Öğretmen atamaları yeterli değil

GÜNDEM 06.04.2020 - 18:29, Güncelleme: 07.12.2020 - 14:05
 

Öğretmen atamaları yeterli değil

Milli Eğitim Bakanlığı’nın 20 bin öğretmen atamasıyla ilgili kararının yeterli olmadığını söyleyen Eğitim Sen Antalya Şube Başkanı Nurettin Sönmez, “Ocak ayında da 20 bin öğretmen atandı, ama hala görev verilmedi. Gereksinim sayısı kadar atama yapılsın” dedi.

haberimizvar.net-Eğitim Sen Antalya Şube Başkanı Nurettin Sönmez, korona virüs salgınıyla mücadele için yaptıkları önerileri tekrarladı. Salgının yayılmasını engellemek için yapılan öneri ve uyarıların siyasi iktidar tarafından dikkate alınmadığını vurgulayan Sönmez, “Zorunlu işler dışında kalan üretimin durdurulması talebi yok sayılmaktadır. Emekçilerin yaşamlarının bu şekilde risk altında olduğu gerçeğinin artık görülmesi ve önlemlerin alınması gerekmektedir. Bu önlemin alınması için bu hafta da taleplerimizi ileteceğiz” dedi.   İNFAZ DEĞİŞİKLİĞİ YASASI GÜNDEMDE   “Yeni haftaya umudumuzu büyüterek başlamak istiyoruz” diyen Sönmez, “Bir önceki haftada yaşanan salgının yayılma hızındaki artışın yavaşlaması, yaşanan can kayıplarının sona ermesi ve tedavi görenlerin sağlıklarına kavuşmasını umuyor ve diliyoruz. Bu dileklerin kendiliğinden gerçekleşmeyeceğini biliyor ve bu anlamda üzerimize düşen tarihsel sorumluluğun farkında olduğumuzu ifade ediyoruz. Geçtiğimiz hafta, bizim de içerisinde olduğumuz geniş kesimler tarafından, infaz yasa tasarısı ile ilgili öneriler yapılmış ve tasarının bu haliyle eşit ve adil olmayacağı ifade edilmişti. Ancak, kamuoyu tarafından yapılan tüm önerileri ve eleştirileri görmezden gelen Cumhur ittifakı bileşenlerinin oyları ile tasarı komisyondan geçti. Bu hafta TBMM Genel Kurulunda görüşülecek olan infaz kanun tasarısı ile ilgili görüş ve önerilerimizi bu hafta da ifade etmeyi sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.   EBA TV’DE VİDEO KONFERANS BASKISI   Uzaktan eğitim uygulamalarının öğretmenler üzerinde baskı ve kontrol aracına dönüşmesinin yarattığı sorunlara değinen Eğitim Sen Başkanı Sönmez, “Bu haftaya da İzmir, Tokat ve Muğla başta olmak üzere, pek çok kentten gelen benzer haberlerle başlıyoruz. Öncelikle, içinde bulunduğumuz dönemde, uzaktan eğitimin örgün eğitimin yerini alamayacağı ve sadece tamamlayıcı eğitim olarak kullanılması gerektiğini ifade etmek isteriz. İkinci olarak, bu dönemde öğretmenlerden beklenmesi gereken, EBA TV aracılığıyla verilen dersleri esas alarak, öğrencilerle EBA sistemi ile etkinlikler, ödevler ve değerlendirme uygulamaları yapmalarıdır. Ancak geldiğimiz aşamada, eğitim yöneticilerinin öğretmenleri ders aracı olarak belirlenmemiş kimi video-konferans uygulamalarını kullanmaya zorlamaktadır” değerlendirmesinde bulundu.   MEB’İN AÇIKLAMALARI YETERSİZ KALDI   Basına da yansıyan haberlerin bu konuda ifade etmeye çalıştıkları kaygıların ne kadar yerinde ve haklı olduğunu gösterdiğini vurgulayan Sönmez, “Söz konusu iddialar sonrasında, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından yapıldığı belirtilen kimi açıklamalar basında yer alsa da, bu açıklamaların yeterli olmadığını belirtmemiz gerekmektedir. MEB’in kamuoyunu tatmin edecek ve oluşan kaygıları ortadan kaldıracak bir açıklama yapması gerekmektedir. Eğitim Sen Merkez Yürütme Kurulu olarak, eğitim yöneticilerinin öğretmenleri ders aracı olarak ilgili mevzuata göre incelenmemiş, onaylanmamış araçları kullanmaya zorlamamaları gerektiğini bir kez daha hatırlatır, buna rağmen öğretmenleri söz konusu araçları kullanmaya zorlayan eğitim yöneticileri ile ilgili yasal haklarımızı kullanacağımızın bilgisini kamuoyu ile paylaşırız” diye konuştu.   20 BİN ÖĞRETMEN ATAMASI YETERLİ DEĞİL   MEB tarafından Haziran 2020 döneminde alınacak 20 bin öğretmen ile ilgili atama takvimi ve kontenjan sayılarının yayınlandığını hatırlatan Sönmez, “Alınacak öğretmen sayısının 20 bin ile sınırlı olmasının yeterli olmadığının altının çizilmesi gerekmektedir. Eğitim Sen, ilk aşamada gereksinim sayısı kadar atama yapılması gerektiğini düşünmektedir. Ayrıca, atama yapılacak alanlara ayrılan kontenjanların gerçek durumla ve gereksinimle örtüşmediğini düşünmekteyiz. Özellikle ortaöğretim alanları başta olmak üzere, bazı alanların kontenjanları sınırlandırılmışken, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisine her atama döneminde ayrılan kontenjanın fazlalığının eşitsizlik yarattığını ifade etmek isteriz. Merkez Yürütme Kurulu’muz (MYK), MEB’e gerçek duruma ve gereksinime göre atama çağrısı yapmaktadır” çağrısında bulundu.   EĞİTİMDE YOL HARİTASINA İHTİYAÇ VAR   Haziran 2020 atama takvimi açıklanmış olmasına rağmen, Ocak’ta ataması yapılan 20 bin öğretmenin hala göreve başlatılmadığını dile getiren Nurettin Sönmez, “Okulların açılmasından sonra arkadaşlarımızın başlatılacağı ifade edilmektedir. Bu durum, 20 bin öğretmenin ve ailelerinin mağdur olması anlamına gelmektedir. Eğitim Sen, MEB’e Ocak 2020 döneminde ataması yapılan arkadaşlarımızı bir an önce göreve başlatma çağrısını yinelemektedir. MEB tarafından 3 Nisan 2020 tarihinde ‘Merkezi Sınavla Öğrenci Alacak Ortaöğretim Kurumlarına İlişkin Merkezi Sınav Başvuru ve Uygulama Kılavuzu’ yayınlandı. Sınavla öğrenci alacak ortaöğretim kurumlarının toplam kontenjanı 213 bin 128’e artırılmış olsa da, bu artışın ortaöğretime geçişte yaşanan sorunları çözemeyeceği açıktır. Öncelikle, bu sene 1 milyon 800 binin üzerinde öğrencinin 8. sınıftan 9. sınıfa geçeceği düşünüldüğünde, kapsamlı ve iyi planlanmış bir yol haritasına ihtiyaç olduğu ortadadır” uyarısı yaptı.   MEB’E ÇAĞRI: ‘OKUL SAYILARI ARTIRILSIN’   Sönmez açıklamasını şöyle sürdürdü: “Sınavla ve sınavsız öğrenci alacak Anadolu liselerinde sınıf kontenjanlarının 40’a çıkarılması da bir çözüm değildir. Bu nedenle, MYK’mız MEB’i öncelikle öğrencilerin ilgi, istek ve tercihlerine dayalı bir okullaşma politikası uygulamaya davet etmektedir. İkinci olarak da, 2020-2021 öğretim yılında yaşanması muhtemel yerleşme sorunu derslik artırarak değil, okul artırarak çözülmelidir. MYK’mız liselere geçişte yaşanacak yerleşme sorunlarına çözümün okul bütünlüğü içinde aranması gerektiğini düşünmektedir”.   BİLSEM ÖĞRETMENLERİ HAK KAYBI YAŞIYOR   Bilim ve Sanat Merkezlerinde (BİLSEM) çalışan öğretmenlerin mağduriyetine de değinen Sönmez, “MEB tarafından 28 Mart 2020 tarihinde öğretmenlere ücret ödenmemesi içi alınan karar, öğretmenleri mağdur etmeye devam ediyor. Mağdur edilen kesimlerden bir tanesi de BİLSEM’lerde çalışmakta olan öğretmen arkadaşlarımızdır. Bilim ve Sanat Merkezleri Yönergesinin 15/a maddesi açıktır: ‘BİLSEM’ de gerçekleştirilecek eğitim ve öğretim etkinlikleri öğrencinin örgün eğitim gördüğü saatler dışında hafta içi ve/veya hafta sonu olacak şekilde planlanır’. İlgili maddeye göre, BİLSEM öğretmenlerinin hafta sonu yaptıkları dersler “rutin müfredat” kapsamında değerlendirilmek durumundadır. MEB tarafından 28 Mart 2020 tarihinde alınan kararla durdurulan faaliyetler ‘rutin müfredat dışında’ olanlar şeklinde tarif edilmiştir. Bu nedenle, MYK’mız MEB’i hızla bu yanlışlığı düzeltmeye ve mağdur olan BİLSEM öğretmenlerinin mağduriyetini gidermeye çağırmaktadır. BİLSEM öğretmenlerinin yaşadığı hak kaybının, Eğitim Sen’in yapacağı yasal başvuru içerisinde yer alacağını duyururuz” dedi.   İŞİNİ KAYBEDEN ÖĞRETMENLERE DESTEK VERİN   Nurettin Sönmez şunları söyledi: “Salgından dolayı yaşanan kriz, çok sayıda çalışanın işini kaybetmesine ve ekonomik olarak ciddi sorunlar yaşamasına neden olmuştur. Resmi okullarda, okul aile birlikleri tarafından çalıştırılan eğitim emekçisi arkadaşlarımızda bu süreçte işlerini büyük oranda yitirmiştir. Sosyal devletin bu kesimleri desteklemesi ve yaşanan krizden dolayı mağdur olmalarını engellemesi gerektiğini düşünmekteyiz”.   
Milli Eğitim Bakanlığı’nın 20 bin öğretmen atamasıyla ilgili kararının yeterli olmadığını söyleyen Eğitim Sen Antalya Şube Başkanı Nurettin Sönmez, “Ocak ayında da 20 bin öğretmen atandı, ama hala görev verilmedi. Gereksinim sayısı kadar atama yapılsın” dedi.

haberimizvar.net-Eğitim Sen Antalya Şube Başkanı Nurettin Sönmez, korona virüs salgınıyla mücadele için yaptıkları önerileri tekrarladı. Salgının yayılmasını engellemek için yapılan öneri ve uyarıların siyasi iktidar tarafından dikkate alınmadığını vurgulayan Sönmez, “Zorunlu işler dışında kalan üretimin durdurulması talebi yok sayılmaktadır. Emekçilerin yaşamlarının bu şekilde risk altında olduğu gerçeğinin artık görülmesi ve önlemlerin alınması gerekmektedir. Bu önlemin alınması için bu hafta da taleplerimizi ileteceğiz” dedi.

 

İNFAZ DEĞİŞİKLİĞİ YASASI GÜNDEMDE

 

“Yeni haftaya umudumuzu büyüterek başlamak istiyoruz” diyen Sönmez, “Bir önceki haftada yaşanan salgının yayılma hızındaki artışın yavaşlaması, yaşanan can kayıplarının sona ermesi ve tedavi görenlerin sağlıklarına kavuşmasını umuyor ve diliyoruz. Bu dileklerin kendiliğinden gerçekleşmeyeceğini biliyor ve bu anlamda üzerimize düşen tarihsel sorumluluğun farkında olduğumuzu ifade ediyoruz. Geçtiğimiz hafta, bizim de içerisinde olduğumuz geniş kesimler tarafından, infaz yasa tasarısı ile ilgili öneriler yapılmış ve tasarının bu haliyle eşit ve adil olmayacağı ifade edilmişti. Ancak, kamuoyu tarafından yapılan tüm önerileri ve eleştirileri görmezden gelen Cumhur ittifakı bileşenlerinin oyları ile tasarı komisyondan geçti. Bu hafta TBMM Genel Kurulunda görüşülecek olan infaz kanun tasarısı ile ilgili görüş ve önerilerimizi bu hafta da ifade etmeyi sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.

 

EBA TV’DE VİDEO KONFERANS BASKISI

 

Uzaktan eğitim uygulamalarının öğretmenler üzerinde baskı ve kontrol aracına dönüşmesinin yarattığı sorunlara değinen Eğitim Sen Başkanı Sönmez, “Bu haftaya da İzmir, Tokat ve Muğla başta olmak üzere, pek çok kentten gelen benzer haberlerle başlıyoruz. Öncelikle, içinde bulunduğumuz dönemde, uzaktan eğitimin örgün eğitimin yerini alamayacağı ve sadece tamamlayıcı eğitim olarak kullanılması gerektiğini ifade etmek isteriz. İkinci olarak, bu dönemde öğretmenlerden beklenmesi gereken, EBA TV aracılığıyla verilen dersleri esas alarak, öğrencilerle EBA sistemi ile etkinlikler, ödevler ve değerlendirme uygulamaları yapmalarıdır. Ancak geldiğimiz aşamada, eğitim yöneticilerinin öğretmenleri ders aracı olarak belirlenmemiş kimi video-konferans uygulamalarını kullanmaya zorlamaktadır” değerlendirmesinde bulundu.

 

MEB’İN AÇIKLAMALARI YETERSİZ KALDI

 

Basına da yansıyan haberlerin bu konuda ifade etmeye çalıştıkları kaygıların ne kadar yerinde ve haklı olduğunu gösterdiğini vurgulayan Sönmez, “Söz konusu iddialar sonrasında, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından yapıldığı belirtilen kimi açıklamalar basında yer alsa da, bu açıklamaların yeterli olmadığını belirtmemiz gerekmektedir. MEB’in kamuoyunu tatmin edecek ve oluşan kaygıları ortadan kaldıracak bir açıklama yapması gerekmektedir. Eğitim Sen Merkez Yürütme Kurulu olarak, eğitim yöneticilerinin öğretmenleri ders aracı olarak ilgili mevzuata göre incelenmemiş, onaylanmamış araçları kullanmaya zorlamamaları gerektiğini bir kez daha hatırlatır, buna rağmen öğretmenleri söz konusu araçları kullanmaya zorlayan eğitim yöneticileri ile ilgili yasal haklarımızı kullanacağımızın bilgisini kamuoyu ile paylaşırız” diye konuştu.

 

20 BİN ÖĞRETMEN ATAMASI YETERLİ DEĞİL

 

MEB tarafından Haziran 2020 döneminde alınacak 20 bin öğretmen ile ilgili atama takvimi ve kontenjan sayılarının yayınlandığını hatırlatan Sönmez, “Alınacak öğretmen sayısının 20 bin ile sınırlı olmasının yeterli olmadığının altının çizilmesi gerekmektedir. Eğitim Sen, ilk aşamada gereksinim sayısı kadar atama yapılması gerektiğini düşünmektedir. Ayrıca, atama yapılacak alanlara ayrılan kontenjanların gerçek durumla ve gereksinimle örtüşmediğini düşünmekteyiz. Özellikle ortaöğretim alanları başta olmak üzere, bazı alanların kontenjanları sınırlandırılmışken, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisine her atama döneminde ayrılan kontenjanın fazlalığının eşitsizlik yarattığını ifade etmek isteriz. Merkez Yürütme Kurulu’muz (MYK), MEB’e gerçek duruma ve gereksinime göre atama çağrısı yapmaktadır” çağrısında bulundu.

 

EĞİTİMDE YOL HARİTASINA İHTİYAÇ VAR

 

Haziran 2020 atama takvimi açıklanmış olmasına rağmen, Ocak’ta ataması yapılan 20 bin öğretmenin hala göreve başlatılmadığını dile getiren Nurettin Sönmez, “Okulların açılmasından sonra arkadaşlarımızın başlatılacağı ifade edilmektedir. Bu durum, 20 bin öğretmenin ve ailelerinin mağdur olması anlamına gelmektedir. Eğitim Sen, MEB’e Ocak 2020 döneminde ataması yapılan arkadaşlarımızı bir an önce göreve başlatma çağrısını yinelemektedir.

MEB tarafından 3 Nisan 2020 tarihinde ‘Merkezi Sınavla Öğrenci Alacak Ortaöğretim Kurumlarına İlişkin Merkezi Sınav Başvuru ve Uygulama Kılavuzu’ yayınlandı. Sınavla öğrenci alacak ortaöğretim kurumlarının toplam kontenjanı 213 bin 128’e artırılmış olsa da, bu artışın ortaöğretime geçişte yaşanan sorunları çözemeyeceği açıktır. Öncelikle, bu sene 1 milyon 800 binin üzerinde öğrencinin 8. sınıftan 9. sınıfa geçeceği düşünüldüğünde, kapsamlı ve iyi planlanmış bir yol haritasına ihtiyaç olduğu ortadadır” uyarısı yaptı.

 

MEB’E ÇAĞRI: ‘OKUL SAYILARI ARTIRILSIN’

 

Sönmez açıklamasını şöyle sürdürdü: “Sınavla ve sınavsız öğrenci alacak Anadolu liselerinde sınıf kontenjanlarının 40’a çıkarılması da bir çözüm değildir. Bu nedenle, MYK’mız MEB’i öncelikle öğrencilerin ilgi, istek ve tercihlerine dayalı bir okullaşma politikası uygulamaya davet etmektedir. İkinci olarak da, 2020-2021 öğretim yılında yaşanması muhtemel yerleşme sorunu derslik artırarak değil, okul artırarak çözülmelidir. MYK’mız liselere geçişte yaşanacak yerleşme sorunlarına çözümün okul bütünlüğü içinde aranması gerektiğini düşünmektedir”.

 

BİLSEM ÖĞRETMENLERİ HAK KAYBI YAŞIYOR

 

Bilim ve Sanat Merkezlerinde (BİLSEM) çalışan öğretmenlerin mağduriyetine de değinen Sönmez, “MEB tarafından 28 Mart 2020 tarihinde öğretmenlere ücret ödenmemesi içi alınan karar, öğretmenleri mağdur etmeye devam ediyor. Mağdur edilen kesimlerden bir tanesi de BİLSEM’lerde çalışmakta olan öğretmen arkadaşlarımızdır. Bilim ve Sanat Merkezleri Yönergesinin 15/a maddesi açıktır: ‘BİLSEM’ de gerçekleştirilecek eğitim ve öğretim etkinlikleri öğrencinin örgün eğitim gördüğü saatler dışında hafta içi ve/veya hafta sonu olacak şekilde planlanır’. İlgili maddeye göre, BİLSEM öğretmenlerinin hafta sonu yaptıkları dersler “rutin müfredat” kapsamında değerlendirilmek durumundadır. MEB tarafından 28 Mart 2020 tarihinde alınan kararla durdurulan faaliyetler ‘rutin müfredat dışında’ olanlar şeklinde tarif edilmiştir. Bu nedenle, MYK’mız MEB’i hızla bu yanlışlığı düzeltmeye ve mağdur olan BİLSEM öğretmenlerinin mağduriyetini gidermeye çağırmaktadır. BİLSEM öğretmenlerinin yaşadığı hak kaybının, Eğitim Sen’in yapacağı yasal başvuru içerisinde yer alacağını duyururuz” dedi.

 

İŞİNİ KAYBEDEN ÖĞRETMENLERE DESTEK VERİN

 

Nurettin Sönmez şunları söyledi: “Salgından dolayı yaşanan kriz, çok sayıda çalışanın işini kaybetmesine ve ekonomik olarak ciddi sorunlar yaşamasına neden olmuştur. Resmi okullarda, okul aile birlikleri tarafından çalıştırılan eğitim emekçisi arkadaşlarımızda bu süreçte işlerini büyük oranda yitirmiştir. Sosyal devletin bu kesimleri desteklemesi ve yaşanan krizden dolayı mağdur olmalarını engellemesi gerektiğini düşünmekteyiz”.   

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haberimizvar.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.