Özgür Özel'den Antalya'da çarpıcı Manavgat açıklaması

haberimizvar.net-  Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, 5 Temmuz’da hakkında yürütülen rüşvet ve yolsuzluk kapsamında gözaltına alınmış ve çıkarıldığı mahkemece tutuklanmıştı. Böcek’in rüşvet ve usulsüzlük suçlamalarıyla tutuklanmasının ardından CHP Antalya İl Başkanlığı, “Antalya iradesine sahip çıkıyor” mitinginin ilkini Büyükşehir Belediye binası önünde gerçekleştirmişti. Ardından ikinci mitingini ise Karaalioğlu Parkı’nda düzenlemişti. CHP’LİLER MİTİNGE AKIN ETTİ Böcek’in tutuklanmasının ardından yapılan destek mitinginin üçüncü CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in katılımıyla Antalya Büyükşehir Belediye binası önünde gerçekleştirildi. Destek mitingine Antalya Büyükşehir Belediye Başkanvekili Büşra Özdemir, CHP İl Başkanı Nail Kamacı, CHP Antalya Milletvekilleri Cavit Arı, Mustafa Erdem, Aykut Kaya, Aliye Coşar, Sururi Çorabatır, Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal, Konyaaltı Belediye Başkanı Cem Kotan, Aksu Belediye Başkanı İsa Yıldırım, Döşemealtı Belediye Başkanı Menderes Dal, Korkuteli Belediye Başkanı Saniye Caran, Akseki Belediye Başkanı İlkay Akca, Alanya Belediye Başkanı Osman Tarık Özçelik, Finike Belediye Başkanı Mustafa Geyikçi, kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu katıldı. BAŞKAN BÖCEK’İN MEKTUBU OKUNDU Mitingde Alpdoğan Esenoğlu Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’in cezaevinden Antalyalılara yazdığı mektubu okudu. Başkan Böcek mektubunda şu sözlere yer verdi: “Sayın Genel başkanım, Antalya’yı adalet çığlıklarıyla inleten demokrasi için mücadele eden cesur hemşehrilerim hoş geldiniz. Sizlere 8 metre karelik hücremden sesleniyorum. Sizlerin yüzlerini görüyor, sizleri duyuyorum. Bir duvarında, bir Türk bayrağının kim ne yaparsa yapsın şanla şerefle dalgalandığını görüyorum. Benimle birlikte yol yürüyen belediyedeki ekip arkadaşlarımı görüyorum. Dört duvarın sonuncusundaysa, hiçbir şartta vazgeçmemeyi, yılmamayı, yorulmamayı öğrendim. Mavi gözlü dev gözlerini görüyorum. “HUKUKUN VE VİCDANLARIN BU DERECE KEYFİ HALE GELDİĞİNİ İLK KEZ GÖRÜYORUM.” Bu duvarlar bizleri tutsak etmiş gibi gözükse de, meydanlarda 100 binler, milyonlar olmamızı sağladı, onu da biliyorum. Ben Toroslarım, şu dağların hemen yanı başınızda, buradaki köylerinde doğmuş büyümüş bir yörük çocuğuyum. Vatan diye ektiğim toprakta, Cumhuriyet sayesinde milletin oylarıyla uzun yıllardır Antalya’da belediye başkanlığı yapıyorum. Çok zorlu dönemler gördüm; acıları, sıkıntıları, hatta sizlerin dualarıyla sağ çıktığım Covid dönemini yaşadım. Ama ben o güne kadar, hukukun ve vicdanların bu derece keyfi hale geldiğini ilk kez görüyorum. Bizler belediye başkanlarıyız, hesap vermenin bir vazife, bir sorumluluk olduğunu biliriz. Çok şükür, ne Antalyama ne de vatanıma veremeyeceğim hiçbir hesabım yok. Desteğiyle seçilmiş, altı kez mazbata almış olduğum için buradayım, biliyorum. Türkiye’nin en borçlu belediyesini alıp, hiçbir bahaneye sığınmadan; ne devlete ve kurumlara ne de çalışanına borcu olmayan bir belediyeye dönüştürdüğüm için buradayım. Kendi toprağımı devletime, milletime, eğitim için bağışladığım için buradayım. Akdeniz’i daha ileriye götürmek için çalışıp, Akdeniz Belediyeler Birliği Başkanı seçildiğim için buradayım. Biz hesap veririz, kimse merak etmesin. Ama hesap sorma biçimi, şekli aslında tüm vatandaşlarımız adına bir tehlikeyi açıkça gösteriyor. Sözde iftiracıların yorum ve söylemleriyle buradayım. Ancak hiç kimsenin şüphesi olmasın; tüm bu iftiracılar hukuk önünde, adil şekilde yargılansınlar diye hayatım boyunca mücadele edeceğim ve yapılanları yapanların yanına asla bırakmayacağım. “BU YOK ETME MANTIĞI SONA ERECEK” Genel Başkanımızın yanında durup sizlere bakamamak, sizlere seslenmemek bizlere reva görüldü. Ama inanıyorum ki bu meydan biz olup dolup taştıkça, bu yok etme mantığı sona erecek. Antalya’yı, sizlerin takdiri ile, namus saydığım oylarınızla iki kez üst üste kazanmış başkanınız olarak, bir hücrede de olsam, Toroslar gibi dimdik duruyorum. Sizlerin kalpleriyle kalbimi iyileştiriyorum. O gün suçlandığı şeyler, olsa olsa hep birlikte gördüğümüz ve güzel yarınlara uyanacağımız bir kâbustan ibarettir. Ve bu kötü rüya bitip uyandığımızda, yeniden umuda, yeniden yarınlara, yeniden vatandaş için aralıksız çalışmaya döneceğiz. Hep birlikte, buradan Antalya’ya, güzel şehrimizdeki her bir vatandaşımıza selamlarımı iletiyor, Genel Başkanımızı benim yokluğumda sizlere emanet ediyorum. Sevgiyle kalın, adaletle kalın, Cumhuriyetle kalın, Atatürk’le kalın.” EKREM İMAMOĞLU ANTALYALILARA SESLENDİ CHP Antalya İl Başkanı Nail Kamacı ise İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Antalyalılara yazdığı mektubu okudu. Başkan İmamoğlu mektubunda şu sözlere yer verdi: “Sevgili Antalyalılar, benim cesur kardeşlerim, bir daha asla seçimi kazanamayacak olanlar, koltuklarını korumak için yargı eliyle siyaseti şekillendirmeye çalışıyorlar ve milleti dize getirmeye çalışıyorlar. Milletimiz, kendi iradesine yönelik bu darbe girişimine meydan meydan direndikçe, onlar da çaresizlik içinde, korku ve celal asla daha da saldırganlaşıyorlar. “EVDEKİ HESAP ÇARŞIYA UYMAYACAK.” Muhittin Böcek Başkanımıza reva görülen, o haksız, hukuksuz ve de çaresizliklerinin bir sonucudur. Çeyrek asırdır belediye başkanlığı yapan ve şehre nice değer kazandıran Muhittin Başkan’ın bir kitabı var, adı “Ben Bu Şehre Aşığım”. Muhittin Başkanımızı, Antalya halkı tarihinde iki kez üst üste büyükşehir belediye başkanı yapmıştır. İlçe halkının sevgisine, bu takdirine katlanamıyorlar. Kendileri milletin gözünden düştü, bizlerin de milletin gözünden düşeceğini zannediyorlar. Ama başaramayacaklar. Evdeki hesap çarşıya uymayacak. “MİLLETİMİZİN İRADESİ, ÜLKEMİZİ VE GELECEĞİMİZİ AYDINLATACAK.” Bizleri bu milletin kalbinden söküp atamayacaklar. Cumhuriyet Halk Partisi’nin Türkiye’yi birleştiren gücünü yok edemeyecekler. Elbette seçim sandığı bir gün halkın önüne gelecektir. Elbet bu millet, haksızlıkların, adaletsizliklerin kitabını kesecek; yoksulluğun, işsizliğin, çaresizliğin hesabını da kesecektir. Bir avuç insanın kirli, bozuk düzeni tarihe gömülecek; adaletin ve hürriyetin devri başlayacaktır. Biz başarıya, onlar ise yenilmeye mahkûmdur. Çünkü biz halkız. Çünkü millet bizimle birlikte. Ne demişti Gazi Mustafa Kemal Atatürk: “Millî egemenlik öyle bir iştir ki, onun karşısında zincirler erir, taşlar, tahtlar yanar.” Yine öyle olacak. Milletimizin iradesi, ülkemizi ve geleceğimizi aydınlatacak. Her şey çok güzel olacak.” “ANTALYA’YI, MUHİTTİN BÖCEK’İN ARKASINDAN ÇEKEBİLECEĞİNİ Mİ SANDIN?” Antalya Büyükşehir Belediye binası önünden Antalyalılara seslenen CHP Genel Başkanı Özgür Özel, şu sözlere yer verdi: “Bu zor günlerde Antalya’ya sahip çıkmak için, iradesine sahip çıkmak için, seçtiklerinin arkasında durmak için, bir darbe düzenine direnmek için buraya koşup gelen her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Bugün buraya, yörüklerin evladına sahip çıkmaya, karanlığa karşı bir mum yakmaya, olan kaybedecek tek şeyimiz olan o zincirleri kırıp atmaya geldik. Dayanışmaya, mücadeleye, eylem yapmaya geldik. Ey Erdoğan, bu meydanı görüyor musun? Dalga dalga operasyonlarla bu milleti sindireceğini mi sandın? İftiralarınla Antalya’yı, Muhittin Böcek’in arkasından çekebileceğini mi sandın? Bir o köşede, biri bu köşede saldırarak CHP’nin mücadelesini kırabileceğini mi sandın? Buradayız, birlikteyiz, omuz omuzayız. Bitiremezsin! İrademiz çelikten, bitiremezsin! İnsanımız yüreklidir, korkutamazsın bizi, yolumuzdan asla çeviremezsin! Yolumuz iktidar yolu! Kazanacağız! “MUHİTTİN BAŞKAN, BUGÜN BİR KUMPASLA İÇERİDE TUTULUYOR.” Toroslar’ın evladı Muhittin Böcek, 26 yıldır belediye başkanı. Dört dönem ilinde Konyaaltı belde belediyesi... Konyaaltı’nı beldeden ilçe yapan belediye başkanı. Dört dönem Konyaaltı’nda, Konyaaltı’nı bugünlere getiren belediye başkanı. Sonra Antalya Büyükşehir... İlinde her iki kişiden birinin oyunu alarak, rekor kırarak seçiliyor. Ama işi zor. Cumhuriyet tarihi boyunca, hem büyükşehir genelinde hem öncesinde, Antalya’yı iki kez üst üste kazanan yok. Neden? Bu kentin zorlukları var. Bu kente 2.500.000 nüfusa göre para veriyorlar, ama 27 milyon turist dahil 30 milyon kişiye hizmet bekliyorlar. İşte böyle bir süreçte, iki dönem üst üste ilk kez hem turizmde rekorlar kıran hem de şehirdeki herkesin gönlünü kazanan Muhittin Başkan, bugün bir kumpasla içeride tutuluyor. Ona sahip çıkmaya geldik. “MUHİTTİN BÖCEK’İN OĞLU GELECEK, İFADE VERECEK” Muhittin Başkan’ın oğlu gelecek, ifadesini verecek. Tut ki bir yanlışlık var (yok ama diyelim ki var.) Oğlu suç işledi diye baba mesul olur mu? Oğlu suç işledi diye baba belediye başkanlığından alınır mı? Muhittin Böcek, 6.1 milyar borçla devraldığı bu belediyeyi... Bütün borçlarını temizledi. Günü geçmiş tek bir borç yok! Ne müteahhite, ne personele, ne kamyona, ne vergiye, ne SSK’ya! 77 proje vaat edip, 182 proje bitirenden... Sadece 17 kreş açandan... Her yoksul çocuğa ayda 8 litre süt dağıtandan... Gönüllere taht kurandan Antalya razı!” ÖZGÜR ÖZEL’DEN ŞOK MANAVGAT AÇIKLAMASI Manavgat hakkında açıklamalarda bulunan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, şu sözlere yer verdi: “Bir yandan Antalya Büyükşehir Belediyesi’nde bunlar olurken, bir yanda da Manavgat Belediyesi’nde hepimizin yüzünü öne eğen, canını sıkan görüntüler ortaya çıktı. Yalan yok, gördüm. Montaj değilse, tamamını partiden atacağız. İki tane muhakkik görevlendirdim, gönderdim, çalıştı, raporları geldi. Önümüzdeki günlerde raporun gereğini yapacağız. ÖZGÜR ÖZEL’DEN ŞOK İDDİALAR Ama şimdi bütün Türkiye öyle bir şey öğrenecek, öyle bir şey duyacak ki, bunların ne olduğunu bir kez daha hepimiz dudağımızı ısıracağız, “Bu kadar da olmaz!” diyeceğiz. Baklavacı var ya, hani polis geliyor, “Aç kutuyu,” diyor, açıyor; açarken eli bile titremiyor, gayet sakin, hazırlıklı. Kim öyle diyor, kimi böyle diyor. O baklavacı var ya, bir ay önce polis onu almış. Evet, tam bir ay önce... Çevirmede kaçak içkiden ve şüpheli bir paketle, %99.9 yasaklı maddeyle yakalamış. O baklavacıyı bir ay boyunca eğitmişler. O baklavacıyı oraya, peşinden de çantacıyı yollamışlar. Elimizde 32 saatlik görüntü var. Dakika dakika planlamışlar. Baklavacıyı aldılar, kendilerine itirafçı yaptılar. Manavgat’ta AK Parti ile CHP arasında üç belediye meclis üyesi fark var. Baklavacı dört isim söyledi, dördünü içeri aldılar. Ve hızla belediye meclis seçimine gidip Manavgat’ı AK Parti’ye geçirmeye çalıştılar. Tam o sırada içerideki belediye meclis üyeleri istifalar verdiler. Onların yerine yedekten belediye meclis üyeleri geldi. AK Parti’nin hesabı o anda tutmadı. “SEÇİM YAPIP MANAVGAT’I ALMAK İSTİYORLAR” Peki ne oldu? Savcı, baklavacıyı yeniden çağırdı. Baklavacı dört belediye meclis üyesinin daha adını verdi. “Ben itirafçıyım,” dedi. Dördünü de aldırdı. Yeniden AK Parti, CHP’nin önüne geçti. Hemen seçim yapıp Manavgat’ı alacaklar. O sırada ortaya çıktı ki, belediye meclis üyeleri gözaltına alınırken hepsi istifa etmiş belediyeden. Yerine yedekler yeniden çağırılacak. AK Parti başvurdu: “Çağıramazsınız, önce belediye meclisi toplanacak, başkanı seçeceğiz, sonra çağıracaksınız. Bu konuda, bu işlemi yapan savcının eşi Manavgat İlçe Seçim Kurulu Başkanı. “Biz olmaz,” dedik, itiraz ettik. YSK bizi haklı buldu.” Mitingin sonunda, Genel Başkan Özgür Özel, 2 Kasım’da erken seçim çağrısı yaparak mitingi sonlandırdı.