AYASOFYA MESELESİ

Ayasofya 532-537 yılları arasında bazilika planlı bir patrik katedrali olarak inşaa edilmiştir. 1453 yılında İstanbul'un fethinden sonra Fatih Sultan Mehmet tarafından camiye dönüştürülmüş, 1934 yılında Atatürk'ün tüm dinlere ve tüm dünya insanlarına saygı düşüncesiyle müzeye çevrilmiş, bugüne kadar da öyle devam etmiştir.  18 yıldır iktidarda olanlar her başları sıkıştıklarında Ayasofya jokerine sarılmış ama o umutla yaşayanların oyunu aldıktan sonra vazgeçmişlerdir. Hatta daha 1 yıl önce Cumhurbaşkanı Erdoğan katıldığı bir canlı yayında, Ayasofya'nın cami yapılmasını kendilerini zor durumda bırakmak için muhalefetin istediğini ve bu oyuna gelmeyeceklerini şu sözlerle açıklamıştır; "AYASOFYA'DA KUR'AN TİLAVETİ YAPTIK. BELLİ BİR BÖLÜMÜNDE ŞU ANDA NAMAZ DA KILINIYOR. BUNLARI DA AŞMAK BİZİM İÇİN SORUN DEĞİL, AŞARIZ. AMA GETİRİSİ GÖTÜRÜSÜ NEDİR, ONU DA BURADA AÇIKLAMAM DOĞRU OLMAZ. BUNUN BİR GÖTÜRÜSÜ VAR. BİZİM İÇİN FATURASI ÇOK DAHA AĞIR OLUR. UNUTMAYALIM ŞU ANDA DÜNYANIN ÇOK ÇEŞİTLİ ÜLKELERİNDE BİZİM BİNLERCE CAMİMİZ VAR. ACABA BUNU SÖYLEYENLER O CAMİLERİN BAŞINA NELER GELİR HİÇ DÜŞÜNÜYORLAR MI? BUNLARIN HESABINI YAPMIYORLAR. KUSURA BAKMASINLAR BUNLAR DÜNYAYI TANIMIYORLAR, MUHATAPLARINI BİLMİYORLAR. ONUN İÇİN BEN BİR SİYASİ LİDER OLARAK BU OYUNA GELECEK KADAR İSTİKAMETİMİ KAYBETMEDİM! BU İŞİ SİYASETEN KULLANIYORLAR. YAN TARAFINDAKİ SULTANAHMET'İ DOLDURMAYACAKSIN, AYASOFYA'YI DOLDURALIM DİYECEKSİN. BÜYÜK ÇAMLICA CAMİİ'Nİ YAPTIK, 4-5 TANE AYASOFYA EDER. BU OYUNLARA GELMEYELİM, BUNLARIN HEPSİ TEZGAH!" Ayasofya, Atatürk tarafından dünya milletlerine saygı çerçevesinde müzeye çevrilirken yine de tapuya Camii olarak tescil ettirilmiştir! Yani iktidar 18 yıldır istediği gün Ayasofya'yı cami yapabilecekken, daha 1 yıl önce bunun bir oyun olduğunu ve bu oyuna gelmeyeceklerini anlatırken, bir yılda ne değişti de Ayasofya Camii yapıldı? İstanbul yeniden fethedilmiş gibi siyasi propagandaya dönüştürüldü, onu anlatalım. Fatih Sultan Mehmet İstanbul'u aldıktan sonra gözünü Roma'ya dikip güçlü ordusuna, güçlü ekonomisine güvenerek Ayasofya'yı Camii yapıp, dünyaya meydan okumuştur. Atatürk'te yıkılmış bir halk, bitmiş bir ekonomi ve tükenmiş bir ülkeyi tekrardan düzlüğe çıkartabilmek için barışçıl yükseltme düşüncesiyle Ayasofya'yı müzeye çevirmiştir. Devlet güçlendikten ve halkını arkasına aldıktan sonra Hatay meselesi ile O da dünyaya meydan okumuştur. Günümüze gelirsek, fetö'nün kumpaslarıyla ordumuz güçsüzleşmişken, halkımız aç, ekonomimiz bitmiş haldeyken, dünyaya meydan okumak pek açıklanabilir bir durum değil! Son günlerde havai fişek faciaları yaşanırken kaybettiğimiz vatandaşlarımızı unutup Ayasofya'ya odaklandık ama asıl sebep bu değil! Ekonomimiz, saray tarafından kötü yönetilmesi sebebiyle bundan birkaç ay sonra yerle bir olduğunda, hükümetin yıllardır yaptığı gibi suçu dış güçlere atması için bir neden lazımdı! Bunun da bahanesi Ayasofya olacak, "Ayasofya’yı camii yaptık o yüzden dış güçler ekonomimize saldırı yapıyor" diyecekler! Yüzde 30'lara gerilemiş AKP oylarını yükseltebilmek için sürekli sığındıkları, "bayrağımız inmeyecek ezanlarımız susmayacak" hikayesinin bu seferki öznesi Ayasofya olacak!  Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın daha 1 yıl önce dediği gibi dünyanın ayarları ile oynamamak lazım.  Sen ekonomiye bahane üretmek için, dibe vurmuş oylarını yükseltmek için Ayasofya'yı kullanırsan, bir gün elin oğlu da Mescidi Aksa'yı Havra yapar! Sen Hristiyan Ortodoks'larının Kabe'si Ayasofya'yı Camii yaparsan gün gelir birileri de senin Kabe'ni kilise yapar sesini çıkaramazsın!! Bizden söylemesi..