanlar mı vardır? Bu tahsisin, daha önce restorasyon çalışmaları sırasında ortaya çıkan tarihi materyallerle bir ilgisi var mıdır? Milli eğitim bakanlığımız koskoca Antalya’da araştırmış ve yer bulamamış da mı Antalya Lisesi’nin tarihi binasını kısmen de olsa Antalya Olgunlaşma Enstitüsü’ne tahsis etmektedir?   Antalya Olgunlaşma Enstitüsü’nün daha önce sergi açtığı ve istenildiği zaman yine defalarca sergi açabileceği bir mekân olan Antalya Lisesi’nin tarihi binasının Antalya Olgunlaşma Enstitüsü’ne tahsisi konusunda, ısrarla ve özel olarak ilgilenenler kimlerdir? Bu ısrar neden?”    
Antalya’nın ilk lisesi olan tarihi binanın olgunlaşma enstitüsüne tahsis kararı çıktı. Kararın ardından tepkiler arttı.

haberimizvar.net- Turizm kenti Antalya'nın ilk lisesi olma özelliğini taşıyan aynı zamanda iş, sanat ve siyaset dünyasından birçok ünlü ismin eğitim gördüğü 124 yıllık tarihi Antalya Lisesi binasının olgunlaşma enstitüsüne tahsis edilme kararı yapılan eylemlere, imza kampanyalarına rağmen gerçekleşti.
ZEYBEK’TEN TEPKİ

Kararın ardından CHP Antalya Milletvekili Rafet Zeybek, ‘’ Antalya Lisesinin tarihi binasının Olgunlaşma Enstitüsüne devredileceği iddialarını 20 Haziran'da Bakanlığa sorduk ancak bakanlık cevap vermedi ve bina tahsisini yaptı. Antalya'nın eğitim tarihi, şehri bilmeyenlerin kararları ile yok ediliyor. Bu tahsis işlemi iptal edilmelidir.’’ diye konuştu.
 

TEPKİLER SÜRÜYOR

Kararın ardından Antalyalılar bugün de Antalya Lisesi önünde eylemlerini sürdürecek. Toplanan imzaların ve açıklamaların bakanlığa ulaşmasına rağmen alınan karara tepki gösterecek.

GÜLER’DEN BAKANLIĞA DİLEKÇE

Öte yandan, İmza kampanyalarının sonuç vermemesi üzerine tahsis kararı alındığını öğrenen CHP Muratpaşa Belediyesi Meclis üyesi aynı zamanda Antalya Lisesi öğrenci velisi Gürsel Güler, Milli Eğitim Bakanlığı’na dilekçe gönderdi. Güler, dilekçesinde şu ifadelere yer verdi:

“T.C. Milli Eğitim Bakanlığı’na,

Aylardan beri Antalya kamuoyunda Antalya Lisesi’nin tarihi binasının Antalya Olgunlaşma Enstitüsü’ne tahsisi konuşulmakta ve Antalya halkının büyük bir kısmının tepkisiyle karşılanan bu konuda Milli Eğitim Bakanlığınızca bir adım atılmamaktadır. Bu nedenle; hem T.C. Antalya Muratpaşa Belediyesi Meclis Üyesi olarak hem Antalya Lisesi öğrenci velisi olarak hem de Antalya Muratpaşa ilçesinde yaşayan bir vatandaş olarak sorumluları ve bakanlığımızı, tarafıma ulaşan talepler ve halkımızın istekleri doğrultusunda göreve çağırırken bazı bilgi, düşünce ve sorularımı sizin ile paylaşma gereği duyuyorum:

 

Şöyle ki; Antalya Lisesi, Pandeloğlu Dimitri Ağa ve Bakkal İstavri kardeşler tarafından 1800'lü yılların başında inşa edilen daha sonra Sultan II. Abdülhamit döneminde, bu ailelerden alınarak okula çevrilen evler, 1898 yılında Antalya'da "Beş sınıflı Liva İdâdîsi" adı altında şimdiki idare binası olarak kullanılan binada eğitim ve öğretime açılmış, Antalya'nın bilinen ilk eğitim ve öğretim kurumu olup Türkiye'nin de ilk 100 lisesinden biri olarak kabul edilmektedir.

Antalya Lisesi'nin tarihi binasında, daha önceki yıllarda, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın izniyle Antalya Rölöve Anıtlar Müdürlüğü'nce restorasyon çalışmalarıda yapılmıştı. CHP eski Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Sn. Deniz Baykal'ın da aralarında bulunduğu Türkiye'nin ve Antalyalıların çok yakından tanıdığı isimlerle beraber yaklaşık 40.000 kişinin mezun olduğu, Mustafa Kemal Atatürk'ün 1930 yılında tarih dersi dinlediği okulda, restorasyon çalışmaları sırasında, beton duvarların arkasında kalmış 6 şömine ve bodrum katında, tuğlalarla kapatılmış gizli bir bölümde bulunmuştu. Tarihi binanın bodrum katında tuğlalarla örülü duvarın arkasında, Antalya'da az rastlanan, el işçiliğiyle yapılmış fırınlarda ısıtılarak, oluşturulan ve hiçbir şekilde bozulmamış karo seramikler bulunduğu basına yansımıştı.

Bütün bunları neden anlatıyorum?

Milli Eğitim Bakanlığımız, yine kendi bünyesinde bulunan Antalya Lisesi gibi korunması gereken, Antalya’nın sembol kurumlarından biri olan bu asırlık tarihe sahip eğitim kurumunu tarihsel ve kültürel geçmişini göz ardı ederek, yine bakanlığa bağlı 1987-1988 eğitim öğretim döneminde çalışmalara başlayan, Milli Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü bünyesinde faaliyet gösteren ve 2010 tarihinden itibaren Antalya Kaleiçi Mevkiinde bulunan binasında çalışmalarına devam etmekte olan Antalya Olgunlaşma Enstitüsü’ne tahsis edilmek istenmektedir. Neden?

Antalya ve Antalyalının tarihiyle, geçmişiyle, hatırasıyla, değerleriyle, kültürüyle, hafızasıyla  kentin önemli sembol ve nirengi noktalarından biri olan bu yapının bütünselliğinin ve mevcut durumunun bozulmasının doğru bir yaklaşım olmadığı düşüncesini paylaşmak istiyorum.Ayrıca; aynı bakanlığımıza bağlı bir eğitim kurumu olan Antalya Olgunlaşma Enstitüsü web sitesinde kurumsal vizyon ve misyon tanıtımını yaparken; (https://antalyaolgunlasma.meb.k12.tr/07/19/972206/okulumuz_hakkinda.html)

Vizyon olarak ’’Kültürel değerlerini yaşatan kurum olarak marka, ürettikleriyle kalite, eğitimde tercih edilen kurum olarak varız’’

Misyon olarak ‘’Geleneksel kültürümüzü araştırırken yaşatan, tasarlayıp üreterek geliştiren, ürettiğini pazarlayan aynı zamanda eğitim veren öncü kurum olmak için çalışıyoruz’’ denmektedir.

Kurumsal olarak; vizyonu ve misyonu Kültürel değerleri yaşatan, geleneksel kültürümüzü araştırırken yaşatan bir kurum olarak tanıtılan bir kurumumuz vasıtasıyla yukarıda bahsi geçen değerlerin deformasyona uğratılması da oldukça düşündürücüdür.

Bu nedenlerle sormak istiyorum: Antalya Lisesi’nin tarihi, Antalyalıların anıları, hafızası ve şehrimizin sembollerini kimler neden hedef alıyor?

Antalya Lisesi’nin, ihtiyaç olmadığı halde imam hatipleştirilen diğer eğitim kurumları gibi zamanla formasyonu mu değiştirilmek isteniyor?

Tarihi bir okulun adının yanına bir ad daha eklendiğinde daha sonra tarihi ve doğal yapısının bozulacağı düşünülmemekte midir?

Zorunlu bir durum söz konusu olmamasına rağmen eğitimde yapısal bütünlüğün bozulması önemli değil midir?

Antalya’da başka yer kalmadı mı da bir eğitim kurumunun içerisine diğer bir eğitim kurumu yerleştirilmek istenmektedir?

Farklı eğitim kurumları aynı ortamda faaliyet gösterince orada öğrenim gören yüzlerce gencimizin eğitim ortamının ve eğitim bütünlüğünün bozulması önemli değil midir?

Antalya Lisesindeki bu tarihi yapıda öğretmenler odasının, çok amaçlı sanatsal, sosyal kültürel faaliyetlerin yapıldığı, içerisinde Cumhuriyet Müzesi, resim ve müzik atölyesi bulunan bu tarihi binayı mevcut doğal haliyle korumaya çalışmak gerekmez mi?

Acaba burada Cumhuriyet Müzesi’nin bulunmasından rahatsız olanlar mı vardır?

Bu tahsisin, daha önce restorasyon çalışmaları sırasında ortaya çıkan tarihi materyallerle bir ilgisi var mıdır?

Milli eğitim bakanlığımız koskoca Antalya’da araştırmış ve yer bulamamış da mı Antalya Lisesi’nin tarihi binasını kısmen de olsa Antalya Olgunlaşma Enstitüsü’ne tahsis etmektedir?

 

Antalya Olgunlaşma Enstitüsü’nün daha önce sergi açtığı ve istenildiği zaman yine defalarca sergi açabileceği bir mekân olan Antalya Lisesi’nin tarihi binasının Antalya Olgunlaşma Enstitüsü’ne tahsisi konusunda, ısrarla ve özel olarak ilgilenenler kimlerdir? Bu ısrar neden?”

 

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haberimizvar.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.