Büyükşehir’den bol ateşli bir mektup

14.10.2019 - 17:44, Güncelleme: 07.12.2020 - 14:04
 

Büyükşehir’den bol ateşli bir mektup

Büyükşehir İtfaiyesi’ni bir dönem çok yazmıştım. ‘Selamsız Bandosu’ gibi bir görüntüsü vardı geçmişte… Sonra biraz unutturdular kendilerini, biz de arkasına düşmedik. Fakat o taraflardan gönderilen bir mektup hem eski yazılarımı hatırlattı bana, hem de görüntünün aslında değişmediğini göstermiş oldu. Bu kısa girizgahtan sonra mektuba gelelim. Önce İtfaiye Daire Başkanı Ahmet Kısa’yla başlayalım. Mektupta şunlar yazıyor Kısa’yla ilgili: “Ahmet Kısa’yı Menderes Türel Orman Bölge Müdürlüğü’nden getirdi. Seçimlerde bütün birimlere giderek, ‘CHP kazanırsa maaşınızı ödeyemez, aç kalırsınız, işsiz kalırsınız’ diye Türel’e oy istedi. AKP mitinglerine gönderdiği personelin oradan fotoğraf atmasını zorunlu tuttu. Memurları ve işçileri zorla Antalya İtfaiyeciler Derneği’ne üye yaptırdı. Söz konusu dernek, kurucusunun FETÖ ile ilişkisi ortaya çıkınca KHK ile kapatıldı. Bu sefer de derneğe zorla üye yaptırdığı çalışanlara, ‘İşinizin devamını ben sağladım, bana vefa borcunuz var’ diye baskı uygulamaya başladı.”   ‘Arkamda Süleymancılar var’   Bir diğer konu da Büyükşehir Yasası ile lağvedilen kurumlardan itfaiye kadrosuna katılan personelle ilgili. Devam edelim: “Menderes Türel bu personelden 45’ini tekrar havuza attı. Bu kişiler mahkeme kararıyla itfaiyeye geri döndüler. Fakat Daire Başkanı bunlardan doğuda oturanların görevlendirmesini batıya, batıda oturanlarınkini doğuya yaptı.  Bu durum hala devam ediyor. Başkan Muhittin Böcek bütün sürgünlerle ASAT’ta toplandı ve bu sorunların giderileceğini söyledi. Söyledi söylemesine, ama Daire Başkanı Kısa bu sefer de ‘yangın rotasyonu’ adı altında, Türel’e oy vermeyen kişileri uzak istasyonlara gönderdi. Bu da yetmedi; itfaiye çavuşlarını er yapıp yetkilerini iptal etti. AKP döneminde KHK ile işe alınan taşeron işçilerini kadrolu işçi ve memurun başına sorumlu yaptı. Bunların içinde ilkokul mezunu olan amirler bile var. İtfaiyede toplam 6 çavuş var, bunlardan sadece biri görevde, diğerlerini er olarak çalıştırıyor. Esas itfaiye müdürü kadrosunda olanlar da hala istasyonlarda tutuluyor. İtfaiye müdürü sınavına girecek kriterlere sahip olamayanlar itfaiye müdürü olarak görev yapıyor. Bütün bunları yaparken de, ‘Bana bir şey olmaz, benim arkamda Süleymancılar var, makamım garantide’ diye hava atıyor”.   Şoför amiri evire çevire dövmüş   Serik’in Gebiz beldesinde geçen bir olay var ki, çok enteresan: “Bölgede yaklaşık bir yıl kadar önce bir orman yangını çıktı. Vardiya amiri şoförle yangın yerine gitti. Amir, yangına müdahale etmeyince şoför, ‘Ne bekliyoruz?’ diye sordu.  ‘Biraz çoğalsın öyle müdahale ederiz’ cevabı üzerine de şoför amirini sopayla dövdü ve yangını söndürüp istasyona geri döndü. Gerekli yerleri arayıp ambulans istedi. Bu amir daire başkanından torpilli olduğu için olay kapatıldı. Şimdi şoför de, amir de Serik’te görevlerinin başındalar, fakat ayrı vardiyalarda çalışıyorlar.”   Düşüp belini kıran temizlikçi kadın   Mektuptaki son konu ise gerçekten trajik ve insanlık ayıbı: “Daire Başkanı, temizlik işçisi bir kadını Pazar günü Hürriyet istasyonuna temizlik için çağırıyor. Görevlendirme olmadan gelen kadın düşüp belini kırıyor. Hastaneye kaldırılıyor. Daire Başkanı ve amirleri hemen hastaneye gelip ‘Kazanın evde olduğunu söyle. Biz senin için ne gerekirse yaparız, merak etme’ diye baskı uyguluyorlar. Rapor da ‘evde kaza’ diye düzenleniyor. Daha sonrasında da kadınla ilgilenen olmuyor. Bunun üzerine kadın durumu doktoruna anlatıyor ve doktor da raporu ‘iş kazası’na çeviriyor. Bunun düzerine telaşlanan amir tayfası Pazar günü işe kendi isteğiyle geldiğini, yöneticilerin haberi olmadığını söylemesi için diretiyorlar. Kadın da işinden olmamak için bunu yapmak zorunda kalıyor”… İtfaiye Dairesi’nde de durumlar böyle anlayacağınız…

Büyükşehir İtfaiyesi’ni bir dönem çok yazmıştım. ‘Selamsız Bandosu’ gibi bir görüntüsü vardı geçmişte… Sonra biraz unutturdular kendilerini, biz de arkasına düşmedik. Fakat o taraflardan gönderilen bir mektup hem eski yazılarımı hatırlattı bana, hem de görüntünün aslında değişmediğini göstermiş oldu. Bu kısa girizgahtan sonra mektuba gelelim. Önce İtfaiye Daire Başkanı Ahmet Kısa’yla başlayalım. Mektupta şunlar yazıyor Kısa’yla ilgili: “Ahmet Kısa’yı Menderes Türel Orman Bölge Müdürlüğü’nden getirdi. Seçimlerde bütün birimlere giderek, ‘CHP kazanırsa maaşınızı ödeyemez, aç kalırsınız, işsiz kalırsınız’ diye Türel’e oy istedi. AKP mitinglerine gönderdiği personelin oradan fotoğraf atmasını zorunlu tuttu. Memurları ve işçileri zorla Antalya İtfaiyeciler Derneği’ne üye yaptırdı. Söz konusu dernek, kurucusunun FETÖ ile ilişkisi ortaya çıkınca KHK ile kapatıldı. Bu sefer de derneğe zorla üye yaptırdığı çalışanlara, ‘İşinizin devamını ben sağladım, bana vefa borcunuz var’ diye baskı uygulamaya başladı.”

 

‘Arkamda Süleymancılar var’

 

Bir diğer konu da Büyükşehir Yasası ile lağvedilen kurumlardan itfaiye kadrosuna katılan personelle ilgili. Devam edelim: “Menderes Türel bu personelden 45’ini tekrar havuza attı. Bu kişiler mahkeme kararıyla itfaiyeye geri döndüler. Fakat Daire Başkanı bunlardan doğuda oturanların görevlendirmesini batıya, batıda oturanlarınkini doğuya yaptı.  Bu durum hala devam ediyor. Başkan Muhittin Böcek bütün sürgünlerle ASAT’ta toplandı ve bu sorunların giderileceğini söyledi. Söyledi söylemesine, ama Daire Başkanı Kısa bu sefer de ‘yangın rotasyonu’ adı altında, Türel’e oy vermeyen kişileri uzak istasyonlara gönderdi. Bu da yetmedi; itfaiye çavuşlarını er yapıp yetkilerini iptal etti. AKP döneminde KHK ile işe alınan taşeron işçilerini kadrolu işçi ve memurun başına sorumlu yaptı. Bunların içinde ilkokul mezunu olan amirler bile var. İtfaiyede toplam 6 çavuş var, bunlardan sadece biri görevde, diğerlerini er olarak çalıştırıyor. Esas itfaiye müdürü kadrosunda olanlar da hala istasyonlarda tutuluyor. İtfaiye müdürü sınavına girecek kriterlere sahip olamayanlar itfaiye müdürü olarak görev yapıyor. Bütün bunları yaparken de, ‘Bana bir şey olmaz, benim arkamda Süleymancılar var, makamım garantide’ diye hava atıyor”.

 

Şoför amiri evire çevire dövmüş

 

Serik’in Gebiz beldesinde geçen bir olay var ki, çok enteresan: “Bölgede yaklaşık bir yıl kadar önce bir orman yangını çıktı. Vardiya amiri şoförle yangın yerine gitti. Amir, yangına müdahale etmeyince şoför, ‘Ne bekliyoruz?’ diye sordu.  ‘Biraz çoğalsın öyle müdahale ederiz’ cevabı üzerine de şoför amirini sopayla dövdü ve yangını söndürüp istasyona geri döndü. Gerekli yerleri arayıp ambulans istedi. Bu amir daire başkanından torpilli olduğu için olay kapatıldı. Şimdi şoför de, amir de Serik’te görevlerinin başındalar, fakat ayrı vardiyalarda çalışıyorlar.”

 

Düşüp belini kıran temizlikçi kadın

 

Mektuptaki son konu ise gerçekten trajik ve insanlık ayıbı: “Daire Başkanı, temizlik işçisi bir kadını Pazar günü Hürriyet istasyonuna temizlik için çağırıyor. Görevlendirme olmadan gelen kadın düşüp belini kırıyor. Hastaneye kaldırılıyor. Daire Başkanı ve amirleri hemen hastaneye gelip ‘Kazanın evde olduğunu söyle. Biz senin için ne gerekirse yaparız, merak etme’ diye baskı uyguluyorlar. Rapor da ‘evde kaza’ diye düzenleniyor. Daha sonrasında da kadınla ilgilenen olmuyor. Bunun üzerine kadın durumu doktoruna anlatıyor ve doktor da raporu ‘iş kazası’na çeviriyor. Bunun düzerine telaşlanan amir tayfası Pazar günü işe kendi isteğiyle geldiğini, yöneticilerin haberi olmadığını söylemesi için diretiyorlar. Kadın da işinden olmamak için bunu yapmak zorunda kalıyor”… İtfaiye Dairesi’nde de durumlar böyle anlayacağınız…

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haberimizvar.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.