CHP’den ‘blokzincir’ önergesi

haberimizvar.net- CHP, dünyada son yıllarda en fazla büyüme gösteren “derin teknoloji” sektörlerinden “Blokzincir” alanındaki gelişmelere Türkiye’nin öncelikle hazırlanması amacıyla meclis araştırması istedi. Araştırma önergesinin ilk imzacısı olan CHP Antalya Milletvekili Çetin Osman Budak, ülkemizin Blokzincir’de riskleri görüp fırsatları yakalaması için “pro-aktif” tutum alması gerektiğini belirterek, “Bu teknolojinin popüler yansıması olan kripto paralar buzdağının görünen yüzüdür. Blokzincir teknolojisi dünyanın geleceğini şekillendirmeye doğru gidiyor. Bu yeni paradigma karşısında ülkemiz bu alanda geleceğe dönük kapsamlı çalışmalar yapmalı ve güçlü adımlar atmalıdır” dedi. CHP Antalya Milletvekili Budak ve arkadaşlarının Meclis Başkanlığı’na sunduğu araştırma önergesinde, son 8 yılda dünya genelinde yüzde 101 oranında büyüyen Blokzincir’deki kripto para miktarının 19 ülke dışındaki tüm dünya ülkelerinin milli gelirlerini aştığı vurgulandı. Önergede şunlar kaydedildi: YENİ DÜNYAYI ŞEKİLLENDİRİYOR “2018’deki zirve değerinde kripto para miktarı, dünya dolar rezervinin yüzde 7’si, Euro rezervinin yüzde 39’u ve altın rezervinin yüzde 10’u kadardır. Bütün bu etkisine karşın kripto para sistemi, Blokzincir sisteminin küçük bir parçasıdır. Global dünyanın yeni bir güvenlik mekanizması olarak gelişen bu teknoloji, dünyadaki ticaret sistemini yeniden şekillendirme potansiyeline sahiptir. Tüm otoritelerden bağımsız olan Blokzinciri, kimi görüşlere göre yakın gelecekte küresel sistemin bağımsız bir güven otoritesi olacaktır. Bazı uzmanlar da yeni dünya düzenini, Blokzincir teknolojisinin şekillendireceğini iddia etmektedir. Görüşler farklı olmakla birlikte dünya ekonomisinin kurgusu sil baştan değişmektedir. Dünya ticareti, rezervlere dayalı ölçülebilen ekonomilerden, işlemlere dayalı anlık ölçülen bir ekonomiye evrilmekte ve bu da yeni fırsatların yanı sıra riskleri beraberinde getirmektedir”.  TAPU, DELİL, TELİF, E-OYLAMA Kripto paraların blokzincirin bütünü dikkate alındığında popüler bir ayrıntıdan ibaret olduğu vurgulanan önergede, “Şu anda bile bankacılık ve e-ticaret işlemlerine giren bu teknoloji; tapu devirleri, ödeme sistemleri, değerli taşlar, telif hakları, e-devlet sistemleri, sağlık hizmetleri, gümrükleme, e-oylama, yerel ve genel seçimler, deniz lojistiği dahil birçok alanda yeni bir güvenlik altyapısını oluşturma potansiyeline sahiptir. Bazı uzmanlara göre bu teknolojiyle dünya mahkemelerinde geçerli, zaman ve koordinat damgalı çoklu yasal deliller elde edilebilecektir. Herhangi bir vatandaş, notere gitmeye gerek kalmadan internet sitesinden veya akıllı telefondan tek tuşa basarak birkaç saniyede bir eserin, projenin, buluşun, belgenin, tasarımın, sözleşmenin veya ses kaydının tüm haklarına sahip olduğunu dünyaya kanıtlayabilecek, ticari işlemleri bu sistem üzerinden yapabilecektir” denildi. PRO-AKTİF TUTUM ALINMALIDIR CHP’nin önergesinde şu ifadeler yer aldı: “Dünya ekonomisinde önemli yer tutan ülkeler bu gelişmeler karşısında harekete geçmiştir. Japonya’da yapılan G20 zirvesinde finansal liderler kripto para birimlerine ilişkin risklerin daha iyi incelenmesi ve gerekirse çok taraflı önlemler alınmasını kararlaştırmıştır. Amerikan borsası NASDAQ, Blokzincir tabanlı üç farklı pilot uygulama üzerinde çalışmaktadır. Gelişen teknoloji, finansal sisteme önemli katkılar sağlayabileceği gibi tüketici ve yatırımcılar açısından riskler de taşımaktadır. Vergi kaçakçılığı, kara para aklama, terörizmin finansmanı ve yatırımcıların korunması açısından hükümetler ve parlamentolar bu konuda pro-aktif tutum almalıdır”. TEKNOLOJİK VE HUKUKİ ALTYAPI Önerge şu cümlelerle sona erdi: “Blokzincire dönük teknolojik ve hukuki altyapının geliştirilmesi, bu alanda insan kaynakları yönetiminin oluşturulması, araştırma-geliştirme altyapısının kurulması, fikri ve sınai haklar özelinde Blokzincir teknolojisinin kullanım alanlarının belirlenmesi, yazılım geliştirme başta olmak üzere fırsatlar ve risklerin ortaya çıkarılması, kamu, birlikler ve özel şirketlerin Blokzinciri stratejisine referans oluşturması, ulusal kurumlarımızın bu alanda küresel rekabete hazırlaması amacıyla bir Meclis Araştırması açılması gerekli görülmektedir”.